|
Catégorie |
Turc |
Anglais |
|
| General |
|
| 1 |
General |
önceden tasarlanmış |
premeditated adj.
|
|
This was a premeditated crime.
Bu önceden tasarlanmış bir suçtu.
More Sentences
|
| 2 |
General |
iyi tasarlanmış |
well-designed adj.
|
|
Well-designed sites offer much more than just aesthetics.
İyi tasarlanmış siteler estetikten çok daha fazlasını sunar.
More Sentences
|
| 3 |
General |
özel olarak tasarlanmış |
specially designed adj.
|
|
One possibility is an environmental charge specially designed for air traffic.
Bir olasılık, hava trafiği için özel olarak tasarlanmış bir çevre ücretidir.
More Sentences
|
|
|
| 4 |
General |
kötü tasarlanmış |
ill-conceived adj.
|
|
The project failed due to its ill-conceived strategy.
Proje, kötü tasarlanmış stratejisi nedeniyle başarısız oldu.
More Sentences
|
| Technical |
|
| 5 |
Technical |
iyi tasarlanmış |
well-designed adj.
|
|
Well-designed experiments can control for these variables.
İyi tasarlanmış deneyler bu değişkenleri kontrol edebilir.
More Sentences
|
| 6 |
Technical |
önceden tasarlanmış |
pre-designed adj.
|
|
Use the pre-designed Office Themes to make sure that your slide design is accessible.
Slayt tasarımınızın erişilebilir olduğundan emin olmak için önceden tasarlanmış Office Temalarını kullanın.
More Sentences
|
| General |
|
| 7 |
General |
yolcuların veya malların taşınmasına yönelik tasarlanmış her türlü araç |
vehicle n.
|
|
| 8 |
General |
su taşımak üzere tasarlanmış köprü |
aqueduct n.
|
|
| 9 |
General |
her türden kara taşıtının hızlı yolculuğu için tasarlanmış kara yolu |
motorway n.
|
|
| 10 |
General |
rüzgardan vs korunup özellikle güneş ışınlarını yakalamak üzere tasarlanmış yer |
suntrap n.
|
|
| 11 |
General |
yük taşımak üzere tasarlanmış taşıt |
van n.
|
|
| 12 |
General |
etek gibi tasarlanmış elbise |
shirtdress n.
|
|
| 13 |
General |
güneş ışınlarını maksimum oranda alacak şekilde tasarlanmış oda |
sunroom n.
|
|
| 14 |
General |
yeni yürümeyi öğrenen çocukların düşmesini engellemek için tasarlanmış düzenek |
gocart n.
|
|
| 15 |
General |
tasarlanmış güç |
design effort n.
|
|
| 16 |
General |
öğrencileri iş piyasasına girmeye hazırlamak için tasarlanmış eğitim programı |
school-to-work transition n.
|
|
| 17 |
General |
işitme engelli insanların telefon görüşmelerini kolaylaştırmak amacıyla tasarlanmış cihaz |
text telephone n.
|
|
| 18 |
General |
bebeklerin tenine zarar vermeyecek şekilde tasarlanmış ıslak mendil |
baby wipe n.
|
|
| 19 |
General |
başka bir yere hareket etmeyi beklerken insanlar kısa süreyle otursun veya dinlensinler diye tasarlanmış yer |
lounge n.
|
|
| 20 |
General |
uluslararası yapay dil derneği tarafından tasarlanmış bir dil |
interlingua n.
|
|
| 21 |
General |
kişinin özel beğenisine göre tasarlanmış |
haute couture n.
|
|
| 22 |
General |
bilgisayar oyunlarında bir oyunun konusunun ve temel oyun mekaniğinin ne kadar iyi tasarlanmış ve oyunda ne kadar verimli bir şekilde uygulanmış olduğunu ifade eden sözcük |
gameplay n.
|
|
| 23 |
General |
(kadınlar için tasarlanmış) üzerine oturulan frekansı ayarlanabilir titreşimli mastürbasyon cihazı |
sybian n.
|
|
|
|
| 24 |
General |
(kadınlar için tasarlanmış) üzerine oturulan frekansı ayarlanabilir titreşimli mastürbasyon cihazı |
sybian saddle n.
|
|
| 25 |
General |
kişinin kullandığı veya giydiği, yeni veya farklı olarak kabul edilen ve başkalarının o kişiyi fark etmesi için tasarlanmış her türlü şey |
fashion statement n.
|
|
| 26 |
General |
seyahat edenler için tasarlanmış, üstten saplı kutu biçiminde portatif saat |
carriage clock n.
|
|
| 27 |
General |
engebeli arazi için tasarlanmış paletli iş makinesi markası |
caterpillar™ n.
|
|
| 28 |
General |
çeşitli durumları ve olasılıkları kapsayacak şekilde tasarlanmış şey |
catch-all n.
|
|
| 29 |
General |
arka arkaya oturan iki veya daha fazla kişi tarafından kullanılmak üzere tasarlanmış bisiklet veya kano benzeri araç |
tandem n.
|
|
| 30 |
General |
koltuk altında zarar görmeden taşınmak için tasarlanmış üç ya da dört köşeli katlanabilir şapka |
chapeau bras n.
|
|
| 31 |
General |
kullan-at olarak tasarlanmış şey |
throwaway n.
|
|
| 32 |
General |
çocuklar için tasarlanmış eğlencelerden hoşlanan yetişkin |
kidult n.
|
|
| 33 |
General |
rahat ve gündelik kullanım için tasarlanmış şey |
knockabout n.
|
|
| 34 |
General |
kovboyların kullandığı eyerlerin, hayvanı durdurmak için kullanılan ipi tutması için tasarlanmış olan çıkıntılı kısmı |
saddle horn n.
|
|
| 35 |
General |
genellikle omuz askılı, kişisel eşyaları taşımak için tasarlanmış küçük erkek çantası |
man-bag n.
|
|
| 36 |
General |
belgeleri katlamadan koymak için tasarlanmış, genellikle kahverengi olan büyük bir zarf |
manila envelope n.
|
|
| 37 |
General |
düşmana vurmak veya düşmanı kapana kıstırmak için tasarlanmış, uçlarında ağırlıklar bulunan bir zincirden meydana gelen japon silahı |
manrikigusari n.
|
|
| 38 |
General |
serinin sayfaları arasındaki ilişkiyi, kapsamlarını, ulaşılabilirliklerini ve seriye dair ek bilgileri aktarmak için tasarlanmış çizgesel lejant |
map index n.
|
|
| 39 |
General |
josiah wedgwood tarafından tasarlanmış parlak cilalı krem rengi seramiklere verilen ad |
queensware n.
|
|
| 40 |
General |
izleyicilerde devamlı tepki uyandırmak üzere tasarlanmış olaylar veya olaylar zinciri |
happening n.
|
|
| 41 |
General |
insan vücudunun sıcaklığını ölçmek için tasarlanmış bir cıvalı termometre |
mercury-in-glass clinical thermometer n.
|
|
| 42 |
General |
yanıltmak veya göz boyamak için tasarlanmış hikaye |
fairy tale n.
|
|
| 43 |
General |
kart oyununda anlaşmazlığı çözmek için tasarlanmış bir mekanizma |
holdout n.
|
|
| 44 |
General |
içindekileri sabit bir nemde tutmak için tasarlanmış kutu |
humidor n.
|
|
| 45 |
General |
mücevher için tasarlanmış düzenek |
monture n.
|
|
| 46 |
General |
kötü tasarlanmış fikir |
mooncalf n.
|
|
| 47 |
General |
kötü tasarlanmış plan |
mooncalf n.
|
|
| 48 |
General |
yayaların kısa mesafeleri kat etmesi için tasarlanmış uzun ve geniş yürüyen bant |
moving sidewalk n.
|
|
| 49 |
General |
mistik hale getirmek için tasarlanmış şey |
mystification n.
|
|
| 50 |
General |
kaptanın özel kullanımı için tasarlanmış tekne |
gig n.
|
|
| 51 |
General |
hız yapmak için tasarlanmış tekne |
gig n.
|
|
| 52 |
General |
şömine veya dolap üstünde kullanılmak üzere tasarlanmış seramik nesne seti |
decoration n.
|
|
| 53 |
General |
birden fazla ailenin yaşaması için tasarlanmış bina |
multifamily n.
|
|
| 54 |
General |
karmaşık tasarlanmış şey |
device n.
|
|
| 55 |
General |
(müzik, şiir) eğlendirmek veya ikna etmek yerine etkilemek üzere tasarlanmış ifade |
incantation n.
|
|
| 56 |
General |
tuzağa düşürmek için tasarlanmış olma |
insidiousness n.
|
|
| 57 |
General |
grotesk siyahi erkek şeklinde tasarlanmış oyuncak bebek |
golliwog n.
|
|
| 58 |
General |
grotesk siyahi erkek şeklinde tasarlanmış oyuncak bebek |
golliwogg n.
|
|
| 59 |
General |
karda yürümek için tasarlanmış su geçirmez bot |
snowboot n.
|
|
| 60 |
General |
karda yürümek için tasarlanmış su geçirmez bot |
snow-boot n.
|
|
| 61 |
General |
tasarlanmış yöntem |
standard n.
|
|
| 62 |
General |
içinde taşıyabilecek şekilde tasarlanmış olmak |
hold v.
|
|
| 63 |
General |
içine alabilecek şekilde tasarlanmış olmak |
hold v.
|
|
|
|
| 64 |
General |
insan hatalarını önleyecek şekilde tasarlanmış |
foolproof adj.
|
|
| 65 |
General |
önceden tasarlanmış |
with malice afore adj.
|
|
| 66 |
General |
önceden tasarlanmış |
deliberate adj.
|
|
| 67 |
General |
okyanus için tasarlanmış |
oceangoing adj.
|
|
| 68 |
General |
daha sert kullanımlara dayanacak şekilde tasarlanmış |
ruggedized adj.
|
|
| 69 |
General |
sert şartlara dayanıklı olacak şekilde tasarlanmış |
ruggedized adj.
|
|
| 70 |
General |
insan hatalarını önleyecek şekilde tasarlanmış |
fool-proof adj.
|
|
| 71 |
General |
yanlış tasarlanmış |
ill-judged adj.
|
|
| 72 |
General |
insan hatalarını önleyecek şekilde tasarlanmış |
poka-yoke adj.
|
|
| 73 |
General |
çocukların zarar görmeyeceği şekilde tasarlanmış |
childproof adj.
|
|
| 74 |
General |
abartılı tasarlanmış |
overdesigned adj.
|
|
| 75 |
General |
yetersiz tasarlanmış |
underdesigned adj.
|
|
| 76 |
General |
fazla tasarlanmış |
overdesigned adj.
|
|
| 77 |
General |
eksik tasarlanmış |
underdesigned adj.
|
|
| 78 |
General |
gıda maddeleriyle temas etmek için tasarlanmış |
designed to be in contact with food adj.
|
|
| 79 |
General |
özel tasarlanmış |
specially designed adj.
|
|
| 80 |
General |
iyi planlanmış/düzenlenmiş/tasarlanmış |
well-conceived adj.
|
|
| 81 |
General |
daha sert kullanımlara dayanacak şekilde tasarlanmış |
ruggedised adj.
|
|
| 82 |
General |
sert şartlara dayanıklı olacak şekilde tasarlanmış |
ruggedised adj.
|
|
| 83 |
General |
kötü tasarlanmış |
badly-designed adj.
|
|
| 84 |
General |
insan hatalarını önleyecek şekilde tasarlanmış |
idiot proof adj.
|
|
| 85 |
General |
önceden tasarlanmış |
calculated adj.
|
|
| 86 |
General |
çeşitli durumları ve olasılıkları kapsayacak şekilde tasarlanmış |
catch-all adj.
|
|
| 87 |
General |
birbiri ardına oturan iki veya daha fazla kişi tarafından kullanılmak üzere tasarlanmış |
tandem adj.
|
|
| 88 |
General |
belirli bir temaya göre tasarlanmış |
theme adj.
|
|
| 89 |
General |
gerçekçi görünecek şekilde tasarlanmış |
three-dimensional adj.
|
|
| 90 |
General |
üzerine gevşek/sarkık bir biçimde oturacak şekilde tasarlanmış |
throwover adj.
|
|
| 91 |
General |
başka şeyin üzerine asılmak veya takılmak üzere tasarlanmış |
tie-on adj.
|
|
| 92 |
General |
oyuncak olarak tasarlanmış |
toy adj.
|
|
| 93 |
General |
iki elle kullanım için tasarlanmış |
two-hand adj.
|
|
| 94 |
General |
hırsızlığı önlemek üzere tasarlanmış |
antitheft adj.
|
|
| 95 |
General |
aşırı soğuk koşullar için tasarlanmış |
arctic adj.
|
|
| 96 |
General |
ev için tasarlanmış |
at-home adj.
|
|
| 97 |
General |
balayı için tasarlanmış (kıyafet) |
going–away adj.
|
|
| 98 |
General |
çocukların zarar görmeyeceği şekilde tasarlanmış |
child-proof adj.
|
|
| 99 |
General |
özellikle tasarlanmış veya uyarlanmış |
made adj.
|
|
| 100 |
General |
belirli bir kısmın veya parçanın görülebileceği şekilde tasarlanmış |
visible adj.
|
|
| 101 |
General |
hamilelikte giyilmesi için tasarlanmış |
maternity adj.
|
|
| 102 |
General |
köpüklü su için tasarlanmış |
white-water adj.
|
|
| 103 |
General |
geri tepmeyi engelleyecek şekilde tasarlanmış (kırbaç) |
whipless adj.
|
|
| 104 |
General |
vücudun etrafına sarılıp bağlanmak üzere tasarlanmış (kıyafet) |
wraparound adj.
|
|
| 105 |
General |
iş için tasarlanmış |
work adj.
|
|
| 106 |
General |
çalışırken giymek için tasarlanmış |
work adj.
|
|
| 107 |
General |
iyi havada kullanım için tasarlanmış |
fairweather adj.
|
|
| 108 |
General |
motorlu araçlar veya sürücüleri için tasarlanmış |
motor adj.
|
|
| 109 |
General |
doğumda kullanılmak üzere tasarlanmış |
lying-in adj.
|
|
| 110 |
General |
sağ ve sol eller için tasarlanmış |
right-and-left adj.
|
|
| 111 |
General |
sağ ve sol ayaklar için tasarlanmış |
right-and-left adj.
|
|
| 112 |
General |
durumun gerekliliklerine göre kullanılmak üzere tasarlanmış |
occasional adj.
|
|
| 113 |
General |
imha etme amaçlı tasarlanmış |
destruct adj.
|
|
| 114 |
General |
zor işler için tasarlanmış |
heavy adj.
|
|
| 115 |
General |
birden fazla ailenin yaşaması için tasarlanmış |
multifamily adj.
|
|
| 116 |
General |
verilen çabanın etkin kullanımı için tasarlanmış |
oeconomical adj.
|
|
| 117 |
General |
yatırılan paranın etkin kullanılması için tasarlanmış |
oeconomical adj.
|
|
| 118 |
General |
tek kişi için tasarlanmış |
one-man adj.
|
|
| 119 |
General |
tek kişi için tasarlanmış |
one-person adj.
|
|
| 120 |
General |
tek elle kullanım için tasarlanmış |
one-hand adj.
|
|
| 121 |
General |
tek elle kullanım için tasarlanmış |
one-handed adj.
|
|
| 122 |
General |
kullanılmadığı zaman yoldan veya görüş alanından çıkarılmak üzere tasarlanmış |
rollaway adj.
|
|
| 123 |
General |
şirkete saygınlık ve prestij yaratmak için tasarlanmış |
institutional adj.
|
|
| 124 |
General |
savaşta kullanılmak üzere tasarlanmış |
combat adj.
|
|
| 125 |
General |
amatör işler için tasarlanmış |
do-it-yourself adj.
|
|
| 126 |
General |
içmek için tasarlanmış |
drinking adj.
|
|
| 127 |
General |
insanların motorlu araç sürerken izleyebileceği şekilde tasarlanmış |
drive-through adj.
|
|
| 128 |
General |
insanların motorlu araç sürerken izleyebileceği şekilde tasarlanmış |
drive-thru adj.
|
|
| 129 |
General |
akıllı bir şekilde tasarlanmış |
cleanly [obsolete] adj.
|
|
| 130 |
General |
güzel tasarlanmış |
fashioned adj.
|
|
| 131 |
General |
park, müze gibi yerlerde eğitsel rehberlik sunmak üzere tasarlanmış |
interpretive adj.
|
|
| 132 |
General |
esasen ufak bir gruba tanıtılmak üzere tasarlanmış |
intimate adj.
|
|
| 133 |
General |
yarı resmi giyim için tasarlanmış (kadın kıyafeti) |
cocktail adj.
|
|
| 134 |
General |
pratik kullanım için tasarlanmış |
convenience adj.
|
|
| 135 |
General |
uçak yolculuğu için tasarlanmış |
flyaway adj.
|
|
| 136 |
General |
acil durumlarda eyleme geçmek için tasarlanmış |
flying adj.
|
|
| 137 |
General |
katlanacak şekilde tasarlanmış (kağıt veya mukavva) |
folding adj.
|
|
| 138 |
General |
katlanıp açılmak üzere tasarlanmış |
foldout adj.
|
|
| 139 |
General |
önceden tasarlanmış |
foremeant adj.
|
|
| 140 |
General |
serilmek için tasarlanmış |
foldout adj.
|
|
| 141 |
General |
açılmak için tasarlanmış (katlı şey) |
foldout adj.
|
|
| 142 |
General |
önceden tasarlanmış |
premeditate [obsolete] adj.
|
|
| 143 |
General |
önceden tasarlanmış |
prepensive adj.
|
|
| 144 |
General |
akademisyenler veya bilim insanları için tasarlanmış |
scholastic adj.
|
|
| 145 |
General |
fransa'da tasarlanmış |
french adj.
|
|
| 146 |
General |
ergenlik öncesi çocuklar için tasarlanmış |
preteen adj.
|
|
| 147 |
General |
uykuda kullanım için tasarlanmış |
slumber adj.
|
|
| 148 |
General |
koruma amaçlı tasarlanmış |
protective adj.
|
|
| 149 |
General |
dairesel bir noktadan yayılan çizgiler halinde tasarlanmış |
sunray adj.
|
|
| 150 |
General |
güneş ışınlarının yayılışından esinlenerek tasarlanmış |
sunray adj.
|
|
| 151 |
General |
dairesel bir noktadan yayılan çizgiler halinde tasarlanmış |
sunburst adj.
|
|
| 152 |
General |
yerliler için tasarlanmış |
indigenous adj.
|
|
| 153 |
General |
işleve özel tasarlanmış |
functional adj.
|
|
| 154 |
General |
ayrıntılı tasarlanmış |
froufrou adj.
|
|
| 155 |
General |
tasarlanmış olarak |
intendedly adv.
|
|
| 156 |
General |
önceden tasarlanmış olarak |
calculatedly adv.
|
|
| 157 |
General |
için tasarlanmış anlamı veren son ek |
-oriented suf.
|
|
| Colloquial |
|
| 158 |
Colloquial |
yarış için tasarlanmış hızlı araba |
draggin' wagon n.
|
|
| 159 |
Colloquial |
yarış için tasarlanmış hızlı araba |
draggin'-wagon n.
|
|
| 160 |
Colloquial |
sadece kâr elde etmek amacıyla tasarlanmış ürün |
cash grab n.
|
|
| 161 |
Colloquial |
kötü tasarlanmış kent/yer |
urban hell n.
|
|
| 162 |
Colloquial |
kendine göre düzenlenmiş/tasarlanmış bir düzeni olmak |
have something going v.
|
|
| 163 |
Colloquial |
(kötü anlamda) turistler için tasarlanmış |
touristy adj.
|
|
| 164 |
Colloquial |
kullanışsız ve kötü tasarlanmış |
kludgy adj.
|
|
| 165 |
Colloquial |
duvara asılacak şekilde tasarlanmış |
pin-up adj.
|
|
| 166 |
Colloquial |
olarak tasarlanmış |
meant to be expr.
|
|
| Idioms |
|
| 167 |
Idioms |
bilgisayarın güvenlik sistemini kırmak üzere tasarlanmış, verileri bozan veya silen virüs |
a trojan horse n.
|
|
| 168 |
Idioms |
(biri/bir şey) için tasarlanmış |
geared to (someone or something) adj.
|
|
| 169 |
Idioms |
(birine/bir şeye) göre tasarlanmış |
geared toward (someone or something) adj.
|
|
| 170 |
Idioms |
(birinin/bir şeyin) kullanımı için tasarlanmış |
geared to (someone or something) adj.
|
|
| 171 |
Idioms |
belli bir amaç için tasarlanmış |
geared toward (someone or something) adj.
|
|
| 172 |
Idioms |
(biri/bir şey) için tasarlanmış |
geared toward (someone or something) adj.
|
|
| 173 |
Idioms |
(birine/bir şeye) göre tasarlanmış |
geared to (someone or something) adj.
|
|
| 174 |
Idioms |
(birinin/bir şeyin) kullanımı için tasarlanmış |
geared toward (someone or something) adj.
|
|
| 175 |
Idioms |
belli bir amaç için tasarlanmış |
geared to (someone or something) adj.
|
|
| 176 |
Idioms |
üstünkörü tasarlanmış |
on the back of an envelope expr.
|
|
| Poetic/Literary |
|
| 177 |
Poetic/Literary |
ustalıkla tasarlanmış |
conceited adj.
|
|
| Trade/Economic |
|
| 178 |
Trade/Economic |
tasarlanmış standartlar |
engineered standards n.
|
|
| 179 |
Trade/Economic |
belirli gerilim sınırları dahilinde kullanılmak üzere tasarlanmış elektrikli teçhizat |
electrical equipment designed for use within certain voltage limits n.
|
|
| 180 |
Trade/Economic |
tüm avrupa birliği ülkelerine uygun olacak şekilde tasarlanmış reklam |
euro-ad n.
|
|
| 181 |
Trade/Economic |
portföyünün bir hisse senedinin indeksinin ve diğer tahvillerin performansına denk gelmesi için tasarlanmış olan ortak fon |
market fund n.
|
|
| 182 |
Trade/Economic |
avrupa'nın ikinci dünya savaşı sonrası ekonomik olarak iyileşmesi için abd dışişleri bakanı george marshall tarafından tasarlanmış olan para yardımı programı |
marshall plan 1948 n.
|
|
| 183 |
Trade/Economic |
gelirlerini ve varlıklarını kamu yararına kullanmak isteyen sosyal girişimler için tasarlanmış şirket türü |
community interest company n.
|
|
| 184 |
Trade/Economic |
bir atölye veya fabrikada ürünlerin imal edilmesi, malzemelerin işlenmesi gibi süreçlerin aralıksız devam etmesi için tasarlanmış, genellikle bilgisayar kontrollü olan sistemler |
continuous processing n.
|
|
| 185 |
Trade/Economic |
üzerinde bir takım soru ve cevap alanları bulunan ve standart bir iş için, özel olarak tasarlanmış matbu evrak/form |
(the name of a specific job) blank n.
|
|
| 186 |
Trade/Economic |
hem kitapçılarda hem de kitapçı olmayan perakende satış yerlerinde satılmak üzere tasarlanmış |
mass-market adj.
|
|
| 187 |
Trade/Economic |
varlıklı, çocuksuz ve evli kimseler için tasarlanmış |
dinkie adj.
|
|
| 188 |
Trade/Economic |
boyutça küçük ve tasarruflu çalışacak şekilde tasarlanmış |
compact adj.
|
|
| Law |
|
| 189 |
Law |
(suç işlemek amacıyla) önceden tasarlanmış plan |
premeditated design n.
|
|
| 190 |
Law |
önceden tasarlanmış |
aforethought adj.
|
|
| Politics |
|
| 191 |
Politics |
franklin d. roosevelt tarafından ekonomik iyileşme ve sosyal reformu teşvik için tasarlanmış program |
new deal n.
|
|
| 192 |
Politics |
birlikte tasarlanmış |
concerted adj.
|
|
| 193 |
Politics |
kitlelerin kontrolü için tasarlanmış |
antiriot adj.
|
|
| Industry |
|
| 194 |
Industry |
ağaç damarı gibi görünecek şekilde tasarlanmış malzeme |
woodgrain n.
|
|
| 195 |
Industry |
bulaşık makinesinde kullanım için tasarlanmış az köpüren deterjan |
dishwashing detergent n.
|
|
| 196 |
Industry |
birlikte kullanılıp hoş bir kontrast elde etmek için tasarlanmış ürünler |
coordinates n.
|
|
| Tourism |
|
| 197 |
Tourism |
bir müşteriye özel olarak tasarlanmış tatil |
tailor made n.
|
|
| 198 |
Tourism |
üç kişi taşıyacak şekilde tasarlanmış koltuklu teleferik |
triple chair n.
|
|
| 199 |
Tourism |
apartman dairesi şeklinde tasarlanmış otel odası |
suite room n.
|
|
| 200 |
Tourism |
engelli misafirlere göre tasarlanmış konaklama biçimi |
special-needs accommodation n.
|
|
| Media |
|
| 201 |
Media |
anlatılan kişi ve sorunlara sempati beslenmesi için tasarlanmış (haber) |
human-interest adj.
|
|
| Advertising |
|
| 202 |
Advertising |
büyük bir kitleye hitap edecek şekilde tasarlanmış |
high-concept adj.
|
|
| Technical |
|
| 203 |
Technical |
kanatlarını sallayarak uçmak üzere tasarlanmış ancak uçuş denemeleri yapılmamış bir uçak |
orthopter n.
|
|
| 204 |
Technical |
makinenin hasar görmesininin önlenmesi amacıyla tasarlanmış otomatik olarak devreye giren sistem |
bearing watchdog n.
|
|
| 205 |
Technical |
belirli gerilim sınırları dahilinde kullanılmak üzere tasarlanmış elektrikli teçhizat |
electrical equipment designed for use within certain voltage limits n.
|
|
| 206 |
Technical |
mimari olarak tasarlanmış alanlar |
architectural area n.
|
|
| 207 |
Technical |
tasarlanmış tuğla |
scuptured brick n.
|
|
| 208 |
Technical |
tıbbi ekipman içine yerleştirilmek için tasarlanmış düşük basınç regülatörleri |
low-pressure regulators intended for incorporation into medical equipment n.
|
|
| 209 |
Technical |
radyoaktif malzeme içerecek şekilde tasarlanmış içi boş cihaz |
needle n.
|
|
| 210 |
Technical |
dakikada 33¹/₃ devirde çalınacak şekilde tasarlanmış fonograf kaydı |
thirty-three n.
|
|
| 211 |
Technical |
küçük yuvarlak odun parçalarını yakmak üzere tasarlanmış bir tür soba |
tod stove n.
|
|
| 212 |
Technical |
son derece hassas işlemler için tasarlanmış motorlu torna tezgahı |
toolroom lathe n.
|
|
| 213 |
Technical |
karanlıkta veya körler tarafından okunabilecek şekilde tasarlanmış saat |
touch watch n.
|
|
| 214 |
Technical |
bir at arabasının kat ettiği mesafeyi ölçmek için tasarlanmış eski bir odometre çeşidi |
viatometer n.
|
|
| 215 |
Technical |
bir şeyi sabit tutmak için tasarlanmış çeşitli mekanik aletlere verilen ad |
bitch n.
|
|
| 216 |
Technical |
asic veya fpga çiplerinde uygulanmak üzere tasarlanmış sayısal mantık bloğu |
hard-core n.
|
|
| 217 |
Technical |
standart ekipmana göre daha kompakt olarak tek ünite halinde tasarlanmış yüksek duyarlılıklı ses ekipmanı seti |
midi system n.
|
|
| 218 |
Technical |
mevcut durumu uzatmak için tasarlanmış prosedür |
holding operation n.
|
|
| 219 |
Technical |
kablo sistemindeki bağlantıları kolaylaştırmak için tasarlanmış metal yuva |
outlet n.
|
|
| 220 |
Technical |
kapı yüzeyine tutturulup kapı kolunu gövdesini takmak için tasarlanmış yuvarlak bir plaka |
rose n.
|
|
| 221 |
Technical |
insan hatalarını önleyecek şekilde tasarlanmış |
fail-safing adj.
|
|
| 222 |
Technical |
insan hatalarını önleyecek şekilde tasarlanmış |
mistake-avoiding adj.
|
|
| 223 |
Technical |
insan hatalarını önleyecek şekilde tasarlanmış |
mistake-proofing adj.
|
|
| 224 |
Technical |
özel tasarlanmış |
custom-engineered adj.
|
|
| 225 |
Technical |
önceden tasarlanmış |
predesigned adj.
|
|
| 226 |
Technical |
pozitif basınçlı solunum aparatı olarak tasarlanmış |
designed as positive pressure breathing apparatus adj.
|
|
| 227 |
Technical |
bir defa kullanmak için tasarlanmış |
intended for single use adj.
|
|
| 228 |
Technical |
tek kullanım için tasarlanmış |
intended for single use adj.
|
|
| 229 |
Technical |
güneş enerjisiyle çalışmak üzere tasarlanmış |
designed to run on solar energy adj.
|
|
| 230 |
Technical |
güneş enerjisiyle çalışmak üzere tasarlanmış |
designed to run on solar power adj.
|
|
| 231 |
Technical |
güneş enerjisiyle çalışmak üzere tasarlanmış |
intended to run on solar power adj.
|
|
| 232 |
Technical |
güneş enerjisiyle çalışmak üzere tasarlanmış |
intended to run on solar energy adj.
|
|
| 233 |
Technical |
belirli bir iş için tasarlanmış |
hard-wired adj.
|
|
| Computer |
|
| 234 |
Computer |
web arşivleme için tasarlanmış crawler |
heritrix n.
|
|
| 235 |
Computer |
mobil cihazlar için tasarlanmış bir fotoğraf paylaşma uygulaması |
instagram n.
|
|
| 236 |
Computer |
gnu projesinin bir parçası olarak tasarlanmış c programlama dili ve diğer derleyicileri içeren bir paket |
gcc n.
|
|
| 237 |
Computer |
kitap okumak için tasarlanmış taşınabilir elektronik cihaz |
kindle n.
|
|
| 238 |
Computer |
video oyunları için tasarlanmış özel bir sistem |
nintendo n.
|
|
| 239 |
Computer |
bir bilgisayardan diğerine dosya göndermek için tasarlanmış program |
relocator n.
|
|
| 240 |
Computer |
elektronik bir sinir ağında kullanım için tasarlanmış, yarı iletken yonga |
neurochip n.
|
|
| 241 |
Computer |
insan sinir ağını kullanarak insan beyninin etkisini taklit etmek için tasarlanmış bilgisayar türü |
neurocomputer n.
|
|
| 242 |
Computer |
elektronik bir sinir ağında kullanım için tasarlanmış, yarı iletken yonga |
neural chip n.
|
|
| 243 |
Computer |
insan sinir ağını kullanarak insan beyninin etkisini taklit etmek için tasarlanmış bilgisayar türü |
neural computer n.
|
|
| 244 |
Computer |
sorun çözme gibi işlevler için tasarlanmış yazılım |
toolkit n.
|
|
| 245 |
Computer |
transkripsiyon için kaydedilmiş bir mesajı oynatmak üzere tasarlanmış makine |
transcribing machine n.
|
|
| 246 |
Computer |
çoklu oyuncular için tasarlanmış, oyun akışının oyuncu kararlarına göre geliştiği video oyun türü |
alternate reality game n.
|
|
| 247 |
Computer |
belirli bir görev için tasarlanmış özel program |
application n.
|
|
| 248 |
Computer |
belirli bir görev için tasarlanmış özel program |
applications package n.
|
|
| 249 |
Computer |
zararlı ve istenmeyen etkiler yaratması için tasarlanmış bilgisayar programı |
malevolent program n.
|
|
| 250 |
Computer |
bilgisayar virüslerini tespit edip durdurmak için tasarlanmış yazılım programı |
vaccine n.
|
|
| 251 |
Computer |
asic veya fpga çiplerinde uygulanmak üzere tasarlanmış sayısal mantık bloğu |
hard core n.
|
|
| 252 |
Computer |
kullanıcının sayfayı kapatmaya çalışması ile başka bir kopyasını açacak şekilde tasarlanmış olan internet sitesi |
mousetrap n.
|
|
| 253 |
Computer |
von neumann bilgisayarına benzer mantıkla tasarlanmış cihaz |
von neumann machine n.
|
|
| 254 |
Computer |
hedef sisteme kötü amaçlı yazılım indirmek için tasarlanmış yazılım bileşeni |
dropper n.
|
|
| 255 |
Computer |
insan beyninin çalışmasını taklit etmek için tasarlanmış elektronik bileşenler ağına ait veya ilgili |
neural adj.
|
|
| 256 |
Computer |
kullanışsız ve kötü tasarlanmış |
kludgy adj.
|
|
| 257 |
Computer |
veri okuma düzeneğinden çıkarılabilir şekilde tasarlanmış (sabit disk) |
demountable adj.
|
|
| 258 |
Computer |
(bilgisayar programı) iyi tasarlanmış |
cuspy adj.
|
|
| 259 |
Computer |
işlem verilerine ilişkin sorgulamalar için tasarlanmış veri tabanı |
ods (pperational data store) abrev.
|
|
| Electric |
|
| 260 |
Electric |
telgrafla görüntü göndermek için tasarlanmış alet |
diaphote n.
|
|
| 261 |
Electric |
güç veya enerjide azalma olmayacak şekilde tasarlanmış (dielektrik materyal, iletim hattı) |
lossless adj.
|
|
| Mechanic |
|
| 262 |
Mechanic |
takıldığı kapı duvara sıfır açıyla açılabilecek şekilde tasarlanmış menteşe |
turnover hinge n.
|
|
| 263 |
Mechanic |
mekanizmayı etkinleştirmek veya çıkarılabilir parçaları tutmak için tasarlanmış makine parçası |
bar n.
|
|
| 264 |
Mechanic |
aletlerde dişi parçaya oturması için tasarlanmış |
male adj.
|
|
| 265 |
Mechanic |
sağ dişli vidayı kesecek şekilde tasarlanmış (vida dişi açıcı) |
right-hand adj.
|
|
| 266 |
Mechanic |
sağa doğru kesecek şekilde tasarlanmış (torna takımı) |
right-hand adj.
|
|
| 267 |
Mechanic |
sağa doğru atacak şekilde tasarlanmış (kilit) |
right-hand adj.
|
|
| 268 |
Mechanic |
saat yönünün tersine dönecek şekilde tasarlanmış (freze bıçağı) |
right-hand adj.
|
|
| Textile |
|
| 269 |
Textile |
araba kullanırken giymek için tasarlanmış kalça boyunda uzun ceket |
car coat n.
|
|
| 270 |
Textile |
iş ayakkabısında ayak parmaklarını koruması için tasarlanmış parça |
toepiece n.
|
|
| 271 |
Textile |
dikiş makinesinde kullanılmaya göre tasarlanmış ipekli iplik |
machine twist n.
|
|
| 272 |
Textile |
erkekler için tasarlanmış giyim |
man's clothing n.
|
|
| 273 |
Textile |
özellikle kadınlar için tasarlanmış çeşitli uzun manto stilleri |
manteau n.
|
|
| 274 |
Textile |
kadınlar için tasarlanmış kıyafetler |
woman's clothing n.
|
|
| 275 |
Textile |
pantolon için tasarlanmış |
trouser adj.
|
|
| 276 |
Textile |
birçok bedene uygun olacak şekilde tasarlanmış (elbise) |
one-size-fits-all adj.
|
|
| Architecture |
|
| 277 |
Architecture |
mimari olarak tasarlanmış alanlar |
architectural area of building n.
|
|
| 278 |
Architecture |
pervaz veya silmenin alt kenarının ön kısmında bulunan, su akıtırken alttaki duvara temas etmemesi için tasarlanmış çıkıntı |
larmier n.
|
|
| 279 |
Architecture |
açılmayacak şekilde tasarlanmış camlı tavan penceresi |
deadlight n.
|
|
| 280 |
Architecture |
serbest sütunlarla tasarlanmış |
peristylar adj.
|
|
| 281 |
Architecture |
işlevsellik ilkesine göre tasarlanmış |
functional adj.
|
|
| Construction |
|
| 282 |
Construction |
tasarlanmış beton |
designed concrete n.
|
|
| 283 |
Construction |
bir ucu indirildiğinde diğer ucun kalkması biçiminde tasarlanmış köprü |
bacule n.
|
|
| 284 |
Construction |
bir ucu indirildiğinde diğer ucun kalkması biçiminde tasarlanmış köprü |
bascule n.
|
|
| 285 |
Construction |
dikey veya yatay yükleri desteklemek üzere tasarlanmış köprü veya su kemeri çapraz çerçevesi |
bent n.
|
|
| 286 |
Construction |
şekli eski demir ütülerden hareketle tasarlanmış (bina) |
flatiron adj.
|
|
| Lighting |
|
| 287 |
Lighting |
acil durumda aydınlatma sağlamak üzere tasarlanmış aydınlatma cihazları |
trouble light n.
|
|
| Furniture |
|
| 288 |
Furniture |
nadiren kullanılmak üzere tasarlanmış (mobilya) |
occasional adj.
|
|
| Automotive |
|
| 289 |
Automotive |
iki veya üç tekerlekli motorlu araçların yetkisiz kullanımını önlemek amacıyla tasarlanmış koruyucu tertibatlar |
protective devices intended to prevent the unauthorized use of two-or three-wheel motor vehicles n.
|
|
| 290 |
Automotive |
yol veya arazi için tasarlanmış hafif ve kıvrak araç |
suv n.
|
|
| 291 |
Automotive |
engelli insanları taşımak üzere tasarlanmış motorlu taşıt |
ambulette n.
|
|
| 292 |
Automotive |
uzun mesafe için tasarlanmış yüksek performanslı bir araba |
gran turismo n.
|
|
| 293 |
Automotive |
engebeli arazide kullanılmak üzere tasarlanmış bir araç |
off-roader n.
|
|
| 294 |
Automotive |
umumi yollarda haricinde kullanılmak üzere tasarlanmış bir motorlu araç |
off-roader n.
|
|
| 295 |
Automotive |
her iki yönde gidecek şekilde tasarlanmış kendi ilerleyen araç |
double-ender n.
|
|
| 296 |
Automotive |
aracın devrilmesini önlemek üzere tasarlanmış |
antiroll adj.
|
|
| Transportation |
|
| 297 |
Transportation |
araba üzerinde taşınabilecek boyut ve ağırlıkta tasarlanmış obje |
cartopper n.
|
|
| 298 |
Transportation |
kamyon, treyler ve otomobil taşımak üzere tasarlanmış gemi |
trailership n.
|
|
| 299 |
Transportation |
uzun mesafeli seyahat için tasarlanmış araba |
traveling carriage n.
|
|
| 300 |
Transportation |
nakliye yükünü merkezden dışa doğru taşıma şeklinde tasarlanmış fiziksel dağıtım sistemi |
hub and spoke distribution n.
|
|
| 301 |
Transportation |
araba üzerinde taşınabilecek şekilde tasarlanmış |
cartop adj.
|
|
| 302 |
Transportation |
(araç) demiryolu veya otoyol için tasarlanmış |
bimodal adj.
|
|
| Traffic |
|
| 303 |
Traffic |
trafik sıkışıklığını çözmek için tasarlanmış trafik bilgili iletim sistemi |
autoguide n.
|
|
| Railway |
|
| 304 |
Railway |
tren ve vagonları çekmek üzere tasarlanmış araç |
locomotif n.
|
|
| Aeronautic |
|
| 305 |
Aeronautic |
tasarlanmış iz |
course n.
|
|
| 306 |
Aeronautic |
kısa mesafelerde çok sayıda yolcu taşımak üzere tasarlanmış uçak |
airbus n.
|
|
| 307 |
Aeronautic |
sadece jet motorunun itme gücüne dayanmak yerine pervane döndürmek üzere tasarlanmış jet motoru |
turboprop n.
|
|
| 308 |
Aeronautic |
uçağın kalkış gücüne destek olmak üzere tasarlanmış eğimli yüzeylerden her biri |
airfoil n.
|
|
| 309 |
Aeronautic |
uçağın kalkış gücüne destek olmak üzere tasarlanmış eğimli yüzeylerden her biri |
aerofoil n.
|
|
| 310 |
Aeronautic |
kanatlarını çırparak uçması tasarlanmış ancak uçuş denemeleri yapılmamış bir uçak |
ornithopter n.
|
|
| 311 |
Aeronautic |
kanatlarını çırparak uçması tasarlanmış ancak uçuş denemeleri yapılmamış bir uçak |
orthopter n.
|
|
| 312 |
Aeronautic |
yangınları söndürmek için taşıdığı kimyasalları riskli alanlara dökmek üzere tasarlanmış uçak |
tanker plane n.
|
|
| 313 |
Aeronautic |
gövdesindeki aerodinamik kuvvetlerle havalanacak şekilde tasarlanmış kanatsız uzay veya hava aracı |
lifting body n.
|
|
| 314 |
Aeronautic |
roket taşımak ve fırlatmak için tasarlanmış uçak |
rocket plane n.
|
|
| 315 |
Aeronautic |
uçağın konumunu değiştirmek için tasarlanmış kanat profili |
control surface n.
|
|
| Marine |
|
| 316 |
Marine |
özel olarak tasarlanmış bir teknenin gövdesine iliştirilmiş kanatlar |
hydrofoils n.
|
|
| 317 |
Marine |
hareket kabiliyetini yitirmiş gemileri kurtarmak üzere tasarlanmış römorkörler |
salvage tug n.
|
|
| 318 |
Marine |
gemide yolcuların gezinmesi için tasarlanmış üst güvertesi |
promenade deck n.
|
|
| 319 |
Marine |
demiryolu taşıtlarını su üzerinden taşımak üzere tasarlanmış feribot ya da vapur |
train ferry n.
|
|
| 320 |
Marine |
küçük tekneler ve yatlar için tasarlanmış liman |
marina n.
|
|
| 321 |
Marine |
içinde yaşanılabilecek şekilde tasarlanmış büyük motorlu kayık |
kabin cruiser n.
|
|
| 322 |
Marine |
belirli bir ölçek ve projeksiyondan oluşan, standart deniz haritalarına yardımcı olacak şekilde tasarlanmış taslak çizelge |
nautical plotting chart n.
|
|
| 323 |
Marine |
sığ sularda kullanım için tasarlanmış, teknenin kıç bölümünde bulunan motor |
tunnel stern n.
|
|
| 324 |
Marine |
hasar almış geminin gövdesindeki suyu pompalamak için tasarlanmış pompa |
wrecking pump n.
|
|
| 325 |
Marine |
geminin gövdesine tutunması için tasarlanmış bir tür patlayıcı |
limpet n.
|
|
| 326 |
Marine |
geminin gövdesine tutunması için tasarlanmış bir tür patlayıcı |
limpet mine n.
|
|
| 327 |
Marine |
geminin gövdesine tutunması için tasarlanmış bir tür patlayıcı |
limpet bomb n.
|
|
| 328 |
Marine |
küçük çocukları gemicilik ile tanıştırmak ve bu alanda eğitmek için tasarlanmış, salma omurgalı küçük bir sandal |
optimist n.
|
|
| 329 |
Marine |
büyük denizleri aşmak üzere tasarlanmış (gemi) |
ocean-going adj.
|
|
| 330 |
Marine |
su üzerinde yüzmesi için tasarlanmış |
nonsinkable adj.
|
|
| 331 |
Marine |
açık denizler için tasarlanmış |
blue-water adj.
|
|
| 332 |
Marine |
okyanuslar için tasarlanmış |
blue-water adj.
|
|
| 333 |
Marine |
kürek ile tasarlanmış |
-rowed adj.
|
|
| Medical |
|
| 334 |
Medical |
william bates tarafından tasarlanmış bir dizi göz egzersizi |
bates method n.
|
|
| 335 |
Medical |
buhar formda kullanım için tasarlanmış tıbbi madde |
vapour n.
|
|
| 336 |
Medical |
buhar formda kullanım için tasarlanmış tıbbi madde |
vapor n.
|
|
| 337 |
Medical |
valvulotomi veya kommisurotomi için tasarlanmış bir cerrahi bıçak |
valvulotome n.
|
|
| 338 |
Medical |
deride birkaç gün duracak şekilde tasarlanmış, üzerine basınç uygulanabilen akupunktur iğneleri |
press needles n.
|
|
| 339 |
Medical |
yaşayan bir bedeni büyüme, işlevsel değişim veya iyileşme için herhangi bir kaynak sağlamadan stabil şartlarda tutmak için tasarlanmış |
maintenance adj.
|
|
| 340 |
Medical |
tek kulakla kullanım için tasarlanmış |
monaural adj.
|
|
| 341 |
Medical |
sağlıklı gelişimi sağlamak için tasarlanmış düzeltici prosedürlerle ilgili |
orthogenic adj.
|
|
| 342 |
Medical |
zayıf veya inefektif eklemleri veya kasları desteklemek için tasarlanmış |
orthotic adj.
|
|
| 343 |
Medical |
omurga ve eklem rahatsızlıklarının düzeltilmesi veya iyileştirilmesi için tasarlanmış |
orthopaedical adj.
|
|
| Psychology |
|
| 344 |
Psychology |
bir kişinin el becerisini değerlendirmek için tasarlanmış test |
performance test n.
|
|
| Pharmaceutics |
|
| 345 |
Pharmaceutics |
tasarlanmış ilaçlar |
designed drugs n.
|
|
| 346 |
Pharmaceutics |
uzun sürede tesir etmesi için tasarlanmış (ilaç) |
repository adj.
|
|
| Optics |
|
| 347 |
Optics |
astigmatsız olacak şekilde tasarlanmış lens veya lens sistemi |
anastigmat n.
|
|
| 348 |
Optics |
bir yüzü düz öbürü dışbükey olup küresel sapma ve kromatik saçılmayı düzeltmek üzere tasarlanmış iki mercekten oluşan büyüteç |
wollaston's doublet n.
|
|
| 349 |
Optics |
görmeye yardımcı olması için tasarlanmış |
optical adj.
|
|
| Food Engineering |
|
| 350 |
Food Engineering |
hamurdaki glüten gelişimini ölçmek için tasarlanmış bir genleşmeölçer |
alveograph n.
|
|
| Gastronomy |
|
| 351 |
Gastronomy |
mikrodalga fırında pişirilmek üzere tasarlanmış |
microwave adj.
|
|
| Math |
|
| 352 |
Math |
motor becerilerini geliştirmek ve özellikle matematikteki soyut kavramları anlayabilmek için elle hareket ettirmek veya düzenlemek üzere tasarlanmış çeşitli nesneler |
manipulative n.
|
|
| Physics |
|
| 353 |
Physics |
içine konan sıvıyı asla en üst düzeye çıkarmamak üzere tasarlanmış bir kupa |
tantalus's cup n.
|
|
| 354 |
Physics |
yüklü parçacık ışınlarının hızlandırıcı içinde eğimli bir yol izlemesini sağlamak için tasarlanmış bir mıknatıs |
wiggler n.
|
|
| 355 |
Physics |
çok küçük artışları ölçmek için tasarlanmış bir tasimetre |
microtasimeter n.
|
|
| Biology |
|
| 356 |
Biology |
farklı genetik özelliklere sahip çeşitli melezler üretmek için tasarlanmış seçili bir ebeveyn grubu içindeki melezleme şeması |
diallel n.
|
|
| 357 |
Biology |
belirli bir işlevi yerine getirmesi veya belirli bir sorunla savaşması için üretilmiş veya tasarlanmış (hücre, kimyasal madde) |
designer adj.
|
|
| Biochemistry |
|
| 358 |
Biochemistry |
dna hidrolizi için genetik olarak tasarlanmış bir enzim |
dornase alfa n.
|
|
| Astronomy |
|
| 359 |
Astronomy |
doğrudan zenit ve yakınını görmek için tasarlanmış teleskop |
zenith sector n.
|
|
| 360 |
Astronomy |
doğrudan zenit ve yakınını görmek için tasarlanmış teleskop |
zenith telescope n.
|
|
| 361 |
Astronomy |
doğrudan zenit ve yakınını görmek için tasarlanmış teleskop |
zenith tube n.
|
|
| 362 |
Astronomy |
görünür güneş zamanı ile ortalama güneş zamanı arasındaki farkları göstermek için tasarlanmış mekanik saat |
equation clock n.
|
|
| 363 |
Astronomy |
çok büyük uzaklıklara ilişkin gözlem yapabilmek için tasarlanmış bir gözlemevi |
hubble space telescope n.
|
|
| 364 |
Astronomy |
çok büyük uzaklıklara ilişkin gözlem yapabilmek için tasarlanmış bir gözlemevi |
hubble telescope n.
|
|
| 365 |
Astronomy |
ay'a seyahat etmesi için tasarlanmış uzay aracı |
moonshot n.
|
|
| 366 |
Astronomy |
ay'a seyahat etmesi için tasarlanmış uzay aracı |
moonship n.
|
|
| 367 |
Astronomy |
yıldız sistemlerinde bulunan hammaddeleri kullanarak galaksiyi keşfetmek üzere tasarlanmış, kendi kendini kopyalayabilen varsayımsal uzay aracı |
von neumann probe n.
|
|
| 368 |
Astronomy |
nesiller boyu sürecek bir uzay yolculuğu için tasarlanmış varsayımsal uzay gemisi |
generation ship n.
|
|
| 369 |
Astronomy |
Işık hızına yakın hızlarda ilerleyerek bir hedefi yıkıcı bir güçle vurmak amacıyla tasarlanmış varsayımsal silah sistemi |
relativistic kill vehicle (rkv) n.
|
|
| Botanic |
|
| 370 |
Botanic |
bahçe için tasarlanmış |
hortensial adj.
|
|
| Agriculture |
|
| 371 |
Agriculture |
atların bitişik sıralar halinde yürüyerek bu sıraların arasının sürülmesi için tasarlanmış iki sıralı lister kültivatörü |
odd-row monitor n.
|
|
| 372 |
Agriculture |
toprağı kısmen ters yüz etmesi için tasarlanmış diskli pulluk |
one-way n.
|
|
| 373 |
Agriculture |
atların orak çubuğu ve elek kısmının ardından yürüyeceği şekilde tasarlanmış ufak taneli bir öğütücü |
push binder n.
|
|
| Fishery |
|
| 374 |
Fishery |
genellikle tatlı sularda, levrek veya diğer tava balığı balıkçılığı için tasarlanmış küçük tekne |
bass boat n.
|
|
| Social Sciences |
|
| 375 |
Social Sciences |
tekerlekli sandalyeye bağlı bir kimse için tasarlanmış veya uyarlanmış konut |
wheelchair housing n.
|
|
| 376 |
Social Sciences |
yürümekte zorluk çekip tekerlekli sandalyeye bağlı olmayan insanlar için tasarlanmış evler |
mobility housing n.
|
|
| Education |
|
| 377 |
Education |
(yeni zelanda'da) kriket ve netbol gibi birtakım spor dallarını içeren, okullar için tasarlanmış bir fitness programı |
kiwisports n.
|
|
| 378 |
Education |
cep telefonları veya tablet bilgisayarlar için tasarlanmış bir e-öğrenme şekli |
m-learning n.
|
|
| 379 |
Education |
uzun ödevleri tamamlamak için kütüphane gibi kaynakları kullanarak öğrencileri kendi hızında öğrenmeye ve geliştirmeye teşvik etmek üzere tasarlanmış bir sistem |
dalton plan n.
|
|
| 380 |
Education |
(birleşik krallık'ta) gençlere macera eğitimi vermek için tasarlanmış bir programın markası |
outward bound® n.
|
|
| History |
|
| 381 |
History |
beyaz ırktan olmayan kişilerin avustralya'ya girişini kısıtlamak için tasarlanmış bir göçmenlik politikasının gayrı resmi adı |
white australia policy n.
|
|
| Philosophy |
|
| 382 |
Philosophy |
belirli bir tür bilginin mümkün olduğu koşulları açığa kavuşturmak üzere tasarlanmış argüman |
transcendental argument n.
|
|
| Environment |
|
| 383 |
Environment |
akan suyu kademeli olarak saptırıp erozyonu önlemek için tasarlanmış kavisli yüzey |
bucket n.
|
|
| 384 |
Environment |
birbiriyle ilişkili girişimleri, işletmeleri veya araştırma kurumlarını barındırmak için tasarlanmış alan |
park n.
|
|
| 385 |
Environment |
güneş enerjisinden yoğun yararlanmak üzere tasarlanmış ev modeli |
solar house n.
|
|
| 386 |
Environment |
radon seviyelerini ölçüp kaydetmek için tasarlanmış |
alpha track adj.
|
|
| Geography |
|
| 387 |
Geography |
dubai'de dünya haritası şeklinde tasarlanmış 300 adadan oluşan bir yapay takımada |
world n.
|
|
| 388 |
Geography |
dünya yüzeyindeki alanları orantılı olarak ve kıtaların gerçek şekillerini temsil için tasarlanmış iki harita projeksiyonunun birleşimi |
homolosine projection n.
|
|
| 389 |
Geography |
fazla suyun taşması için tasarlanmış alan |
overfall n.
|
|
| 390 |
Geography |
yükseklik, açı ve mesafelerin ölçülmesi için tasarlanmış |
topographometric adj.
|
|
| 391 |
Geography |
dalgalı su için tasarlanmış |
whitewater adj.
|
|
| Military |
|
| 392 |
Military |
tasarlanmış yol |
intended track n.
|
|
| 393 |
Military |
(argoda) tankları imha etmek için tasarlanmış uçak ya da füze |
tankbuster n.
|
|
| 394 |
Military |
öldürücü olmayan ve çevreye minimum zarar verecek şekilde tasarlanmış silahlar |
nonlethal weapons n.
|
|
| 395 |
Military |
diğer nükleer bombalara kıyasla, yoğun nötron ve gama ışını salınımı, daha düşük basınç dalgası ve daha az artık radyasyon ortaya çıkaracak şekilde tasarlanmış bir nükleer silah |
n-bomb n.
|
|
| 396 |
Military |
atom bombası atmak için tasarlanmış füze başlığı |
nuke n.
|
|
| 397 |
Military |
atom bombası atmak için tasarlanmış füze başlığı |
nuclear warhead n.
|
|
| 398 |
Military |
atom bombası atmak için tasarlanmış füze başlığı |
atomic warhead n.
|
|
| 399 |
Military |
atom bombası atmak için tasarlanmış füze başlığı |
thermonuclear warhead n.
|
|
| 400 |
Military |
düşman veya av hayvanının üzerine atmak üzere tasarlanmış, çeşitli bıçaklarla donatılmış silah |
throwing-knife n.
|
|
| 401 |
Military |
düşman veya av hayvanının üzerine atmak üzere tasarlanmış, çeşitli bıçaklarla donatılmış silah |
throwing-iron n.
|
|
| 402 |
Military |
kara, su veya havada çalışmak üzere tasarlanmış uçak |
triphibian n.
|
|
| 403 |
Military |
askeri personele zarar vermek üzere tasarlanmış kara mayını |
antipersonnel mine (land mine warfare) n.
|
|
| 404 |
Military |
saldırı inişinde muharebe yüklü kargoyu taşımak için tasarlanmış askeri gemi |
attack cargo ship n.
|
|
| 405 |
Military |
büyük miktarda malzeme taşımak ve bunları diğer denizaltılara aktarmak için tasarlanmış bir alman denizaltısı |
milch cow n.
|
|
| 406 |
Military |
abd ordusu'na ait, helikopterden fırlatılmak üzere tasarlanmış lazer güdümlü bir silah savar füze |
hellfire n.
|
|
| 407 |
Military |
nükleer savaş halinde kullanılmak üzere tasarlanmış yeraltı sistemi parçası |
mole run n.
|
|
| 408 |
Military |
silah olarak tasarlanmış veya kullanılan patlayıcılar |
demolitions n.
|
|
| 409 |
Military |
silah olarak tasarlanmış patlayıcılar |
demolition n.
|
|
| 410 |
Military |
filoya eşlik etmek için tasarlanmış, muhripten daha küçük olan hafif zırhlı savaş gemisi |
destroyer escort n.
|
|
| 411 |
Military |
yalnızca iki veya daha fazla farklı etkinin aynı anda veya önceden belirlenmiş bir sırayla gerçekleşmesiyle patlamak üzere tasarlanmış bir mayın |
combined influence mine n.
|
|
| 412 |
Military |
yakın muharebe için tasarlanmış savaş uçağı |
dogfighter n.
|
|
| 413 |
Military |
özellikle ön cephe birliklerini doğrudan desteklemesi için tasarlanmış top |
field gun n.
|
|
| 414 |
Military |
düşman uçaklarını havadayken imha etmek üzere tasarlanmış yüksek hızlı uçak |
fighter aircraft n.
|
|
| 415 |
Military |
düşman uçaklarını imha etmek için tasarlanmış zırhlı uçak |
fighter n.
|
|
| 416 |
Military |
yasadışı uyuşturucu üretip satan ulusal ve uluslararası örgütlerle mücadeleyi koordine etmek üzere tasarlanmış bir kuruluş |
organized crime drug enforcement task force n.
|
|
| 417 |
Military |
b-52 uçağından fırlatılmak üzere tasarlanmış jet motorlu havadan karaya nükleer füze |
hound dog n.
|
|
| 418 |
Military |
kara, su veya havada çalışmak üzere tasarlanmış |
triphibian adj.
|
|
| 419 |
Military |
zırhlı araçlarla muharebe için tasarlanmış |
antiarmor adj.
|
|
| 420 |
Military |
zırhlı araçlarla muharebe için tasarlanmış |
antiarmour adj.
|
|
| 421 |
Military |
kara mayınlarına karşı tasarlanmış |
antimine adj.
|
|
| 422 |
Military |
gemi saldırısı için tasarlanmış (silah) |
antiship adj.
|
|
| 423 |
Military |
karadaki bir üsten yine karada bulunan bir hedefe yapılan çıkarma için tasarlanmış |
land-to-land adj.
|
|
| 424 |
Military |
karadaki bir üsten yine karada bulunan bir varış noktasına yapılan hareket için tasarlanmış |
land-to-land adj.
|
|
| 425 |
Military |
süvari birlikleri için tasarlanmış |
horse adj.
|
|
| 426 |
Military |
keskin nişancılara karşı tasarlanmış |
countersniper adj.
|
|
| 427 |
Military |
bulup imha etmek için tasarlanmış |
search-and-destroy adj.
|
|
| 428 |
Military |
(nükleer silah) karşı nükleer saldırı için tasarlanmış |
second-strike adj.
|
|
| Hunting |
|
| 429 |
Hunting |
trap için tasarlanmış av tüfeği |
trap gun n.
|
|
| 430 |
Hunting |
daha geniş menzil elde etmek amacıyla saçmaların dağılımını kontrol etmek üzere tasarlanmış tel ağdan oluşan av tüfeği kartuşu |
wire cartridge n.
|
|
| 431 |
Hunting |
yerden uçaklara doğru ateşlenecek şekilde tasarlanmış (silah) |
ground-to-air adj.
|
|
| Sport |
|
| 432 |
Sport |
fiziksel güç, form ve esneklik için tasarlanmış egzersiz sistemi |
pilates n.
|
|
| 433 |
Sport |
fiziksel formu geliştirmek için tasarlanmış egzersiz dersi |
keep-fit class n.
|
|
| 434 |
Sport |
sert araziler ve dik yamaçlar için tasarlanmış, dört adet büyük tekerleği bulunan bir tür kaykay |
mountainboard n.
|
|
| 435 |
Sport |
yaralanma, lekelenme, bozulma, hırsızlık ve kayba karşı koruma oluşturması için tasarlanmış sabit eşya veya ek parça |
guard n.
|
|
| 436 |
Sport |
(bisiklet yarışında) iki veya daha fazla sürücü için tasarlanmış bisiklet |
multicycle n.
|
|
| 437 |
Sport |
topu yerden hafifçe yükseltecek şekilde tasarlanmış demir golf sopası |
driving iron n.
|
|
| 438 |
Sport |
topu yerden hafifçe yükseltecek şekilde tasarlanmış demir golf sopası |
number one iron n.
|
|
| 439 |
Sport |
kayak sonrası kullanım için tasarlanmış |
après-ski adj.
|
|
| Chess |
|
| 440 |
Chess |
(özellikle turnuva maçlarında) rakibi şaşırtmak için tasarlanmış hamle dizisi |
cook n.
|
|
| Card |
|
| 441 |
Card |
kart oyununda anlaşmazlığı çözmek için tasarlanmış mekanizma |
holdout n.
|
|
| Art |
|
| 442 |
Art |
göz yanılması yaratacak şekilde tasarlanmış resim veya duvar kağıdı |
trompe l'oeil n.
|
|
| 443 |
Art |
göz yanılması yaratacak şekilde tasarlanmış resim veya duvar kağıdı |
trompe loeil n.
|
|
| Music |
|
| 444 |
Music |
(operada) ritim ve ölçüleri birbirine karıştırarak karşıtlık oluşturmak üzere tasarlanmış bir müzik bölümü |
imbroglio n.
|
|
| 445 |
Music |
birlikte çalınması için tasarlanmış vurmalı çalgılar grubu |
drumkit n.
|
|
| 446 |
Music |
müzik konserleri veya konser dansları için tasarlanmış |
concert adj.
|
|
| Cinema |
|
| 447 |
Cinema |
insanları şok etmek amacıyla tasarlanmış sinema ürünü |
schlock n.
|
|
| Photography |
|
| 448 |
Photography |
istenilen yerde kısa süre içinde resim basmak için tasarlanmış fotoğraf tabı donanım seti |
minilab n.
|
|
| 449 |
Photography |
emülsiyon karışımı ile kaplı ve kopya ışığının rengine duyarlı olan siyah beyaz fotoğraf kağıdı ile birlikte kullanılması için tasarlanmış (araç) |
multigrade adj.
|
|
| Bookbindery |
|
| 450 |
Bookbindery |
sayfanın arkasındaki tabakayı kaldırmak için tasarlanmış bant |
lift-off tape n.
|
|
| Printery |
|
| 451 |
Printery |
görme engelliler için tasarlanmış olan kabartmalı yazı ile sıradan yazıyı aynı anda üreten bir cihaz |
diplograph n.
|
|
| Archaic |
|
| 452 |
Archaic |
gerçeği ortaya çıkarmak için tasarlanmış şey |
draw n.
|
|
| 453 |
Archaic |
tuzağa düşürmek için tasarlanmış şey |
draw n.
|
|
| Engineering |
|
| 454 |
Engineering |
elektronik sinir ağında kullanım için tasarlanmış yarı iletken çip |
neurochip n.
|
|
| 455 |
Engineering |
yapıdaki gerilime dayanması için tasarlanmış mesnet veya eleman |
tension brace n.
|
|
| 456 |
Engineering |
at arabasının kat ettiği mesafeyi ölçmek için tasarlanmış eski bir odometre çeşidi |
viameter n.
|
|
| Ornithology |
|
| 457 |
Ornithology |
yabani kuşlar için yuvalanma yeri olarak tasarlanmış ve onların orada üremelerini teşvik etmek için bir bahçeye, parka veya tabiatı koruma alanına yerleştirilmiş kutu |
nest box n.
|
|
| Slang |
|
| 458 |
Slang |
cinsel zevk için anüse yerleştirilmek üzere tasarlanmış bir seks oyuncağı |
butt plug n.
|
|
| 459 |
Slang |
kullanışsız ve kötü tasarlanmış |
klugy adj.
|
|
| 460 |
Slang |
askeri birlikler içerisinde muvazzaf hizmet yapmayı gerektirecek ve istenen pozisyon ve lokasyonlarda uzun görev atamalarını önleyecek şekilde tasarlanmış olan |
manchu adj.
|
|
| Modern Slang |
|
| 461 |
Modern Slang |
(insan vücuduna uygun şekilde tasarlanmış) hayvan kostümü giyen kimse |
a furry n.
|
|
| 462 |
Modern Slang |
erkekler için tasarlanmış el çantası |
action satchel n.
|
|
| 463 |
Modern Slang |
hızlı gitmesi için tasarlanmış fakat dışarıdan külüstür gibi görünen güçlü donanıma sahip araba |
all go, no show expr.
|
|