|
Kategori |
Türkçe |
İngilizce |
|
General |
|
1 |
Genel |
ikişer kişilik gruplarla oynanan oyunlarda ortak oynayan iki kişiden her biri |
spouse i.
|
|
2 |
Genel |
birbirinin aynı olan veya birbirine çok benzeyen iki şeyden her biri |
spouse i.
|
|
3 |
Genel |
her iki kategoriye de girebilecek bir durum |
borderline case i.
|
|
4 |
Genel |
her iki ayağı ve kolu felçli olan kimse |
quadriplegic i.
|
|
5 |
Genel |
evlilik dışı ilişkilerin her iki eş tarafından da karşılıklı olarak kabul edildiği evlilik |
open marriage i.
|
|
6 |
Genel |
her iki elini de kullanamayan |
ambisinister i.
|
|
7 |
Genel |
her iki elini de kullanma |
cross-dominance i.
|
|
8 |
Genel |
her iki elini de kullanma |
mixed-handedness i.
|
|
9 |
Genel |
her iki şirket |
both companies/firms i.
|
|
10 |
Genel |
her iki firma |
both companies/firms i.
|
|
11 |
Genel |
her iki firma |
both of the companies/firms i.
|
|
12 |
Genel |
her iki şirket |
both of the companies/firms i.
|
|
13 |
Genel |
her iki taraf |
both sides i.
|
|
14 |
Genel |
her iki taraftan biri |
either party i.
|
|
15 |
Genel |
her iki taraftan biri |
either side i.
|
|
16 |
Genel |
her iki taraf |
either party i.
|
|
|
17 |
Genel |
her iki taraf |
either side i.
|
|
18 |
Genel |
her iki yönde hareket |
recourse [obsolete] i.
|
|
19 |
Genel |
her iki yönde akış |
recourse [obsolete] i.
|
|
20 |
Genel |
her iki taraftan çekilerek açılan enlemesine uzanan perde |
traveler i.
|
|
21 |
Genel |
her iki taraftan çekilerek açılan enlemesine uzanan perde |
traveler curtain i.
|
|
22 |
Genel |
her iki eli eşit derecede iyi kullanma yeteneği |
ambidextrianism i.
|
|
23 |
Genel |
doğru parçasının iki ucundan her biri |
endpoint i.
|
|
24 |
Genel |
zıt iki şeyden her biri |
extreme i.
|
|
25 |
Genel |
kafanın her iki yanının tıraş edildiği, ortada kalan saç şeridinin yukarı dikilerek kullanıldığı pankçı saç stiline sahip kimse |
mohican i.
|
|
26 |
Genel |
bilardoda iki isteka topunun her iki hedef topa vurduğu bir vuruş |
billiard i.
|
|
27 |
Genel |
bilardoda iki isteka topunun her iki hedef topa vurduğu bir vuruş |
carom i.
|
|
28 |
Genel |
iki parçalı bir pulun parçalarından her biri |
bisect i.
|
|
29 |
Genel |
antiklinal birikintinin iki eğimli kenarından her biri |
leg i.
|
|
30 |
Genel |
iki rakip matadordan her birinin sırayla birkaç boğa ile dövüştüğü boğa güreşi |
mano a mano i.
|
|
31 |
Genel |
üst çenenin yüksek omurgalılarda ve insanlarda dişleri barındıran iki kemiğinden her biri |
maxillae i.
|
|
32 |
Genel |
bir çıkrığa dolanmış ve her iki ucu birbirine bağlanmış ip veya zincir |
messenger i.
|
|
33 |
Genel |
gemi geçiş yolunda yer alan ve her iki tarafında kanal bulunan sığlık |
middle i.
|
|
34 |
Genel |
koşum kayışına bağlı iki eğri çubuktan her biri |
haulm i.
|
|
35 |
Genel |
koşum kayışına bağlı iki eğri çubuktan her biri |
hem [dialect] [uk] i.
|
|
36 |
Genel |
at nalının iki yanından her biri |
branch i.
|
|
|
37 |
Genel |
yunancada soluklu okumanın olup olmadığını gösteren iki işaretten her biri |
breathing i.
|
|
38 |
Genel |
her iki ucu da sivriltilmiş tahta çubuk |
broach i.
|
|
39 |
Genel |
kapıyı bağlayıp destekleyen iki direkten her biri |
hinging post i.
|
|
40 |
Genel |
araba çeken atı tutmak için dizginlere bağlanan iki halkadan her biri |
holder i.
|
|
41 |
Genel |
at arabasında bulunan iki sırım köselesinden veya kayıştan her biri |
girth i.
|
|
42 |
Genel |
hindistan'da kullanılıp her iki ucunda birer çıkıntısı olan bir tahtırevan |
dandi i.
|
|
43 |
Genel |
hindistan'da kullanılıp her iki ucunda birer çıkıntısı olan bir tahtırevan |
dandy i.
|
|
44 |
Genel |
(futbolda) merkezin her iki yanında bulunan iki oyuncudan biri |
guard i.
|
|
45 |
Genel |
bütünün eşit iki parçasından her biri |
one-half i.
|
|
46 |
Genel |
otuz iki eş parçadan her biri |
one-thirty-second i.
|
|
47 |
Genel |
evli olmayıp çift gibi yaşayan iki kişiden her biri |
companion i.
|
|
48 |
Genel |
on iki parçadan her biri |
duodecimal i.
|
|
49 |
Genel |
birbirine açılan iki oda arasındaki sürme kapı çiftinden her biri |
folding door i.
|
|
50 |
Genel |
iktidarın izni üzerine parlamento kamaralarına katılan ve kuralları uygulayan iki memurdan her biri |
sergeant i.
|
|
51 |
Genel |
kağıt yığınının her iki tarafından kırpılmış şeritler |
shavings i.
|
|
52 |
Genel |
her iki tarafında bulunmak |
bestride f.
|
|
53 |
Genel |
her iki yakasında olmak |
bestride f.
|
|
54 |
Genel |
desteklemek (her iki tarafı) |
straddle f.
|
|
55 |
Genel |
her iki tarafında uzanmak |
bestride f.
|
|
56 |
Genel |
her iki yöne hareket ettirmek |
traverse f.
|
|
57 |
Genel |
her iki tarafında bulunmak |
straddle f.
|
|
58 |
Genel |
her iki yanında olacak şekilde iki koldan eşlik etmek |
flank f.
|
|
59 |
Genel |
her iki tarafı desteklemek/kucaklamak |
straddle f.
|
|
60 |
Genel |
her iki tarafa yakın olmak |
straddle f.
|
|
61 |
Genel |
iki çapalı bir geminin halatlarını her bir çapaya eşit uzunluk bırakacak şekilde salmak |
middle of the cable f.
|
|
62 |
Genel |
her iki tarafına da yerleştirmek |
flank f.
|
|
63 |
Genel |
her iki taraf için de öldürücü olan |
internecine s.
|
|
64 |
Genel |
her iki cinsin özelliğini taşıyan |
epicene s.
|
|
65 |
Genel |
her iki ucunda da kamçı olan |
amphitrichous s.
|
|
66 |
Genel |
her iki cinse karşı erotik istek duyan |
bisexual s.
|
|
67 |
Genel |
her iki cinse uygun |
unisex s.
|
|
68 |
Genel |
her iki cinse ait |
epicene s.
|
|
69 |
Genel |
her iki yönden destekli |
accosted s.
|
|
70 |
Genel |
(her) iki |
both s.
|
|
71 |
Genel |
her iki elini de kullanabilen |
two-handed s.
|
|
72 |
Genel |
her iki yılda bir |
biyearly s.
|
|
73 |
Genel |
her iki senede bir |
biyearly s.
|
|
74 |
Genel |
her iki tarafı da bağlayan |
two-way s.
|
|
75 |
Genel |
her iki cinse de uyan |
ambisexual s.
|
|
76 |
Genel |
her iki cinse de uyan |
ambosexual s.
|
|
|
77 |
Genel |
her iki yöne hareket ettirilemez |
untraversable s.
|
|
78 |
Genel |
farklı iki kültürün alışkanlıklarının ve değerlerinin kaynaşması ve her ikisinin de tamamen asimile olmaması ile karakterize edilen |
marginal s.
|
|
79 |
Genel |
her iki cinsiyetteki bireylerden oluşan |
mixed s.
|
|
80 |
Genel |
her iki cinsiyetteki bireyleri içeren |
mixed s.
|
|
81 |
Genel |
her iki uca doğru incelen (ok gövdesi) |
barreled s.
|
|
82 |
Genel |
her iki uca doğru incelen (ok gövdesi) |
barrelled s.
|
|
83 |
Genel |
(aile ilişkisinde) her iki tarafla da ilgili |
double s.
|
|
84 |
Genel |
her biri iki yaprak veya dört sayfa şeklinde katlanmış kağıtlardan oluşan |
folio s.
|
|
85 |
Genel |
her iki tarafı da kızartılmış |
over s.
|
|
86 |
Genel |
her iki el ile |
right and left zf.
|
|
87 |
Genel |
her iki durumda da |
in either events zf.
|
|
88 |
Genel |
her iki yandan |
on both sides zf.
|
|
89 |
Genel |
her iki durumda da |
in either case zf.
|
|
90 |
Genel |
her iki haftada bir |
every couple of weeks zf.
|
|
91 |
Genel |
her iki haftada bir |
every fortnight zf.
|
|
92 |
Genel |
her iki günde bir |
every two day zf.
|
|
93 |
Genel |
her iki günde bir |
once in two days zf.
|
|
94 |
Genel |
her iki günde bir |
every two days zf.
|
|
95 |
Genel |
her iki günde bir |
once every two days zf.
|
|
96 |
Genel |
her iki şehirde |
in both cities zf.
|
|
97 |
Genel |
her iki ...dan biri |
every second zf.
|
|
98 |
Genel |
her iki taraf için de |
all zf.
|
|
99 |
Genel |
her iki tarafa da |
astraddle zf.
|
|
100 |
Genel |
diğerine yardım eden iki insandan her biriyle |
doublehanded zf.
|
|
101 |
Genel |
diğerine yardım eden iki insandan her biriyle |
double-handed zf.
|
|
102 |
Genel |
her iki tarafta |
astride zf.
|
|
103 |
Genel |
her iki yakasında |
astride zf.
|
|
104 |
Genel |
her iki tarafta |
astride ed.
|
|
105 |
Genel |
her iki kişiden biri |
every other person zm.
|
|
106 |
Genel |
her iki tarafta anlamı veren ön ek |
amphi- ök.
|
|
107 |
Genel |
her iki yanda anlamı veren ön ek |
bi- ök.
|
|
Phrases |
|
108 |
İfadeler |
her iki ebeveyn |
both parents i.
|
|
109 |
İfadeler |
her iki aşırı durumda da |
at either extreme expr.
|
|
110 |
İfadeler |
her iki uçta da |
at either extreme expr.
|
|
111 |
İfadeler |
her iki durumda da |
whether or no expr.
|
|
Proverb |
|
112 |
Atasözü |
eğer iki kişi kötü bir durumla karşılaşmışsa bu sorundan her ikisi birden sorumludur |
it takes two to tango
|
|
Colloquial |
|
113 |
Konuşma Dili |
her iki durumda |
in both cases expr.
|
|
114 |
Konuşma Dili |
her iki (kişide/şeyde) bir |
every other (person/thing) expr.
|
|
Idioms |
|
115 |
Deyim |
iki taraf arasında üçüncü tarafın lehine olacak şekilde yapılan her türlü çıkar anlaşması |
sweetheart contract i.
|
|
116 |
Deyim |
her ikisinin de sonu aynı derecede hoş olmayan iki seçeneğin olduğu bir durum |
morton's fork i.
|
|
117 |
Deyim |
evlilik dışı ilişkilerin her iki eş tarafından da karşılıklı olarak kabul edildiği evlilik |
an open marriage i.
|
|
118 |
Deyim |
sokağın her iki yakasında tezgah açmak |
work both sides of the street f.
|
|
119 |
Deyim |
her iki tarafı da desteklemek |
work both sides of the street f.
|
|
120 |
Deyim |
sokağın her iki yakasında tezgah açmak |
work both sides of the street f.
|
|
121 |
Deyim |
her iki tarafı da desteklemek |
work both sides of the street f.
|
|
122 |
Deyim |
her iki tarafa da kulak vermek |
see both sides (of something) f.
|
|
123 |
Deyim |
her iki tarafı da etkilemek |
cut both ways f.
|
|
124 |
Deyim |
her iki taraf için oynamak |
bat for both sides f.
|
|
125 |
Deyim |
her iki tarafa destek çıkmak |
bat for both sides f.
|
|
126 |
Deyim |
her olayın iki yüzü vardır |
there's two sides to every story expr.
|
|
127 |
Deyim |
her iki tarafta |
on either hand expr.
|
|
128 |
Deyim |
her iki yanda |
on either hand expr.
|
|
129 |
Deyim |
her iki yönden |
on either/every hand expr.
|
|
130 |
Deyim |
her iki taraftan |
on either/every hand expr.
|
|
131 |
Deyim |
her iki açıdan |
on both counts expr.
|
|
132 |
Deyim |
her iki yönden |
on both counts expr.
|
|
133 |
Deyim |
her iki noktadan |
on both counts expr.
|
|
Speaking |
|
134 |
Konuşma |
(iki şeyi karşılaştırırken) her haliyle çok daha iyi |
that beats all to pieces expr.
|
|
135 |
Konuşma |
(iki şeyi karşılaştırırken) her haliyle çok daha iyi |
that beats something all to pieces expr.
|
|
Trade/Economic |
|
136 |
Ticaret/Ekonomi |
her iki sonuçta kazanılan bütün çalışma zamanı |
all working time saved both ends i.
|
|
137 |
Ticaret/Ekonomi |
her iki sonuçta kazanılan bütün eylem zamanı |
all time saved both ends i.
|
|
138 |
Ticaret/Ekonomi |
para arzını kontrol etmek üzere amerikan hükümeti'nden yetkili on iki bankadan her biri |
federal reserve bank i.
|
|
139 |
Ticaret/Ekonomi |
her iki tarafın da bağımsız olduğu ve birbirlerine hakim durumda olmadıkları bir alışverişte bulunmak |
deal at arm's length f.
|
|
140 |
Ticaret/Ekonomi |
her iki tarih dahil |
both dates inclusive expr.
|
|
Law |
|
141 |
Hukuk |
bir eylemin her iki ülkede de suç sayılması |
dual criminality i.
|
|
142 |
Hukuk |
bir eylemin her iki tarafta da suç olması |
dual criminality i.
|
|
143 |
Hukuk |
bir eylemde her iki tarafta da suç olması |
dual criminality i.
|
|
144 |
Hukuk |
her iki tarafı da bağlayan sözleşme |
mutual contract i.
|
|
145 |
Hukuk |
her iki tarafa ziyan veren yenişemezlik |
mutually hurting stalemate i.
|
|
146 |
Hukuk |
her iki tarafın temsilcilerinden ve genellikle bir veya daha fazla tarafsız üyeden oluşan |
mixed s.
|
|
Politics |
|
147 |
Siyasal |
her iki tarafın rızası ile anlaşma |
amicable arrangement i.
|
|
148 |
Siyasal |
siyasi yelpazenin her iki ucunun da mantıksız veya aşırı olduğuna inandığı için kendisini merkezci olarak tanımlayan kişi |
enlightened centrist i.
|
|
Insurance |
|
149 |
Sigortacılık |
sigortalı araçların çarpışmasıyla sonuçlanan bir zarar halinde sigortalıların karşılıklı hukuki sorumluluğuna bakılmaksızın her iki sigortacının kendi hasarından sorumlu olması |
knock-for-knock agreement i.
|
|
150 |
Sigortacılık |
her iki gün dahil |
both days inclusive expr.
|
|
Tourism |
|
151 |
Turizm |
iki kişilik bir odadaki tek kişilik iki yataktan her biri |
twin bed i.
|
|
Technical |
|
152 |
Teknik |
makara bloğunun her iki yanındaki koruyucu kabuklar |
cheeks of a block i.
|
|
153 |
Teknik |
ölçüm hattındaki iki noktadan konum düzeltici ayrıntı noktasına uzanan iki ölçümden her biri |
tie i.
|
|
154 |
Teknik |
her iki kol ile kullanılan yürüme yardımcıları |
walking aids manipulated by both arms i.
|
|
155 |
Teknik |
her iki tarafı da basınca duyarlı yapışkanlı çeşitli altlık malzemelerden yapılmış şerit |
tape made from various backing materials with pressure-sensitive adhesive on both sides i.
|
|
156 |
Teknik |
her iki ucuna dış çekilmiş başsız cıvata |
stud i.
|
|
157 |
Teknik |
her iki ucu ankastre kiriş |
beam with both ends built in i.
|
|
158 |
Teknik |
her iki yüzeyi eşit şekilde içbükey veya dışbükey olan bir mercek |
meniscus lens i.
|
|
159 |
Teknik |
yılın on iki bölümünden her biri |
month i.
|
|
160 |
Teknik |
sadece atomlarındaki elektronların dağılımı farklılık gösteren iki veya daha fazla maddeden her biri |
electromer i.
|
|
161 |
Teknik |
her iki taraftaki ambarlara yönlendirme yapılabilmesi için geminin kömür ikmal kapağını bölen kısım |
saddle i.
|
|
162 |
Teknik |
bir dökümdeki birleşme çizgisinin her iki tarafında karşılıklı yer alan metal levha |
match plate i.
|
|
163 |
Teknik |
bir dökümün eşit iki yarısının bağlı olduğu metal levhalardan her biri |
match plate i.
|
|
164 |
Teknik |
flok yelkeni ve kontra flok halatlarını açmak için cıvadranın her iki yanından çıkan bir uskundra |
whisker i.
|
|
165 |
Teknik |
bir çalışma bandının sıfır çizgisinden zıt yönlerde ilerleyen iki kısmi seriden her biri |
branch i.
|
|
166 |
Teknik |
kullanıma hazır her iki yüzü cilalı bakır ve çinko alaşımı |
roll latten i.
|
|
167 |
Teknik |
lif dağıtım veri arayüzü yerel ağının her iki halkasına da bağlı olan istasyon |
das i.
|
|
168 |
Teknik |
yük vagonunun kenarında tampon işlevi gören iki bloktan her biri |
dead block i.
|
|
169 |
Teknik |
her iki yüzü içbükey veya konkav olan |
biconcave s.
|
|
170 |
Teknik |
her iki tarafı içbükey olan (mercek) |
concavo-concave s.
|
|
171 |
Teknik |
bir ekseninin her iki ucunda farklı formlara sahip olan (kristal) |
hemimorphic s.
|
|
172 |
Teknik |
her iki tarafında da gözecik veya tırtık sırası bulunan (graptolit) |
diprionidian s.
|
|
173 |
Teknik |
her iki tarafı da astarlı olan (oluklu mukavva) |
double-faced s.
|
|
174 |
Teknik |
her iki saatle bir |
bihourly zf.
|
|
Computer |
|
175 |
Bilgisayar |
her iki sayfa |
both pages i.
|
|
176 |
Bilgisayar |
her iki yazı tipi |
both font types i.
|
|
177 |
Bilgisayar |
(ilişkili veri tabanında) iki dosyayı eşleştirerek her ikisinde ortak olan kayıtlarla üçüncü bir dosya oluşturmak |
intersect f.
|
|
178 |
Bilgisayar |
her iki yanda asılı |
both hanging s.
|
|
179 |
Bilgisayar |
her iki tarafında da kayıt olan (plak) |
double-faced s.
|
|
180 |
Bilgisayar |
her iki üstkarakter |
both shifts expr.
|
|
181 |
Bilgisayar |
her iki tuşu 2 saniye basılı tut |
hold both buttons down for 2 secs expr.
|
|
Telecom |
|
182 |
Telekom |
(eski tuşlu telefonlarda) telefonunun tuş takımında aynı sayı kombinasyonuna basarak üretilebilecek iki veya daha fazla sözcüğün her biri |
textonym i.
|
|
Electric |
|
183 |
Elektrik |
başlangıç noktasına dönerek her iki yönde de besleme yapan besleme devresi |
loop i.
|
|
184 |
Elektrik |
her iki girdi uçbirimi de yalnız belirli bir aralıkta uyarıldığında çıktı üreten (devre) |
coincidence s.
|
|
Mechanic |
|
185 |
Mekanik |
eşit boyuttaki iki dişli çarktan her biri |
match wheel i.
|
|
Textile |
|
186 |
Tekstil |
elbise kenarlarının her iki yandan kıvrılıp kumaşın köşesinde bitiştiği çapraz birleşim yeri |
miter i.
|
|
187 |
Tekstil |
iki kenarı birleştiren ve her bir ilmeğin kenarların oluşturduğu dikiş yerlerinin üzerinden geçirildiği, bitişik ve dikey ilmekler atılarak yapılan dikiş |
overhand i.
|
|
188 |
Tekstil |
her iki tarafında da kısa şardon bulunan yumuşak ve hafif bir pamuklu kumaş |
outing flannel i.
|
|
Architecture |
|
189 |
Mimarlık |
kilisede rahip ve koronun olduğu çevrili alandan her iki yana doğru açılan koridor |
chancel aisle i.
|
|
190 |
Mimarlık |
her iki ucunda ya da her iki tarafındaki revaklarında sütunları olan tapınak |
amphiprostyle i.
|
|
191 |
Mimarlık |
her iki tarafı s şeklinde eğimli ucu sivri kemer |
keel arch i.
|
|
192 |
Mimarlık |
her iki ucunda ya da her iki tarafındaki revaklarında sütunları olan (yapı) |
amphiprostylar s.
|
|
193 |
Mimarlık |
her iki ucunda ya da her iki tarafındaki revaklarında sütunları olan (yapı) |
amphistylar s.
|
|
194 |
Mimarlık |
her iki ucunda ya da her iki tarafındaki revaklarında sütunları olan (yapı) |
porticoed s.
|
|
195 |
Mimarlık |
her iki ucunda ya da her iki tarafındaki revaklarında sütunları olan (yapı) |
amphiprostyle s.
|
|
Construction |
|
196 |
İnşaat |
dik veya çift katlı bir duvarın her iki tarafına yerleştirilmiş, özel ölçüleri olan bir tuğla duvar |
neck i.
|
|
197 |
İnşaat |
her iki ucu ankastre kiriş |
beam with both ends built in i.
|
|
198 |
İnşaat |
merdiven basamaklarını desteklemek için her iki yandan kesilen tahta |
cut string i.
|
|
199 |
İnşaat |
kapıyı bağlayıp destekleyen iki direkten her biri |
swinging post i.
|
|
Furniture |
|
200 |
Mobilya |
oturma kısmı en yüksek noktası önde olan merkezdeki çıkıntılı bölümden her iki tarafa doğru alçalan sandalye |
saddle seat i.
|
|
201 |
Mobilya |
mafsallı kanat masayı öne doğru gelip destekleyen iki kirişlemeden her biri |
loper i.
|
|
202 |
Mobilya |
yükseltmek için koltuğun altına yerleştirilen iki parçadan her biri |
riser i.
|
|
Automotive |
|
203 |
Otomotiv |
her iki yöndeki araçların sollama amacıyla kullandıkları orta şerit |
suicide lane i.
|
|
204 |
Otomotiv |
her iki yönde gidecek şekilde tasarlanmış kendi ilerleyen araç |
double-ender i.
|
|
205 |
Otomotiv |
(gemi, uçak) birbirine ters yönde dönen iki pervaneden her biri |
contrapropeller i.
|
|
Traffic |
|
206 |
Trafik |
karayolunun her iki tarafına açılmış eğimli kanal |
through cut i.
|
|
207 |
Trafik |
her iki yöne de kullanılabilen trafik şeridi |
contraflow lane i.
|
|
208 |
Trafik |
her iki yöne de kullanılabilen trafik şeridi |
counterflow lane i.
|
|
209 |
Trafik |
her iki yöne de kullanılabilen trafik şeridi |
reversible lane i.
|
|
210 |
Trafik |
her iki yandan gidiniz |
keep right or left expr.
|
|
Aeronautic |
|
211 |
Havacılık |
her iki yönde taksilenen |
taxi-in/taxi-out s.
|
|
Marine |
|
212 |
Denizcilik |
gemi başı süsünün yanındaki mahmuzun her iki yanındaki oyma tahtalar |
trail boards i.
|
|
213 |
Denizcilik |
her iki uç |
both ends i.
|
|
214 |
Denizcilik |
her iki son |
both ends i.
|
|
215 |
Denizcilik |
iki gövdeli bir geminin her iki tarafındaki çerçevelerin arasındaki kapalı alan |
bilges i.
|
|
216 |
Denizcilik |
flok yelkeni ve kontra flok halatlarını açmak için cıvadranın her iki yanından çıkan iki direk veya serenden biri |
whisker i.
|
|
217 |
Denizcilik |
gemi geçiş yolunda yer alan ve her iki tarafında kanal bulunan sığlık |
middle ground i.
|
|
218 |
Denizcilik |
her iki çapanın da atılmış olması |
moored i.
|
|
219 |
Denizcilik |
her iki çapanın da iskele yada şamandıraya bağlı olması |
moored i.
|
|
220 |
Denizcilik |
çapanın her iki kolunun geniş ucu |
fluke i.
|
|
221 |
Denizcilik |
(teknede) her iki taraftaki kürekçilere kürek çektirmek |
double-bank f.
|
|
222 |
Denizcilik |
ufkun ilerideki çizginin her iki tarafında kırk beş derecelik açılı dört nokta içindeki kısmında |
on the bow zf.
|
|
Mining |
|
223 |
Maden |
her iki ucunda dikey bir şaft bulunan bir drenaj galerisi |
blind level i.
|
|
Medical |
|
224 |
Medikal |
gövdenin her iki tarafında çapraz olarak bulunan karın kası |
abdominal external oblique muscle i.
|
|
225 |
Medikal |
her iki tarafında hasta yatakları ve ortasında hemşire masası olan büyük hastane odası |
nightingale ward i.
|
|
226 |
Medikal |
bir veya her iki dölyatağı borusunun cerrahi operasyonla çıkarılması |
tubectomy i.
|
|
227 |
Medikal |
bir veya her iki dölyatağı borusunun cerrahi operasyonla çıkarılması |
salpingectomy i.
|
|
228 |
Medikal |
gövdenin her iki yanında çaprazlama bulunan karın kası |
abdominal external oblique muscle i.
|
|
229 |
Medikal |
her iki gluteal bölge arasında tabanına anüsün açıldığı yarık |
gluteal cleft i.
|
|
230 |
Medikal |
her iki gluteal bölge arasında tabanına anüsün açıldığı yarık |
anal cleft i.
|
|
231 |
Medikal |
her iki göz |
oculus uterque i.
|
|
232 |
Medikal |
her iki pulmoner arter içerisinde trombüs |
thrombus in both of pulmonary arteries i.
|
|
233 |
Medikal |
her iki dizin ön çapraz bağları |
anterior cruciate ligaments of two knees i.
|
|
234 |
Medikal |
her iki gluteal bölge arasında tabanına anüsün açıldığı yarık |
natal cleft i.
|
|
235 |
Medikal |
kalp kapakçığını oluşturan, yaprak şeklindeki iki veya üç parçadan her biri |
cusp i.
|
|
236 |
Medikal |
karnın her iki yanında bulunan halka benzeri açıklık |
abdominal ring i.
|
|
237 |
Medikal |
larenksin arka yüzünde krikoid kıkırdak üzerinde yer alan iki kıkırdaktan her biri |
arytenoid cartilage i.
|
|
238 |
Medikal |
her bir ağzında bir veya iki adet diş bulunan ve karşı ağızdaki dişlerle iç içe geçen pens |
mouse-tooth forceps i.
|
|
239 |
Medikal |
her iki yarım kürenin yan yüzeyinde yukarı doğru uzanan beyin fisürü |
rolando's fissure i.
|
|
240 |
Medikal |
her iki yarım kürenin yan yüzeyinde yukarı doğru uzanan beyin fisürü |
central sulcus i.
|
|
241 |
Medikal |
her iki yarım kürenin yan yüzeyinde yukarı doğru uzanan beyin fisürü |
fissure of rolando i.
|
|
242 |
Medikal |
her iki yarım kürenin yan yüzeyinde yukarı doğru uzanan beyin fisürü |
sulcus centralis i.
|
|
243 |
Medikal |
vücudun alt bölümünün her iki tarafında gerçekleştirilen anestezi |
para-anaesthesia i.
|
|
244 |
Medikal |
her iki gözdeki oküler görüntü boyutunun eşit olması |
iseikonia i.
|
|
245 |
Medikal |
her iki gözde oküler görüntü boyutu eşit olan |
iseikonic s.
|
|
246 |
Medikal |
her iki yumurtalığı da ameliyatla alınmış (kadın) |
ovariectomised s.
|
|
247 |
Medikal |
her iki yumurtalığı da ameliyatla alınmış (dişi hayvan) |
ovariectomised s.
|
|
248 |
Medikal |
her iki göz |
o2 (both eyes) kısalt.
|
|
Anatomy |
|
249 |
Anatomi |
beynin loblarını birbirinden ayıran orta girintilerin iki tarafında yer alan kıvrımların her biri |
central gyrus i.
|
|
250 |
Anatomi |
omuriliğin her iki tarafında ortaya çıkan 31 çift sinirden biri |
nervus spinalis i.
|
|
251 |
Anatomi |
sinirsel yayı oluşturan iki yanal çıkıntı veya unsurdan her biri |
neurapophysis i.
|
|
252 |
Anatomi |
beynin her iki tarafındaki üç atardamardan her biri |
temporal artery i.
|
|
253 |
Anatomi |
beynin her iki yarısındaki şakakların iç kısmında yer alan serebral korteksin bir kısmı |
temporal cortex i.
|
|
254 |
Anatomi |
omuz bölgesinde yer alan, omuz ve kolları hareket ettiren iki kastan her biri |
teres i.
|
|
255 |
Anatomi |
omuz bölgesinde yer alan, omuz ve kolları hareket ettiren iki kastan her biri |
teres muscle i.
|
|
256 |
Anatomi |
talamus ve çevresindeki yapılardan kan alan ve beyin damarına boşaltan iki damarın her biri |
terminal i.
|
|
257 |
Anatomi |
gözün her iki yanındaki kasları kontrol eden kafatası sinirleri |
trochlear i.
|
|
258 |
Anatomi |
gözün her iki yanındaki kasları kontrol eden kafatası sinirleri |
trochlearis i.
|
|
259 |
Anatomi |
gözün her iki yanındaki kasları kontrol eden kafatası sinirleri |
trochlear nerve i.
|
|
260 |
Anatomi |
gözün her iki yanındaki kasları kontrol eden kafatası sinirleri |
fourth cranial nerve i.
|
|
261 |
Anatomi |
gırtlağı oluşturan iki alt ses telinden her biri |
true vocal cord i.
|
|
262 |
Anatomi |
gırtlağı oluşturan iki alt ses telinden her biri |
true vocal fold i.
|
|
263 |
Anatomi |
gırtlağı oluşturan iki alt ses telinden her biri |
inferior vocal fold i.
|
|
264 |
Anatomi |
gırtlağı oluşturan iki alt ses telinden her biri |
inferior vocal cord i.
|
|
265 |
Anatomi |
gırtlağa kan götüren iki arterden her biri |
arteria laryngea i.
|
|
266 |
Anatomi |
dış karotis arterden dallanarak yüzü besleyen iki arterden her biri |
arteria maxillaris i.
|
|
267 |
Anatomi |
aortun mezenterin iki tabakası arasından bağırsaklara geçen iki kolundan her biri |
arteria mesenterica i.
|
|
268 |
Anatomi |
boyun ve kollara kan getiren iki atardamardan her biri |
arteria subclavia i.
|
|
269 |
Anatomi |
larenksin arka yüzünde krikoid kıkırdak üzerinde yer alan iki kıkırdaktan her biri |
arytaenoid i.
|
|
270 |
Anatomi |
larenksin arka yüzünde krikoid kıkırdak üzerinde yer alan iki kıkırdaktan her biri |
arytenoid cartilage i.
|
|
271 |
Anatomi |
kanın kulakçıktan karıncıklara aktığı iki kalp kapakçığından her biri |
atrioventricular valve i.
|
|
272 |
Anatomi |
kalbin her iki yarısındaki üst odacıklar |
atrium cordis i.
|
|
273 |
Anatomi |
kalbin her iki yarısındaki üst odacıklar |
atrium of the heart i.
|
|
274 |
Anatomi |
sırtın orta kısmının her iki yanında bulunan geniş ve düz bir kas |
latissimus dorsi i.
|
|
275 |
Anatomi |
her iki kolda da brakiyal artere eşlik eden ve aksiller toplardamara boşalan iki toplardamar |
vena brachialis i.
|
|
276 |
Anatomi |
her iki kolda da brakiyal artere eşlik eden ve aksiller toplardamara boşalan iki toplardamar |
brachial vein i.
|
|
277 |
Anatomi |
iki serebral toplardamardan her biri |
vena cerebri media i.
|
|
278 |
Anatomi |
iki serebral toplardamardan her biri |
middle cerebral vein i.
|
|
279 |
Anatomi |
gözün damar tabakasına kan taşıyan iki damardan her biri |
vena choroidea i.
|
|
280 |
Anatomi |
gözün damar tabakasına kan taşıyan iki damardan her biri |
choroid vein i.
|
|
281 |
Anatomi |
kalça ve uyluğa kan taşıyan aynı isimdeki arterlere eşlik eden iki damardan her biri |
vena circumflexus femoris i.
|
|
282 |
Anatomi |
kalça ve uyluğa kan taşıyan aynı isimdeki arterlere eşlik eden iki damardan her biri |
circumflex femoral vein i.
|
|
283 |
Anatomi |
vücudun her iki tarafındaki gluteal kaslardaki venöz kanı boşaltan damarlar |
vena gluteus i.
|
|
284 |
Anatomi |
vücudun her iki tarafındaki gluteal kaslardaki venöz kanı boşaltan damarlar |
gluteal vein i.
|
|
285 |
Anatomi |
akciğerlerinin alt loblarındaki kanı döndüren iki pulmoner damardan her biri |
vena pulmanalis inferior i.
|
|
286 |
Anatomi |
akciğerlerinin alt loblarındaki kanı döndüren iki pulmoner damardan her biri |
inferior pulmonary vein i.
|
|
287 |
Anatomi |
akciğerlerinin alt loblarındaki kanı döndüren iki pulmoner damardan her biri |
vena pulmonalis superior i.
|
|
288 |
Anatomi |
akciğerlerinin alt loblarındaki kanı döndüren iki pulmoner damardan her biri |
superior pulmonary vein i.
|
|
289 |
Anatomi |
bacaktaki iki ana yüzeysel damardan her biri |
vena saphena i.
|
|
290 |
Anatomi |
bacaktaki iki ana yüzeysel damardan her biri |
saphenous vein i.
|
|
291 |
Anatomi |
forniksin ön kemerlerinin uçlarını meydana getiren, beynin altı kısmındaki iki yuvarlak yapıdan her biri |
mamillary body i.
|
|
292 |
Anatomi |
forniksin ön kemerlerinin uçlarını meydana getiren, beynin altı kısmındaki iki yuvarlak yapıdan her biri |
mammillary body i.
|
|
293 |
Anatomi |
forniksin ön kemerlerinin uçlarını meydana getiren, beynin altı kısmındaki iki yuvarlak yapıdan her biri |
corpus albicans i.
|
|
294 |
Anatomi |
ağzın her iki köşesinin hemen altında yer alan güldürücü kas |
mandarin crease i.
|
|
295 |
Anatomi |
alt çenenin her iki tarafında yer alan, gece salgılanan tükürüğün çoğunu üreten ve dilin altından ağza tahliye eden tükürük bezi |
mandibular gland i.
|
|
296 |
Anatomi |
üst çenenin yüksek omurgalılarda ve insanlarda dişleri barındıran iki kemiğinden her biri |
maxillary i.
|
|
297 |
Anatomi |
boyundaki iki büyük toplardamardan her biri |
brachiocephalic vein i.
|
|
298 |
Anatomi |
kalça iç atardamarının vücudun her iki tarafında bulunan iç dalı |
hypogastric artery i.
|
|
299 |
Anatomi |
omurları kürek kemiklerine bağlayan iki kastan her biri |
rhomboid i.
|
|
300 |
Anatomi |
omurları kürek kemiklerine bağlayan iki kastan her biri |
rhomboideus i.
|
|
301 |
Anatomi |
rahime her iki tarafından bağlı olup yumurta kanalının önünden ve altından geçerek kasık kanalından dış dudaklara inen bağ doku |
ligamentum teres uteri i.
|
|
302 |
Anatomi |
rahime her iki tarafından bağlı olup yumurta kanalının önünden ve altından geçerek kasık kanalından dış dudaklara inen bağ doku |
round ligament of the uterus i.
|
|
303 |
Anatomi |
talamusun arkasındaki iki küçük çıkıntıdan her biri |
geniculate body i.
|
|
304 |
Anatomi |
fetüste gelişen, her iki cinsiyette ürogenital pasajları oluşturan bir kordon |
genital cord i.
|
|
305 |
Anatomi |
omurganın her iki ucunda bulunup kolları ve bacakları destekleyen kemiğimsi halkalardan her biri |
girdle i.
|
|
306 |
Anatomi |
sol akciğerin iki lobundan her biri |
lobe of the lung i.
|
|
307 |
Anatomi |
beynin her iki yarım küresinin kafa arkasındaki kısmı |
occipital cortex i.
|
|
308 |
Anatomi |
beynin tabanında bitişik olarak bulunan yumurta biçimli iki gri madde kitlesinden her biri |
optic thalamus i.
|
|
309 |
Anatomi |
ağzın her iki tarafında bulunup gülmeyi sağlayan kas |
risorius of santorini i.
|
|
310 |
Anatomi |
beyin tabanında burun boşluklarının hemen üzerinde bulunan koku alma sinirinin ucundaki iki genişlikten her biri |
olfactory bulb i.
|
|
311 |
Anatomi |
her iki serebral yarımkürenin alt ön kısmında bulunup koku almada işlev gören bir çıkıntı |
olfactory lobe i.
|
|
312 |
Anatomi |
bulbusun her iki tarafında bulunan oval çıkıntı |
olivary body i.
|
|
313 |
Anatomi |
bulbusun her iki ventrolateral tarafında bulunan oval çıkıntı |
olive i.
|
|
314 |
Anatomi |
notokordun iki tarafında gelişen çubuk şekilli hücre çiftinden her biri |
parachordal i.
|
|
315 |
Anatomi |
bademciklerin etrafındaki iki kıvrımdan her biri |
pillars of the fauces i.
|
|
316 |
Anatomi |
beynin her iki yanında bulunan armut biçimli sinir yapısı |
piriform area i.
|
|
317 |
Anatomi |
beynin her iki yanında bulunan armut biçimli sinir yapısı |
piriform lobe i.
|
|
318 |
Anatomi |
beynin her iki yanında bulunan armut biçimli sinir yapısı |
pyriform area i.
|
|
319 |
Anatomi |
beynin her iki yanında bulunan armut biçimli sinir yapısı |
pyriform lobe i.
|
|
320 |
Anatomi |
bacaktaki iki ana yüzeysel damardan her biri |
saphena i.
|
|
321 |
Anatomi |
bacağın yüzeye yakın kısmındaki kirli kanı derin toplardamarlara taşıyan iki venden her biri |
saphenous i.
|
|
322 |
Anatomi |
beynin alt yüzeyinde yer alan iki yuvarlak yapıdan her biri |
corpus mamillare i.
|
|
323 |
Anatomi |
her bir akciğerde yer alan iki adet otonom sinir ağından her biri |
plexus pulmonalis i.
|
|
324 |
Anatomi |
(omurgalılarda) üst çenede maksiller kemiklerin önü ve arasında yer alan iki kemikten her biri |
premaxilla i.
|
|
325 |
Anatomi |
kafatasının her iki yanında yer alıp alın kemiği ile kafatası yan kemiğinin ön ucunun, şakak kemiğinin ve temel kemiğinin büyük kanadının birleştiği düzensiz şekilli alan |
sphenoid fontanel i.
|
|
326 |
Anatomi |
kafatasının her iki yanında birkaç kemiği birleştiren düzensiz şekilli alan |
sphenoid fontanelle i.
|
|
327 |
Anatomi |
kafatasının her iki yanında birkaç kemiği birleştiren düzensiz şekilli alan |
sphenoidal fontanel i.
|
|
328 |
Anatomi |
kafatasının her iki yanında birkaç kemiği birleştiren düzensiz şekilli alan |
sphenoidal fontanelle i.
|
|
329 |
Anatomi |
(balıkta) hyoid arkın her iki tarafında yer alan küçük yapılara ait veya ilişkili |
hypohyal s.
|
|
330 |
Anatomi |
(balıkta) hyoid arkın her iki tarafında yer alan küçük yapıları oluşturan |
hypohyal s.
|
|
331 |
Anatomi |
(balıkta) hyoid arkın her iki tarafında yer alan küçük yapılara ait veya ilişkili |
basihyoid s.
|
|
332 |
Anatomi |
(balıkta) hyoid arkın her iki tarafında yer alan küçük yapıları oluşturan |
basihyoid s.
|
|
Psychology |
|
333 |
Psikoloji |
her iki kulağın aynı anda farklı seslerle uyarılmasıyla ilgili |
dichotic s.
|
|
334 |
Psikoloji |
her iki kulağın aynı anda farklı seslerle uyarılmasını içeren |
dichotic s.
|
|
Physiology |
|
335 |
Fizyoloji |
beyin, omurilik ve vücudun diğer bölümlerinde salgılanan ve ağrı kesici özelliği olan iki akraba pentapeptitten her biri |
encephalin i.
|
|
336 |
Fizyoloji |
omurgalılarda hipofiz bezinin cildin koyulaşması için salgıladığı iki hormondan her biri |
melanophore-stimulating hormone i.
|
|
337 |
Fizyoloji |
biri fizyolojik olarak aktif olup diğer olmayan iki kinin formundan her biri |
hypertensin i.
|
|
Pathology |
|
338 |
Patoloji |
her iki gözün de normal işlevde olup anormal derecede küçük olması durumu |
nanophthalmos i.
|
|
339 |
Patoloji |
her iki gözde nitelendirilmemiş görme kaybı |
unqualified visual loss in both eyes i.
|
|
Optics |
|
340 |
Optik |
şeffaf bir küpün 12 kenarını da gösteren ve her iki yönde algılanabilen optik yanılsamalı çizim |
necker cube i.
|
|
341 |
Optik |
göze aynı görünüp farklı spektral bileşimlere sahip iki renkten her biri |
metamer i.
|
|
342 |
Optik |
her iki yüzeyi de yakınsak olan optik cam |
omphalopter i.
|
|
Printing |
|
343 |
Baskı Teknikleri |
kağıdın her iki tarafına da braille basma tekniği |
interpoint i.
|
|
344 |
Baskı Teknikleri |
orta kısmının her iki tarafı kağıt kaplı olan (mukavva) |
triplex s.
|
|
345 |
Baskı Teknikleri |
(braille) kağıdın her iki yanına basılmış ve noktalar birbirinin üstüne gelmeyecek şekilde ayarlanmış |
interpoint s.
|
|
Gastronomy |
|
346 |
Mutfak |
sığır, kuzu vücudunun iki arka kısmından her biri |
hindquarter i.
|
|
Math |
|
347 |
Matematik |
denklemin her iki tarafındaki değerlerin aynı olduğunu belirtmek için kullanılan bir ifade |
be i.
|
|
348 |
Matematik |
iki küme arasındaki, ikinci kümenin bir elamanının birinci kümedeki her bir elemanla eşleştiğini ifade eden bağıntı |
mapping i.
|
|
349 |
Matematik |
bir orantının ortanca iki teriminden her biri |
mean i.
|
|
350 |
Matematik |
bir orantının iki orta teriminden her biri |
mean proportional i.
|
|
351 |
Matematik |
özne ve yüklemleri aynı olup nicelik veya nitelik olarak veya her ikisi bakımından farklılık gösteren iki önerme arasındaki ilişki |
opposition i.
|
|
Geometry |
|
352 |
Geometri |
tepe noktasından bölünmüş bir koninin iki eşit parçasından her biri |
nappe i.
|
|
353 |
Geometri |
her iki yönde sürekli biçimde birbirine dönüştürülebilen iki geometrik şeklin ilişkisi |
topological equivalence i.
|
|
354 |
Geometri |
toplamı 90° olan iki açıdan her biri |
complement i.
|
|
355 |
Geometri |
birbirine bağlı iki sert cisim noktasından her biri |
conjugate point i.
|
|
356 |
Geometri |
her iki ucu aynı düğümle sonlanan eğri parçası |
foliate curve i.
|
|
357 |
Geometri |
her iki tarafı da dışbükey olan |
amphicyrtic s.
|
|
Logic |
|
358 |
Mantık |
yalnızca her iki terimin de doğru olması durumunda doğru değeri veren mantık işleci |
and i.
|
|
359 |
Mantık |
veya kapısı ile değil kapısı içeren, sadece her iki işlenen de yanlışsa pozitif değer döndüren mantıksal işleç |
nor i.
|
|
360 |
Mantık |
aynı anda her ikisi de doğru olamayan iki önermeden her biri |
contrary i.
|
|
361 |
Mantık |
kendi alanındaki her iki farklı üyeyi birbirine bağlayan (diyadik ilişki) |
connex s.
|
|
Physics |
|
362 |
Fizik |
yüksek enerjili parçacık çarpışması sonucu ortaya çıkan biri nötr biri pozitif yüklü iki mezondan her biri |
d meson i.
|
|
363 |
Fizik |
aynı kütle sayısına sahip farklı elemanların iki nüklitinden her biri |
isobar i.
|
|
Chemistry |
|
364 |
Kimya |
kloroformunkine benzer koku ve toksik buhar oluşturan simetrik iki izomerden her biri |
tetrachloroethane i.
|
|
365 |
Kimya |
azotun varsayımsal iki izomerik hidritinin her biri |
tetrazene i.
|
|
366 |
Kimya |
tiyofenden elde edilen iki izomerik kristalli asitten her biri |
thenoic acid i.
|
|
367 |
Kimya |
tenoik asitlerin iki radikalinden her biri |
thenoyl i.
|
|
368 |
Kimya |
her iki imino grubunun, kükürt atomları ile değiştirilmesi haricinde kimyasal yapıda olan, indigo benzeri kırmızı bir boya |
thioindigo i.
|
|
369 |
Kimya |
her iki imino grubunun, kükürt atomları ile değiştirilmesi haricinde kimyasal yapıda olan, indigo benzeri kırmızı bir boya |
thioindigo red b i.
|
|
370 |
Kimya |
yapısal olarak aniline benzeyen iki aminden her biri |
thiophenine i.
|
|
371 |
Kimya |
damıtma sırasında her iki ucundaki kapıları kapalı olan imbik |
through retort i.
|
|
372 |
Kimya |
asimetrik bir karbon atomunun etrafındaki atomların pozisyonuyla birbirinden ayrılan iki izomerden her biri |
epimer i.
|
|
373 |
Kimya |
iki garip kuark içeren ve nötr veya negatif yüklü iki baryondan her biri |
xi baryon i.
|
|
374 |
Kimya |
fümerik asidin iki geometrik izomerinden her biri |
butenedioic acid i.
|
|
375 |
Kimya |
her iki ana diyazolden her birinin türevi |
diazole i.
|
|
376 |
Kimya |
strikninle oluşup alfa-kolubrin ve beta-kolubrin olarak ayırılan iki renksiz ve kristalli alkaloitten her biri |
colubrine i.
|
|
377 |
Kimya |
her bir molekülünde iki hidroksil grubu içeren alkol |
dihydric alcohol i.
|
|
378 |
Kimya |
her iki elektronu da atomlardan birinin verdiği kovalent bağ |
dative bond i.
|
|
379 |
Kimya |
kurutulmuş sinameki yapraklarında bulunan iki glikozitten her biri |
sennoside i.
|
|
380 |
Kimya |
(kimyasal bileşen) her halkada en az iki atom ortak olacak şekilde iki halka halinde dizilmiş atomları olan |
bicyclical s.
|
|
381 |
Kimya |
her iki yönde benzer olan (kristal) |
homopolar s.
|
|
382 |
Kimya |
her bir molekülünde iki bütil grubu içeren (madde) |
dibutyl s.
|
|
Biology |
|
383 |
Biyoloji |
dokuz tane üçlü tüpten oluşan ve mitoz esnasında asterleri oluşturan iki silindirik hücresel organelden her biri |
centriole i.
|
|
384 |
Biyoloji |
yumurtanın sarısını kabuğa bağlayan iki bağcıktan her biri |
chalaze i.
|
|
385 |
Biyoloji |
sinirsel yayın iki yarısından her biri |
neuroid [obsolete] i.
|
|
386 |
Biyoloji |
ovülün çekirdeğini saran iki kılıftan her biri |
tegument i.
|
|
387 |
Biyoloji |
her biri iki kromatide bölünmüş olan eşli homolog kromozomlardan oluşan, mayozun pakiten aşaması sırasında meydana gelen dört sarmallı yapı |
tetrad i.
|
|
388 |
Biyoloji |
her iki ucu sivri olan tek aksonlu sünger spikülü |
tornote i.
|
|
389 |
Biyoloji |
her iki cinsiyetin de üreme organına sahip olma |
ambisexuality i.
|
|
390 |
Biyoloji |
her iki ucunda kamçısı olan bakteriler |
amphitricha i.
|
|
391 |
Biyoloji |
her iki ebeveynden de tamamen farklı olan bir yavru oluşumu |
xenogeny i.
|
|
392 |
Biyoloji |
polen tanesindeki jeneratif hücrenin bölünmesiyle oluşan ve erkek hücre oluşturmak üzere bölünen iki hücreden her biri |
body cell i.
|
|
393 |
Biyoloji |
mayoz bölünme sonrasında kromozomunu eşleyerek haploit gamete dönüşen iki hücreden her biri |
maturation division i.
|
|
394 |
Biyoloji |
yavrunun her ebeveynden birer kalıtımsal faktör edinmesi için gamet oluşumunda her bir kalıtsal faktörün iki kopyaya ayrıldığını ortaya koyan ilke |
law of segregation i.
|
|
395 |
Biyoloji |
dimorfizm gösteren bir maddenin iki biçiminden her biri |
dimorph i.
|
|
396 |
Biyoloji |
(genetik biliminde) belirli bir özelliğin ikizlerin her iki bireyinde bulunmasını ifade eden nicelik |
concordance rate i.
|
|
397 |
Biyoloji |
her biri iki alel içeren iki özellik kullanılarak yapılan melezleme |
dihybrid cross i.
|
|
398 |
Biyoloji |
dna sentezinde kullanılan iki pürin nükleotidinden her biri |
datp i.
|
|
399 |
Biyoloji |
gül ağaçlarının parankimiyle beslenerek yapraklarını iskeletleştiren iki yeşil larvamsı yaprakarısından her biri |
rose slug i.
|
|
400 |
Biyoloji |
(bazı sınıflandırmalarda) başının her iki yanında derin yarıklar bulunan şerit kurtlarını içeren bir grup |
schizonemertea i.
|
|
401 |
Biyoloji |
her iki ebeveynle ilgili |
amphigonous s.
|
|
402 |
Biyoloji |
her iki cinsiyete de özgü özelliklerin gelişimine olanak veren |
amphisexual s.
|
|
403 |
Biyoloji |
her iki uzvu etkileyen |
symmetric s.
|
|
404 |
Biyoloji |
her iki parçada gelişen |
symmetric s.
|
|
405 |
Biyoloji |
her iki uzvu etkileyen |
symmetrical s.
|
|
406 |
Biyoloji |
her iki parçada gelişen |
symmetrical s.
|
|
Biochemistry |
|
407 |
Biyokimya |
dna moleküllerinin sarılmasını kontrol eden iki izomer enzimden her biri |
topoisomerase i.
|
|
408 |
Biyokimya |
dna sentezinde kullanılan iki pirimidin nükleotidinden her biri |
dttp i.
|
|
Marine Biology |
|
409 |
Deniz Biyolojisi |
süngerlerin her iki uçta da kıvrımlı olan dikenleri |
chela i.
|
|
410 |
Deniz Biyolojisi |
balığın her iki yanında ve deri içinde uzanan sudaki titreşimleri sinir sistemine ileten duyu organı |
lateral line i.
|
|
411 |
Deniz Biyolojisi |
her iki ucunda üç farklı ışını olan sünger dikeni |
amphitriaene i.
|
|
412 |
Deniz Biyolojisi |
kuzey atlantik'in her iki kıyısında yaşayan ticari değeri yüksek sofralık bir deniz balığı |
pollack i.
|
|
413 |
Deniz Biyolojisi |
kuzey atlantik'in her iki kıyısında yaşayan ticari değeri yüksek sofralık bir deniz balığı |
pollock i.
|
|
414 |
Deniz Biyolojisi |
kuzey atlantik'in her iki kıyısında yaşayan ticari değeri yüksek sofralık bir deniz balığı |
saithe i.
|
|
415 |
Deniz Biyolojisi |
kuzey atlantik'in her iki kıyısında yaşayan ticari değeri yüksek sofralık bir deniz balığı |
pollachius virens i.
|
|
416 |
Deniz Biyolojisi |
bothidae familyasına ait, her iki gözü de başının sol tarafında yer alan yassı balıklara verilen ad |
lefteye flounder i.
|
|
417 |
Deniz Biyolojisi |
bothidae familyasına ait, her iki gözü de başının sol tarafında yer alan yassı balıklara verilen ad |
lefteyed flounder i.
|
|
418 |
Deniz Biyolojisi |
(kaya midyesinde) solungaç kapağının iki alt kapakçıklarından her biri |
scutum i.
|
|
419 |
Deniz Biyolojisi |
afrika'nın tropik bölgelerinde yaşayan ve kuyruklarının her iki yanında elektrikli organ bulunan çeşitli tatlı su balıklarını içeren bir takım |
scyphophori i.
|
|
420 |
Deniz Biyolojisi |
amerika'nın her iki kıyısındaki sıcak sularda yaşayan mavimsi yeşil veya sarı küçük bir balık |
sergeant major i.
|
|
421 |
Deniz Biyolojisi |
amerika'nın her iki kıyısındaki sıcak sularda yaşayan mavimsi yeşil veya sarı küçük bir balık |
abudefduf marginatus i.
|
|
422 |
Deniz Biyolojisi |
gövdesinin her iki yanında gümüş rengi bir şerit bulunan, gümüş balığıgiller familyasına mensup çeşitli küçük balıklara verilen ad |
silverfish i.
|
|
423 |
Deniz Biyolojisi |
gövdesinin her iki yanında gümüş rengi bir şerit bulunan, gümüş balığıgiller familyasına mensup çeşitli küçük balıklara verilen ad |
silversides i.
|
|
424 |
Deniz Biyolojisi |
her iki ucu da yumrulu |
tylotate s.
|
|
425 |
Deniz Biyolojisi |
kafasının her iki yanında zırh benzeri sert bir kabuk bulunan (balık) |
mail-cheeked s.
|
|
426 |
Deniz Biyolojisi |
(balıkta) hyoid arkın her iki tarafında yer alan küçük yapıları oluşturan |
basihyal s.
|
|
427 |
Deniz Biyolojisi |
(balıkta) hyoid arkın her iki tarafında yer alan küçük yapılara ait veya ilişkili |
basihyal s.
|
|
Astronomy |
|
428 |
Gökbilim |
yörünge düzleminde iki veya daha fazla gökcisminin kütle çekimleri birbirini dengelediği için kütle çekimi yokmuş gibi hissedilen noktaların her biri |
lagrangian point i.
|
|
429 |
Gökbilim |
uydu yörüngesinin gezegenin yörünge düzlemiyle kesiştiği iki noktadan her biri |
node i.
|
|
430 |
Gökbilim |
bir zamanlar samanyolu'nun uydusu olduğu düşünülen iki gökadadan her biri |
nubecula i.
|
|
431 |
Gökbilim |
bir zamanlar samanyolu'nun uydusu olduğu düşünülen iki gökadadan her biri |
magellanic cloud i.
|
|
432 |
Gökbilim |
güney yarım küreden görülebilen, samanyolu'na en yakın bağımsız yıldız sistemleri olan iki küçük galaksiden her biri |
magellanic clouds i.
|
|
433 |
Gökbilim |
optik ve yakın kızılötesi gözlem için yapılmış iki teleskoptan her biri |
gemini telescope i.
|
|
434 |
Gökbilim |
(gök cismi) her iki kenarından dışbükey |
gibbose s.
|
|
Zoology |
|
435 |
Zooloji |
örümcekler, eklem bacaklılar ve atnalı yengeçlerinde ağız yanındaki diş benzeri iki uzantıdan her biri |
chelicera i.
|
|
436 |
Zooloji |
her iki ön ayağında iki uzun pençesi olan nispeten küçük ve hızlı hareket eden bir tembel hayvan |
two-toed sloth (choloepus didactylus) i.
|
|
437 |
Zooloji |
her iki ön ayağında iki uzun pençesi olan nispeten küçük ve hızlı hareket eden bir tembel hayvan |
linnaeus's two-toed sloth i.
|
|
438 |
Zooloji |
her iki ön ayağında iki uzun pençesi olan nispeten küçük ve hızlı hareket eden bir tembel hayvan |
linne's two-toed sloth i.
|
|
439 |
Zooloji |
her iki cinsiyetin de üreme organlarına sahip hayvan |
ambisexual i.
|
|
440 |
Zooloji |
hayvanın yekpare sırtının filetolarını da kapsayan her iki tarafı |
saddle i.
|
|
441 |
Zooloji |
kırmızı iskiyatik nasırlara sahip olan ve erkeklerinde kırmızı kemerli burunlarının her iki tarafında mavi çizgiler bulunan, batı afrika'ya özgü büyük, vahşi ve sürücül bir babun |
mandrill (mandrillus mormon) i.
|
|
442 |
Zooloji |
kırmızı iskiyatik nasırlara sahip olan ve erkeklerinde kırmızı kemerli burunlarının her iki tarafında mavi çizgiler bulunan, batı afrika'ya özgü büyük, vahşi ve sürücül bir babun |
mandrill (mandrillus sphinx) i.
|
|
443 |
Zooloji |
başı ve vücudu asimetrik, her iki gözü aynı tarafta olan balıkların bulunduğu takımın adı |
heterosomati i.
|
|
444 |
Zooloji |
at toynağının arkasındaki iki sivri kısımdan her biri |
buttress i.
|
|
445 |
Zooloji |
çiftleşen iki yengeçten her biri |
doubler i.
|
|
446 |
Zooloji |
her iki yüzü içbükey (konkav) olan |
amphicoelian s.
|
|
447 |
Zooloji |
vücudunun her iki ucu da vantuzlu |
amphistomous s.
|
|
448 |
Zooloji |
her iki ucu da düz (omurga) |
amphiplatyan s.
|
|
449 |
Zooloji |
her iki yanı da tırtıklı |
biserrate s.
|
|
Botanic |
|
450 |
Botanik |
her iki cinsiyetin de üreme organlarına sahip bitki |
ambisexual i.
|
|
451 |
Botanik |
güney amerika'da yetişen, tanince zengin odunu tabakçılık ve boyacılıkta kullanılan iki ağaç türünden her biri |
quebracho i.
|
|
452 |
Botanik |
her iki yarım kürenin kuzey sahillerinde yetişen, solunca açık mavi-beyaz renge bürünen gülpembesi çiçekleri olan çok yıllık bir ot |
sea lavender i.
|
|
453 |
Botanik |
her iki yarım kürenin kuzey sahillerinde yetişen, solunca açık mavi-beyaz renge bürünen gülpembesi çiçekleri olan çok yıllık bir ot |
sea lungwort i.
|
|
454 |
Botanik |
her iki yarım kürenin kuzey sahillerinde yetişen, solunca açık mavi-beyaz renge bürünen gülpembesi çiçekleri olan çok yıllık bir ot |
mertensia maritima i.
|
|
455 |
Botanik |
her iki ucu bir noktaya doğru sivrilen ince silindirik veya prizmatik bir hücre |
wood cell i.
|
|
456 |
Botanik |
bahamalar'a özgü iki çalınden her biri |
hercules' club i.
|
|
457 |
Botanik |
bahamalar'a özgü iki çalınden her biri |
hercules'-club i.
|
|
458 |
Botanik |
bahamalar'a özgü iki çalınden her biri |
hercules'-clubs i.
|
|
459 |
Botanik |
her iki yarım kürenin kuzey enlemlerinde yetişen, böbrek şeklinde yaprakları ve yeşilimsi çiçekleri olan çok yıllık bodur bir ot |
mountain sorrel (oxyria digyna) i.
|
|
460 |
Botanik |
şeker kamışı yaprağında yaprak ekleminin birleşim yerini oluşturan parçanın hemen üzerindeki iki üçgen veya kare alandan her biri |
dewlap i.
|
|
461 |
Botanik |
şemsiyeli bitkinin şizokarpını oluşturan iki karpelden her biri |
coccus i.
|
|
462 |
Botanik |
coprosma cinsinden olup kahve ile akraba olan iki çalıdan her biri |
coffeeberry i.
|
|
463 |
Botanik |
iki dişi haploid çekirdekten her biri |
polar nucleus i.
|
|
464 |
Botanik |
her iki yüzeyi de gözenekli (yaprak) |
amphistomatal s.
|
|
465 |
Botanik |
her iki yüzeyi de gözenekli (yaprak) |
amphistomatic s.
|
|
466 |
Botanik |
merkezi bir eksenin her iki yanında iki sıra halinde parçası olan |
bifarious s.
|
|
467 |
Botanik |
her bir ayrım noktasında iki organ bulunan (çiçek) |
dimerous s.
|
|
468 |
Botanik |
sapın her iki yanın çiftler halinde gelişen |
opposite s.
|
|
469 |
Botanik |
her bir çiçek yaprağında iki erciği olan (yosun) |
diandrous s.
|
|
470 |
Botanik |
sapının her iki tarafında yaprakçıklar yer alıp ucunda yaprakçık bulunmayan |
paripinnate s.
|
|
Agriculture |
|
471 |
Tarım |
boyunduruğun her iki ucuna bağlı demir halka |
neck yoke ferrule and ring i.
|
|
472 |
Tarım |
her iki tarafı keskinleştirilmiş, öne itilebilen veya geriye doğru çekilebilen bahçe çapası |
thrust hoe i.
|
|
473 |
Tarım |
her iki tarafı keskinleştirilmiş, öne itilebilen veya geriye doğru çekilebilen bahçe çapası |
scuffle hoe i.
|
|
474 |
Tarım |
koşum kayışına bağlı iki eğri çubuktan her biri |
hame i.
|
|
475 |
Tarım |
değirmende kullanılan iki küçük yuvarlak taştan her biri |
quernstone i.
|
|
476 |
Tarım |
toprağı sabanın her iki tarafına deviren çift kulaklı pulluk |
middle buster i.
|
|
477 |
Tarım |
her iki yanına yığılmış toprakla karık kesen bir saban türü |
middlebreaker i.
|
|
478 |
Tarım |
her iki yanına yığılmış toprakla karık kesen bir saban türü |
middlebuster i.
|
|
Fishery |
|
479 |
Balıkçılık |
her iki ucunda kanca olan üzerine balina kemiği tutturulmuş bir tür olta |
dandy line i.
|
|
Social Sciences |
|
480 |
Sosyal Bilimler |
her iki cinsiyetin de ruhunu taşıdığına inanılan, üçüncü cinsiyete mensup amerikan yerlisi |
two-spirit i.
|
|
Literature |
|
481 |
Edebiyat |
yunan tragedyasında iki koro şarkısının arasındaki her bir bölüm |
episode i.
|
|
482 |
Edebiyat |
(orta çağ ingiliz şiirinde) iki dize şeklinde basılıp her bir dizede yedi tam ve bir yarım ayak vezni bulunan şiir |
septenary i.
|
|
483 |
Edebiyat |
(orta çağ ingiliz şiirinde) iki dize şeklinde basılıp her bir dizede yedi tam ve bir yarım ayak vezni bulunan şiir |
septenar i.
|
|
Linguistics |
|
484 |
Dilbilim |
her iki cins için ortak olan kelime |
common gender i.
|
|
485 |
Dilbilim |
endosentrik yapının aynı gramer işlevine sahip olmayan iki temel bileşeninden her biri |
attribute i.
|
|
486 |
Dilbilim |
fransızca, rusça gibi dillerde alıntıların başına ve sonuna konan iki noktalama işaretinden her biri |
guillemet i.
|
|
History |
|
487 |
Tarih |
antik roma'da tuniğin her iki tarafında giyilen, rütbeyi sembolize eden dar mor şerit |
angusticlave i.
|
|
488 |
Tarih |
ingiltere'nin ikinci dünya savaşı'nda kullandığı iki piyade tankından her biri |
matilda i.
|
|
489 |
Tarih |
yaprağının her iki tarafında da yazı bulunan el yazması, parşömen veya kitap |
opisthograph i.
|
|
490 |
Tarih |
papirüs veya taş gibi bir nesnenin her iki tarafına da yazma |
opisthography i.
|
|
491 |
Tarih |
papirüs veya taş gibi bir nesnenin her iki yüzeyi kullanılarak işlenmiş yazı |
opisthography i.
|
|
492 |
Tarih |
şarlman'ın şeref kıtasındaki on iki kişiden her biri |
douzeper i.
|
|
493 |
Tarih |
yabancı tüccarlarca ithal edilen her ton başına iki şilin vergi |
prisage i.
|
|
494 |
Tarih |
her iki tarafına da yazılmış parşömen veya papirüs |
opisthographic s.
|
|
Archaeology |
|
495 |
Arkeoloji |
biri ingiltere'ye, diğeri abd'ye götürülen iki antik mısır dikilitaştan her biri |
cleopatra's needle i.
|
|
Religious |
|
496 |
Dini |
yeni ahit'te yer alan, aziz paul'un timothy'e yazdığı iki mektuptan her biri |
timothy i.
|
|
497 |
Dini |
(alevilikte) on iki imamdan her biri |
twelver i.
|
|
498 |
Dini |
(alevilikte) on iki imamdan her biri |
imami i.
|
|
499 |
Dini |
(hinduizm'de) her on iki yılda bir, dört kutsal yerden birinde düzenlenen, banyo yaparak günahtan arınmanın önemsendiği bir bayram |
kumbh mela i.
|
|
500 |
Dini |
komünyon sırasında yapılan iki anma ibadetinden her biri |
memento i.
|
|