çift - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

çift



"çift" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 53 sonuç

Türkçe İngilizce
Common Usage
çift pair i.
çift couple i.
çift double i.
çift double s.
General
çift couple i.
çift duple i.
çift brace i.
çift duet i.
çift duo i.
çift dyad i.
çift duad i.
çift twin i.
çift team i.
çift yoke i.
çift pair i.
çift geminy [obsolete] i.
çift couplet i.
çift syzygy i.
çift item i.
çift twosome s.
çift duplicate s.
çift pair of s.
çift geminate s.
çift even s.
çift conjugate s.
çift couple of s.
çift geminous s.
çift binary s.
çift couples of s.
çift double s.
çift dual s.
çift duplex s.
çift twifold [obsolete] s.
çift two-double s.
çift duple s.
çift di ök.
çift bi- ök.
çift twi- ök.
çift ambi ök.
çift amphi ök.
çift dipl ök.
çift diplo ök.
çift bi ök.
çift prs (pairs) kısalt.
Computer
çift duplex s.
Medical
çift dipole i.
çift diploid s.
çift duplex s.
Math
çift twofold s.
Statistics
çift dual s.
Music
çift doppio s.
Archaic
çift twyfold s.
Slang
çift gruesome-twosome i.

"çift" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 500 sonuç

Türkçe İngilizce
Common Usage
(sayı) çift even s.
General
çift kanatlı uçak biplane i.
çift giriş double entry i.
çift anlam equivoque i.
çift zarla oynanan bir oyun craps i.
çift plaka double plate i.
çift direkli hollanda balıkçı gemisi dogger i.
çift koza doubled cocoon i.
çift motor twin engine i.
çift yol double track i.
çift kör yöntemi double blind method i.
çift etaplı öğrenme double loop learning i.
iki çift laf a word or two i.
tek mi çift mi odd or even i.
birbirleri için yaratılmış çift natural and compatible mates i.
çift kodlama dual coding i.
çift kariyerli dual career i.
çift delik double holes i.
bir çift geyik boynuzu rack i.
çift başlı yılan two headed snake i.
çift anlam equivoke i.
çift cinsiyetlilik bisexuality i.
çift yönlü yol divided highway i.
çift kapı double door i.
ağzı dar, çift kulplu yuvarlak şişe (eski roma'da) ampulla i.
davalının arazisinin yarısı ile çift hayvanları dışında tüm menkullerinin davacının yedine teslimi estate by elegit i.
çift kutup double pole i.
uzun kuyruklu çift long tail pair i.
birbirleri için yaratılmış çift soul mates i.
çift yıldız binary star i.
çift kabuklu yumuşakça bivalve i.
çift dikiş repeating a year at school i.
çift koni double cone i.
çift yatak twin beds i.
çift anlamlılık doubleness i.
iki çift laf just a couple of words i.
çift fren duplex brake i.
teras veya bahçeye açılan camlı ve çift kanatlı kapının kanatları french windows i.
çift kabuklular bivalves i.
bir çift ayakkabı a pair of shoes i.
çift dirsek double bend i.
çift taban double floor i.
çift tüylü yaprak bipinnate leaf i.
uterusun çift oluşu dimetria i.
çift katlı otobüs double decker i.
çift opsiyon işlemi straddle i.
çift katlı otobüs doubledecker i.
tek mi çift mi oyunu odd or even i.
çift kişilik yatak french bed i.
çift odaklı gözlük camı bifocal i.
çift sütun double column i.
iki çift laf word i.
çift yönlü yol dual carriageway i.
çift cinsiyetlilik androgyny i.
çift ateşleme double ignition i.
bir çift a pair i.
çift etki double action i.
boyundurukla bağlanmış bir çift hayvan yoke of i.
serbest bir eksenle bağlanmış çift halka swivel i.
çift olma gemination i.
bir direğin ucuna uzun bir iple bağlı olan bir top ile oynanan çift kişilik bir oyun tetherball i.
çift pencere double window i.
çift hat double line i.
iki çift söz a word or two i.
çift kazan double boiler i.
çift yapma gemination i.
camlı ve çift kanatlı kapının kanatları french doors i.
yalın çift lone pair i.
bir çift çorap a pair of socks i.
çift dikişçi repeater i.
çift lokomotifli katar doubleheader i.
çift silahlar binary weapons i.
otelde çift yataklı oda double room i.
çift rakam even number i.
çift kulplu ve ayaklı bir tür bardak scyphus i.
evli çift married couple i.
uyumlu yaşlı çift darby and joan i.
birbirine bağlı yaşlı evli çift darby and joan i.
vücuduna sarılı çift iple dağdan inen dağcı abseiler i.
çift kişilik nevresim double duvet cover i.
çift kişilik nevresim takımı double duvet cover set i.
çift porsiyon double portion i.
iki çift laf a few words i.
iki çift söz a few words i.
bir çift arasındaki mükemmel uyum perfect match i.
çift mercek doublet i.
çift fonksiyon double function i.
uyumlu çift best match i.
çift kanatlı sürme kapı biparting door i.
çift tırnaklı ayak cleft foot i.
çift çatal double branch i.
çift kesme double break i.
çift imza double signature i.
çift kopya duplicate i.
çift sayılar even numbers i.
çift döngülü öğrenme double-loop learning i.
çift katlı otobüs double-decker i.
çift debriyaj double-declutch i.
çift etaplı öğrenme double-loop learning i.
çift cam double-glazing i.
çift cam double-glass i.
çift anlamlılık double-entendre i.
çift camlı pencere double-glazed window i.
çift çapraz diyagonaller criss-cross diagonals i.
yeni evli çift newly-wed couple i.
çift yönlü iletişim two-way communication i.
çift meclis sistemi two-chamber system i.
çift odaklı gözlük bifocals i.
uygun çift matched-pair i.
iki çift two pairs i.
çift pilaster paired pilasters i.
genç çift young couple i.
çift taraflı kuşatma double envelopment i.
mutlu çift the happy couple i.
çift katlı otobüs two-layered bus i.
çift katlı otobüs double decker bus i.
f çift bemol f double flat i.
çift kanatlı kapı double-leaf door i.
çift kanatlı kapı double door i.
çift haftalar even weeks i.
binlerce çift ayakkabı thousands of pairs of shoes i.
bir çift zar a pair of dice i.
bir çift eldiven a pair of gloves i.
çift eldiven double glove i.
çift vuruş double tap i.
çift taraflı kazanç win-win i.
bir çift ağır/büyük ayakkabı a pair of heavy shoes i.
çift üniteli mobil/taşınabilir ev double-wide mobile home i.
çift üniteli mobil/taşınabilir ev doublewide mobile home i.
gay çift gay couple i.
bir çift yeni ayakkabı a pair of new shoes i.
her sayfayı çift sütun olarak düzenleme two-column layout i.
çift kişilik yatak double bed i.
çift mısra couplet i.
çift çenekli bitki dicotyledon i.
çift olma (durumu/hali) coupledom i.
yatık çift motor flat-twin engine i.
tek gün çift gün odd day even day i.
bir çift gözlük a pair of glasses i.
yaşlı çift old couple i.
yaşlı çift elderly couple i.
çift taraflı bant double-sided tape i.
çift kişilik çarşaf double bed sheet i.
birbirini tamamlayan ya da birbirine uyan bir çift şeyden her biri companion i.
çift kapaklı güneş gözlüğü flip-up sunglasses i.
çift-para atma oyunu two-up i.
eşcinsel çift gay couple i.
çift şans double chance i.
çift imza yetkisi dual signature authority i.
yakında evlenecek çift soon-to-wed couple i.
her bir çift each pair i.
çift eğilimlilik ambitendency i.
çift yönlü ok double headed arrow i.
bir çift laf a couple of words i.
bir çift söz a couple of words i.
belli bir kaynağa erişimin herhangi bir günde nüfusun yarısına kısıtlanması şeklinde uygulanan tayınlama (trafiğe çıkışta tek/çift plaka uygulaması gibi) odd-even rationing i.
belli bir kaynağa erişimin tek çift uygulaması even odd rationing i.
belli bir kaynağa erişimin tek çift uygulaması odd-even rationing i.
belli bir kaynağa erişimin herhangi bir günde nüfusun yarısına kısıtlanması şeklinde uygulanan tayınlama (trafiğe çıkışta tek/çift plaka uygulaması gibi) even odd rationing i.
şahincinin tek seferde saldığı bir çift şahin cast i.
çift olan şeyin her biri neighbor i.
çift olan şeyin her biri neighbour i.
çift hale gelme twinning i.
çift hale getirme twinning i.
çift olma durumu twoness i.
çift ellilik ambidextrousness i.
çift tam sayı even integer i.
bir çift zar bale of dice i.
bir çift plastik halkadan oluşan kelepçe zip cuffs i.
yeni evlenen çift için tencere tavayla yapılan gürültülü kutlama belling i.
uygun çift match i.
çift odacıklı yazı bicameral script i.
çift boynuzlu bir hayvan bicorne i.
çift formluluk biformity i.
çift katlılık biplicity i.
çift potansiyellik bipotentiality i.
ambalajlamak için ayakkabıları veya çorapları çift halinde düzenleyen işçi mater i.
(genellikle köpekler için kullanılır) çift brace i.
bir çift av kuşu brace i.
çift pedro high-five i.
alın borusunun tepesinden başlayıp arka aksa doğru uzanan bir çift küçük yan borudan oluşan bir bisiklet kasası mixte i.
1920'lerin sonunda ortaya çıkmış, çift olarak yapılan canlı bir caz dansı lindy i.
1920'lerin sonunda ortaya çıkmış, çift olarak yapılan canlı bir caz dansı lindy hop i.
genellikle ördek derisinden yapılan yumuşak deri tabanlı ve birkaç çift çorap üzerine giyilen mukluk benzeri bir bot muckluck i.
genellikle ördek derisinden yapılan yumuşak deri tabanlı ve birkaç çift çorap üzerine giyilen mukluk benzeri bir bot mucluc i.
çift kanatlı uçağın üst ve alt kanat düzlemleri arasındaki en kısa mesafe gap i.
hanedan armalarında yan yana kullanılan bir çift şerit gemel i.
ayrı ayrı üflenip daha sonradan birleştirilen bir çift şişe gemel i.
hanedan armalarında yan yana kullanılan bir çift şerit gemmel i.
ayrı ayrı üflenip daha sonradan birleştirilen bir çift şişe gemmel i.
hanedan armalarında yan yana kullanılan bir çift şerit gemel bar i.
hanedan armalarında yan yana kullanılan bir çift şerit gemelle i.
hanedan armalarında yan yana kullanılan bir çift şerit gemell i.
(hanedan armalarında) bir çift paralel şerit gemels i.
çift nokta mutation i.
atla çekilen çift tekerli hafif araba gig i.
çift görüntü ghost i.
çift başlı bir tür kazma gurlet i.
evli olmayıp çift gibi yaşayan iki kişiden her biri companion i.
çift taraflı elyaf halı ingrain carpet i.
çift kanatlı kapının kanatlarından her biri batwing i.
çift mesai double day i.
çift haneli tam sayı double digit i.
(armacılıkta) çift halinde bulunan dar şerit cost i.
deri, seramik veya tahtadan yapılan çift saplı bardak costrel [dialect] [uk] i.
(armacılıkta) çift halinde bulunan dar şerit cotise i.
(armacılıkta) çift halinde bulunan dar şerit cottise i.
(armacılıkta) çift halinde bulunan dar şerit cotice i.
eskiden silah olarak kullanılan çift taraflı, büyük bir bıçak couteau i.
çift renklilik dichromism i.
farklı uzunluklarda iki çift halinde olma (erkek organı) didynamy i.
çift haneli sayı double digits [us] i.
çift haneli yüzde double digits [us] i.
iki sayfaya yazılıp çift posta ücreti gerektiren mektup double letter i.
çift olumsuzlama double negative i.
atılan zarın çift gelmesi doublet i.
çift terapisi couples therapy i.
çift terapisi couples counseling i.
çift haline getirme coupling i.
çift cinsiyetlilik intersex i.
çift cinsiyetli birey intersexual i.
yüksek kariyerli, başarılı ve birbirini tamamlayan çift power couple i.
birbirine zıt olan bir çift şeyden her biri contrary i.
güvenliği sağlamak amacıyla çift halatla sekiz rakamı şeklinde atılan dağcılık düğümü figure of eight i.
içi çift çıkan yemiş ile oynanan lades oyununda verilen hediye fillipeen i.
parmaklarla yapılan çift tırnak işareti finger quotes i.
derin olmayan çift saplı uzun sepet flasket [dialect] [uk] i.
çift silindirli baskı makinesi perfecter i.
(kağıt yapımında) ıslak kağıt tomarının nemini alıp sıkıştırmak için arasından geçirildiği bir çift silindir press i.
üzerinde sirk gösterilerinin sergilenmesi için yükseğe asılan bir çift uzun ipek çarşaf silks i.
muggins oyununda oynanan ilk çift taş sniff i.
çift kavisli şekil s-shape i.
(on üç yaş altı kız çocukları için tasarlanan) çift sayılı giyim bedeni grubu subteen i.
çift yapmak geminate f.
çift aralıkla yazmak double space f.
çift koşmak harness to the plough f.
çift yapmak duplicate f.
iki çift laf etmek have a word or two f.
çift sıra olmak make double line f.
çift olmak pair f.
çift nüsha olarak hazırlamak indent f.
çift dikiş yapmak repeat a year f.
çift sürmek plough f.
çift görmek see double f.
çift hale getirmek geminate f.
çift çift düzenlemek pair f.
çift oluşturmak pair up f.
çift kopya çoğaltmak duplicate f.
çift aralıkla yazmak (daktiloda/bilgisayarda) double-space f.
iki çift laf etmek have an idle chit-chat f.
çift aralıkla yazmak double-space f.
çift debriyaj yapmak double-clutch f.
çift oluşturmak partner off with f.
çift olmak partner off with f.
çok güzel bir çift olmak make such a beautiful couple f.
tekrar çift olmak recouple f.
çift olmak pair (off/up) f.
bir çift ayakkabı satın almak buy a pair of shoes f.
bir çift ayakkabı almak buy a pair of shoes f.
çift sürmek plow f.
çift olmak become a pair f.
(evlenen çift) hediye listesi hazırlamak register f.
çift sürerken karıklar arasında bozulmamış alanlar bırakmak rib land f.
bir çift söz etmek give a piece of one's mind to f.
çift olarak katılmak mate f.
uygunsuz çift olmak mismarry f.
çift randevuya çıkmak double-date f.
(armacılıkta) kenarlara çift halinde dar şerit eklemek cotise f.
çift kuvvet getirmek double-team f.
(genellikle çift nesneyle kullanılır) resmi olarak kabul etmek crown f.
çift katlı hale gelmek fold f.
çift fazlı diphase s.
çift cinsiyetli androgynous s.
bir çift a couple s.
çift cinsiyetli bisexual s.
çift,iki two s.
çift sayılı even numbered s.
çift taraflı double edged s.
çift olmayan azygous s.
çift başlı janus headed s.
çift karineli double keeled s.
çift ekran double screen s.
çift cinsiyetli hermaphrodite s.
çift taraflı bipartite s.
çift taraflı two way s.
çift satır double spaced s.
çift kanatlı dipterous s.
çift (sayı) even s.
çift taraflı reciprocal s.
çift katlı duplex s.
çift porsiyon double s.
bir çift one couple of s.
tek veya çift single or dual s.
çift yönlü dual s.
çift telli bifilar s.
çift meclisli bicameral s.
çift tüylü bipinnate s.
çift göğüslü double breasted s.
çift katlı doubledeck s.
çift şekilli dimorphous s.
çift başlı janusheaded s.
çift olan conjugate s.
çift toynaklı (hayvan) split hoove s.
çift renk two-color s.
çift yönlü bidirectional s.
çift kutuplu bipolar s.
çift yönlü bivium s.
çift taraflı bivious s.
çift yönlü bivious s.
yarı çift yönlü half duplex s.
çift hale gelmiş reduplicated s.
çift renkli bicolor s.
çift renkli bichrome s.
çift renkli bicolour s.
çift renkli bicolored s.
çift renkli bicoloured s.
çift renkli dichromatic s.
çift olmuş geminate s.
çift yönlü bi-directional s.
çift amaçlı dual-purpose s.
çift düğmeli double-breasted s.
çift haneli double-digit s.
çift yataklı double-bedded s.
çift başlı double-headed s.
çift akımlı double-current s.
çift ağızlı double-edged s.
çift yüzlü double-faced s.
çift rakamlı double-digit s.
çift kollu double-armed s.
çift katlı double-deck s.
çift aralıklı (yazı) double-spaced s.
çift taraflı double-faced s.
çift etkili double-acting s.
çift camlı double-glazed s.
çift başlı janus-headed s.
çift motorlu twin-engined s.
çift yönlü two-way s.
çift yüzlü two-sided s.
çift taraflı two-sided s.
çift kapılı two-door s.
çift tekerlekli two-wheeled s.
çift partili bipartisan s.
iki çift quad s.
çift öğeli tandem s.
çift çatılı double-roof s.
çift yönlü/cepheli double-fronted s.
iki çift two pairs s.
çift namlulu double-barrelled s.
çift anlamlı double-barrelled s.
çift parçadan oluşan doubled s.
çift namlulu double-barreled s.
çift anlamlı double-barreled s.
çift motorlu bimotored s.
çift biçimli dimorphous s.
çift hece disyllable s.
çift nesne alan ditransitive s.
çift nesneli ditransitive s.
bir çift a pair of s.
bir çift a couple of s.
çift çenekli dicotyledonous s.
iki yönlü/çift yönlü twofold s.
çift bıçaklı double bladed s.
çift taraflı reciprocous [obsolete] s.
çift taraflı reciprok s.
çift taraflı reciproque [obsolete] s.
çift şekilli twi-formed s.
çift gövdeli twi-formed s.
çift şekilli twi-form s.
çift gövdeli twi-form s.
çift el gerektiren two-hand s.
çift taraflı two-part s.
çift yönlü two-part s.
çift renkli two-tone s.
çift renkli two-toned s.
eşi olmayan (çift, çorap) unmated s.
çift yüzlü janiform s.
çift başlı bicipital s.
çift uçlu bicipital s.
çift başlı bicipitous s.
çift boynuzlu bicorn s.
çift boynuzlu bicornate s.
çift boynuzlu bicornuate s.
hilal gibi çift boynuzlu bicorned s.
hilal gibi çift boynuzlu bicornous s.
çift vücutlu bicorporal s.
çift vücutlu bicorporate s.
çift hilal şeklinde bicrescentic s.
çift döngülü bicyclic s.
çift yüzlü biface s.
çift cepheli biface s.
çift hedefli bifocal s.
çift odak noktalı bifocal s.
çift halinde görülen bigeminal s.
çift saçaklı bilaciniate s.
çift taraflı toplantı bilateral s.
çift katlı biplicate s.
çift ışınlı biradiate s.
çift gagalı birostrate s.
tek ve çift sayıda farklı cinsiyetleri olan heterogeneous s.
çift uyruklu hyphenated [us] s.
(hanedan armalarında yer alan çift sayıdaki hayvanlarda) ön ayakları havada olup farklı yönleri gösteren repassant s.
çift taraflı reversible s.
çift çenekli bir bitki familyasıyla ilgili gourd s.
uyuşmayan (çift) odd s.
(işlemciler arasına) çift operatör yerleştirilen infix s.
çift hanelere varan double-digit s.
çift kabuklu canlıların tek kabuğunun biçiminde olan conchate s.
çift kabuklu canlıların tek kabuğunun biçiminde olan conchiform s.
çift rakamlı double figure [uk] s.
çift haneli double figure [uk] s.
çift yönlü dualistic s.
(hanedan armaları) birbirini takip eden renklerde küçük kare çift sıralarından oluşan countercompony s.
çift cinsiyetliliğe ait intersex s.
çift cinsiyetlilikle ilgili intersex s.
çift cinsiyetli intersex s.
çift çenekli bitki familyasına özgü spurge s.
çift olarak anlaşamayan unsuited s.
çift yönlü olarak bidirectionally zf.
çift kulaklı olarak dichotically zf.
çift nüsha halinde in duplicate zf.
çift cinsiyetli olarak bisexually zf.
çift çift doubly zf.
çift olarak conjugately zf.
çift çift in pairs zf.
çift taraflı olarak bipartitely zf.
çift telli olarak bifilarly zf.
çift eksenli olarak biaxially zf.
çift tüylü olarak bipinnately zf.
çift yönlü olarak dually zf.
çift olarak in pairs zf.
çift boyutlu olarak bidimensionally zf.
çift taraflı bir şekilde bilaterally zf.
çift ışınsal şekilde biradially zf.
çift olarak double zf.
(sayı) çift even zf.
çift anlamı veren ön ek zygo- ök.
çift anlamı veren ön ek bis- ök.
çift anlamını veren bir ön ek diplo- ök.
çift anlamına gelen ön ek diss- ök.
çift anlamına gelen ön ek disso- ök.
bir çift a brace of expr.
çift cinsiyetli herm (hermaphrodite) kısalt.
Phrasals
yanına yerleştirecek bir kişi, çift, grup bulmak place with f.
ile ilgilenecek bir kişi, çift, grup bulmak place with f.
'-e bakacak bir kişi, çift, grup bulmak place with f.
birinin (biriyle) çift/birlikte olmasına önayak olmak match someone (up) (with someone) f.
birinin (biriyle) çift/birlikte olmasına önayak olmak and match something (up) (with something) f.
çift oluşturmak partner up (with someone or something) f.
çift oluşturmak partner up f.
(biriyle) çift oluşturmak/olmak buddy up (with someone) f.
birini biriyle çift yapmak couple someone with someone f.
bir şeyi bir şeyle çift yapmak couple something with something f.
(biriyle) çift olmak couple up (with someone) f.
(birine bir şey hakkında) iki çift laf etmek exchange words (with somebody) (about something) [uk] f.
(birine bir şey hakkında) iki çift laf etmek have words (with somebody) (about something) [uk] f.
(birine) iki çift laf etmek exchange words (with someone) f.
(biriyle) çift olmak pair off with (someone) f.
Colloquial
düzgün bir ilişki yaşayan çift thing i.
çift fatura kesme double bill i.
çocuksuz çift dual income no kids (dink) i.
çift gelir/kazanç double-dipping i.
mutsuz çift unhappy couple i.
şanslı bir çift a lucky couple i.
birbiriyle uyuşmayan çift odd couple i.
uyumsuz çift odd couple i.
alışılmadık çift odd couple i.
çift katlı sandviç double-decker i.
çift katlı sandviç double-decker i.
çift gelirli çocuksuz aile dink i.
çift gelirli çocuksuz evli çift dink i.
şehirli genç çift yappie [us] i.
tutkulu çift hot item i.
ihtiraslı çift hot item i.
ateşli çift hot item i.
şehvetli çift hot item i.
romantik çift hot item i.
ciddi ilişkisi olan çift hot item i.
çocuk sahibi olamayan bir çift için çocuk doğurma womb-leasing i.
birbirlerine yoğun sevgi besleyen çift lovebirds i.
çift tıklama double tap i.
çift tık double tap i.
çift görüşürken yanlarında duran üçüncü kişi gooseberry [uk] i.
bir çift paten skates i.
çift ateş etmek double tap f.
çift tıklamak double tap f.
çift randevuya çıkmak double f.
bir çift (kişi/şey) a couple of (people or things) s.
çift yönlü siamese s.
çift katlı siamese s.
(bahis veya kumarda) ya çift ya hiç double or nothing [us] expr.
ya çift ya hiç double or nothing expr.
ya çift ya denk double or nothing expr.
ya çift ya hiç double or quits [uk] expr.
ya çift ya denk double or quits [uk] expr.
cehennem (ingilizce "hell" kelimesinin ilk iki harfi ve çift "l" harfi şeklinde üstü kapalı/dolaylı olarak söylenmesi) h-h-double-l expr.
Idioms
bir çift yardım eli a pair of hands i.
bir çift yardım eli pair of hands i.
bitirici (çift) vuruş old one-two i.
çok uzun yıllar evliliğini sürdüren yaşlı çift darby and joan i.
güvenilir bir çift el a safe pair of hands i.