çalışmak - Türkisch Englisch Wörterbuch
Verlauf

çalışmak



Bedeutungen von dem Begriff "çalışmak" im Englisch Türkisch Wörterbuch : 40 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
Common Usage
çalışmak study v.
çalışmak work v.
çalışmak labor v.
çalışmak labour v.
General
çalışmak struggle v.
çalışmak endeavour v.
çalışmak practise v.
çalışmak ply v.
çalışmak practice v.
çalışmak endeavor v.
çalışmak start up v.
çalışmak tick v.
çalışmak go v.
çalışmak toil v.
çalışmak serve v.
çalışmak labour v.
çalışmak study v.
çalışmak attempt v.
çalışmak labor v.
çalışmak function v.
çalışmak work v.
çalışmak strive v.
çalışmak run v.
çalışmak try v.
çalışmak operate v.
çalışmak start v.
çalışmak wirche v.
çalışmak hustle v.
çalışmak gang v.
çalışmak fret [dialect] [uk] v.
çalışmak strain v.
çalışmak labor_labour v.
Phrasals
çalışmak come on v.
Idioms
çalışmak put in work v.
çalışmak put in work v.
Technical
çalışmak run v.
çalışmak come on v.
çalışmak operate v.
Archaic
çalışmak werke v.
çalışmak werk v.

Bedeutungen, die der Begriff "çalışmak" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 500 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
Common Usage
köle gibi çalışmak slave v.
ders çalışmak study v.
General
grev sırasında çalışmak isteyen işçilere engel olma picketing n.
muhalif olmalarına rağmen birlikte çalışmak zorunda olan kişiler frenemy n.
taviz vermeye zorlamaya çalışmak için müzakereci tarafından bekletilme holdout n.
aynı kurumda çalışmak üzere işe alınan karı koca couple n.
golf atışı çalışmak için uygun saha practice range n.
suda çalışmak plowter n.
çamurda çalışmak plowter n.
suda çalışmak plouter n.
çamurda çalışmak plouter n.
aramaya çalışmak try to find v.
birinin altında çalışmak work under someone v.
rölantide çalışmak idle v.
hızlı çalışmak go to town v.
çıkar amacıyla birinin olumsuz bir eğilimini tatmin etmeye çalışmak pander to v.
ortalığı yatıştırmaya çalışmak pour oil on troubled waters v.
bir işte sebatla çalışmak peg away at v.
anlamaya çalışmak work out v.
avara çalışmak run idle v.
tutmaya çalışmak hold onto v.
kapmaya çalışmak grasp at v.
başkasının yerine çalışmak (geçici bir süre için) substitute v.
iradesini kullanarak bir şeyi gerçekleştirmeye çalışmak will v.
gizlenmeye çalışmak take cover v.
durmadan çalışmak hammer away v.
kanıtlamaya çalışmak reason v.
dostluk kurmaya çalışmak cultivate a friendship v.
denemeler yaparak bir sonuca varmaya çalışmak tinker v.
götürü çalışmak do piecework v.
yakalamaya çalışmak clutch at v.
çalışmak (makine) function v.
aleyhine çalışmak work unfavorably of someone v.
geçici bir süre için başkasının yerine çalışmak substitute v.
elde etmeye çalışmak make a bid for v.
sıkı çalışmak buckle down v.
çalışmak (denemek) attempt v.
sabaha/geç vakte kadar çalışmak lucubrate v.
baştan çıkarmaya çalışmak solicit v.
motor boşta çalışmak be in neutral v.
fazla çalışmak overwork v.
boşta çalışmak idle v.
isteksizce çalışmak plod v.
harıl harıl çalışmak work like a beaver v.
üzerinde sebatla çalışmak plug away at v.
bir sorunu parayla çözmeye çalışmak throw money at something v.
tam kapasiteyle çalışmak work at peak capacity v.
kendine layık olmayan bir işte çalışmak prostitute oneself v.
kazanmaya çalışmak seek v.
geçici olarak bir işte çalışmak fill in v.
doğru yoldan saptırmaya çalışmak tempt v.
birlikte çalışmak team up with v.
bulmaya çalışmak feel about for v.
elde etmeye çalışmak jockey for v.
müşteri çekmeye çalışmak tout v.
kötü bir durum karşısında idare etmeye çalışmak make the best of a bad situation v.
görevli olarak çalışmak staff v.
üzerinde çalışmak work on v.
sırayla çalışmak rotate v.
aramaya çalışmak check for v.
yapmaya çalışmak endeavor v.
çok çalışmak slog v.
ıkına sıkına çalışmak toil over v.
harıl harıl çalışmak hum with activity v.
bir şeyi tamir etmeye çalışmak (tamirci olmayan biri) tinker v.
çok çalışmak bang away v.
çalışmak (motor) start v.
motor vb çalışmak fire v.
yerine çalışmak spell v.
fazla çalışmak burn the candle at both ends v.
gözünü dört açıp çok çalışmak hustle v.
çok çalışmak work like a demon v.
serbest çalışmak freelance v.
harıl harıl çalışmak work like hell v.
kandırmaya çalışmak chat v.
teşrifatçı olarak çalışmak emcee v.
elle tutmaya çalışmak grab at v.
harıl harıl çalışmak plug away v.
enerjik bir şekilde çalışmak be going strong v.
çok çalışmak try hard v.
harıl harıl çalışmak plug v.
köle gibi çalışmak drudge v.
ikna etmeye çalışmak reason v.
devlet çeşitli yatırımlarla ekonomiyi canlandırmaya çalışmak prime the pump v.
harıl harıl çalışmak dig v.
bulmaya çalışmak feel around for v.
memur olarak çalışmak clerk v.
sözü getirmeye çalışmak lead up to v.
ağır çalışmak sweat v.
durup dinlenmeden çalışmak burn the candle at both ends v.
ikna etmeye çalışmak lay siege to v.
hevesini kırmaya çalışmak throw cold water over v.
tutmaya çalışmak hang onto v.
kusmaya çalışmak retch v.
dostluk kurmaya çalışmak cultivate v.
dikkatsiz bir biçimde çalışmak scant v.
köle gibi çalışmak slave v.
başkasını kendi dinine çevirmeye çalışmak proselyte v.
birlikte çalışmak work together v.
protokol yetkilisi olarak çalışmak emcee v.
özensiz çalışmak scant v.
harıl harıl çalışmak work hard v.
kafası çalışmak have a quick mind v.
benzerini veya daha iyisini yapmaya çalışmak emulate v.
sıkı çalışmak work hard v.
ikna etmeye çalışmak (mantık yoluyla) reason with v.
birine bir şeyi ısrarla vermeye çalışmak press something upon someone v.
çok çalışmak swot v.
elde etmek için bütün gayretiyle çalışmak gun for v.
ırgat gibi çalışmak toil v.
ders çalışmak study v.
birisini ikna etmeye çalışmak work on v.
bir yarışta daha avantajlı bir yere geçmeye çalışmak jockey for position v.
çözmeye çalışmak puzzle over v.
birinin yerine çalışmak fill in for v.
terfi kazanmaya çalışmak buck for v.
eksiksiz çalışmak perform fully v.
çalışmak (makine vb) run v.
beraber çalışmak pitch in v.
bir şeyi düzeltmeye çalışmak tinker v.
eşek gibi çalışmak slave v.
ile temas etmemeye çalışmak stand clear of v.
harıl harıl çalışmak hum v.
çalışmak (makine/aygıt) be on v.
elde etmeye çalışmak try for v.
kötü çalışmak malfunction v.
boğaz tokluğuna çalışmak work for one's board v.
çok sıkı çalışmak work one's tail off v.
tamir etmeye çalışmak tinker with v.
açıklamaya çalışmak try to explain v.
köle gibi çalışmak slave away v.
bir şeyin anlamını bulmaya çalışmak puzzle something out v.
birisi için çalışmak be in the employ of v.
alışmaya çalışmak try to become familiar with v.
rölantide çalışmak tick over v.
şüphelerini ve endişelerini tekrar gidermeye çalışmak reassure v.
asıl işinden başka bir işte de çalışmak moonlight v.
sonra çalışmak üzere şimdilik ertelemek keep something on the back burner v.
zam almaya çalışmak buck for v.
iyimser olmaya çalışmak look on the bright side v.
çok çalışmak bone up on v.
işbirliği içerisinde çalışmak interoperate v.
ısırmaya çalışmak (köpek) snap at v.
birisini etkilemeye çalışmak tamper with v.
tutmaya çalışmak grab at v.
birine bir şeyi ısrarla kabul ettirmeye çalışmak press something on someone v.
yaltaklanarak birinin gözüne girmeye çalışmak curry favor with v.
demeye çalışmak lead up to v.
savsaklamaya çalışmak stall v.
menetmeye çalışmak obstruct v.
büyük bir gayretle çalışmak go to town v.
yerine çalışmak (geçici bir süre için başkasının) substitute v.
bahçede çalışmak garden v.
çok çalışmak mug v.
aleyhine çalışmak work against v.
vurmaya çalışmak aim v.
ırgat gibi çalışmak slave v.
anlamaya çalışmak plumb v.
az paraya çalışmak sweat v.
sıkı çalışmak knuckle down v.
harıl harıl çalışmak beaver away v.
ücretle çalışmak hire oneself out v.
çözmeye çalışmak tackle v.
ayartmaya çalışmak tempt v.
elde etmeye çalışmak go for v.
bir işte şevksiz bir şekilde çalışmak plod away at v.
azimle çalışmak work determinedly v.
ağır çalışmak plod v.
ısırmaya çalışmak snap v.
tekrar çalışmak rework v.
bir yolunu bulmaya çalışmak see about v.
hafif bir hırıltıyla çalışmak (makine) throb v.
hızlı çalışmak (motor) race v.
gerçekleştirmeye çalışmak pursue v.
dikkatleri üstüne çekmemeye çalışmak efface oneself v.
oyalamaya çalışmak stall v.
olanaksız şeyi bulmaya çalışmak look for a needle in a haystack v.
birlikte çalışmak interoperate v.
alışmaya çalışmak try to become familiar v.
çalışmak (iş vb) labor v.
çok sıkıcı bir işte çalışmak slog away at a work v.
çalışmak (ders) study v.
göze batmamaya çalışmak lie low v.
ağzıyla kapmaya çalışmak snap at v.
vızır vızır çalışmak hum v.
yapmaya çalışmak try v.
birbirine zıt oldukları halde belirli bir amaç için birlikte çalışmak be strange bedfellows v.
anlamaya çalışmak size up v.
elde etmeye çalışmak (zam/terfi vb'ni) buck for v.
belirli bir hocanın nezaretinde çalışmak veya okumak study under v.
elde etmeye çalışmak bid v.
ağzıyla yakalamaya çalışmak bob v.
çok çalışmak mug up v.
çalışmak (bir beceriyi/ yeteneği geliştirmek için) practice v.
elde etmeye çalışmak try to get v.
analog çalışmak operate analogously v.
çıkarmaya çalışmak seek v.
kalıntılarından eski durumunu anlamaya çalışmak reconstruct v.
ağır nota çıkarmaya çalışmak pick out v.
karar vermeyerek zaman kazanmaya çalışmak temporize v.
var gücüyle çalışmak pull out all the stops v.
yerine çalışmak stand in v.
alışmaya çalışmak try to get used to v.
gece yarısına kadar çalışmak burn the midnight oil v.
birşeyi kabul ettirmeye çalışmak push v.
birinin gözüne girmeye çalışmak ingratiate oneself with someone v.
kapmaya çalışmak snatch at v.
çözmeye çalışmak (bir problemi) tackle v.
elde etmeye çalışmak woo v.
çok çalışmak slog away v.
çok çalışmak work very hard v.
bir şeyi çözmeye çalışmak puzzle something out v.
yasal yollardan elde etmeye çalışmak prosecute v.
taklit etmeye çalışmak emulate v.
azimle çalışmak work with determination v.
vardiya ile çalışmak work in relays v.
kendi dinine çevirmeye çalışmak proselytize v.
ıkına sıkına çalışmak toil at v.
çok çalışmak work up a sweat v.
çalışmak (mekanizma) catch v.
kazanmaya çalışmak cultivate v.
pedalla çalışmak treadle v.
birlikte çalışmak cooperate v.
dışarıda çalışmak work in the field v.
istediği saatlerde çalışmak work flextime v.
istediği saatlerde çalışmak have flextime v.
tatil zamanları çalışmak work unsocial hours v.
verimli çalışmak work productively v.
verimli çalışmak work efficiently v.
verimli çalışmak work effectively v.
kandırmaya çalışmak chat somebody v.
zor duruma düşmekten korunmaya çalışmak run for cover v.
sıkı çalışmak study intensively v.
yoğun çalışmak study intensively v.
sıkı çalışmak work intensively v.
yoğun çalışmak work intensively v.
yoğun çalışmak work hard v.
çok ders çalışmak study hard v.
gözüne girmeye çalışmak make up to someone v.
gözüne girmeye çalışmak play to v.
canla başla çalışmak put all of one's efforts in a job v.
canla başla çalışmak put one's heart and soul in doing something v.
canla başla çalışmak work heartily v.
açıklamaya çalışmak try to make (something) clear v.
çok yoğun çalışmak work intensively v.
çare bulmaya çalışmak try to find an answer v.
çok yoğun çalışmak study intensively v.
dikkatini çekmeye çalışmak try to pull one's attention v.
çare bulmaya çalışmak try to find a solution v.
çare bulmaya çalışmak try to find a remedy v.
çok yoğun çalışmak work hard v.
çok yoğun çalışmak study hard v.
dikkatini çekmeye çalışmak try to draw one's attention v.
dikkatini çekmeye çalışmak try to take one's attention on v.
doğru çalışmak operate properly v.
doğru çalışmak work honestly v.
düzenli çalışmak work systematically v.
düzenli çalışmak work methodically v.
düzenli çalışmak study systematically v.
düzenli çalışmak study methodically v.
anlaşmaya çalışmak try to get along with (someone) v.
lpg'yle çalışmak run on lpg v.
anlaşmaya çalışmak try to reach an agreement v.
mazotla çalışmak run on diesel v.
peşin çalışmak work cash in hand v.
aniden yakalamaya çalışmak catch at v.
hastanede çalışmak work at the hospital v.
zararına çalışmak work at a loss v.
vardiya olarak çalışmak work shifts v.
vardiya usulü çalışmak work shifts v.
vardiyalı çalışmak work shifts v.
lpg ile çalışmak run on lpg v.
zararına çalışmak operate at a loss v.
pille çalışmak run on battery v.
pille çalışmak be powered by battery v.
hatırlamaya çalışmak try to remember v.
özveriyle çalışmak work devotedly v.
pille çalışmak use battery v.
koordineli çalışmak work coordinately v.
pille çalışmak work on battery v.
stajyer olarak çalışmak work as an intern v.
benzinle çalışmak run on gasoline v.
maaşla çalışmak be employed on a salary basis v.
maaşla çalışmak work on a salary basis v.
maaşlı çalışmak work on a salary basis v.
maaşla çalışmak work for a salary v.
maaşlı çalışmak be employed on a salary basis v.
maaşlı çalışmak work for a salary v.
genelevde çalışmak work in a brothel v.
işbirliği içinde çalışmak work cooperatively v.
işbirliği içinde çalışmak work in cooperation v.
atlatmaya çalışmak try to recover v.
atlatmaya çalışmak try to overcome v.
kadavrada çalışmak dissect v.
kamuda çalışmak work in the public sector v.
gemide çalışmak work in a ship v.
düzgün çalışmak work properly v.
başarmaya çalışmak try to succeed v.
değiştirmeye çalışmak try to change v.
değiştirmeye çalışmak try to alter v.
övgü almaya çalışmak fish for compliment v.
tam kapasiteyle çalışmak work in full capacity v.
tam kapasite ile çalışmak work in full capacity v.
tam kapasite ile çalışmak run in full capacity v.
tam kapasiteyle çalışmak run in full capacity v.
tam kapasite ile çalışmak operate in full capacity v.
tam kapasiteyle çalışmak operate in full capacity v.
tutmaya çalışmak grasp at v.
sistemli çalışmak work systematically v.
koordinasyonlu bir biçimde çalışmak work in a coordinated manner v.
sistemli çalışmak study systematically v.
uzun zaman çalışmak work for a long time v.
uzun süre çalışmak work for a long time v.
laik düzeni yıkmaya çalışmak try to destroy the secular order v.
laik düzeni yıkmaya çalışmak threaten to unravel the secular order v.
dikkat çekmemeye çalışmak keep a low profile v.
dikkat çekmemeye çalışmak avoid drawing attention v.
aldatmaya çalışmak come the raw prawn v.
birine bir şeyi zorla benimsetmeye çalışmak shove down one's throat v.
birine bir şeyi zorla benimsetmeye çalışmak ram it down one's throat v.
kanıtlamaya çalışmak argue v.
inandırmaya çalışmak assure v.
düzgün çalışmak function properly v.
sorunsuz çalışmak function properly v.
birlikle çalışmak collaborate v.
gözüne girmeye çalışmak court v.
sınav için çok çalışmak cram v.
(motor) boşta çalışmak idle v.
eşek gibi çalışmak work one's fingers to the bone v.
eşek gibi çalışmak work like a horse v.
canla başla çalışmak work one's fingers to the bone v.
biri kadar başarılı olmaya çalışmak emulate v.
kazanmaya çalışmak go after v.
vücut çalışmak body-build v.
yarımgün çalışmak do part-time work v.
serbest çalışmak free-lance v.
serbest çalışmak freelance v.
bütün gece çalışmak pull an all-nighter v.
yarımgün çalışmak work part-time v.
birlikte çalışmak collaborate v.
birlikte çalışmak concur v.
birlikte çalışmak coordinate v.
doğru olup olmadığını öğrenmeye çalışmak check up on v.
doğru olup olmadığını öğrenmeye çalışmak check out v.
düzeltmeye çalışmak tinker with v.
doğru olup olmadığını öğrenmeye çalışmak check on v.
itiraz edip yanlış olduğunu ispatlamaya çalışmak contest v.
kurnazlıkla elde etmeye çalışmak angle for v.
yaranmaya çalışmak make up to v.
gözüne girmeye çalışmak make up to v.
birlikte çalışmak muck in v.
zaman kazanmaya çalışmak play for time v.
sınırlı araçlarla çalışmak work with limited means v.
anlam çıkarmaya çalışmak read into v.
inandırmaya çalışmak reason with v.
gitgel hareketiyle çalışmak reciprocate v.
emrinde çalışmak work under v.
emrinde çalışmak be employed in the service of v.
devirmeye çalışmak subvert v.
kazandıklarını geliştirmeden korumaya çalışmak rest on one's laurels v.
birlikte çalışmak team up v.
ile birlikte çalışmak team up with v.
(motor vb) en düşük hızda çalışmak turn over v.
el altından çökertmeye çalışmak undermine v.
çok çalışmak toil v.
ulaşmaya çalışmak try to reach v.
kaçmaya çalışmak make an attempt to escape v.
örtbas etmeye çalışmak cover up v.
ilan yoluyla bulmaya çalışmak advertise for v.
sinsice girmeye çalışmak insinuate oneself into v.
sinsice tavlamaya çalışmak insinuate oneself into v.
sinsice sızmaya çalışmak worm one's way into v.
sinsice gözüne girmeye çalışmak insinuate oneself into v.
sinsice gözüne girmeye çalışmak ingratiate oneself with v.
sinsice tavlamaya çalışmak worm one's way into v.
sinsice girmeye çalışmak worm one's way into v.
sinsice gözüne girmeye çalışmak worm one's way into v.
sinsice tavlamaya çalışmak ingratiate oneself with v.
sinsice sızmaya çalışmak insinuate oneself into v.
hayatta kalmaya çalışmak try to survive v.
uyumaya çalışmak try to sleep v.
birisinin altında çalışmak work under someone v.
ne olduğunu anlamaya çalışmak get a fix on v.
çözmeye çalışmak get a fix on v.
(işte) çok çalışmak do a hard day's work v.
dikkat çekmemeye çalışmak avoid attracting attention to yourself v.
öğretmen olarak çalışmak work as a teacher v.
sınava çalışmak study for an exam v.
iyi çalışmak perform well v.
parça başına çalışmak work by job v.
parça başına çalışmak work by the piece v.
üzerine çalışmak work on v.
dur durak bilmeden çalışmak plug away v.
sürekli çalışmak plug away v.
birisine yaranmaya çalışmak shine up to someone v.
gece geç saatlere kadar çalışmak work or study late into the night v.
gayretle çalışmak plug away v.
gece geç saatlere kadar çalışmak work until very late v.
çok fazla ders çalışmak mug up v.
zor şartlar altında çalışmak work under harsh conditions v.
zor şartlar altında çalışmak work under difficult conditions v.
zor şartlar altında çalışmak work under hard conditions v.
birbirlerine ulaşmaya çalışmak try to reach each other v.
birbirine ulaşmaya çalışmak try to reach each other v.
proje bazlı çalışmak work on project basis v.
proje tabanlı çalışmak work on project basis v.
anlatmaya çalışmak try to tell v.
müşteriyi daha pahalı olanı satın alması için ikna etmeye çalışmak upsell v.
ile yakın çalışmak work closely with v.
çatısı altında çalışmak work under the umbrella of v.
anlamaya çalışmak try to understand v.
üstünde çalışmak work on v.
üzerinde çalışmak study on v.
üstünde çalışmak study on v.
günü gününe ders çalışmak study daily v.
günü gününe çalışmak study daily v.
son süratle çalışmak work at high pressure v.
hummalı bir şekilde çalışmak work at high pressure v.
ile birlikte çalışmak work with v.
ile birlikte çalışmak work together with v.
geç saatlere kadar çalışmak work until late v.
geç saate kadar çalışmak work until late v.
piyano çalışmak practice piano v.
konuşmaya çalışmak try to speak v.
sakin kalmaya çalışmak try to stay calm v.
sükunetini korumaya çalışmak try to stay calm v.
turist vizesiyle kaçak çalışmak work illegally on a tourist visa v.
birinin emrinde çalışmak work under someone v.
konfeksiyonda çalışmak work in a clothing store v.
düzen içinde çalışmak work in order v.
düzen içinde çalışmak study in order v.
nefes almaya çalışmak gulp for air v.
nefes almaya çalışmak gasp for air v.
dergide çalışmak work in a magazine v.
gazetede çalışmak work in a newspaper v.
sınava çalışmak drum v.
çok çalışmak cram v.
çok çalışmak drum v.
özveri ile çalışmak work selflessly v.
özveri ile çalışmak work devotedly v.
özveriyle çalışmak work selflessly v.
asgari ücretle çalışmak work minimum wage v.
bir şey üzerinde çalışmak hard at something v.
geç saate kadar çalışmak work late v.
pazarları çalışmak work on sundays v.
bağımsız çalışmak work freelance v.
serbest çalışmak work freelance v.
yeni bir şey üzerinde çalışmak work on something new v.
yeni bir albüm üzerinde çalışmak work on a new album v.
birinin hayatını kontrol altına almaya çalışmak try to control one’s life v.
bir dava üstünde çalışmak work on a case v.
biraz para kazanmaya çalışmak try to make some money v.
bir butikte çalışmak work in a boutique v.
radyoloji'de çalışmak work in radiology v.
avukat olarak çalışmak work as a lawyer v.
birini zehirlemeye çalışmak try to poison someone v.
vücut çalışmak work out v.
bir şey üzerinde çok çalışmak work hard at something v.
bir şey için çalışmak labor for something v.
bir şey için çalışmak work for something v.
uzun saatler çalışmak work long hours v.
vakit kazanmaya çalışmak stall for time v.
zaman kazanmaya çalışmak stall for time v.
(bir şeyin) doğruluğuna inandırmaya çalışmak make someone believe that something is true v.
tüm gece çalışmak work all night v.
komik olmaya çalışmak try to be funny v.
bir sorunu çözmeye çalışmak try to solve a problem v.
bir problemi çözmeye çalışmak try to solve a problem v.
bir problemi çözmeye çalışmak address a problem v.
deney üzerinde çalışmak work on experiment v.
geçici işçi olarak çalışmak temp v.
özel bir hastanede çalışmak work in a private hospital v.
özel bir şirkette çalışmak work in a private company v.
...tedavisi alanında çalışmak work in the field of treatment v.
radyoda çalışmak work in radio v.
konuşması üstünde çalışmak work on one's speech v.
tarlada çalışmak work in the field v.
sahada çalışmak work in the field v.
bileklerini keserek intihar etmeye çalışmak slash one's wrists in a suicide attempt v.
bileklerini keserek intihar etmeye çalışmak slit one's wrists in a suicide attempt v.
bir grupta çalışmak play in a band v.
desteğini kazanmaya çalışmak woo v.
hükümet için çalışmak work for the government v.
bir şeyler yapmaya çalışmak try to do something v.
protokol müdürü olarak çalışmak emcee v.
takım olarak çalışmak work as a team v.
konuyu pekiştirmek için çeşitli materyaller aracılığıyla daha fazla çalışmak overlearn v.
avukat stajeri olarak çalışmak devil v.
yazar çırağı olarak çalışmak devil v.
ikinci bir işte çalışmak double v.
ikili takımlar halinde çalışmak work in two-man teams v.
kendi dinine çevirmeye çalışmak proselytise v.
çalışmak (bir beceriyi/ yeteneği geliştirmek için) practise v.
karar vermeyerek zaman kazanmaya çalışmak temporise v.
çalışmak (iş vb) labour v.
yapmaya çalışmak endeavour v.
iki işte birden çalışmak work two jobs v.
takım/ekip halinde çalışmak work as a team v.
bir takım gibi çalışmak work as a team v.
bir ekip gibi çalışmak work as a team v.