plan - Turco Inglés Diccionario
Historia

plan



Significados de "plan" en diccionario turco inglés : 52 resultado(s)

Inglés Turco
Common Usage
plan n. plan
plan v. planlamak
plan v. tasarlamak
General
plan n. usul
plan n. tasavvur
plan n. niyet
plan n. tertip
plan n. düşünce
plan n. yol
plan n. kroki
plan n. fikir
plan n. maksat
plan n. tasar
plan n. şema
plan n. tasarı
plan n. tarz
plan n. proje
plan n. plan
plan n. tasan
plan n. taslak
plan n. harita
plan n. program
plan n. tasarlama
plan n. göz ile nesne arasında görüş hattına dik duran düzlem
plan n. kabartmalı heykellerde tasarımdaki belirli figürleri yükselten düzlem
plan n. başarma yöntemi
plan n. prosedür
plan n. yol yordam
plan n. ödeme planı
plan n. ödeme yöntemi
plan v. plan çizmek
plan v. planlamak
plan v. düşünmek
plan v. düzenlemek
plan v. tertiplemek
plan v. plan yapmak
plan v. kurmak
plan v. plan kurmak
plan v. niyetlenmek
plan v. planını çizmek
plan v. tasarlamak
plan v. projesini yapmak
plan v. (ekonomik veya sosyal) düzenlemeler yapmak
Technical
plan n. plan
plan n. proje
plan n. taslak
Mechanic
plan n. makinenin üstten görünümü
Architecture
plan n. bina planı
Construction
plan n. konum planı
plan n. vaziyet planı
Linguistics
plan n. tasarım
Ottoman Turkish
plan n. tasavvur

Significados de "plan" en diccionario inglés turco : 72 resultado(s)

Turco Inglés
Common Usage
plan schedule n.
plan plan n.
General
plan blueprint n.
plan idea n.
plan project n.
plan designment n.
plan device n.
plan map n.
plan course n.
plan intention n.
plan scheme n.
plan platform n.
plan drawing n.
plan conspectus n.
plan programme n.
plan cadre n.
plan diagram n.
plan policy n.
plan design n.
plan proposal n.
plan program n.
plan scenario n.
plan arrangement n.
plan envisagement n.
plan blue print n.
plan setup n.
plan plan n.
plan schema n.
plan layout n.
plan make-up n.
plan casting n.
plan chart n.
plan plot n.
plan system n.
plan recipe n.
plan strategy n.
plan excogitation n.
plan lay n.
plan method n.
plan game n.
plan institute [obsolete] n.
plan conception n.
plan pack [obsolete] n.
plan plat n.
plan plat [obsolete] n.
plan cogitation [obsolete] n.
plan dodge n.
plan scd (schedule) n.
plan schematic n.
plan sked n.
plan steven [dialect] n.
plan systematics n.
Colloquial
plan bill of goods n.
Trade/Economic
plan proposition n.
Politics
plan chart n.
Industry
plan wireframe n.
Technical
plan layout n.
plan chart n.
plan plan n.
plan plot n.
plan system n.
plan blueprint n.
plan plat n.
Textile
plan layout n.
Medical
plan plane n.
Food Engineering
plan chart n.
Math
plan identity n.
Tobacco
plan survey n.
Military
plan device n.
Music
plan choregraphy n.
Abbreviation
plan sched (schedule) n.
Slang
plan dart [australia] n.

Significados de "plan" con otros términos en diccionario inglés turco: 500 resultado(s)

Turco Inglés
Common Usage
arka plan background n.
yerine getirmek (plan vb'ni) implement v.
General
geniş plan master shot n.
plan yapan kişi planner n.
plan yapma scheming n.
ön plan preplan n.
iyi hazırlanmış (plan) mature n.
plan yapan kimse plotter n.
ana plan master plan n.
gizli plan secret plan n.
ayrıntılı plan blueprint n.
ön plan forefront n.
plan yapan kimse planner n.
halkın tepkisini öğrenmek için bir plan hakkında verilen ön haber trial balloon n.
nazım plan yasası city planning law n.
geri plan rear n.
arka plan frame n.
yakın plan çekim close shot n.
sosyal plan social plan n.
plan yönetimi plan management n.
master plan master plan n.
geniş plan long shot n.
plan tahtası planning board n.
geri tepen plan boomerang n.
plan kağıdı blueprint paper n.
gizli plan plot n.
nazım plan tespiti determination of urban plan n.
yıllık plan annual plan n.
plan aşaması plan phase n.
haftalık plan weekly plan n.
temel plan basic plan n.
bütün plan whole plan n.
bütün plan entire plan n.
ikinci plan second plan n.
ayrıntılı plan detailed plan n.
geçici plan working plan n.
genel plan general plan n.
ön plan foreground n.
baş plan big close-up n.
uzun vadeli plan long-range plan n.
yanlış plan incorrect plan n.
orta plan middle shot n.
tarihi arka plan historical background n.
tarihsel arka plan historical background n.
taslak plan draft plan n.
soyut plan abstract plan n.
anahtar plan key plan n.
işlevsel arka plan functional background n.
karşı plan counterplan n.
yedek plan back up plan n.
yedek plan plan b n.
geri plan background n.
arka plan background n.
ayrıntılı plan detail n.
arka plan bilgisi veren kimse backgrounder n.
yakın plan close-up n.
ön plan pre-plan n.
arka plan ışığı background light n.
arka plan müziği background music n.
bağımsız plan independent schedule n.
arka plan bilgisi background knowledge n.
doğal afetlerde hayvanların korunması için oluşturulan plan animal disaster plan n.
arka plan taslağı background outline n.
tarihsel arka plan historical background n.
kendiyle ilgili bir şeye (başarı/plan) engel olma self-sabotage n.
kafeterya çalışanlarının seçebileceği ek faydalara ilişkin plan cafeteria plan n.
sonuca ulaşmak için yapılan plan, bulunan çare tactic n.
taslak plan cedule [obsolete] n.
plan çizelgesi cedule [obsolete] n.
yedek plan backup n.
amaçlanan süreç için yapılan plan ticket n.
arka plan base n.
(resmi ve halka açık olarak) plan bildirme unveiling n.
olası sonucu açısından değerlendirilen plan veya seçenek bet n.
hain plan malengine [obsolete] n.
cüretkar plan daring plan n.
akıllıca plan wisdom n.
hayali plan windmill [obsolete] n.
orta çağ avrupasında duvar halılarında kullanılan bol ve küçük çiçekli arka plan millefleur n.
geçici plan workup n.
güvenilmez plan bubble n.
aldatıcı plan bubble n.
arka plan hinterland n.
ayrıntılı plan model n.
kötü tasarlanmış plan mooncalf n.
ilk plan ground plan n.
temel plan ground plan n.
hileli plan guile n.
aşırı plan yapma overplanning n.
fazla plan kurma overplanning n.
kötü niyetli plan imagination [obsolete] n.
gerçekleşmeyecek siyasi plan impossibilism n.
imkansız plan impossibilism n.
imkansız plan destekçiliği impossibilism n.
olmayacak plan impossibilism n.
kötü veya yasadışı amaca ulaşmak için yapılan gizli plan connivence n.
aylık plan monthly plan n.
yakın plan çekim closeup n.
tutamaç veya arka plan olarak kullanılan ve çeşitli malzemelerden çıkarılan şekil veya tasarım cutout n.
kontra plan counter project n.
kontra plan counterproject n.
alternatif plan counterplan n.
bir plan için gerekli kaynakların yeterli olup olmadığını belirleyen faaliyet planı değerlendirme kriteri feasibility test n.
evrensel ölçüm için önerilen plan pantometry [dated] n.
iskoçya reformist kilisesinde bağışlardan yeterli pay almayı sağlayan bir plan plat [obsolete] n.
zayıf plan sandcastle n.
son plan final plan n.
taslakların derlenerek son hale getirildiği plan final plan n.
ilk plan foregame n.
hain plan practice n.
hain plan practice n.
hain plan practise n.
eski plan predeliberation n.
aldatıcı plan rort n.
arka plan wallpaper n.
gizli plan scheme n.
arka plan oluşturan karton mount n.
kafasında plan kurmak incubate v.
plan yapmak design v.
plan çıkarmak chart v.
bir plan veya sistemdeki ufak tefek pürüzleri düzeltmek work out the kinks v.
plan yapmak make a plan v.
plan üzerinde işaretlemek plot v.
suya düşmek (proje/plan) collapse v.
plan yapmak chart v.
kabaca plan yapmak draft v.
gizli plan kurmak compass v.
plan kurmak plan v.
başarılı olmak veya iyi bir şekilde sonuçlanmak (plan/proje vb) work out v.
yapmak (plan) set something on foot v.
yapmak (plan) hatch v.
başarılı olmak (plan/fikir) work v.
düzenlemek (bir plan vb'ni) work out v.
hazırlamak (kötü bir plan) brew v.
hazırlamak (bir plan vb'ni) work out v.
istenilen sonucu vermemek (plan) miscarry v.
plan yapmak plan v.
kurmak (plan, tuzak vb'ni) lay v.
plan yapmak scheme v.
plan çizmek plan v.
önceden plan yapmak plan ahead v.
gelecek için plan yapmak plan for future v.
plan bozulmak (plan) fail v.
plan bozulmak (plan) founder v.
plan bozulmak (plan) fall through v.
plan hazırlamak draw up a plan v.
plan hazırlamak prepare a plan v.
kararlılık, niyet, plan bildiren gelecek zaman yardımcı fiili shall v.
plan oluşturmak develop a plan v.
plan oluşturmak draw a plan v.
plan oluşturmak make a plan v.
plan yapmak conspire v.
plan çizmek design v.
plan çizmek draft v.
ilerisi için plan yapmak look ahead v.
yeni bir plan önerisinde bulunmak propose a new plan v.
yeni bir plan sunmak propose a new plan v.
plan çizmek draught v.
plan ortaya koymak set out a plan v.
geleceğe dair plan yapmak make plans for the future v.
plan taslağı çizmek outline a plan v.
(bir anlaşma, kanun, plan yahut politikayı) iptal etmek scrap v.
plan yapmak calendar v.
(fikir, plan) oluşturmak give birth v.
(fikir, plan) üretmek give birth v.
plan değiştirmek whiffle v.
(plan, kampanya) başlatmak break v.
plan sunmak motion v.
yeni plan oluşturmak replan v.
(dekoratif çalışmaya) arka plan vermek ground v.
aşırı plan yapmak overplan v.
fazla plan kurmak overplan v.
plan kurmak route v.
entrika amacıyla plan yapmak cleck v.
plan yapmak pencil v.
üzerine plan yapmak forelay [dialect] v.
'-e göre plan/hazırlık yapmak forelay [dialect] v.
daha çok plan yapmak outplan v.
daha çok plan yapmak outscheme v.
daha fazla plan yapmak outscheme v.
yanlış (fikir/plan) misguided adj.
plan ile ilgili schedular adj.
yetkili biri tarafından onaylanmamış (plan) uncleared adj.
yapılmamış (plan) unhatched adj.
(düzenleme, plan) mükemmel game-ball adj.
kuruluşun üyelerinin ortak karlarının, faydalarının, masraflarının ve sorumluluklarının olduğu (plan) mutual adj.
(siyasi avantaj elde etmek için) detaylı plan ve entrikalar ile karakterize olan byzantine adj.
(araç, plan) kaçışa ait getaway adj.
imkansız plan ile ilişkili impossibilist adj.
olmayacak plan ile ilgili impossibilist adj.
önceden plan yapan forehanded adj.
profesyonel eğitim için arka plan sunan subprofessional adj.
plan yaparak scheming adv.
plan aşamasında on paper adv.
(özellikle plan gibi özel bir şeyin) parçası veya sırdaşı in on prep.
Phrasals
plan yapmak cast about for (something) v.
(plan) suya düşmek go up v.
(proje/plan) güçlükle/belirsizlik içinde ilerlemek/devam etmek bump along v.
plan oluşturmak cast about for (something) v.
plan oluşturmak cast about v.
plan oluşturmak cast around v.
plan oluşturmak cast about for v.
plan hazırlamak/tasarlamak cast about for (something) v.
plan hazırlamak/tasarlamak cast about v.
plan hazırlamak/tasarlamak cast around v.
plan hazırlamak/tasarlamak cast about for v.
plan kurmak conspire against v.
üzerine plan yapmak plan on someone v.
üzerine plan yapmak plan on something v.
(plan) sarpa sarmak bump along v.
kabaca bir plan çıkartmak draft up v.
plan doğrultusunda ilerlemek go off v.
birine bir plan/teklif sunmak hit someone with something v.
(bir plan, yöntem) dahilinde çalışmak work to (something) v.
bir plan/program dahilinde çalışmak work to v.
detaylı plan/tasarım yapmak lay out v.
birini bir konu, plan, proje hakkında güncel tutmak keep in v.
bir şey olasılığını düşünerek plan yapmak allow for something v.
bir şey olasılığını düşünerek plan yapmak allow for something v.
(birine/bir şeye karşı) birlikte plan yapmak conspire against (something or someone) v.
birleşip (birine/bir şeye karşı) plan yapmak conspire against (something or someone) v.
( biriyle) birlikte plan yapmak conspire with (one) v.
(birine/bir şeye) karşı (biriyle) birlikte plan yapmak conspire with (someone) against (something or someone) v.
(birine/bir şeye) karşı (biriyle) plan yapmak conspire with (someone) against (something or someone) v.
(biriyle bir plan) düşünmek/yapmak cook up v.
(biriyle) bir plan düşünmek/yapmak cook something up (with someone) v.
(plan) dahil olmayı seçmek opt in v.
(bir şey) için plan yapmak/hazırlanmak look forward to (something) v.
için plan yapmak maneuver for v.
(bir şey) için plan yapmak maneuver for (something) v.
için plan yapmak plan for v.
için önceden plan yapmak plan for v.
-e göre plan/hazırlık yapmak plan on v.
-i hesaba katarak hazırlık/plan yapmak plan on v.
üzerinden plan/hazırlık yapmak plan on v.
üzerine plan yapmak plan on v.
plan çizmek/oluşturmak plot out v.
(biriyle) plan yapmak plot with (one) v.
(bir şeyi) elde etmek için komplo düzenlemek/gizli plan yapmak scheme for (something) v.
(bir şeye) ulaşmak için komplo kurmak/gizli plan yapmak scheme for (something) v.
(bir taktik/plan) uygulamak seize onto (something) v.
(bir taktik/plan) uygulamak seize on (something) v.
(bir taktik/plan) uygulamak seize upon (something) v.
Phrases
plan program yapmadan by ear adv.
plan yapmadan by guess and by God expr.
plan suya düştü the game is up expr.
Proverb
kul plan yapar allah gülermiş man plans and god laughs v.
insanlar plan yapar, kader köşede güler man plans and god laughs v.
Colloquial
başarısızlığa mahkum plan a house of cards n.
hayali plan air castle n.
hayali plan castle in spain n.
ölü doğmuş (plan/proje) a dead duck n.
sihirli bir plan a magical plan n.
bir grup insanın telefonla sık sık plan değişikliği yaparak ayarladığı esnek buluşma approximeeting n.
zekice yapılan plan fancy footwork n.
sahtekarca plan bill of goods n.
kabul edilebilir bir plan/fikir a (real) winner n.
ideal bir plan/fikir a (real) winner n.
makul/geçerli bir plan a (real) winner n.
uygun bir plan/fikir a (real) winner n.
gerçekten mükemmel/kusursuz bir plan (kinayeli) a (real) winner n.
bazen estetik ve manevi kaygıları para kazanmak için göz ardı eden çok karlı plan veya kurum money-machine n.
gizli plan lurk n.
sinsi plan lurk n.
uygulanabilir plan starter n.
birine bir fikir/plan sunmak lay something on someone v.
bir plan yapmamak leave open v.
bir zaman dilimi için bir plan yapmayarak boş bırakmak leave open v.
bir zaman/tarih için bir plan yapmamak leave something open v.
bir zaman dilimi/tarih için bir plan yapmayarak boş bırakmak leave something open v.
(bir plan ya da fikir) ters gitmek be (all) shot to hell v.
(plan) suya düşmek be (all) shot to hell v.
ince elenmiş sık dökünmüş (fikir, plan, eylem) watertight adj.
güzel bir plan (that) sounds like a plan expr.
Idioms
sonuca varmayacak olan plan/gelişme road to nowhere n.
sonuca varmayacak olan plan/gelişme a road to nowhere n.
aklının ucundan geçmeyen plan/beklenti gleam in (one's) eye n.
aklının ucundan geçmeyen plan/beklenti twinkle in (one's) eye n.
beyhude olan plan/gelişme road to nowhere n.
beyhude olan plan/gelişme a road to nowhere n.
bir ilerleme kaydetmeyen plan/gelişme road to nowhere n.
bir ilerleme kaydetmeyen plan/gelişme a road to nowhere n.
plan değişikliği a change of tack n.
bir gelişim göstermeyen plan/gelişme road to nowhere n.
bir gelişim göstermeyen plan/gelişme a road to nowhere n.
fiyaskoyla sonuçlanacak durum/fikir/plan disaster area n.
sonuçları beklendiği kadar yarar getirmeyebilecek riskli plan/girişim a bridge too far n.
yarardan çok zarar getiren plan/girişim a bridge too far n.
(plan) bozulma/altüst olma a hair in the butter n.
yakın plan close up n.
bir diğerine göre daha üstün plan, fikir veya öneri a trick worth two of (something) [obsolete] n.
çok daha iyi bir plan veya önlem a trick worth two of that n.
kendi sınırlarını aşan bir plan/eylem a bridge too far n.
gerçekçi olmayan bir plan a bridge too far n.
çok tehlikeli iş, plan ya da işlem high-wire act n.
belirli bir amaca ulaşmak için yapılan plan a game plan n.
zayıf/güvenilmeyecek bir plan a house of cards n.
sağlam olmayan bir plan a house of cards n.
kolayca dağılıp gidecek bir plan a house of cards n.
temelsiz bir plan a house of cards n.
abartılmış/fos bir plan a house of cards n.
pamuk ipliğine bağlı bir plan a house of cards n.
geri plan back burner n.
arka plan back burner n.
ikinci plan back burner n.
seçimi kazanıp kazanmayacağı belli olmadan plan/hazırlık yapmaya başlamak measure for drapes v.
(entrika amacıyla) plan yapmak hatch a plan v.
(plan) suya düşmek go down the plughole v.
(plan) suya düşürmek knock the bottom out of something v.
üstünkörü plan yapmak reckon without one's host v.
(plan vb.) suya düşmek go pear-shaped v.
(plan vb) yıkılmak lie in ruins v.
ortada fol yok yumurta yokken hazırlık/plan yapmak (özellikle seçim zamanı) measure for drapes v.
ortada fol yok yumurta yokken hazırlık/plan yapmak (özellikle seçim zamanı) measure the drapes v.
(proje, plan) iptal edilmenin eşiğinde olmak be for the chop v.
(proje, plan) sonlandırılmak üzere olmak be for the chop v.
(proje, plan) son verilecekler arasında yer almak be for the chop v.
bir şey elde etmek için bir plan yapmak work (one's) ticket v.
plan tersine dönmek/ters gitmek blow up in your face v.
plan altüst olmak blow up in your face v.
hesap/plan tutmamak blow up in your face v.
plan suya düşmek blow up in your face v.
plan tersine dönmek/ters gitmek explode in your face v.
plan altüst olmak explode in your face v.
hesap/plan tutmamak explode in your face v.
plan suya düşmek explode in your face v.
(birini/bir şeyi) bir plan yaparak elde etmeye çalışmak make a play for (someone or something) v.
bir şeyi bir plan yaparak elde etmeye çalışmak make a play for something v.
çürütülebilir (plan) full of holes adj.
iyi hazırlanmamış (plan vb) half-baked adj.
zayıf (plan) full of holes adj.
plan yapmadan by guess and by golly expr.
plan yapmadan by guess and by gosh expr.
gizli plan up (one's) sleeve expr.
cepteki plan up (one's) sleeve expr.
ihtiyaç durumunda devreye sokulacak plan up (one's) sleeve expr.
gizli plan up your sleeve expr.
cepteki plan up your sleeve expr.
ihtiyaç durumunda devreye sokulacak plan up your sleeve expr.
gizli plan up (one's) sleeve expr.
cepteki plan up (one's) sleeve expr.
ihtiyaç durumunda devreye sokulacak plan up (one's) sleeve expr.
gizli plan something in the wind expr.
plan yapmadan by guess or by golly expr.
gizli plan up sleeve expr.
cepteki plan up sleeve expr.
Speaking
o kadar plan yaptık we've all got plans expr.
plan ne? what's the plan? expr.
plan nedir? what's the plan? expr.
Trade/Economic
arka plan belgesi background paper n.
arka plan bilgi background information n.
beş yıllık plan five-year plan n.
beş yıllık plan five year plan n.
bir yıllık plan one-year plan n.
çok aşamalı plan multi-generational plan n.
çok aşamalı plan multi generation plan n.
ekonomik plan economic plan n.
finansal plan financial planning n.
gerçek, geçerli proje, program, plan bona fide scheme n.
hisse edinme hakkına ilişkin plan share option plan n.
iş yerinin iç plan veya düzeni layout n.
işçilerin çalıştıkları şirketin hisse senetlerini satın almalarına yönelik bir plan employee stock option plan n.
kısmi plan partial plan n.
kısa dönemli mali plan medium term financial plan n.
mali plan finance plan n.
mali plan financing plan n.
mali plan financial plan n.
nazım plan bürosu master plan bureau n.
nazım plan master plan n.
plan uygulaması plan implementation n.
sabit komisyonlu plan straight-commission plan n.
sistematik plan systematic design n.
senelik plan yearly plan n.
stratejik plan strategic plan n.
topluluklar için new deal plan köprüsü the bridge new deal for communities n.
üst yönetimin planlarını uygulamak üzere ayrıntılı plan ve süreçler geliştiren yöneticiler middle management n.
uzun vadeli plan long-term plan n.
üst düzey plan high level plan n.
yıllık plan yearly plan n.
plan yapmak lay a scheme v.
stratejik plan oluşturmak form a strategic plan v.
Law
dolandırıcılık amacıyla yapılmış plan bubble n.
gizli plan confederacy n.
gizli plan conspiracy n.
kötü niyetle plan yapma malicious mischief n.
(suç işlemek amacıyla) önceden tasarlanmış plan premeditated design n.
Politics
büyük plan grand design n.
bilginin kullanımı ve dağıtımına yönelik plan plan for using and disseminating knowledge n.
detaylı plan blueprint n.
gizli plan conspiracy n.
gizli plan secret plot n.
kadın erkek eşitliğini ana plan ve politikalara yerleştirme yaklaşımı gender mainstreaming n.
mali plan fiscal plan n.
meclis plan ve bütçe komisyonu parliament's planning and budget commission n.
meclis plan ve bütçe alt komisyonu parliament's planning and budget sub- commission n.
ulusal plan national plan n.
Institutes
bütçe, özel hesap, plan proje ve idari işleri dairesi department of budget, private account, plans and projects and administrative affairs n.
genel plan ve prensipler dairesi department of general planning and policies n.
genel plan ve koordinasyon şube müdürlüğü section of general planning and coordination n.
plan ve bütçe komisyonu committee on planning and budget n.
plan koordinasyon ve idari şubesi section of plan, coordination and administration n.
plan koordinasyon ve iletişim şubesi section of plan, coordination and communication n.
plan, yönetim ve koordinasyon şubesi section of plan, management and coordination n.
plan ve mali yönetim şubesi section of plan and financial management n.
plan ve proje şubesi section of plan and project n.
Industry
çalışanların vergi öncesi maaşlarını vergi ertelemeli emeklilik planına koymalarını öngören plan salary reduction plan n.
plan ve uygulamaların idare ve denetiminden sorumlu (yönetim) middle adj.
çalışanları mali olarak ödüllendiren (plan) gainsharing adj.
Media
reklamlı plan ad-supported plan n.
Technical
arka plan sinyali background signal n.
ana plan çizimleri outline drawings n.
arka plan uygulaması background application n.
ana plan master plan n.
anahtar plan key plan n.
beklenmedik durum plan contingency plan n.
bölgesel plan regional plan n.
damatahtası plan grid plan n.
dikey plan vertical plane n.
eğik plan canted shot n.
geniş plan long shot n.
grafik plan graphical plan n.
geri plan radyasyonu background radiation n.
grafik plan graphic plan n.
geri plan gürültüsü background noise n.
göğüs plan close-up n.
genel plan general plan n.
geri plan çıkarımı background subtraction n.
kontak plan ladder plan n.
master plan master plan n.
nazım plan master plan n.
omuz plan close-up n.
örnek plan pilot-scheme n.
ön plan foreground n.
plan görünüş ve kesitler plan view and sections n.
plan görünüş plan view n.
plan yapan kişi plotter n.
plan temeli blueprint n.
sagital plan sagittal plane n.
serbest plan open plan n.
teknik plan design n.
tasdikli plan approved plan n.
temel plan master plan n.
uzak plan long shot n.
yatay plan horizontal plan n.
farklı renkte arka plan üzerine büyük kareler oluşturmuş ince çizgilerden oluşan desen windowpane n.
Computer
arka plan görevlerini gerçekleştiren bilgisayar programı back-end n.
arka plan verileri background data n.
arka plan işlemleri background processing n.
arka plan uygulaması background application n.
arka plan özellikleri background features n.
açık arka plan open background n.
arka plan backplane n.
arka plan backspace n.
arka plan baskı background printing n.
arka plan dolgusu background fill n.
arka plan görüntüsü background image n.
arka plan rengi background color n.
arka plan rengi backcolor n.
arka plan rengi back color n.
arka plan rengi background colour n.
arka plan sesi (web sitesi vb) background sound n.
arka plan sesi [web sitesi vb] background sound n.
arka plan stili back style n.
bütünleşmiş plan integrated plan n.
doğal arka plan konsantrasyonu natural background concentration n.
geri plan işlemi background processing n.
geri plan background n.
ön plan foreground n.
plan dosyası plan file n.
zemin/arka plan rengi fill/back color n.
(bilgisayar oyunlarında) üç boyutlu oyun alanının etrafına gökyüzü gibi arka plan yerleştirmek için kullanılan küp skybox n.
arka plan background adj.
arka plan açık background open expr.
plan oluştur create a plan expr.
Informatics
görüntü arka-planı display background n.
geri plan yordamı daemon n.
ön plan spotlight n.
Telecom
arka plan renk iptali background color cancellation n.
arka plan erişim sınıfı access category-background n.
arka plan gürültüsü background noise n.
kuzey amerika numaralandırma plan yönetimi north american numbering plan administration n.
mesken numaralandırma plan alanı home numbering plan area n.
Television
eğik plan canted shot n.
(renkli televizyonda) renkli arka plan yerine farklı bir arka planın yerleştirildiği özel bir efekt chromakey n.
(renkli televizyonda) renkli arka plan yerine farklı bir arka planın yerleştirildiği özel bir efekt colour separation overlay n.
(televizyon sahnesinde) arka plan oleo n.
Architecture
göz alıcı düzen/yerleşim/plan eye-catching layout n.
ızgara plan grid plan n.
ızgara plan grid street plan n.
ızgara plan gridiron plan n.
mimari plan architectural plan n.
(oda, bina) açık plan open-plan adj.
Construction
ana plan master plan n.
ana plan general plan n.
ayrıntılı plan layout plan n.
ayrıntılı plan site plan n.
genel plan general layout n.
plan ve çizim plan and drawing n.
Dyeing
dumansı arka plan rengi smoke n.
Automotive
arka plan aydınlatma/ışık/ışığı dengeleme backlight compensation n.