|
Kategori |
Türkçe |
İngilizce |
|
General |
|
1 |
Genel |
çok pis ve düzensiz yer |
sty i.
|
|
2 |
Genel |
düzensiz karışım |
jumble i.
|
|
3 |
Genel |
düzensiz kıyafet |
disarray i.
|
|
4 |
Genel |
düzensiz çizgi |
streak i.
|
|
5 |
Genel |
kentin düzensiz yayılması |
urban sprawl i.
|
|
6 |
Genel |
düzensiz kalabalık |
rout i.
|
|
7 |
Genel |
sistemlerde düzensiz davranış |
chaotic behavior in systems i.
|
|
8 |
Genel |
düzensiz kalp atışı |
palpitation i.
|
|
9 |
Genel |
düzensiz kalabalık |
rabble i.
|
|
10 |
Genel |
düzensiz desenler |
irregular patterns i.
|
|
11 |
Genel |
düzensiz uyku |
irregular sleep i.
|
|
12 |
Genel |
düzensiz beslenme |
irregular eating habit i.
|
|
13 |
Genel |
düzensiz çoğul i̇sim |
irregular plural noun i.
|
|
14 |
Genel |
düzensiz fiiller |
irregular verbs i.
|
|
15 |
Genel |
düzensiz fiil |
irregular verb i.
|
|
16 |
Genel |
düzensiz kalabalık |
rabble-rout i.
|
|
17 |
Genel |
düzensiz kalabalık |
rabbler i.
|
|
18 |
Genel |
üniversiteye veya mahkemeye düzensiz olarak, bir süreliğine katılan kimse |
term-trotter [brit] i.
|
|
19 |
Genel |
zor ve düzensiz ilerleme |
toddle i.
|
|
20 |
Genel |
düzensiz olma |
troubledness i.
|
|
21 |
Genel |
düzensiz kalabalık |
attroopment i.
|
|
22 |
Genel |
bankacılık hizmetlerini düzensiz kullanan kimse |
underbanked i.
|
|
23 |
Genel |
düzensiz aralıklarla olma |
unregularity i.
|
|
24 |
Genel |
(kuyumculukta) genellikle düzensiz şekilde olan ince ve düz kesilmiş elmas |
lasque i.
|
|
25 |
Genel |
evrenden önce var olduğuna inanılan düzensiz ve biçimsiz madde |
matter [obsolete] i.
|
|
26 |
Genel |
duyu ile edinilen düzensiz deneyimin toplamı |
manifold i.
|
|
27 |
Genel |
düzensiz ve taşkın şey |
broth i.
|
|
28 |
Genel |
düzensiz kalabalık |
horde i.
|
|
29 |
Genel |
düzensiz hareket tarzı |
misproceeding i.
|
|
30 |
Genel |
düzensiz kıpırdama, sarsılma veya titreme hareketi |
motion i.
|
|
31 |
Genel |
düzensiz yığın |
rickle i.
|
|
32 |
Genel |
düzensiz öbek |
rickle i.
|
|
33 |
Genel |
düzensiz istif |
rickle i.
|
|
34 |
Genel |
kısa düzensiz hareket |
chop i.
|
|
35 |
Genel |
düzensiz arazinin alanını hesaplamak için ölçümde ana hatta dik ölçülen kısa mesafe |
offset i.
|
|
36 |
Genel |
düzensiz kimse |
roarer [obsolete] i.
|
|
37 |
Genel |
düzensiz kalabalık |
ru bible i.
|
|
38 |
Genel |
şekli düzensiz inci |
baroque i.
|
|
39 |
Genel |
düzensiz yaşam |
irregular life i.
|
|
40 |
Genel |
düzensiz uzunlukta kesilmiş şeritler |
cut i.
|
|
41 |
Genel |
düzensiz uzunlukta kesilmiş pipetler |
cut i.
|
|
42 |
Genel |
düzensiz büyüklük ve şekildeki sert şeker |
cuts i.
|
|
43 |
Genel |
düzensiz kadın |
dolly [dialect] [uk] i.
|
|
44 |
Genel |
düzensiz kimse |
irregular i.
|
|
45 |
Genel |
düzensiz şey |
irregular i.
|
|
46 |
Genel |
düzensiz kimse |
irregularist i.
|
|
47 |
Genel |
düzensiz şey |
irregularity i.
|
|
48 |
Genel |
düzensiz şekil |
irregularity i.
|
|
49 |
Genel |
düzensiz kimse |
pandemonian i.
|
|
50 |
Genel |
düzensiz kumaş yüzeyi |
pebble i.
|
|
51 |
Genel |
düzensiz kalabalık |
pellmell i.
|
|
52 |
Genel |
düzensiz çizgi |
scriggle i.
|
|
53 |
Genel |
düzensiz kalabalık |
scrum i.
|
|
54 |
Genel |
düzensiz kalabalık |
scrummage i.
|
|
55 |
Genel |
tuhaf ve düzensiz yürüyüş |
shambling i.
|
|
56 |
Genel |
büyük bir şeyden alınan düzensiz parça |
snag i.
|
|
57 |
Genel |
düzensiz dağılmış grup |
sprawl i.
|
|
58 |
Genel |
düzensiz şey |
strew i.
|
|
59 |
Genel |
düzensiz hareket etmek |
fluctuate f.
|
|
60 |
Genel |
düzensiz bir şekilde doldurmak |
clutter f.
|
|
61 |
Genel |
düzensiz bir şekilde etrafa dağılmış olmak |
straggle f.
|
|
62 |
Genel |
düzensiz olmak |
be out of order f.
|
|
63 |
Genel |
düzensiz bir şekilde karıştırmak |
jumble f.
|
|
64 |
Genel |
düzensiz bir biçimde yayılmak |
straggle f.
|
|
65 |
Genel |
düzensiz bir şekilde hareket etmek |
rangle [obsolete] f.
|
|
66 |
Genel |
(saçı) düzensiz veya kötü kesmek |
notch [obsolete] f.
|
|
67 |
Genel |
ufak ve düzensiz ilerlemeler kaydetmek |
toddle f.
|
|
68 |
Genel |
düzensiz bir şekilde sarkmak |
traipse f.
|
|
69 |
Genel |
düzensiz hareket etmek |
zig f.
|
|
70 |
Genel |
düzensiz hale getirmek |
jam f.
|
|
71 |
Genel |
düzensiz hale getirmek |
unstring f.
|
|
72 |
Genel |
düzensiz hareket etmek |
zag f.
|
|
73 |
Genel |
düzensiz hareket etmek |
zed [rare] f.
|
|
74 |
Genel |
kısa ve düzensiz hareketler yapmak |
blip f.
|
|
75 |
Genel |
kısa ve düzensiz hareketlerle ilerlemek |
blip f.
|
|
76 |
Genel |
düzensiz hale gelmek |
wrinkle f.
|
|
77 |
Genel |
(kalp) düzensiz ritimle atmak |
bongo f.
|
|
78 |
Genel |
özellikle düzensiz şekilde birbirine karıştırmak |
mishmash f.
|
|
79 |
Genel |
düzensiz yerleştirmek |
misorder f.
|
|
80 |
Genel |
düzensiz şekilde yürümek (boynuzlu av hayvanı) |
misprint f.
|
|
81 |
Genel |
düzensiz ayak izleri bırakmak (boynuzlu av hayvanı) |
misprint f.
|
|
82 |
Genel |
(ok) düzensiz bir şekilde gitmek |
gad f.
|
|
83 |
Genel |
(düzensiz) hareket etmek |
operate f.
|
|
84 |
Genel |
düzensiz yaşamak |
operate f.
|
|
85 |
Genel |
düzensiz hareket etmek |
roar f.
|
|
86 |
Genel |
düzensiz hale gelmek |
disform f.
|
|
87 |
Genel |
düzensiz şekilde tahliye etmek |
disgorge f.
|
|
88 |
Genel |
düzensiz hale gelmek |
disorder f.
|
|
89 |
Genel |
düzensiz hale getirmek |
disrout f.
|
|
90 |
Genel |
düzensiz ve azar azar dağılmak |
dribble f.
|
|
91 |
Genel |
düzensiz hareket etmek |
pendulate f.
|
|
92 |
Genel |
düzensiz şekilde davranmak |
flap f.
|
|
93 |
Genel |
düzensiz büyümek |
scramble f.
|
|
94 |
Genel |
düzensiz dağılmak |
scramble f.
|
|
95 |
Genel |
düzensiz hale getirmek |
snafu f.
|
|
96 |
Genel |
düzensiz yayılmak |
sprawl f.
|
|
97 |
Genel |
düzensiz gelişmek |
sprawl f.
|
|
98 |
Genel |
düzensiz hareket etmek |
squib f.
|
|
99 |
Genel |
düzensiz dikmek |
stagger f.
|
|
100 |
Genel |
düzensiz hareketli |
jerkier s.
|
|
101 |
Genel |
kirli ve düzensiz (yer) |
slatternly s.
|
|
102 |
Genel |
düzensiz (kalp atışı vb) |
arrhythmic s.
|
|
103 |
Genel |
bozuk ve düzensiz |
herky jerky s.
|
|
104 |
Genel |
sıraları düzensiz |
uncoursed s.
|
|
105 |
Genel |
giyinişi düzensiz/dağınık |
blowsy s.
|
|
106 |
Genel |
düzensiz görünen |
untidy-looking s.
|
|
107 |
Genel |
(soluk) düzensiz |
catchy s.
|
|
108 |
Genel |
düzensiz biçimde yayılan |
rambling s.
|
|
109 |
Genel |
düzensiz şekilde genişleyen |
rambling s.
|
|
110 |
Genel |
düzensiz yanıp sönen |
uncertain s.
|
|
111 |
Genel |
bankacılık hizmetlerini düzensiz kullanan |
underbanked s.
|
|
112 |
Genel |
düzensiz (kimse) |
unorganised s.
|
|
113 |
Genel |
düzensiz (kimse) |
unorganized s.
|
|
114 |
Genel |
düzensiz biçimli |
baroque s.
|
|
115 |
Genel |
düzensiz ve kontrol edilemez (hareket) |
errant s.
|
|
116 |
Genel |
kısa ve düzensiz aralıklarla olan |
spasmodic s.
|
|
117 |
Genel |
üzerinde düzensiz şekilli benekler olan |
blotched s.
|
|
118 |
Genel |
düzensiz ilerleyen |
herky-jerky s.
|
|
119 |
Genel |
(arazi) düzensiz |
broken s.
|
|
120 |
Genel |
(at) düzensiz nefes alan |
broken-winded s.
|
|
121 |
Genel |
kontrolsüz ve düzensiz |
hog-wild s.
|
|
122 |
Genel |
kanunsuz, mantıksız, düzensiz veya isyankar bir kalabalığa ait |
mob s.
|
|
123 |
Genel |
kanunsuz, mantıksız, düzensiz veya isyankar bir kalabalıkla ilgili |
mob s.
|
|
124 |
Genel |
düzensiz aralıklarla kesilip devam eden |
on-again, off-again [us] s.
|
|
125 |
Genel |
zikzak ve düzensiz çizgili |
rivose s.
|
|
126 |
Genel |
sıra dışı ve düzensiz görünen |
disharmonic s.
|
|
127 |
Genel |
düzensiz hale getirilmiş |
dislocated s.
|
|
128 |
Genel |
düzensiz şekilli ve rastgele kesilmiş taşlardan oluşan |
incertum s.
|
|
129 |
Genel |
kenarları derin, keskin ve düzensiz çentikli olan |
incised s.
|
|
130 |
Genel |
düzensiz davranan |
instable s.
|
|
131 |
Genel |
düzensiz biçimli |
dithyrambic s.
|
|
132 |
Genel |
düzensiz koyu ve açık bölgeleri olan |
cloudy s.
|
|
133 |
Genel |
şeklen düzensiz |
difform s.
|
|
134 |
Genel |
sırasız ve düzensiz |
inconsecutive s.
|
|
135 |
Genel |
(edebi tarz veya ürün) incelikten yoksun ve düzensiz |
incult s.
|
|
136 |
Genel |
düzensiz yüzeyli |
pebbled s.
|
|
137 |
Genel |
(yüzey) düzensiz |
pebbly s.
|
|
138 |
Genel |
düzensiz kesimli |
premorse s.
|
|
139 |
Genel |
düzensiz kırpılan |
premorse s.
|
|
140 |
Genel |
düzensiz kesilen |
premorse s.
|
|
141 |
Genel |
düzensiz kenarlı |
praemorse s.
|
|
142 |
Genel |
düzensiz ve birbirine uzak duran |
scattering s.
|
|
143 |
Genel |
düzensiz ve birbirinden ayrı konmuş |
scattering s.
|
|
144 |
Genel |
düzensiz aralıklarla olan |
scattering s.
|
|
145 |
Genel |
kısmen düzensiz |
semichaotic s.
|
|
146 |
Genel |
hafifçe ve düzensiz şekilde titreyen |
shivering s.
|
|
147 |
Genel |
düzensiz biçimi olan |
free-form s.
|
|
148 |
Genel |
düzensiz yayılan |
sprawly s.
|
|
149 |
Genel |
düzensiz aralıklı |
staggered s.
|
|
150 |
Genel |
düzensiz bir biçimde |
aberrantly zf.
|
|
151 |
Genel |
düzensiz bir şekilde |
sporadically zf.
|
|
152 |
Genel |
düzensiz bir biçimde |
crankily zf.
|
|
153 |
Genel |
düzensiz hareketlerle |
jerkily zf.
|
|
154 |
Genel |
düzensiz bir şekilde |
disorganizedly zf.
|
|
155 |
Genel |
düzensiz bir şekilde |
atypically zf.
|
|
156 |
Genel |
her tarafa düzensiz |
every which way zf.
|
|
157 |
Genel |
düzensiz bir şekilde |
fitfully zf.
|
|
158 |
Genel |
düzensiz bir şekilde |
waywardly zf.
|
|
159 |
Genel |
düzensiz bir şekilde |
anomalously zf.
|
|
160 |
Genel |
düzensiz aralıklarla kesilen ve devam eden |
on again and off again zf.
|
|
161 |
Genel |
düzensiz bir şekilde |
irregularly zf.
|
|
162 |
Genel |
düzensiz surette |
spasmodically zf.
|
|
163 |
Genel |
düzensiz surette |
irregularly zf.
|
|
164 |
Genel |
düzensiz bir şekilde |
spasmodically zf.
|
|
165 |
Genel |
düzensiz surette |
fitfully zf.
|
|
166 |
Genel |
düzensiz surette |
sporadically zf.
|
|
167 |
Genel |
düzensiz bir şekilde |
inconsistently zf.
|
|
168 |
Genel |
düzensiz bir şekilde |
spottily zf.
|
|
169 |
Genel |
düzensiz bir şekilde |
in piecemeal fashion zf.
|
|
170 |
Genel |
düzensiz biçimde |
uncoordinatedly zf.
|
|
171 |
Genel |
düzensiz bir şekilde |
unevenly zf.
|
|
172 |
Genel |
düzensiz bir şekilde |
jaggedly zf.
|
|
173 |
Genel |
düzensiz görünerek |
jaggedly zf.
|
|
174 |
Genel |
düzensiz bir şekilde |
jumblingly zf.
|
|
175 |
Genel |
düzensiz bir şekilde |
willy zf.
|
|
176 |
Genel |
düzensiz olarak |
hugger-mugger zf.
|
|
177 |
Genel |
düzensiz bir şekilde |
mobbishly zf.
|
|
178 |
Genel |
dürtüsel ve düzensiz bir şekilde |
by fits zf.
|
|
179 |
Genel |
düzensiz biçimde |
desultorily zf.
|
|
180 |
Genel |
düzensiz bir şekilde |
hither and thither zf.
|
|
181 |
Genel |
düzensiz bir şekilde |
off key zf.
|
|
182 |
Genel |
düzensiz bir şekilde |
off-key zf.
|
|
183 |
Genel |
düzensiz şekilde |
disorderly zf.
|
|
184 |
Genel |
düzensiz şekilde |
disordinately [obsolete] zf.
|
|
185 |
Genel |
düzensiz ve birbirinden uzak şekilde |
scatteringly zf.
|
|
186 |
Genel |
düzensiz aralıklarla |
scatteringly zf.
|
|
187 |
Genel |
düzensiz durum anlamına gelen ön ek |
par- ök.
|
|
Phrasals |
|
188 |
Öbek Fiiller |
daha düzensiz bir hale geçmek |
dissolve into f.
|
|
189 |
Öbek Fiiller |
zihninde düzensiz bir şekilde var olmak |
jostle around f.
|
|
190 |
Öbek Fiiller |
düzensiz ilerlemek |
muddle along f.
|
|
Phrases |
|
191 |
İfadeler |
düzensiz dağılmış |
ever which way expr.
|
|
192 |
İfadeler |
düzensiz dağılmış |
every which where expr.
|
|
193 |
İfadeler |
düzensiz olarak |
on an irregular basis expr.
|
|
Colloquial |
|
194 |
Konuşma Dili |
kasten yapılmış dağınık ve düzensiz giyim tarzı |
grunge i.
|
|
195 |
Konuşma Dili |
kasten yapılmış dağınık ve düzensiz giyim tarzı |
grunch i.
|
|
196 |
Konuşma Dili |
düzensiz şey |
horror show i.
|
|
197 |
Konuşma Dili |
düzensiz yığın |
hurrah's nest i.
|
|
198 |
Konuşma Dili |
düzensiz yer |
brothel [australia] i.
|
|
199 |
Konuşma Dili |
düzensiz şeyler |
mish-mash i.
|
|
200 |
Konuşma Dili |
bir grup çalışanın çalışma koşullarını iyileştirmek için hayata geçirdiği düzensiz uygulamalar |
spanish customs i.
|
|
201 |
Konuşma Dili |
bir grup çalışanın çalışma koşullarını iyileştirmek için hayata geçirdiği düzensiz uygulamalar |
spanish practices i.
|
|
202 |
Konuşma Dili |
düzensiz bir şekilde çalışmak |
operate f.
|
|
203 |
Konuşma Dili |
düzensiz olarak |
on and off expr.
|
|
204 |
Konuşma Dili |
düzensiz aralıklarla |
on and off expr.
|
|
205 |
Konuşma Dili |
düzensiz yer/durum |
it's a zoo expr.
|
|
206 |
Konuşma Dili |
düzensiz yer/durum |
what a zoo expr.
|
|
Idioms |
|
207 |
Deyim |
(oda vb. gibi) karman çorman ve düzensiz yer |
a disaster area i.
|
|
208 |
Deyim |
düzensiz şeyler |
mish-mosh i.
|
|
209 |
Deyim |
düzensiz tekne |
rag bagger i.
|
|
210 |
Deyim |
düzensiz teknede seyahat eden kimse |
rag bagger i.
|
|
211 |
Deyim |
havalı/tarz ama düzensiz herif |
beau-nasty [obsolete] i.
|
|
212 |
Deyim |
karman çorman/düzensiz/başa çıkılamaz hale getirmek |
get something into a mess f.
|
|
213 |
Deyim |
düzensiz görünmek |
look as if (one) has been pulled through a hedge backward f.
|
|
214 |
Deyim |
düzensiz görünmek |
look as if (one) has been pulled through a hedge backwards f.
|
|
215 |
Deyim |
düzensiz olmak |
be out of square f.
|
|
216 |
Deyim |
düzensiz görünmek |
look a sight f.
|
|
217 |
Deyim |
düzensiz olmak |
look a sight [old-fashioned] [uk] f.
|
|
218 |
Deyim |
düzensiz görünmek |
look like (one) has been pulled through a hedge backward f.
|
|
219 |
Deyim |
düzensiz görünmek |
look like (one) has been pulled through a hedge backwards f.
|
|
220 |
Deyim |
düzensiz bir şekilde hareket etmek |
run off in all directions f.
|
|
221 |
Deyim |
düzensiz olmak |
be out of fix f.
|
|
222 |
Deyim |
kontrolsüz/düzensiz bir şekilde hareket etmek/davranmak |
be running around like a headless chicken [uk] f.
|
|
223 |
Deyim |
kontrolsüz/düzensiz bir şekilde hareket etmek/davranmak |
be running around like a chicken with its head cut off [us] f.
|
|
224 |
Deyim |
çok düzensiz |
all over the place s.
|
|
225 |
Deyim |
çok düzensiz |
all over the place s.
|
|
226 |
Deyim |
düzensiz bir tempo ile |
by fits and starts expr.
|
|
227 |
Deyim |
düzensiz surette |
by fits and starts expr.
|
|
228 |
Deyim |
düzensiz bir şekilde |
in fits and starts expr.
|
|
229 |
Deyim |
düzensiz surette |
in fits and starts expr.
|
|
230 |
Deyim |
düzensiz bir şekilde |
by fits and starts expr.
|
|
231 |
Deyim |
gayet düzensiz bir şekilde |
by fits and starts expr.
|
|
232 |
Deyim |
düzensiz biçimde |
all over the place like a mad woman's custard [uk] expr.
|
|
233 |
Deyim |
düzensiz aralıklarla |
fits and starts expr.
|
|
234 |
Deyim |
düzensiz bir şekilde |
fits and starts expr.
|
|
235 |
Deyim |
düzensiz bir tempo ile |
fits and starts expr.
|
|
Speaking |
|
236 |
Konuşma |
o çok düzensiz |
she is so untidy expr.
|
|
237 |
Konuşma |
o çok düzensiz |
he is so untidy expr.
|
|
Trade/Economic |
|
238 |
Ticaret/Ekonomi |
düzensiz ekonomi |
irregular economy i.
|
|
239 |
Ticaret/Ekonomi |
düzensiz kayıt |
irregular entry i.
|
|
240 |
Ticaret/Ekonomi |
düzensiz düzenleme |
disarrangement i.
|
|
241 |
Ticaret/Ekonomi |
düzensiz istihdam |
irregular employment i.
|
|
242 |
Ticaret/Ekonomi |
düzensiz borç |
floating debt i.
|
|
243 |
Ticaret/Ekonomi |
düzensiz borç |
floating liability i.
|
|
244 |
Ticaret/Ekonomi |
düzensiz çalışan yer |
cowboy i.
|
|
245 |
Ticaret/Ekonomi |
düzensiz hareket eden |
acyclical s.
|
|
246 |
Ticaret/Ekonomi |
düzensiz fiyat hareketleriyle karakterize olan (piyasa) |
mixed s.
|
|
247 |
Ticaret/Ekonomi |
fiyatların düzensiz olduğu (piyasa) |
irregular s.
|
|
Law |
|
248 |
Hukuk |
düzensiz göçmen |
irregular migrant i.
|
|
249 |
Hukuk |
düzensiz yer değiştirenler |
irregular movers i.
|
|
250 |
Hukuk |
düzensiz gelir |
obvention i.
|
|
Politics |
|
251 |
Siyasal |
düzensiz göç |
irregular migration i.
|
|
252 |
Siyasal |
düzensiz yer değiştirenler |
irregular movers i.
|
|
253 |
Siyasal |
mültecilerin düzensiz hareketleri |
irregular movement of refugees i.
|
|
Industry |
|
254 |
Sanayi |
kağıt yapımında hamur akışını yavaşlatıp ağır ve düzensiz parçacıkları eleyen dik bölmeli tekne |
riffler i.
|
|
255 |
Sanayi |
düzensiz profilli yuvarlak nesneyi şakül veya mastara çeviren otomatik torna tezgahı |
gauge lathe i.
|
|
Technical |
|
256 |
Teknik |
düzensiz bir nesnenin yüzeyini eşit bir şekilde kaplayabilme |
throwing power i.
|
|
257 |
Teknik |
düzensiz akış |
turbulent flow i.
|
|
258 |
Teknik |
düzensiz oturma |
nonuniform settlement i.
|
|
259 |
Teknik |
düzensiz vites seçimi |
erratic shift i.
|
|
260 |
Teknik |
düzensiz ayrıt |
ragged edge i.
|
|
261 |
Teknik |
düzensiz çalışma |
rough operation i.
|
|
262 |
Teknik |
düzensiz bir kesitte paneller halinde hesaplanan debilerin toplanması ile elde edilen bir kesitten geçen toplam anlık debi |
total instantaneous discharge i.
|
|
263 |
Teknik |
düzensiz biçim |
irregular shape i.
|
|
264 |
Teknik |
düzensiz kenar |
ragged edge i.
|
|
265 |
Teknik |
düzensiz zemin yapısı |
erratic soil structure i.
|
|
266 |
Teknik |
düzensiz eğim |
irregular pitch i.
|
|
267 |
Teknik |
düzensiz sıcaklık dağılımı |
uneven temperaturedistribution i.
|
|
268 |
Teknik |
düzensiz yapı |
disordered structure i.
|
|
269 |
Teknik |
düzensiz değişim |
fluctuation i.
|
|
270 |
Teknik |
düzensiz akış |
nonuniform flow i.
|
|
271 |
Teknik |
düzensiz topografya |
irregular topography i.
|
|
272 |
Teknik |
düzensiz katı çözelti |
disordered solid solution i.
|
|
273 |
Teknik |
düzensiz dizi |
jagged array i.
|
|
274 |
Teknik |
düzensiz dağılım |
uneven distribution i.
|
|
275 |
Teknik |
bir cihazın çalışmaya başlaması veya düzensiz bir şekilde hareket etmesi ile, hareketli aksamlarının arasındaki boşluk veya gevşeklik kaynaklı ortaya çıkan gıcırtılı ses veya sarsıntı |
lash i.
|
|
276 |
Teknik |
kağıda bastırıldığında gizli bir mesajın delikler sayesinde yazılabileceği, düzensiz delikleri olan bir maske |
grill i.
|
|
277 |
Teknik |
kağıda bastırıldığında gizli bir mesajın delikler sayesinde yazılabileceği, düzensiz delikleri olan bir maske |
grille i.
|
|
278 |
Teknik |
motor silindirlerinin düzensiz bir şekilde patlaması |
cough i.
|
|
279 |
Teknik |
düzensiz akım üreten osilatör |
squegger i.
|
|
280 |
Teknik |
düzensiz bir şekilde dalgalanmak |
flutter f.
|
|
281 |
Teknik |
(düzensiz taş bloklarını) küçültmek |
spall f.
|
|
282 |
Teknik |
(düzensiz taş bloklarını) çekiçle şekillendirmek |
spall f.
|
|
283 |
Teknik |
(düzensiz taş bloklarını) çekiçle düzeltmek |
spall f.
|
|
284 |
Teknik |
(elektronik sistem) düzensiz salınım yapmak |
squeg f.
|
|
285 |
Teknik |
düzensiz biçimli |
free-form s.
|
|
286 |
Teknik |
(yansıyan yüzey) düzensiz |
smooth s.
|
|
287 |
Teknik |
düzensiz bir şekilde |
irreg. (irregularly) kısalt.
|
|
Computer |
|
288 |
Bilgisayar |
düzensiz kenar |
ragged edge i.
|
|
289 |
Bilgisayar |
düzensiz seçim |
disjoint selection i.
|
|
290 |
Bilgisayar |
düzensiz veri |
dirty data i.
|
|
291 |
Bilgisayar |
düzensiz trafik |
peaked traffic i.
|
|
292 |
Bilgisayar |
düzensiz kaydırma |
irregular wrap i.
|
|
293 |
Bilgisayar |
belgenin sayfa düzenlemesini tasarlarken yer tutsun diye kullanılan düzensiz latince kelime parçalarından oluşan metin |
lorem ipsum i.
|
|
Informatics |
|
294 |
Bilişim |
düzensiz oluşumlu ağ |
ad hoc network i.
|
|
Electric |
|
295 |
Elektrik |
düzensiz gerilim değişimi bağışıklık deneyi |
voltage fluctuation immunity test i.
|
|
Mechanic |
|
296 |
Mekanik |
kavisli ve düzensiz çizgiler kesmek için kullanılan dar ve dikey testereli tezgah |
gig saw i.
|
|
Textile |
|
297 |
Tekstil |
iki birleşik kozadan sarılmış büyük ve düzensiz çift ipek iplik |
doupioni i.
|
|
298 |
Tekstil |
büyük ve düzensiz çift ipek iplikten dokunmuş kumaş |
doupioni i.
|
|
299 |
Tekstil |
iki birleşik kozadan sarılmış büyük ve düzensiz çift ipek iplik |
douppioni i.
|
|
300 |
Tekstil |
büyük ve düzensiz çift ipek iplikten dokunmuş kumaş |
douppioni i.
|
|
301 |
Tekstil |
iki birleşik kozadan sarılmış büyük ve düzensiz çift ipek iplik |
dupioni i.
|
|
302 |
Tekstil |
büyük ve düzensiz çift ipek iplikten dokunmuş kumaş |
dupioni i.
|
|
303 |
Tekstil |
iki birleşik kozadan sarılmış büyük ve düzensiz çift ipek iplik |
doupion i.
|
|
304 |
Tekstil |
büyük ve düzensiz çift ipek iplikten dokunmuş kumaş |
doupion i.
|
|
305 |
Tekstil |
düzensiz dokulu kumaş |
pebbleweave cloth i.
|
|
306 |
Tekstil |
düzensiz dokulu kumaş |
pebbleweave i.
|
|
307 |
Tekstil |
(düzensiz bükülen iplikte) spiral biçimli özür |
corkscrew i.
|
|
308 |
Tekstil |
(düzensiz bükülen iplikte) sarmal kusur |
corkscrew i.
|
|
309 |
Tekstil |
(yırtılma sonucu oluşan) düzensiz kenar |
snag i.
|
|
310 |
Tekstil |
düzensiz pütürlü dikişler veya süslü dokumalardan oluşan (kumaş) |
needlepoint s.
|
|
311 |
Tekstil |
(malzeme) düzensiz görünümlü |
slub s.
|
|
Construction |
|
312 |
İnşaat |
düzensiz derz |
irregular joint i.
|
|
313 |
İnşaat |
düzensiz agrega |
irregular aggregate i.
|
|
314 |
İnşaat |
düzensiz gelişme |
urban sprawl i.
|
|
315 |
İnşaat |
düzensiz inşa edilmiş |
random s.
|
|
316 |
İnşaat |
düzensiz yapılı |
heterogeneous s.
|
|
Woodworking |
|
317 |
Ağaç İşleri |
dokuların aşırı ve düzensiz büyümesinden kaynaklanan bir ahşap kusuru |
plethora i.
|
|
Automotive |
|
318 |
Otomotiv |
düzensiz vites değişimi |
erratic shifting i.
|
|
319 |
Otomotiv |
düzensiz lastik aşınması |
uneven tire wear i.
|
|
320 |
Otomotiv |
düzensiz çalışma |
hunting i.
|
|
321 |
Otomotiv |
düzensiz rölanti |
rough idle i.
|
|
322 |
Otomotiv |
düzensiz darbeli ses |
irregular impact sound i.
|
|
323 |
Otomotiv |
düzensiz rölanti |
irregular idling i.
|
|
Aeronautic |
|
324 |
Havacılık |
düzensiz osilasyon |
buffet i.
|
|
325 |
Havacılık |
düzensiz titreşim |
buffet i.
|
|
Marine |
|
326 |
Denizcilik |
düzensiz rüzgar hızı |
fluctuating wind velocity i.
|
|
327 |
Denizcilik |
düzensiz salınım analizinin hazırlık işlemleri |
prewhitening i.
|
|
328 |
Denizcilik |
uzun tepeli düzensiz dalgalar |
long crested random waves i.
|
|
329 |
Denizcilik |
düzensiz dalgalı |
lumpy s.
|
|
Mining |
|
330 |
Maden |
kumtaşlarındaki düzensiz damarlarda bulunan ve elektrik yalıtımında kullanılan bir hidrokarbon mumu |
native paraffin i.
|
|
331 |
Maden |
damar şeklinde olmayıp düzensiz bulunan maden yatağı |
mass i.
|
|
332 |
Maden |
küçük ve düzensiz cevher kütlesi |
bunch i.
|
|
333 |
Maden |
düzensiz ve rastgele kazmak |
gopher f.
|
|
Medical |
|
334 |
Medikal |
kalbin çok hızlı ve düzensiz atması |
tachyarrhythmia i.
|
|
335 |
Medikal |
kalbin çok hızlı ve düzensiz atması |
tachyarrythmia i.
|
|
336 |
Medikal |
düzensiz regl |
irregular menstruation i.
|
|
337 |
Medikal |
düzensiz menstrual döngüsü olan hasta |
patient with irregular menses i.
|
|
338 |
Medikal |
düzensiz kanama |
irregular bleeding i.
|
|
339 |
Medikal |
düzensiz kalp atışı |
arrhythmias i.
|
|
340 |
Medikal |
düzensiz solunum |
disturbances of breathing i.
|
|
341 |
Medikal |
düzensiz kalp atışı |
irregular heartbeat i.
|
|
342 |
Medikal |
düzensiz nefes alış |
erratic breathing i.
|
|
343 |
Medikal |
düzensiz maküler hiperpigmentasyon |
irregular macular hyperpigmentation i.
|
|
344 |
Medikal |
düzensiz regl |
abnormal menstruation i.
|
|
345 |
Medikal |
düzensiz ağır adet dönemi |
irregular heavy periods i.
|
|
346 |
Medikal |
otonom sinir sisteminin düzensiz çalışması ile belirgin kalıtsal hastalık |
dysautonomia i.
|
|
347 |
Medikal |
vücudun yarısında istemsiz ve düzensiz hareketlerin olduğu bir hastalık |
hemiballism i.
|
|
348 |
Medikal |
bazı bitkilerin nektarında ve bu nektardan üretilen pastörize edilmemiş balda bulunup mide bulantısı, kusma, baş dönmesi ve düzensiz kalp atışı gibi geçici etkileri olan bir nörotoksin |
grayanotoxin i.
|
|
349 |
Medikal |
kabus görme ve uyurgezerlik ile karakterize edilen huzursuz ve düzensiz uyku |
oneirodynia i.
|
|
350 |
Medikal |
gözün yatay ve dikey doğrultularda hızlı, ritmik olmayan ve düzensiz hareketleri |
opsoclonus i.
|
|
351 |
Medikal |
kalpteki kas liflerinin çok hızlı ve düzensiz kasılması |
fibrillation i.
|
|
352 |
Medikal |
düzensiz (kalp atışı vb) |
arrhythmical s.
|
|
Anatomy |
|
353 |
Anatomi |
düzensiz sıralama |
heterotaxis i.
|
|
354 |
Anatomi |
üçüncü ventrikül ile merkezi omurilik kanalı arasında yer alan düzensiz bir ventrikül |
fourth ventricle i.
|
|
355 |
Anatomi |
kafatasının her iki yanında yer alıp alın kemiği ile kafatası yan kemiğinin ön ucunun, şakak kemiğinin ve temel kemiğinin büyük kanadının birleştiği düzensiz şekilli alan |
sphenoid fontanel i.
|
|
356 |
Anatomi |
kafatasının her iki yanında birkaç kemiği birleştiren düzensiz şekilli alan |
sphenoid fontanelle i.
|
|
357 |
Anatomi |
kafatasının her iki yanında birkaç kemiği birleştiren düzensiz şekilli alan |
sphenoidal fontanel i.
|
|
358 |
Anatomi |
kafatasının her iki yanında birkaç kemiği birleştiren düzensiz şekilli alan |
sphenoidal fontanelle i.
|
|
Psychology |
|
359 |
Psikoloji |
düzensiz bağlanma |
disorganized attachment i.
|
|
360 |
Psikoloji |
düzensiz şizofreni |
disorganized schizophrenia i.
|
|
361 |
Psikoloji |
psikolojik ve davranışsal süreçleri düzensiz olan |
disintegrative s.
|
|
Mental Health |
|
362 |
Ruhbilim |
düzensiz şizofreni |
disorganized type schizophrenia i.
|
|
363 |
Ruhbilim |
düzensiz şizofreni |
hebephrenic schizophrenia i.
|
|
Physiology |
|
364 |
Fizyoloji |
(uyarılabilir hücre veya doku) düzensiz faaliyetli |
phasic s.
|
|
Pathology |
|
365 |
Patoloji |
düzensiz menstrüasyon |
irregular menstruation i.
|
|
366 |
Patoloji |
dilde düzensiz kırmızı yaralar ve baharatlı veya sıcak yiyeceklere duyarlılıkla karakterize bir tür yüzeysel dil iltihabı |
moeller's glossitis i.
|
|
367 |
Patoloji |
düzensiz kalp ritmi |
gallop i.
|
|
368 |
Patoloji |
adetin düzensiz olması |
oligomenorrhea i.
|
|
369 |
Patoloji |
düzensiz tansiyonlu |
entonic s.
|
|
370 |
Patoloji |
düzensiz ritme sahip olan |
dysrhythmic s.
|
|
Pharmaceutics |
|
371 |
Eczacılık |
ventriküler düzensiz kalp atışının tedavisinde kullanılan bir antiaritmik ilaç |
tocainide i.
|
|
372 |
Eczacılık |
ventriküler düzensiz kalp atışının tedavisinde kullanılan bir antiaritmik ilaç |
tonocard® i.
|
|
373 |
Eczacılık |
düzensiz kalp atışını önleyen ilaç |
antiarrhythmic i.
|
|
374 |
Eczacılık |
düzensiz kalp atışını önleyen ilaç |
antiarrhythmic medication i.
|
|
375 |
Eczacılık |
düzensiz kalp atışını önleyen ilaç |
antiarrhythmic drug i.
|
|
376 |
Eczacılık |
düzensiz kalp atışı tedavisinde kullanılan bir antiaritmik ilaç |
mexiletine i.
|
|
377 |
Eczacılık |
düzensiz kalp atışı tedavisinde kullanılan bir antiaritmik ilaç markası |
mexitil® i.
|
|
378 |
Eczacılık |
düzensiz kalp atışını önleyen |
antiarrhythmic s.
|
|
Optics |
|
379 |
Optik |
düzensiz astigmatizm |
irregular astigmatism i.
|
|
380 |
Optik |
ışığın düzensiz bir şekilde kırılmasıyla sıcak yüzeyde oluşan pırıltı etkisi |
laurence i.
|
|
Math |
|
381 |
Matematik |
düzensiz ayrıt |
ragged edge i.
|
|
382 |
Matematik |
düzensiz biçimli |
quasi-periodic s.
|
|
383 |
Matematik |
(poligon) düzensiz |
irregular s.
|
|
Geometry |
|
384 |
Geometri |
düzensiz üçgen ağı |
triangulated irregular network i.
|
|
Statistics |
|
385 |
İstatistik |
düzensiz hareket |
irregular movement i.
|
|
386 |
İstatistik |
düzensiz seri |
irreguler kollectiv i.
|
|
387 |
İstatistik |
düzensiz tahmin edici |
non-regular estimator i.
|
|
Physics |
|
388 |
Fizik |
düzensiz yerleşmiş sistem |
disordered system i.
|
|
Biology |
|
389 |
Biyoloji |
düzensiz büyüme |
heterauxesis i.
|
|
390 |
Biyoloji |
yalancı ayakların kalın ve düzensiz olduğu bir kök ayaklılar takımı |
lobosa i.
|
|
391 |
Biyoloji |
koyu renkli hifleri bulunan düzensiz bir mantar familyası |
dematiaceae i.
|
|
392 |
Biyoloji |
koyu renkli hifleri bulunan düzensiz bir mantar ailesi |
family dematiaceae i.
|
|
393 |
Biyoloji |
düzensiz yapılı |
heteromorphous s.
|
|
Biochemistry |
|
394 |
Biyokimya |
düzensiz sargı |
random coil i.
|
|
Marine Biology |
|
395 |
Deniz Biyolojisi |
düzensiz balıklar |
sporadic fish i.
|
|
396 |
Deniz Biyolojisi |
yüzeylerde yuvarlak veya düzensiz mercan öbekleri oluşturan yosun hayvanı |
sea scurf i.
|
|
397 |
Deniz Biyolojisi |
deniz canlılarının sıcaklık dışındaki etkilere tepki olarak yüzeyde veya değişen derinliklerde düzensiz dağılımına ait veya ilgili |
allopelagic s.
|
|
398 |
Deniz Biyolojisi |
kuyruk veya karın bölgesi düzensiz yapıda olan |
anomural s.
|
|
Astronomy |
|
399 |
Gökbilim |
düzensiz değişen yıldız |
irregular variable star i.
|
|
400 |
Gökbilim |
(eliptik, sarmal, çubuklu sarmal veya düzensiz) galaksilerin sahip oldukları şekillere göre sınıflandırıldığı bir metot |
hubble classification i.
|
|
401 |
Gökbilim |
galaksilerin sahip oldukları şekillere göre sınıflandırıldığı bir metot (eliptik, sarmal, çubuklu sarmal veya düzensiz) |
hubble sequence i.
|
|
402 |
Gökbilim |
iki yeni ay arasında geçen düzensiz süre |
lunation i.
|
|
403 |
Gökbilim |
düzensiz galaksi |
irregular galaxy i.
|
|
404 |
Gökbilim |
düzensiz kraterler |
paterae i.
|
|
405 |
Gökbilim |
düzensiz krater |
patera i.
|
|
406 |
Gökbilim |
kanatlı at cüce düzensiz galaksisi |
pegasus dwarf irregular galaxy i.
|
|
407 |
Gökbilim |
düzensiz uydu |
irregular satellite i.
|
|
408 |
Gökbilim |
düzensiz ay |
irregular satellite i.
|
|
409 |
Gökbilim |
düzensiz uydu |
irregular moon i.
|
|
410 |
Gökbilim |
düzensiz ay |
irregular moon i.
|
|
411 |
Gökbilim |
düzensiz cüce galaksi |
dig (dwarf irregular galaxy) kısalt.
|
|
Astrology |
|
412 |
Astroloji |
(zodyak işareti) düzensiz |
diurnal s.
|
|
Zoology |
|
413 |
Zooloji |
kürkünde düzensiz ve zıt renkte çizgi veya benekler bulunan (köpek) |
merle s.
|
|
414 |
Zooloji |
düzensiz kümeli |
conglomerate s.
|
|
415 |
Zooloji |
düzensiz gruplu |
conglomerate s.
|
|
416 |
Zooloji |
düzensiz uzun noktaları olan |
plagate s.
|
|
Botanic |
|
417 |
Botanik |
asma sap ve yaprakları üzerinde meydana gelen düzensiz şişlikler |
tomato gall i.
|
|
418 |
Botanik |
tropik bölgelerde yetişen, yaprakları birbirine zıt yönde çıkan ve düzensiz gösterişli çiçekleri olan bir ağaç familyası |
trumpet-creeper family i.
|
|
419 |
Botanik |
tropik bölgelerde yetişen, yaprakları birbirine zıt yönde çıkan ve düzensiz gösterişli çiçekleri olan bir ağaç familyası |
bignoniaceae i.
|
|
420 |
Botanik |
düzensiz veya anormal çiçekleri olan bitki |
amorphophyte i.
|
|
421 |
Botanik |
aslanağzıgiller familyasından parlak renkli düzensiz çiçekleri olan bir bitki cinsi |
antirrhinum i.
|
|
422 |
Botanik |
aslanağzıgiller familyasından parlak renkli düzensiz çiçekleri olan bir bitki cinsi |
genus antirrhinum i.
|
|
423 |
Botanik |
düzensiz gösterişli çiçekleri olan hasekiküpesi cinsi bitki |
aquilege i.
|
|
424 |
Botanik |
düzensiz gösterişli çiçekleri olan hasekiküpesi cinsi bitki |
columbine i.
|
|
425 |
Botanik |
düzensiz gösterişli çiçekleri olan bir bitki cinsi |
aquilegia i.
|
|
426 |
Botanik |
basit yaprakları ve düzensiz çiçekleri olan zehirli bir avrasya bitki cinsi |
hyoscyamus i.
|
|
427 |
Botanik |
yumurta biçimli geniş yaprakları ve düzensiz çiçekleri olan bir orkide |
satyr orchid i.
|
|
428 |
Botanik |
yumurta biçimli geniş yaprakları ve düzensiz çiçekleri olan bir orkide |
coeloglossum bracteatum i.
|
|
429 |
Botanik |
küçük tohumlu düzensiz çiçekleri olan bir bitki takımı |
orchidales i.
|
|
430 |
Botanik |
küçük tohumlu düzensiz çiçekleri olan bir bitki takımı |
order orchidales i.
|
|
431 |
Botanik |
düzensiz uçlu kök |
premorse root i.
|
|
432 |
Botanik |
düzensiz şekillere sahip çok acı biber |
scotch bonnet i.
|
|
433 |
Botanik |
düzensiz çiçekleri olan |
anomaloflorous s.
|
|
434 |
Botanik |
yaprakları düzensiz olan |
anomophyllous s.
|
|
435 |
Botanik |
düzensiz sinirlere sahip olan |
vaginervose s.
|
|
436 |
Botanik |
düzensiz damarlı |
vaginervose s.
|
|
437 |
Botanik |
düzensiz büyüyen |
vagrant s.
|
|
438 |
Botanik |
düzensiz çizgili |
rivulose s.
|
|
Agriculture |
|
439 |
Tarım |
düzensiz akış |
non uniform flow i.
|
|
Forestry |
|
440 |
Ormancılık |
düzensiz çizgileri olan, akçaağaçtan yapılan ve mobilya yapımında sık kullanılan kereste |
tiger maple i.
|
|
Education |
|
441 |
Eğitim |
disiplinsiz ve düzensiz araştırma |
sloppy research i.
|
|
Literature |
|
442 |
Edebiyat |
alışılagelmedik biçimde düzensiz yazılmış şiir veya düzyazı parçası |
rhapsody i.
|
|
443 |
Edebiyat |
antik yunan şairi pindaros'un üslubuna benzer şekilde yazılmış katı kuralları olmayan düzensiz dizeler |
pindarics i.
|
|
444 |
Edebiyat |
düzenli vezin vurgusuyla birlikte düzensiz vezin vurgusu kullanımı |
counterpoint i.
|
|
445 |
Edebiyat |
düzensiz olarak bölünmüş |
alloiostrophos s.
|
|
Linguistics |
|
446 |
Dilbilim |
düzensiz sıfatların karşılaştırılması ve üstünlükdereceleri |
comparative and superlative forms of irregular adjectives i.
|
|
447 |
Dilbilim |
düzensiz eylem |
irregular verb i.
|
|
448 |
Dilbilim |
düzensiz yanlış |
unsystematic error i.
|
|
449 |
Dilbilim |
düzensiz örneklem |
random sampling i.
|
|
450 |
Dilbilim |
düzensiz sıfatlar |
irregular adjectives i.
|
|
451 |
Dilbilim |
düzensiz fiil |
v irr (irregular verb) i.
|
|
452 |
Dilbilim |
düzensiz eylem |
v irr (irregular verb) i.
|
|
453 |
Dilbilim |
düzensiz çekimli kelime |
heteroclite i.
|
|
454 |
Dilbilim |
düzensiz çekimli isim |
heteroclite i.
|
|
455 |
Dilbilim |
düzensiz çekimli isim |
heteroclitic i.
|
|
456 |
Dilbilim |
(düzensiz vezin sisteminde) vurgusuz hece |
slack i.
|
|
457 |
Dilbilim |
düzensiz çekimli |
heteroclite s.
|
|
458 |
Dilbilim |
düzensiz çekimli (gövde) |
heteroclitic s.
|
|
459 |
Dilbilim |
düzensiz çekimli |
heteroclitic s.
|
|
History |
|
460 |
Tarih |
düzensiz hafif süvari |
irregular light cavalry i.
|
|
Religious |
|
461 |
Dini |
kiliseye düzensiz giden kimse |
nonchurchgoer i.
|
|
Environment |
|
462 |
Çevre |
düzensiz depolama sahası |
dump site i.
|
|
463 |
Çevre |
düzensiz akış |
non-uniform flow i.
|
|
464 |
Çevre |
düzensiz/vahşi depolama |
uncontrolled dumping i.
|
|
465 |
Çevre |
düzensiz/vahşi depolama |
uncontrolled disposal of waste i.
|
|
466 |
Çevre |
düzensiz akış rastlantısal işlemi |
non-stationary random process i.
|
|
467 |
Çevre |
düzensiz ve asimetrik öğeleriyle bilinen, çin'e özgü bir peyzaj mimarisi tarzı |
sharawadgi i.
|
|
468 |
Çevre |
düzensiz ve asimetrik öğeleriyle bilinen, çin'e özgü bir peyzaj mimarisi tarzı |
sharawadgis i.
|
|
469 |
Çevre |
düzensiz ve asimetrik öğeleriyle bilinen, çin'e özgü bir peyzaj mimarisi tarzı |
sharawaggi i.
|
|
470 |
Çevre |
düzensiz ve asimetrik öğeleriyle bilinen, çin'e özgü bir peyzaj mimarisi tarzı |
sharawaggis i.
|
|
Geography |
|
471 |
Coğrafya |
eriyen buzulların kum ve çakıl gibi malzemeleri biriktirmesiyle meydana gelen düzensiz höyük ya da tepe |
kame i.
|
|
472 |
Coğrafya |
düzensiz akışlı akarsu |
intermittent springs i.
|
|
473 |
Coğrafya |
libya'da yer alan düzensiz kumlu bir çöl |
serir i.
|
|
474 |
Coğrafya |
(özellikle düzensiz hatlı) sıradağ |
serra i.
|
|
Geology |
|
475 |
Jeoloji |
kayaçların başkalaşımı sonucu oluşan düzensiz, tanecikli ve genellikle çizgili doku |
flaser i.
|
|
476 |
Jeoloji |
içerisinde kristallerin çıkıntı yaptığı düzensiz boşlukları olan (volkanik kayaç) |
miarolitic s.
|
|
477 |
Jeoloji |
içerisinde kristallerin çıkıntı yaptıkları düzensiz şekle sahip (boşluk) |
miarolitic s.
|
|
Military |
|
478 |
Askeri |
düzensiz dış kenar |
irregular outer edge i.
|
|
479 |
Askeri |
düzensiz birlikler |
irregulars i.
|
|
480 |
Askeri |
düzensiz pusula |
aperiodic compass i.
|
|
481 |
Askeri |
sabotaj ve taciz yöntemleriyle savaşan düzensiz silahlı kuvvet |
guerilla force i.
|
|
482 |
Askeri |
askeri hatlarda organize olup düşman eline geçmiş, düşmancıl veya yasak bölgelerde askeri ve yarı askeri harekatlar düzenleyen, genellikle yerlilerden oluşan düzensiz grup |
guerrilla force i.
|
|
483 |
Askeri |
birlik ve araçların düzensiz aralıklar ile taşındığı bir askeri sistem |
infiltration i.
|
|
484 |
Askeri |
hafif silahların düzensiz fakat sürekli olarak ateşlenmesi |
dropping fire i.
|
|
485 |
Askeri |
düzensiz birlikler |
irregular forces i.
|
|
486 |
Askeri |
britanya'nın hindistan'daki yerel ve düzensiz askerleri |
sebundy i.
|
|
487 |
Askeri |
britanya'nın hindistan'daki yerel ve düzensiz askerleri |
sebundee i.
|
|
488 |
Askeri |
(hindistan'da) düzensiz süvari birliğine mensup asker |
silladar i.
|
|
489 |
Askeri |
ingiliz veya amerikan ordusu emrine girmek isteyen gerilla ve düzensiz asker ordusu |
skinner i.
|
|
490 |
Askeri |
düzensiz ateşlemek |
spray f.
|
|
Hunting |
|
491 |
Silah/Atıcılık |
düzensiz avlanma |
unregulated hunting i.
|
|
Sport |
|
492 |
Spor |
(zeminin düz olmaması nedeniyle, top) hızlı ve düzensiz bir şekilde zıplamak |
bobble f.
|
|
493 |
Spor |
(golf topuna) düzensiz vuruş yapmak |
stab f.
|
|
Card |
|
494 |
İskambil |
(briçte) elin kartların yeniden dağıtılmasını gerektirecek kadar düzensiz gelmesi |
misdeal i.
|
|
Art |
|
495 |
Sanat |
resim sanatında düzensiz biçimli renk lekeleri ve damlaları kullanarak çalışan sanatçı |
tachiste i.
|
|
496 |
Sanat |
resim sanatında düzensiz biçimli renk lekeleri ve damlalarının kullanılmasını temel alan sanat biçimi |
tachism i.
|
|
497 |
Sanat |
resim sanatında düzensiz biçimli renk lekeleri ve damlalarının kullanılmasını temel alan sanat biçimi |
tachisme i.
|
|
498 |
Sanat |
resim sanatında düzensiz biçimli renk lekeleri ve damlaları kullanarak çalışan sanatçının tutumu |
tachism i.
|
|
499 |
Sanat |
resim sanatında düzensiz biçimli renk lekeleri ve damlaları kullanarak çalışan sanatçının tutumu |
tachisme i.
|
|
Music |
|
500 |
Müzik |
düzensiz ritm |
breakbeat i.
|
|