ifade eden - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

ifade eden



"ifade eden" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 5 sonuç

Türkçe İngilizce
General
ifade eden enunciator i.
ifade eden declaratory s.
ifade eden declarative s.
ifade eden expressive s.
ifade eden enunciative s.

"ifade eden" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 368 sonuç

Türkçe İngilizce
General
kaçamak ifade eden equivocator i.
sembollerle ifade eden symbolist i.
kelime ifade eden işaret logogram i.
ifade eden şey exponent i.
kuzey ve güneyin uç enlemlerinde yazları güneşin 24 saat görülebilme durumunu ifade eden terim midnight sun i.
romanesk ve gotik üslupların arap mimari tarzıyla karışmasını ifade eden ispanyolca terim mudejar i.
hayretini ifade eden exclaimer i.
heyecan ifade eden söz expletive i.
motorlu bir taşıtın gümrükten geçiş iznini ifade eden fransız kökenli terim triptyque i.
parametrelerle ifade eden parameterizing i.
bir şeyi sözlü olarak ifade eden kimse sayer i.
pişmanlık ifade eden bir deyim lackaday i.
bir fikri ifade eden kelime semanteme i.
bilgisayar oyunlarında bir oyunun konusunun ve temel oyun mekaniğinin ne kadar iyi tasarlanmış ve oyunda ne kadar verimli bir şekilde uygulanmış olduğunu ifade eden sözcük gameplay i.
parametrelerle ifade eden parameterising i.
aynı meslekten/topluluktan kimseleri ifade eden bir söz brethren i.
zihinsel rahatsızlıklar üzerinde yapılan çalışmaları ve tedavileri ifade eden eski bir tıbbi terim alienism i.
günlük dilde özellikle senet şeklindeki parayı ifade eden söz cabbage i.
güney afrika'nın çok ırklı nüfusunu ifade eden bir söz rainbow nation i.
bağlantı ya da ilişki ifade eden terim relative term i.
açık bir şekilde ifade eden kimse articulator i.
minnet ifade eden jestler gestures of gratitude i.
kişisel bir görüş veya sıkıntıyı ifade eden konuşmacı venter i.
kendini konuşarak ifade eden kimse verbalizer i.
kendini konuşarak ifade eden kimse verbaliser i.
kendini konuşarak ifade eden kimse utterer i.
yoğun duyguyu ifade eden sözcük man i.
başkasını fikirlerini ifade eden veya duyuran kimse meg i.
başka birinin görüşlerini ifade eden veya yorumlayan kimse mouth i.
sevinç ifade eden şarkı hymn i.
insanın gerçeği sadece aklı temel alarak bilemeyeceğini ve gerçek ortaya çıksa dahi tümüyle anlayamayacağını ifade eden, tanrı tarafından tebliğ edilmiş dini öğreti mystery i.
hürmet ifade eden hareket obeisancy i.
bir eylem hakkındaki görüş ve duyguları ısrarla ifade eden bir grup insan greek chorus i.
kelime ifade eden işaret ideogram i.
bir şeyin ters gitme ihtimali varsa, bu ihtimalin gerçekleşeceğini ifade eden esprili bir önerme murphys law i.
benzer işleri yapan kadın ile erkeğin eşit ücret alması gerektiğini ifade eden kavram comparable worth i.
(özellikle paskalya tarihini belirtmek için) yıl içerisinde pazar günlerini ifade eden harf dominical i.
belirli bir sistem, malzeme veya prosedürün verimliliğini temsil eden sayısal ifade figure of merit i.
ifade eden kimse predicant i.
ifade eden kimse predicator i.
anlam ifade eden faktör veya terim significative i.
ifade eden şey significator i.
benzerlik ifade eden şey similative i.
tekil sayıyı ifade eden çekim singular i.
metnin anlamından ziyade yorumcunun kendi görüşlerini ifade eden özellikle kutsal yazılara ilişkin bir yorum eisegesis i.
saygı ifade eden honorific s.
soru ifade eden interrogative s.
soru ifade eden interrogatory s.
gayret ifade eden conative s.
hoşnutsuzluk ifade eden deprecatory s.
anlam ifade eden significative s.
-i ifade eden expressive of s.
kendini açıkça etkili olarak ifade eden smooth-spoken s.
soru ifade eden rogatory s.
hayranlık ifade eden admiring s.
kabul ifade eden concessive s.
başsağlığı ifade eden condolatory s.
mormon kilisesi rahiplerinin ikinci mertebesini ifade eden aaronic s.
mormon kilisesi rahiplerinin ikinci mertebesini ifade eden aaronical s.
aynı şeyi farklı kelimelerle ifade eden tautegorical s.
memnuniyetsizlik ifade eden unapproving s.
keder veya üzüntüyü sesli olarak ifade eden wailing s.
keder veya üzüntüyü sesli olarak ifade eden lamenting s.
yirmili yaşların başından otuzlu yaşların başına kadarki dönemi ifade eden quarterlife s.
siyah bir nesnenin sembolik kullanımıyla onursuzluk ifade eden black s.
korku ifade eden wondering s.
şaşkınlık ifade eden wondering s.
espri anlayışını ifade eden humourous s.
kara sevdayı ifade eden love-sick s.
bir sınıfın veya grubun tamamını ifade eden generical s.
etnik veya uyruksal bağı ifade eden (isim, sıfat) gentilic s.
arzuyu ifade eden desirous [obsolete] s.
renkleri grinin tonları ile ifade eden (görüntüleme) grayscale s.
çok sayıda şeyi ifade eden multivocal s.
antitezi ifade eden oppositive s.
karşıtlığı ifade eden oppositive s.
(sözcük, fikir) farklı anlam ifade eden pickwickian s.
kural ifade eden preceptive s.
kural ifade eden preceptory s.
önyargı ifade eden presentimental s.
önsezi ifade eden presentimental s.
benzerlik ifade eden similitudinary [obsolete] s.
bastırılmış duyguları ifade eden smouldering [uk] s.
bastırılmış duyguları ifade eden smouldry s.
tamamına yakınını ifade eden subtotal s.
(bağlaç) varsayım ifade eden suppositive s.
(bağlaç) önerme anlamı ifade eden suppositive s.
soru ifade eden bir şekilde interrogatively zf.
kelime ifade eden işaretler aracılığıyla logogrammatically zf.
sürpriz, merhamet, keder, acı gibi çeşitli duyguları ifade eden ünlem o dear ünl.
şaşırma veya korku ifade eden bir ünlem lawk [uk] ünl.
şaşırma veya korku ifade eden bir ünlem lawks [uk] ünl.
kahkaha sesi ifade eden bir ünlem ho-ho ünl.
cesaretlendirme veya coşku ifade eden bir ünlem holla ünl.
cesaretlendirme veya coşku ifade eden bir ünlem hollo ünl.
selamlama veya sürpriz ifade eden bir ünlem hollo ünl.
cesaretlendirme veya coşku ifade eden bir ünlem holloa ünl.
şaşırma veya korku ifade eden bir ünlem lordy [us/canada] ünl.
tatminsizlik veya öfke ifade eden bir ünlem darn ünl.
makineli silah sesini ifade eden bir ünleme pew ünl.
volkanik kayaçların geç paleozoik veya mezozoik dönemden kalma oldukları ifade eden bir ön ek mes- ök.
volkanik kayaçların geç paleozoik veya mezozoik dönemden kalma oldukları ifade eden bir ön ek meso- ök.
koruyucu nesneyi ifade eden ön ek para- ök.
roman dillerinden alınmış kelimelerde bahsi geçen olay, dönem veya kişileri ifade eden son ek -ade snk.
yasal statü, mülk ve mülkiyet ifade eden bir son ek -mony snk.
belirtilen şekilde ağza sahip olunduğunu ifade eden bir son ek -mouthed snk.
küçüklüğü ifade eden son ek -cle snk.
yapabilirlik ifade eden son ek -ibility snk.
uygunluk ifade eden son ek -ibility snk.
yetkinlik ifade eden son ek -ibility snk.
yatkınlık ifade eden son ek -ibility snk.
kapasite ifade eden son ek -ibility snk.
geçen süre bilgisini ifade eden bir kombinasyon -long snk.
çivi büyüklüğünü ifade eden bir son ek -penny snk.
belirli bir ayak tipini ifade eden son ek -pode snk.
belirli bir ayak sayısını ifade eden son ek -pode snk.
Phrases
hayret veya benzeri güçlü duyguları ifade eden ünlem o ünl.
Proverb
hasta veya yaşlı bir insanın daha fazla yaşayacağını ifade eden bir atasözü a creaking door hangs longest
hasta veya yaşlı bir insanın daha fazla yaşayacağını ifade eden bir atasözü a creaking gate hangs longest
yerli yersiz şaka yapılmaması gerektiğini ifade eden bir atasözü ounce of discretion is worth a pound of wit
yakın dostlardan alınan borçların hemen ödenmesi gerektiğini aksi halde dostlukların bozulabileceğini ifade eden bir atasözü short reckonings make long friends
elinin altındakilerle bir şeyi başarma becerisini ifade eden atasözü all is fish that comes to his net
hasta veya yaşlı bir insanın daha fazla yaşayacağını ifade eden bir atasözü creaking door hangs longest
hasta veya yaşlı bir insanın daha fazla yaşayacağını ifade eden bir atasözü creaking gate hangs longest
Colloquial
bir kişinin duyguların ifade eden beden hareketleri body english i.
biraz şaşkınlık veya korku ifade eden ünlem yikes i.
heyecan ve sevinç gibi duyguları ifade eden kelime woot i.
ingiltere'de (avuçiçi içeri bakacak şekilde yapıldığında) küfür veya kötü anlam ifade eden işaret v sign i.
hoşnutsuzluk ifade eden tepki bazoo i.
konuşmacının veya yazarın kişiliği veya kişiliğini ifade eden şey me i.
lordluk sıfatını mizahi olarak ifade eden sözcük ludship i.
(bir şeyi) ifade eden suggestive of (something) s.
onaylama ifade eden nida yebo [south africa] ünl.
reddetme veya iğrenme ifade eden nida yech ünl.
erkeksen al/yap gibi meydan okuma ifade eden bir söz want to make something of it expr.
erkeksen al/yap gibi meydan okuma ifade eden bir söz wanna make sumpin' of it? expr.
zır/zır zır (telefon çalma sesini taklit eden bir ifade) bring expr.
erkeksen al/yap gibi meydan okuma ifade eden bir söz want to make of it expr.
Idioms
elektrikli aydınlatmadan önce geceleri çalışılamamasını ifade eden deyim blind man's holiday i.
bilgisayar klavyesinde "control alt del" tuşlarını ifade eden bir söz a three-finger salute (tfs) i.
anladım dedi kör adam (bir şeyin anlaşıldığını mizahi bir yolla ifade eden bir söz) I see, said the blind man i.
kristal küre (geleceği tahmin etmenin zorluğunu ima eden bir ifade) a crystal ball i.
geleceği gösteren küre (geleceği tahmin etmenin zorluğunu ima eden bir ifade) a crystal ball i.
ortamın çok gerildiğini ifade eden bir deyim the fur flies expr.
Formal
resmi görevlerde açıklanacak gizli bilginin ilgili görevli tarafından iş için mutlaka bilinmesi gerektiğini ifade eden güvenlik kriteri need to know i.
Speaking
tereddüt veya duraksama ifade eden ses um i.
duygu ya da heyecan ifade eden bir ünlem arrah ünl.
sevinç ifade eden bir ünlem eigh ünl.
erkeksen al/yap gibi meydan okuma ifade eden bir söz do you want to make something of it? expr.
Trade/Economic
arşivsel değer (belgenin devam eden faydalılığı veya anlamlılığını ifade eder) archival value i.
esas metin (normatif/hüküm ifade eden dokümanın) body (of a normative document) i.
hüküm ifade eden dokümanların hazırlanması preparation of normative documents i.
milyonu ifade eden kazanç seven-figure income i.
normatif (hüküm ifade eden) dokümanların yapısı structure of normative documents i.
normatif (hüküm ifade eden) dokümanların uygulanması implementation of normative documents i.
normatif (hüküm ifade eden) doküman normative document i.
normatif (hüküm ifade eden) dokümanların hazırlanması preparation of normative documents i.
normatif (hüküm ifade eden) dokümanların içeriği content of normative documents i.
normatif (hüküm ifade eden) dokümanın uygulanması application of a normative document i.
yüksek kalite türk ürünlerini ifade eden bir hareket turquality i.
bir tahvilin alım ve satımının belirli bir fiyattan yapılacağını ifade eden daimi bir taahhüt market i.
hisse senedinin fiyat-kazanç oranını ifade eden sayı multiple i.
beyan ve ifade eden exponent s.
Law
boşanma davasında davacının da aynı oranda suçlu olduğunu ifade eden karşı itham recrimination i.
imzalanır imzalanmaz hüküm ifade eden sözleşme executed contract i.
kesin dampinge karşı vergi ve fiyat taahhütleri uygulamaya konuldukları tarihten itibaren söz konusu vergi için bir gözden geçirme prosedürü başlatılmadığı takdirde belli bir süre sonra yürürlükten kaldırılacağını ifade eden hüküm sunset provision i.
kesin dampinge karşı vergi ve fiyat taahhütleri uygulamaya konuldukları tarihten itibaren söz konusu vergi için bir gözden geçirme prosedürü başlatılmadığı takdirde belli bir süre sonra yürürlükten kaldırılacağını ifade eden hüküm sunset clause i.
önemsiz olup hüküm ifade eden haklar minor interests i.
temel avrupa birliği yasalarını ifade eden bir terim acquis i.
yeminli beyanı tekzip eden ifade counteraffidavit i.
fesih işlemini ifade eden revocatory s.
(çift meclisli parlamentoda) alt meclisi ifade eden lower s.
alıntının yukarıdaki ile aynı kaynaktan yapıldığını ifade eden sözcük supra zf.
Politics
birleşik irlanda (26 irlanda cumhuriyeti ve 6 kuzey irlanda eyaletinin birliğini ifade eden ibare) 26+6=1 i.
1900'de avrupa'nın başlıca devletleri, abd ve japonya arasında yapılan ve doğu'da yalnızca çin'e karşı ortak hareket edileceğini ifade eden anlaşma concert of the powers i.
(iki veya daha fazla hükumetin izlediği) aynı uygulamayı ifade eden identic s.
(bir hükumetin aynı yöntemi uygulayan iki veya daha fazla hükumete istinaden benimsediği) aynı yaptırımı ifade eden identic s.
Industry
örgütlü çalışanlarla işveren arasında imzalanan sözleşmede, belirtilen sorunun sözleşmenin süresinin dolmasından önceki bir tarihte yeniden ele alınacağını ifade eden madde reopener i.
Tourism
ulaşım hizmetlerinin olağan gelişim tarzını ifade eden terim hub and spoke i.
Technical
bakım gerekliliği sebebiyle sistem ve ekipmanın atanmış görevleri yerine getiremediğini ifade eden terim not mission capable, maintenance i.
arz sıkıntısının bakım işlerini durdurması nedeniyle sistem ve ekipmanın atanmış görevlerini yerine getiremediğini ifade eden terim not mission capable, supply i.
bir nesne veya olayı ifade eden kısa ve düzenli ses dizini earcon i.
kristalde tüm düzlemlere ait olup ortak konumlarını eksenlere göre ifade eden matematiksel ilişki zonal equation i.
rüzgarın kuvvetini belirtmek için çeşitli rüzgar hız aralıklarını ifade eden bir dizi kelime veya sayı windscale i.
bir pasajın tekrar edilmesi gerektiğini ifade eden, iki veya dört adet dikey noktadan oluşan bir işaret repeat i.
(harf veya harfin bir bölümünü ifade eden sinyal lambasının aniden açılması ile ortaya çıkan) ani ışık parlaması dot i.
üretilen malzeme ile kullanılan malzemenin uzunluğu arasındaki oranı ifade eden bir büyüklük draft i.
uluslararası birimler sistemi ve metrik sistemlerde 10-21'in askatlarını ifade eden ön ek zepto-(z) ök.
algılanan gürültü düzeyini ifade eden bir ölçüm birimi pndb (perceived noise decibel) kısalt.
Computer
tüm kadınların saldırıya uğradığını ifade eden bir sosyal medya etiketi #YesAllWomen i.
"hacking" ile "activism" terimlerinin birleşiminden türetilmiş siyasal amaçlı hack eylemlerini ifade eden bir terim hacktivism i.
bilgisayarın bir komutu gerçekleştiremediğini ifade eden ekran mesajı error message i.
bir dizi komut ve tuş vuruşunu ifade eden tek bir bilgisayar komutu macro i.
paragraf başını ifade eden karakter paragraph i.
paragraf başını ifade eden karakter paragraph sign i.
değişimleri kodlanmış bilgiyi ifade eden dijital değerler dizisi signal i.
işlemci sayısını ifade eden son ek -core snk.
Telecom
(kodlamada) l harfini ifade eden sözcük love i.
telefon bağlantı durumunu ifade eden bir sinyal sistemi supervision i.
Electric
iki niceliğin doğal logaritmalarının birbirine oranını ifade eden bir skaler birim neper i.
Textile
ipek, suni ipek veya naylon ipliğin her 9000 metredeki ağırlığını ifade eden bir ağırlık birimi denier i.
Medical
belirli bir sürede içilen sigara miktarını ifade eden bir ölçü birimi pack-year i.
başka bilimlerle veya disiplinlerle birlikte kullanıldığında bunların tıpla kesişim alanlarını ifade eden bir ön ek medico- ök.
uzuvlardaki bir sorunu ifade eden son ek -melia snk.
Anatomy
kalple ilişkili yapıları ifade eden son ek -cardium snk.
Psychology
kişisel gelişimde dokuz ayrı kişilik tipini ifade eden bir sistem enneagram i.
sosyal olarak kabul edilebilir biçimde kanalize edilmiş gizli dürtü yansıtımını ifade eden eylem derivative i.
Pathology
hastalığın belirli bir bölgede ne sıklıkla meydana geldiğini ifade eden terim morbidity i.
anormal büyümeyi ifade eden bir ön ek macr- ök.
aşırı gelişimi ifade eden bir ön ek macr- ök.
anormal büyümeyi ifade eden bir ön ek macro- ök.
aşırı gelişimi ifade eden bir ön ek macro- ök.
Math
bir fonksiyonu ifade eden sonsuz toplam serisi maclaurin's series i.
iki küme arasındaki, ikinci kümenin bir elamanının birinci kümedeki her bir elemanla eşleştiğini ifade eden bağıntı mapping i.
vektörün yönünü ifade eden iki zıt yönden biri sense i.
(verilen tanım aralığının alt kümesini ifade eden) alt tanım aralığı subinterval i.
belirli bir sayı ifade eden numeric s.
belirli bir sayı ifade eden numerical s.
Geometry
yarıçap bir iken sinüs değerlerini ifade eden ondalık sayılar natural sines i.
eğrinin eğrilik miktarını ifade eden bir açı angle of curvature i.
Logic
bir iddianın imkansızlığını ifade eden teorem negative theorem i.
bir önermenin ya doğru ya da yanlış olduğunu ifade eden semantik ilke bivalence i.
kavramlar arası çıkarmayı ifade eden işaret minus sign i.
sonuç ifade eden önerme desitive i.
Physics
gürültü seviyesini ifade eden bir birim noy i.
protonun manyetik momentini ifade eden sabit bir birim nuclear magneton i.
askıda kolodial parçacıklar için difüzyon katsayısını ifade eden, boltzmann katsayısı, kelvin sıcaklığı ve parçacık mobilitesi çarpanlarını içeren formül einstein equation i.
gözenekli geçirgenliği ifade eden bir birim darcy i.
zaman, kütle, uzaklık gibi hiçbir fiziksel ölçümü olmayan bir fiziksel özelliği ifade eden sayı dimensionless number i.
soliter dalga ifade eden kısmi diferansiyel denklem çözümü soliton i.
Chemistry
bir ideal gazın sabit sıcaklıktaki basıncının hacim ile ters orantılı olduğunu ifade eden yasa mariotte's law i.
polarize ışığın sola dönüşünü ifade eden simge minus sign i.
muhtemelen sakarik asitle aynı maddeyi ifade eden, melastan veya glikozdan elde edilen bir asit ile ilişkili melassic s.
muhtemelen sakarik asitle aynı maddeyi ifade eden, melastan veya glikozdan elde edilen bir asit ile ilişkili tetrahydroxyadipic acid s.
muhtemelen sakarik asitle aynı maddeyi ifade eden, melastan veya glikozdan elde edilen bir asit ile ilişkili d-glucaric acid s.
60°'lik torsiyon açısını ifade eden gauche s.
çift tuzlarda bileşen olarak sülfatı ifade eden bir kombinasyon sulphato- s.
belirli bir bileşiğin türetildiği ana bileşiği ifade eden ön ek nor- ök.
zirkonyum içeren ikili bileşikleri ifade eden bir ön ek zirco- ök.
zirkonyum içeren ikili bileşikleri ifade eden bir ön ek zircon- ök.
zirkonyum içeren ikili bileşikleri ifade eden bir ön ek zircono ök.
bileşiğin manganez içerdiğini ifade eden bir ön ek mangano- ök.
bileşiğin manganez içerdiğini ifade eden bir ön ek mangani- ök.
bileşiğin manganez içerdiğini ifade eden bir ön ek mangan- ök.
bileşiğin flüor içerdiğini ifade eden bir ön ek fluo- ök.
Biology
bir genin canlının hayatta kalma şansını azaltmasına rağmen akrabalarına fayda getiriyorsa gelecek nesillere aktarılacağını ifade eden bir teori kin selection i.
insan beyni ve sinir sistemini ifade eden bir sistem wetware i.
ebeveynden gelen kalıtımsal özellik çiftlerinden hangisinin yavruya aktarılacağını olasılık prensiplerinin belirlediğini ifade eden ilke law of independent assortment i.
(çok hücreli organizmalarda) bireylerin aynı birimden gelişmesini ifade eden morfolojik terim homodemic i.
dişi üreme hücresinin bütün organizmayı barındırdığını ve erkek hücrenin hiçbir katkısı bulunmadığını ifade eden teori ovism i.
(genetik biliminde) belirli bir özelliğin ikizlerin her iki bireyinde bulunmasını ifade eden nicelik concordance rate i.
mayozun ikinci çekirdek bölünmesini ifade eden homeotypic s.
linnaeus'un bitki isimlendirme sistemini ifade eden linnaean s.
linnaeus'un bitki isimlendirme sistemini ifade eden linnean s.
belirli bir ayak tipini ifade eden son ek -pod snk.
belirli bir ayak sayısını ifade eden son ek -pod snk.
Astronomy
uydunun uzaydaki konumunu ifade eden üç sıra veri element set i.
galaksilerin birbirlerinden uzaklaşma hızlarının aralarındaki uzaklıkla orantılı olduğunu ifade eden, gözleme dayalı bir kanun hubble law i.
galaksilerin birbirlerinden uzaklaşma hızlarının aralarındaki uzaklıkla orantılı olduğunu ifade eden, gözleme dayalı bir kanun hubble's law i.
Astrology
burçlar kuşağını ifade eden dairesel ya da eliptik diyagram zodiac i.
Zoology
belli bir türe ait hayvanların tümünü ifade eden son ek -zoa snk.
bir hayvan familyası üyelerini ifade eden son ek -id snk.
Botanic
dişi organı ifade eden female s.
baklagilleri ifade eden pea s.
Social Sciences
cinsiyet kimliğini ifade ederken maskülen işaretleri tercih eden insan butch i.
atanmış cinsiyetinden bağımsız kendisini genelde feminen şekilde ifade eden kişi femme i.
Education
lisans eğitimi sonrasını ifade eden postcollegiate s.
lisans eğitimi sonrasını ifade eden postcollege s.
Literature
1950'lerde ve 1960'larda eserleri beat yaklaşımlarından doğan ve bunları ifade eden bir grup abd'li yazar beat i.
Linguistics
bazı dillerde, üçlü bir gruba atıf yapan kelimeleri ifade eden gramatik sayı trial i.
bazı dillerde üçlü bir gruba atıf yapan kelimeleri ifade eden dilbilimsel sayı trinal i.
başka bir sözcükbirimin yapılış şeklini ifade eden sözcük troponym i.
başka bir sözcükbirimin yapılış şeklini ifade eden sözcük manner name i.
cümlenin öznesinin hem eylemi gerçekleştirdiği hem de eylemden etkilendiği ifade eden fiil formu veya çatı middle i.
(çince ve japonca gibi bazı dillerde) saygı ifade eden konuşma şekli honorific i.
sözcüğü veya sözcük grubunu ifade eden karakter veya sembol logograph i.
bir durum veya olayın kaç kere gerçekleştiğini ifade eden sayı sıfatı multiplicative i.
(antik yunancada sözcüğün h sesi ile başladığını ifade eden ve bazı sesli harflerin üzerine gelen) ̔ işareti rough breathing i.
durum veya eylemi nesnel olgu olarak ifade eden fiil kipi common mood i.
öznenin eylemi gerçekleştirirken gösterdiği çabayı ifade eden fiil conative i.
(bazı dillerde) bahsi geçen nesneden iki tane olduğunu ifade eden dilbilgisel yapı dual i.
eylemin sürekliliğini ifade eden fiil formu continuative i.
birden fazla çizgiden oluşup tek kelime ifade eden kısa stenografi işareti contraction i.
klasik mantıkta üçüncü tasım biçimlerinden birini ifade eden bir ezberleme sözcüğü datisi i.
dil kullanımına ilişkin halk arasında yaygın olan temelsiz yaklaşımları ifade eden bir kavram folk linguistics i.
birbirini takip eden birden fazla yan cümlede yapılan kelime veya ifade tekrarı simploce i.
klasik mantıkta dördüncü tasım biçimlerinden birini ifade eden bir ezberleme sözcüğü fresison i.
varsayım ifade eden bağlaç suppositive i.
üçlü grup ifade eden (zamir, isim) trial s.
üçlü grup ifade eden (zamir, isim) trinal s.
yalnızca neticeyi ifade eden ecbatic s.
vurgusuz kısmı ifade eden unstressed s.
cümlenin öznesinin hem eylemi gerçekleştirdiğini hem de eylemden etkilendiğini ifade eden (fiil formu veya çatı) middle s.
başka dillerde birkaç kelime ile ifade edilecek şeyi tek kelimeyle ifade eden (dil) holophrastic s.
soluklanmalardan arınmış ve vurguyu tek bir işaret ile ifade eden yunanca vurgu işaretleri sistemini kullanan monotonic s.
kelime ifade eden işaretler ile ilgili logogrammatic s.
ibranice yazısında bir kelimenin kendisinden sonra gelen kelimeden ritmik ve gramatik olarak ne derece ayrık olduğunu ifade eden (vurgu işareti) disjunctive s.
başlangıç ifade eden inchoative s.
(sözcük) tek bir kavramı ifade eden distributive s.
grubun tek bir üyesini ifade eden distributive s.
bir faaliyetin tamamlanmasını ifade eden (fiil) completive s.
öznenin eylemi gerçekleştirirken gösterdiği çabayı ifade eden (fiil) conative s.
(üretici dilbilgisinde) dönüşüm kurallarından birini ifade eden cyclic s.
(kelime, ifade) dilbilgisi kurallarını ihlal eden incorrect s.
sonuç ifade eden consecutive s.
bir eylemin sürekliliğini ifade eden (fiil formu) continuative s.
grubun tek bir üyesini ifade eden (sözcük) separative s.
ayırmayı veya çıkarmayı ifade eden separative s.
kısa sesli harfi ifade eden short s.
(dizgeci dilbilgisinde cümle) kendi başına anlam ifade eden freestanding s.
bir eylemin tekrarını ifade eden (gramer formu) frequentative s.
ilişki ifade eden sociative s.
(ingilizce ve bazı dillerde) yalın hali ifade eden subjective s.
yan cümleciği ifade eden subordinative s.
soluklanmalardan arınmış ve vurguyu tek bir işaret ile ifade eden yunanca vurgu işaretleri sistemine ilişkin olarak monotonically zf.
History
eski ve kutsal metinlerde düdük, gayda veya flüt gibi delikli ve üflemeli çalgıları ifade eden terim nehiloth i.
taşıma aracı olarak kullanılan atlı arabayı ifade eden tarihi terim diligence i.
(armacılıkta) bir ailenin veya kuruluşun ilkesini ifade eden kısa deyiş motto i.
ingiltere'de eski anlaşmalarda önceki kral tarafından verilen onayı ifade eden giriş sözcüğü inspeximus i.
Religious
ilahi güçlere şükran ifade eden söz ya da dua thanksgiving i.
2. ve 3. yüzyıllarda ortaya çıkmış, vaftizci yahya'nın mesih olduğunu ifade eden, yahudi ve hristiyan unsurları düalistik bir çerçevede yorumlayan gnostik bir din mandeanism i.
tanrı'ya tapınmayı ifade eden dini törenler worship i.
(özellikle paskalya tarihini belirtmek için) yıl içerisinde pazar günlerini ifade eden harf dominical letter i.
(özellikle paskalya tarihini belirtmek için) yıl içerisinde pazar günlerini ifade eden harf sunday letter i.
şükran ifade eden söz doxology i.
keder veya kaybı ifade eden ilahi dirge i.
mormon kilisesi rahiplerinin ikinci mertebesini ifade eden levitical s.
mormon kilisesi rahiplerinin ikinci mertebesini ifade eden levitic s.
pazar günleri yasak olan fiziksel faaliyetleri ifade eden servile s.
hristiyan bayramını ifade eden bir son ek -mas snk.
Philosophy
etik yargıların önermeleri değil duygusal tutumları ifade ettiğini iddia eden meta-etik tutum emotivism i.
dünyanın bir araya getirildiğinde birbirine karşıt fikir veya kavramlardan oluştuğunu ifade eden öğreti dialecticism i.
kişilerin nesneleri birbirinden farklı algılaması sebebiyle bir şeyin doğru algılandığından emin olunamayacağını ifade eden kavram barrier of ideas i.
soru ifade eden erotetic s.
deneyimin ve dolayısıyla da doğa olaylarının olanaklılığını ifade eden constitutive s.
Geography
eşit barometrik basıncı ifade eden isobarometric s.
Military
müşterek komutanlıklar, bağlı komutanlıklar veya görev kuvvetleri kumandanlarının yönetimindeki tüm faaliyetleri ifade eden kapsayıcı terim unified action i.
askeri veri tabanında belirli bir birliği ifade eden yedi rakamlı alfasayısal kod unit line number i.
Sport
sprintten uzun ve birkaç kilometreden kısa olan yarışları ifade eden bir terim middle distance s.
Art
(tuval, edebi biçim) sanatın ifade edilmesine aracılık eden malzeme veya teknik medium i.
müzikteki ilke ifade eden nota ve sus biçimleri motto theme i.
Music
başkaldırı ve protesto ifade eden bir dans toy-toy i.
başkaldırı ve protesto ifade eden bir dans toyi-toyi i.
nota sisteminde kullanılan, sesin olmadığını ifade eden bir sembol whole rest i.
parçanın yumuşak veya hafif performansını ifade eden bir müzik terimi morbidezza i.
dikey iki noktadan oluşan ve bölümün tekrarlandığını ifade eden bir işaret repeat i.
akordu ifade eden harf ve sayı grubu chord symbol i.
çift stopla çalınan iki sesi ifade eden notalar double stop i.
(orta çağ nota sisteminde) iki notanın yukarı veya aşağı kaydırıldığını ifade eden işaret plica i.
dizinin altıncı sesini ifade eden akor submediant i.
barok sonrası dönemi ifade eden preclassical s.
Theatre
tiyatro yapımcılarının talep etmesi halinde finansör tarafından ek olarak başlangıç miktarının yüzde 10 ila 20'sinin tedarik edileceğini ifade eden sözleşme maddesi overcall i.
Cinema
hindistan film prodüksiyon merkezini ifade eden terim bollywood i.
Librarianship
kaynak kitabın sayfasının en üzerinde basılı olan ve o sayfadaki ilk veya son girdiyi ifade eden sözcük guide word i.
Archaic
beceri ve güç ifade eden bir fiil may f.
dolaylı şekilde ifade eden subindicative s.
Slang
hoşnutsuzluk veya alay ifade eden tepki raspberry i.
bir şeyin zorlanmadan veya gecikmeden yapılabileceğini ifade eden söz bada-bing i.
bir şeyin zorlanmadan veya gecikmeden yapılabileceğini ifade eden söz bada-bing bada-boom i.
kişinin görünüşte imkansız olan hedeflere ulaşmak için korkularını, güvensizliklerini ve şüphelerini geride bıraktığı ruhsal durumu ifade eden argo terim grindset i.
bir kişinin cinsel olarak çekici olduğunu ifade eden argo kelime breedable i.
reddetme veya aşağılama ifade eden ünlem rats ünl.
konunun ciddiye alınmadığını ifade eden bir ünleme lol ünl.
erkeksen al/yap gibi meydan okuma ifade eden bir söz wanna make sumpin' of it? expr.
erkeksen al/yap gibi meydan okuma ifade eden bir söz want to make something of it expr.
silah sesini ifade eden bir terim booyaka expr.
British Slang
manchester'ı ifade eden bir söz madchester i.
onay ifade eden bir ünleme sorted ünl.