saymak - Turco Inglés Diccionario
Historia

saymak



Significados de "saymak" en diccionario inglés turco : 74 resultado(s)

Turco Inglés
Common Usage
saymak regard v.
saymak assume v.
saymak count v.
saymak treat (as) v.
saymak number v.
saymak tally v.
General
saymak esteem v.
saymak tally up v.
saymak mind v.
saymak value v.
saymak have v.
saymak revere v.
saymak count up v.
saymak calculate v.
saymak enumerate v.
saymak count in v.
saymak number off v.
saymak hold in esteem v.
saymak reckon v.
saymak rate v.
saymak reckon as v.
saymak respect v.
saymak take v.
saymak repute v.
saymak allow v.
saymak account v.
saymak count down v.
saymak deem v.
saymak hold v.
saymak call v.
saymak think v.
saymak suppose v.
saymak tell v.
saymak regard as v.
saymak include v.
saymak reckon for v.
saymak class v.
saymak rank v.
saymak honour v.
saymak count v.
saymak consider v.
saymak presume v.
saymak consult v.
saymak number v.
saymak hold esteem v.
saymak regard v.
saymak count off v.
saymak name v.
saymak call v.
saymak rekne [obsolete] v.
saymak time v.
saymak muster v.
saymak poll [obsolete] v.
saymak treat v.
Phrasals
saymak reckon up v.
saymak make out [obsolete] v.
saymak tell off v.
saymak check out v.
saymak take for v.
saymak log up v.
saymak rate as v.
Trade/Economic
saymak count v.
Law
saymak count v.
saymak consider v.
Technical
saymak consist of v.
saymak presume v.
saymak number v.
saymak consider v.
Computer
saymak count v.
Aeronautic
saymak count to v.
Archaic
saymak dot and carry one v.
saymak compt v.
saymak item v.
Slang
saymak shake a stick at v.

Significados de "saymak" con otros términos en diccionario inglés turco: 497 resultado(s)

Turco Inglés
General
olduğundan fazla iyi saymak overrate v.
daha önemli saymak (birini/bir şeyi başkasından) subordinate to v.
yerinde saymak make no headway v.
geçersiz saymak declare null and void v.
hiçe saymak challenge v.
kötü saymak consider bad v.
avucuna saymak pay cash in hand v.
ile eşit saymak equate v.
sövüp saymak vituperate v.
olasısız saymak consider unlikely v.
yanlış saymak misreckon v.
birini bir gruptan saymak lump someone together with v.
hiçe saymak treat somebody like a dirt v.
avucuna saymak pay in hand v.
sövüp saymak rail v.
yanlış saymak consider wrong v.
aynı saymak identify v.
adamdan saymak (for one) to be worthwhile v.
doğru saymak consider true v.
yanlış saymak miscount v.
hiçe saymak spurn v.
bahşedilmiş gibi saymak taken as granted v.
birer birer saymak count out v.
hiçe saymak snub v.
olduğu yerde saymak make no headway v.
para saymak pay v.
daha az önemli saymak subordinate v.
hiçe saymak set at naught v.
eşit saymak consider equal v.
yeniden saymak retell v.
çok değerli saymak treasure v.
aynı saymak consider same v.
saymak (puan) score v.
hiçe saymak fly in the face of v.
yerinde saymak mark time v.
sayı saymak count v.
kutsal saymak bless v.
sövüp saymak rail at v.
yıldızları saymak count stars v.
hiçe saymak slight v.
hiçe saymak swamp v.
sayı saymak number v.
yerinde saymak make no progress v.
önemsiz saymak think little of v.
puan saymak keep score v.
olduğundan daha önemli saymak overrate v.
hiçe saymak think nothing of v.
kendini fasulye gibi nimetten saymak think no small beer of oneself v.
bir şeyi hiçe saymak set something at naught v.
yok saymak ignore v.
hiçe saymak pay no attention v.
fasulye gibi kendini nimetten saymak have a high opinion of oneself v.
kutsal saymak venerate v.
yerinde saymak come to a deadlock v.
birşeyi belirli bir grubun içinde saymak class v.
sövüp saymak curse violently v.
sövüp saymak curse v.
sövüp saymak blackguard v.
tekrar saymak retell v.
geriye doğru saymak count backwards v.
sövüp saymak rail against v.
bahşedilmiş saymak taken as granted v.
hiçe saymak upstage v.
günlerini saymak sink fast v.
hiçe saymak disregard v.
paraları birer birer saymak count out money v.
yeniden saymak recount v.
birini (bir şeyden) saymak number someone among v.
adamdan saymak treat with respect v.
sövüp saymak swear v.
yerinde saymak deadlock v.
itibaren geçerli saymak backdate to v.
olduğu yerde saymak come to a deadlock v.
geriye doğru saymak count down v.
ait saymak refer v.
hiçe saymak set at nought v.
kutsal saymak hallow v.
oy saymak (şirketlerin genel kurul toplantılarında oylama sonrası) scrutinize v.
birer birer saymak enumerate v.
fasulye gibi kendini nimetten saymak put on airs v.
fasulye gibi kendini nimetten saymak think highly of oneself v.
fasulye gibi kendini nimetten saymak think oneself be important v.
hiçe saymak ignore v.
hiçe saymak disregard (somebody/something) completely v.
hiçe saymak regard (somebody/something) as completely unimportant v.
hiçe saymak take no notice of (somebody/something) v.
kanunu hiçe saymak set the law at naught v.
kanunu hiçe saymak flout the law v.
sövüp saymak talk about somebody/something v.
kendi evi gibi saymak home from home v.
önemli saymak think something significant v.
önemli saymak consider something significant v.
önemli saymak deem something significant v.
önemli saymak consider something as significant v.
önemli saymak regard something as significant v.
önemli saymak view something as significant v.
mantıklı saymak deem reasonable v.
hiçe saymak snap one's fingers at v.
hiçe saymak think little of v.
yeniden saymak renumerate v.
tekrar saymak renumerate v.
eşit saymak equate v.
-i önemsiz saymak think nothing of v.
-i önemsiz saymak think little of v.
tek tek saymak enumerate v.
kılavuz saymak go by v.
düşman saymak consider someone an enemy v.
kendini şanslı saymak consider lucky v.
kendini şanslı saymak count oneself fortunate v.
kendini mutlu saymak consider oneself happy v.
kendisini şanslı saymak consider oneself lucky v.
kendini şanslı saymak consider oneself lucky v.
üvey evlat gibi saymak treat like a step-child v.
yok saymak think nothing of v.
kart saymak count the cards v.
gerekli saymak judge necessary v.
depo mevcudunu saymak take stock v.
düzenlenmiş saymak take for granted v.
hatır saymak be respectful v.
hatrını saymak respect v.
hatrını saymak care about v.
hatır saymak care about v.
hatır saymak respect v.
hatrını saymak be respectful v.
gerekli saymak deem necessary v.
günleri saymak count the days v.
gün saymak count the days v.
bir buluşu yok saymak disinvent v.
olarak saymak count as v.
gibi saymak count as v.
yok saymak overleap v.
sağdan saymak count off v.
hakaret saymak take/regard/consider something as an insult v.
geçerli saymak consider valid/enforceable v.
en yakın arkadaşlarından birisi olarak saymak count someone among one's closest friends v.
para saymak count money v.
kendini mutlu saymak account oneself happy v.
kendini ... saymak account oneself v.
yok saymak disregard v.
sövüp saymak badmouth v.
emri geçersiz saymak countermand v.
oy saymak (şirketlerin genel kurul toplantılarında oylama sonrası) scrutinise v.
beşten geriye saymak count down from five v.
olması gerekenden eksik saymak undercount v.
geri saymak count down v.
geri saymak count backwards v.
geriye saymak count down v.
geriye saymak count backwards v.
parmakla saymak finger count v.
sevip saymak love and respect someone v.
birini sevip saymak love and respect someone v.
koyun saymak count sheep v.
önemsiz saymak floccinaucinihilipilificate v.
oyları saymak count the votes v.
oy saymak count the votes v.
zül saymak find it unnecessary v.
zül saymak find it humiliating v.
(ciddi/önemli) saymak take v.
tek tek saymak tally v.
geçerli saymak admit v.
doğru saymak accept v.
geçerli saymak accept v.
yeniden saymak re-count v.
sırayla saymak count in turn v.
sırayla saymak count off v.
kutsal saymak regard [obsolete] v.
borçlu saymak charge v.
öncelikli saymak antepone [obsolete] v.
sövüp saymak attack v.
ahlak kurallarını hiçe saymak unprinciple v.
dışlamak için sistematik olarak yok saymak knife v.
doğru saymak harbour v.
sövüp saymak hide [uk] v.
yok saymak misken [scotland] v.
yanlış saymak misnumber v.
(birinin) performansını yok saymak miss v.
(birinin) katılımını yok saymak miss v.
sövüp saymak mob v.
sövüp saymak gird v.
fazla saymak overcount v.
(bir şeyi) diğerine göre orantısız saymak overcount v.
tekrar saymak overname [obsolete] v.
yok saymak overthrow v.
gayrı meşru saymak illegitimate v.
yasa dışı saymak illegitimate v.
yok saymak by-pass v.
birlikte saymak connumerate v.
geçersiz saymak dismiss v.
(bir grubu) saymak poll [obsolete] v.
gruptaki birimleri saymak count v.
sövüp saymak conviciate v.
düzenlenmiş saymak foreprize [obsolete] v.
tek tek saymak particularize v.
önceden saymak prenumber v.
hiçe saymak snob v.
eskimiş saymak superannuate v.
(bir şey olarak) saymak count v.
geçersiz saymak spoil v.
Phrasals
-den doğru saymak count from something up v.
hiçe saymak pass by v.
hiçe saymak break through v.
birini bir şey olarak saymak consider someone (as) something v.
(bir şeyi başka bir şey) olarak saymak construe (something) as (something) v.
bir şeyi başka bir şey olarak saymak construe something as something v.
gibi saymak cast (one) as (something) v.
tecrübesizliklerine, hastalığına vs. saymak chalk up v.
tecrübesizliklerine, hastalığına vs. saymak chalk something up (to something) v.
tecrübesizliklerine, hastalığına vs. saymak charge off v.
arasında saymak rank someone among something v.
birden ona kadar saymak count out v.
geri saymak count back v.
olmamış saymak put behind v.
kendinden saymak count on v.
ortalığa yayarak saymak count out v.
olarak saymak rank as v.
kendinden saymak count upon v.
teker teker saymak count out v.
yok saymak pass over v.
birini bir şey arasında saymak count someone among something v.
birini ya da bir şeyi bir grubun parçası saymak count among v.
(belli bir sayıya) kadar saymak count up to (some number) v.
belli bir sayıya kadar saymak count up to something v.
'-e bağlamak (bir şeyi başka bir şeyin nedeni saymak) put down v.
'-e bağlamak (bir şeyi başka bir şeyin nedeni saymak) put (something) down to (something else) v.
'-e bağlamak (bir şeyi başka bir şeyin nedeni saymak) put something down to something v.
'-e bağlamak (bir şeyi başka bir şeyin nedeni saymak) set something down to something v.
'-e bağlamak (bir şeyi başka bir şeyin nedeni saymak) set down v.
'-e bağlamak (bir şeyi başka bir şeyin nedeni saymak) set down v.
'-e bağlamak (bir şeyi başka bir şeyin nedeni saymak) set down to v.
(birini/bir şeyi, başka biri/bir şey) saymak treat (someone or something) as (someone or something else) v.
birini/bir şeyi, başka bir şey saymak treat someone or something as something v.
(birini/bir şeyi bir özelliğinden dolayı) çok değerli/kıymetli saymak trim (something) from (something else) v.
yok saymak shrug away v.
(birini/bir şeyi) bir listedeki (kişiler/şeyler) arasında saymak list (someone or something) as one of (someone or something) v.
birini bir liste/kategori içerisinde saymak list someone as something v.
listedekileri saymak list off v.
listedekileri birer birer söylemek/saymak list off v.
birinin/bir şeyin listesini ezbere saymak list someone or something off v.
birilerini/bir şeyleri teker teker saymak list someone or something off v.
(bir şey) saymak rate as (something) v.
birini/bir şeyi bir şey saymak rate someone or something as something v.
yok saymak throw over v.
yok saymak wave aside v.
hiçe saymak wave aside v.
yok saymak wave off v.
hiçe saymak wave off v.
(bir şeyi) yok saymak pave (something) over v.
yok saymak pave over v.
birini/bir şeyi bir şey içerisinde saymak reckon someone or something among something v.
birini/bir şeyi üstün bir grup içerisinde saymak reckon someone or something among something v.
hızlı hızlı saymak spiel off v.
bir şeyi hızlı hızlı saymak spiel something off v.
(birisini, bir grubu ya da bir şeyi) daha önemli saymak rank above (someone or something) v.
dışında saymak take out v.
yok saymak wish away v.
ezberden saymak rhyme off v.
yok saymak bat away v.
(birini/bir şeyi bir şeyin) arasında saymak count (someone or something) among (something) v.
(birini/bir şeyi) bir listede/liste içerisinde saymak list (someone or something) among v.
(birini/bir şeyi) bir grubun arasında saymak list (someone or something) among v.
birini/bir şeyi bir listede/liste içerisinde saymak list someone or something among something v.
birini/bir şeyi bir grubun arasında saymak/kategorize etmek list someone or something among something v.
(bir şeyi) yok saymak blind to (something) v.
yok saymak look over v.
hiçe saymak look over v.
olarak saymak construe as v.
(birinin bir planın, etkinliğin) içinde saymak count (one) in on (something) v.
(birini bir plana, etkinliğe) katılacakların/dahil olacakların içinde saymak count (one) in on (something) v.
(birini/bir şeyi bir şey) saymak count (someone or something) as (something) v.
bir şeyi bir şey saymak count something as something v.
bir şeyi birinin aleyhine saymak count something against someone v.
-den saymak count from v.
(bir şeyden/sayıdan) saymak count from (something) v.
(bir şeyden/sayıdan) başlayarak saymak count from (something) v.
birini (bir şeyin) içerisinde saymak count someone in (for something) v.
birini (bir şeye) katılacakların/dahil olacakların arasında saymak count someone in (for something) v.
birini (bir şeyin) içerisinde saymak count someone in (on something) v.
birini (bir şeye) katılacakların/dahil olacakların arasında saymak count someone in (on something) v.
bir şeyi saymak count something in v.
parmakla saymak count on (someone or something) v.
-e kadar saymak count up to v.
tek taraflı olarak hiçe saymak rip up v.
(birine) ağzına geleni saymak go at (someone) v.
(bir şeyi bir şey) saymak/sanmak interpret (something) as (something) v.
hiçe saymak kick aside v.
bir şeyi yok saymak kiss something off v.
bir listede/liste içerisinde saymak list among v.
bir grubun arasında saymak list among v.
bir liste içerisinde saymak list among v.
(birini/bir şeyi) saymak/takdir etmek look upon (someone or something) [old-fashioned] v.
arasında saymak number among v.
listesinde/kategorisinde saymak number among v.
ile birlikte saymak number with v.
listesinde/kategorisinde saymak number with v.
(birini/bir şeyi) hiçe saymak pass (someone or something) over v.
(birini/bir şeyi bir şey) saymak perceive (someone or something) as (something) v.
(birileri/bir şeyler) arasında saymak rank among (someone or something) v.
(bir şey) olarak saymak rank as (something) v.
(birileri/bir şeyler) arasında saymak rank with (someone or something) v.
(biriyle/bir şeyle) aynı düzeyde saymak rank with (someone or something) v.
daha önemli/değerli saymak rate above v.
(birinden/bir şeyden) daha önemli/değerli saymak/görmek rate above (someone or something) v.
(birinden/bir şeyden) daha az önemli/değerli saymak/görmek rate below (someone or something) v.
(biriyle/bir şeyle) aynı derecede önemli/değerli saymak/görmek rate with (someone or something) v.
(birini/bir şeyi birinin/bir şeyin) arasında saymak reckon (someone or something) among (someone or something) v.
(birini/bir şeyi biri/bir şey) saymak reckon (someone or something) as (someone or something) v.
(birini/bir şeyi bir şey) içerisinde saymak/hesaplamak reckon (someone or something) into (something) v.
ezberden saymak reel out v.
(birini/bir şeyi bir şey) saymak regard (someone or something) as (something) v.
(birini/bir şeyi) hiçe saymak spit at (someone or something) v.
olarak saymak take as v.
birini/bir şeyi yok saymak tune someone/something out v.
(birini/bir şeyi biri/bir şey) saymak value (someone or something) as (someone or something else) v.
(bir şey) saymak value as v.
Phrases
birkaçını saymak gerekirse to name a few expr.
birkaçını saymak gerekirse to name but a few expr.
saymak gerekirse to name expr.
Colloquial
başarıyı kesin saymak have it made v.
gerekli saymak deem that it is nec­essary v.
gerekli saymak deem it to be necessary v.
yüze kadar saymak count to one hundred v.
ağzına geleni saymak spit venom v.
gün sonunda kazanılan parayı saymak cash out v.
gün sonu hasılatını saymak cash out v.
yerinde saymak be chasing tail v.
(bir şeye) saymak chalk it up v.
-e saymak chalk it up to v.
Idioms
birine sövüp saymak call someone names v.
malları saymak take stock of v.
hiçe saymak bid defiance v.
sövüp saymak curse a blue streak v.
hiçe saymak bid defiance v.
bağıra çağıra sövüp saymak bellow like a (wounded) bull v.
yok saymak brush (something) under the mat v.
yok saymak sweep (something) under the carpet [uk] v.
yok saymak sweep something under the carpet [uk] v.
yok saymak brush something under the carpet [us] v.
yok saymak sweep something under the rug v.
pusula üzerindeki 32 kerteyi saat yönünde saymak box the compass v.
kendini (bir şey) saymak call (oneself) a (something) v.
yerinde saymak chase (one's) tail v.
avucuna para saymak cross someone's palm with silver v.
birisini yok saymak cut someone dead v.
birşeyi neredeyse yok saymak give something short shrift v.
birinin sözünü senet saymak take one at one's word v.
birini hiçe saymak kiss someone off v.
birinin çekini geçerli saymak honor someone's check v.
doğru saymak accept something truth v.
canını hiçe saymak risk one's life v.
doğru saymak take something as gospel v.
doğru saymak take something as truth v.
doğru saymak take something for granted v.
doğru saymak accept something as gospel v.
doğru saymak take as gospel v.
canını hiçe saymak put his life at stake v.
çantada keklik saymak take for granted v.
hiçe saymak snap one's fingers at v.
hiçe saymak kick in the teeth v.
gerçeği yok saymak bury one's head in the sand v.
fasulye gibi kendini nimetten saymak be too big for one's britches v.
meseleyi yok saymak kick something into the long grass v.
kendini fasulyeden nimet saymak think one is the bee's knees v.
kendini fasulyeden nimet saymak be full of oneself v.
neredeyse yok saymak give short shrift to somebody v.
kendini fasulye gibi nimetten saymak be too big for one's britches v.
olmuş saymak take something for granted v.
ölmüş saymak take someone for dead v.
kelle saymak count noses v.
kuralları hiçe saymak drive a coach and four horses through v.
kesinlikle doğru saymak take as gospel v.
ölü saymak take someone for dead v.
sorunu halledilmiş saymak beg the question v.
sövüp saymak swear like a trooper v.
sövüp saymak air one's lungs v.
sıradan saymak number off by something v.
sövüp saymak turn the air blue v.
yerinde saymak get nowhere fast v.
yıldızları saymak see stars v.
yerinde saymak run around in circles v.
yerinde saymak be treading water v.
(özellikle bir ders veya sınavda) dakikaları saymak watch the clock v.
yerinde saymak run round in circles v.
yerinde saymak go round in circles v.
yerinde saymak make no headway v.
yerinde saymak go around in circles v.
(yediği bir darbeden dolayı) yıldızları saymak have a glass jaw v.
(özellikle bir ders veya sınavda) saatleri saymak watch the clock v.
ağzına geleni saymak curse a blue streak v.
sövüp saymak curse a blue streak v.
birini/bir şeyi yok saymak shut/close your ears to somebody/something v.
ağzına geleni saymak be spitting feathers v.
(bir şeyi) parmakla saymak tick (something) off on (one's) fingers v.
(bir şeyi) tek tek saymak tick (something) off on (one's) fingers v.
(bir şeyi) teker teker saymak tick (something) off on (one's) fingers v.
(bir şeyi) doğru saymak take (something) for gospel v.
(duygu, his) hiçe saymak walk all over v.
yerinde saymak run in place v.
olduğu yerde saymak run in place v.
aynı yerde saymak run in place v.
etik/ahlaki değerlerini hiçe saymak sink so low v.
etik/ahlaki değerlerini hiçe saymak stoop so low v.
(kötü bir şey yapmak için) etik/ahlaki değerlerini hiçe saymak stoop so low (as to do something) v.
bir şeyi şanslı saymak mark something with a white stone v.
(bir şeyi) yok saymak breeze past (something) v.
yok saymak be blind to v.
yerinde saymak be chasing (one's) (own) tail v.
yerinde saymak be chasing your tail v.
yerinde saymak be chasing your own tail v.
yerinde saymak be running around in circles v.
yerinde saymak be running round in circles [uk] v.
sorgulanan şeyi doğru saymak beg the question v.
bağıra çağıra sövüp saymak bellow like a (wounded) bull v.
yok saymak brush (something) under the rug v.
gerçeği yok saymak/kabul etmemek bury head in the sand v.
gerçeği yok saymak/kabul etmemek bury your head in the sand v.
gerçeği yok saymak/kabul etmemek bury/hide one's head in the sand v.
bir şeyi kendine ait saymak/kabul etmek call something your own v.
yerinde saymak chase your tail v.
yerinde saymak chase your (own) tail v.
kart saymak count cards v.
(birinin) avucuna para saymak cross (one's) palm v.
(birinin) avucuna para saymak cross (someone's) palm v.
(birinin) avucuna para saymak cross (one's) palm with silver v.
avucuna para saymak cross palm v.
avucuna para saymak cross palm with silver v.
yok saymak cut dead v.
gerekli saymak deem it necessary v.
birini/bir şeyi hiçe saymak fly in the face of someone or something v.
birini/bir şeyi hiçe saymak fly in the teeth of someone or something v.
(bir şeyi) hiçe saymak fly in the face of (something) v.
bir şeyi hiçe saymak fly in the face of something v.
fasulye gibi kendini nimetten saymak get too big for (one's) britches v.
kendini fasulye gibi nimetten saymak get too big for (one's) britches v.
(birini) yok saymak give (one) the silent treatment v.
neredeyse yok saymak give short shrift v.
birini yok saymak give somebody the silent treatment v.
birini/bir şeyi neredeyse yok saymak give somebody/something short shrift v.
(birine) ağzına geleni saymak go at (one) hammer and tongs v.
çekini geçerli saymak honor check v.
(birini/bir şeyi) saymak keep (a) count (of someone or something) v.
'-i gerekli saymak make a thing of v.
(birini) yok saymak not give (one) the time of day v.
birini yok saymak not give someone the time of day v.
bir şeyi çok değerli/önemli görmek/saymak put/place a premium on something v.
hiçe saymak snap your fingers v.
sövüp saymak swear like a sailor v.
(birini/bir şeyi) çantada keklik saymak take (someone or something) for granted v.
ölü saymak take for dead v.
ölmüş saymak take for dead v.
birinin sözünü senet saymak take one at word v.
(bir şeyin) depo mevcudunu saymak take stock (of something) v.
(birini/bir şeyi) önemsiz saymak think little of (someone or something) v.
(birini/bir şeyi) hiçe saymak think little of (someone or something) v.
(birini/bir şeyi) önemsiz saymak think little of (someone or something) v.
(birini/bir şeyi) hiçe saymak think nothing of (someone or something) v.
(birini/bir şeyi) önemsiz saymak think nothing of (someone or something) v.
(birini/bir şeyi) yok saymak think nothing of (someone or something) v.
bir şeyi parmakla saymak tick something off on your fingers v.
bir şeyi teker teker saymak tick something off on your fingers v.
bir şeyi tek tek saymak tick something off on your fingers v.
(olumsuz) bir şeyi onur nişanesi olarak kabul etmek/saymak wear (something) as a badge of honor v.
hiçe saymak set naught by v.
Speaking
ona kadar saymak count to ten expr.
Trade/Economic
depo mevcudunu saymak take stock v.
geçersiz saymak declare null and void v.
tekrar saymak recount v.
Law
jüri heyetini seçerken isimleri saymak array a panel v.
hukuken geçerli saymak allow v.
ikrar etmiş saymak regard as admitted v.
emri geçersiz saymak unorder v.
geçersiz saymak disannul v.
Politics
oyları yeniden saymak repoll v.
resmi sayımda bazı oyları geçersiz saymak count out v.
Marine
pusulaya göre kerterizleri sırasıyla saymak box the compass v.
Biochemistry
yok saymak neglect v.
Education
muadil saymak/addetmek nostrificate v.
Religious
(yahudilikte) on üç yaşına gelmiş bir erkek çocuğunu tüm dini yükümlülüklerden mesul saymak bar mitzvah v.
Military
(sağ veya sol baştan) saymak number off v.
olduğu yerde saymak mark time v.
Football
golü saymak allow the goal v.
golü geçersiz saymak disallow the goal v.
Card
(eldeki kartların) puanlarını saymak count v.
Wagering
(iddiada) yerinde saymak ride (on) v.
Slang
ağzına geleni saymak pitch a bitch n.
ağzına geleni saymak pitch a bitch (about someone or something) v.
ağzına geleni saymak spit blood v.
ağzına geleni saymak spit venom v.
ağzına geleni saymak spit feathers v.
sövüp saymak break (one's) balls v.
sövüp saymak break somebody’s balls [us] v.
sövüp saymak cuss a blue streak v.
yok saymak ghost v.
oldu saymak be on ice v.
yok saymak ice v.
(birini/bir şeyi) yok saymak sleep on (someone or something) v.
telefonla/bir mobil cihazla ilgilenip birini yok saymak phub v.
British Slang
yok saymak blank v.