|
Kategori |
Türkçe |
İngilizce |
|
General |
|
1 |
Genel |
sınırlı ölçüde dağıtılan malumat |
restricted data i.
|
|
2 |
Genel |
seçimle gelen sınırlı yetkili yönetici |
sheriff i.
|
|
3 |
Genel |
sınırlı girdi çıktı |
limited input output i.
|
|
4 |
Genel |
sınırlı baskı |
limited edition i.
|
|
5 |
Genel |
sınırlı olma |
boundedness i.
|
|
6 |
Genel |
sınırlı kullanım |
limited use i.
|
|
7 |
Genel |
sınırlı süreli sözleşme |
contract of limited duration i.
|
|
8 |
Genel |
sınırlı kaynaklar |
limited resources i.
|
|
9 |
Genel |
sınırlı sayı |
finite number i.
|
|
10 |
Genel |
hayvanın sınırlı bir alan içinde serbestçe hareket etmesini sağlayan ip |
tether i.
|
|
11 |
Genel |
tavanı arkaya doğru alçalan ve arkada koltuk alanı sınırlı olan araba |
coupe i.
|
|
12 |
Genel |
sınırlı miktar |
limited amount i.
|
|
13 |
Genel |
sınırlı bilgi |
smatter i.
|
|
14 |
Genel |
sınırlı katılım |
limited participation i.
|
|
15 |
Genel |
sınırlı diyet |
restricted diet i.
|
|
16 |
Genel |
zamanla sınırlı |
limited by time i.
|
|
17 |
Genel |
sınırlı teklif |
limited offer i.
|
|
18 |
Genel |
sınırlı süre |
limited duration i.
|
|
19 |
Genel |
sınırlı alan |
confined space i.
|
|
20 |
Genel |
sınırlı sistem |
limited system i.
|
|
21 |
Genel |
sınırlı yetki |
limited authority i.
|
|
22 |
Genel |
sınırlı sorumluluk |
limited liability i.
|
|
23 |
Genel |
sınırlı sorumluluk |
limited responsibility i.
|
|
24 |
Genel |
tüketim toplumuna karşı olup eldeki kaynakların sınırlı ve tutumlu kullanımına dayalı bir hayat biçimi |
freeganism i.
|
|
25 |
Genel |
sınırlı kayıt/katılım |
limited enrolment i.
|
|
26 |
Genel |
giriş izni gerektiren sınırlı alan |
permit-required confined space i.
|
|
27 |
Genel |
zaman sınırlı proje |
time-limited project i.
|
|
28 |
Genel |
yetersiz ya da sınırlı temas |
scant contact i.
|
|
29 |
Genel |
sınırlı/kısıtlı çalışma yeterliliği |
limited working proficiency i.
|
|
30 |
Genel |
sınırlı enerji kaynakları |
limited energy resources i.
|
|
31 |
Genel |
sınırlı kaynak |
limited source i.
|
|
32 |
Genel |
sınırlı sayıda bulunma |
limited availability i.
|
|
33 |
Genel |
sınırlı sayıda olma |
limited availability i.
|
|
34 |
Genel |
sınırlı biçimde bulunma/olma |
limited availability i.
|
|
|
35 |
Genel |
sınırlı sayıdaki araştırma |
limited availability of studies i.
|
|
36 |
Genel |
sınırlı yer |
limited space i.
|
|
37 |
Genel |
sınırlı alan |
limited space i.
|
|
38 |
Genel |
sınırlı bir süre için sağlanan anlaşma |
temporizing i.
|
|
39 |
Genel |
sınırlı erişime sahip alan |
enclosed spaces i.
|
|
40 |
Genel |
sınırlı bilgi |
scanty information i.
|
|
41 |
Genel |
ev veya mahalle gibi sınırlı alanların iklimlerini inceleyen bilim dalı |
microclimatology i.
|
|
42 |
Genel |
sınırlı ölçek |
minor key i.
|
|
43 |
Genel |
belirli bir bölgeyle sınırlı olma |
locality i.
|
|
44 |
Genel |
belirli bir mahalleyle sınırlı olma |
locality i.
|
|
45 |
Genel |
sınırlı olma |
determinacy i.
|
|
46 |
Genel |
birtakım kategorilerdeki mahkumların hapishane çevresinde kurulan sınırlı alanda yaşama özgürlüğü |
rule i.
|
|
47 |
Genel |
birtakım kategorilerdeki mahkumların yaşayabilecekleri, hapishane çevresinde kurulan sınırlı alan |
rules i.
|
|
48 |
Genel |
sınırlı görüş olması haline navigasyonda tek çare olarak kullanılan cihaz |
instrument i.
|
|
49 |
Genel |
kavranması zor büyüklükte olan sınırlı miktar |
indefinitude [obsolete] i.
|
|
50 |
Genel |
sınırlı sayı |
few i.
|
|
51 |
Genel |
sınırlı şey |
finite i.
|
|
52 |
Genel |
günahlardan arınıp kurtuluşa ermenin sınırlı sayıda insana bahşedileceği öğretisi |
particular redemption i.
|
|
53 |
Genel |
belirli bir vaka ile sınırlı olma |
particularization i.
|
|
54 |
Genel |
(düşünce) sınırlı alan |
precinct i.
|
|
55 |
Genel |
sınırlı alan |
span i.
|
|
56 |
Genel |
sınırlı parlak renk gösterimi |
stab i.
|
|
57 |
Genel |
sınırlı parlak renk/ışık görünümü |
stab i.
|
|
58 |
Genel |
sınırlı tutmak |
cramp f.
|
|
59 |
Genel |
sınırlı kalmak |
be limited f.
|
|
60 |
Genel |
sınırlı kalmak |
remain limited f.
|
|
61 |
Genel |
sınırlı araçlarla çalışmak |
work with limited means f.
|
|
62 |
Genel |
sınırlı olmak |
be limited f.
|
|
63 |
Genel |
sınırlı olmak |
be restricted f.
|
|
64 |
Genel |
sınırlı olmak |
be limited to f.
|
|
65 |
Genel |
sınırlı bir süre için emanet vermek |
bail f.
|
|
66 |
Genel |
(konuyu) çok uzun, ayrıntılı ve sınırlı bir şekilde ele almak |
wiredraw f.
|
|
67 |
Genel |
sınırlı bir alanda toplamak |
localize f.
|
|
68 |
Genel |
sınırlı bir alanda toplamak |
localise f.
|
|
69 |
Genel |
sınırlı olmak |
confine f.
|
|
70 |
Genel |
sınırlı sorumlu (şirket) |
limited s.
|
|
71 |
Genel |
bunlarla sınırlı değil |
not limited to these s.
|
|
72 |
Genel |
sınırlı tutulmuş |
cramped s.
|
|
73 |
Genel |
sınırlı olarak bilgilendirilmiş |
smattered s.
|
|
74 |
Genel |
hudutlarla sınırlı |
limited s.
|
|
75 |
Genel |
ile sınırlı olmaksızın |
not bounded with s.
|
|
76 |
Genel |
ile sınırlı olmaksızın |
not limited with s.
|
|
77 |
Genel |
ile sınırlı |
bounded by s.
|
|
78 |
Genel |
zamanla sınırlı |
time-limited s.
|
|
79 |
Genel |
stoklarla sınırlı |
limited in stock s.
|
|
80 |
Genel |
sınırlı sayıda argüman alan |
finitary s.
|
|
81 |
Genel |
teorik alemle sınırlı olmayan |
nontheoretical s.
|
|
82 |
Genel |
bir yerde sınırlı süreyle çalışmakta olan |
on attachment [brit] s.
|
|
83 |
Genel |
bölüm süresiyle sınırlı olan |
episodal s.
|
|
84 |
Genel |
bölüm süresiyle sınırlı olan |
episodical s.
|
|
85 |
Genel |
sınırlı bir bölge veya mahalle ile ilgili |
vicinal s.
|
|
86 |
Genel |
sınırlı bir bölge veya mahalle ile sınırlı |
vicinal s.
|
|
87 |
Genel |
belirli bir konuyla sınırlı olmayan |
quodlibetical s.
|
|
88 |
Genel |
sınırlı süreli |
measurable s.
|
|
89 |
Genel |
sınırlı zekaya ve güce sahip |
human s.
|
|
90 |
Genel |
kapsamı sınırlı olan |
moderate s.
|
|
91 |
Genel |
etkisi sınırlı olan |
moderate s.
|
|
92 |
Genel |
sınırlı bütçeye dayalı |
low-budget s.
|
|
93 |
Genel |
tek seferle sınırlı olan |
one-shot s.
|
|
94 |
Genel |
tek bir olayla sınırlı olan |
one-shot s.
|
|
95 |
Genel |
tek kişi ile sınırlı |
one-man s.
|
|
96 |
Genel |
tek kişi ile sınırlı |
one-person s.
|
|
97 |
Genel |
tek seferle sınırlı olan |
one-shot s.
|
|
98 |
Genel |
tek bir olayla sınırlı olan |
one-shot s.
|
|
99 |
Genel |
kapsamı sınırlı olan |
one-track s.
|
|
100 |
Genel |
sınırlı birliktelikler sonucu oluşan |
inbred s.
|
|
101 |
Genel |
çok sınırlı |
close s.
|
|
102 |
Genel |
özel bir günü kutlamak amacıyla sınırlı süre ve sayıda üretilen (madeni para, pul) |
commemorative s.
|
|
103 |
Genel |
günlük önemli haber kotası ile sınırlı |
pony s.
|
|
104 |
Genel |
çevrili veya sınırlı bir şeyin dış hatlarına uyacak şekilde yapılmış |
contour s.
|
|
105 |
Genel |
ülke içi ile sınırlı |
inland s.
|
|
106 |
Genel |
dahili rota ile sınırlı |
inland s.
|
|
107 |
Genel |
ülke içi ile sınırlı |
inlandish [obsolete] s.
|
|
108 |
Genel |
dahili rota ile sınırlı |
inlandish [obsolete] s.
|
|
109 |
Genel |
davet edilen katılımcılarla sınırlı |
invitational s.
|
|
110 |
Genel |
sınırlı katılımcılı |
cornered s.
|
|
111 |
Genel |
gücü sınırlı |
finite s.
|
|
112 |
Genel |
etkisi sınırlı |
finite s.
|
|
113 |
Genel |
kendisi ile sınırlı |
self-limited s.
|
|
114 |
Genel |
kendi özellikleri ile sınırlı |
self-limited s.
|
|
115 |
Genel |
kölelerin kullanımı ile sınırlı |
slave s.
|
|
116 |
Genel |
görüş açısı ve tecrübesi sınırlı olan |
small-town s.
|
|
117 |
Genel |
kapsamı sınırlı |
provincial s.
|
|
118 |
Genel |
bir il ile sınırlı |
provincial s.
|
|
119 |
Genel |
yüzey ile sınırlı |
superficiary s.
|
|
120 |
Genel |
sınırlı olarak |
parochially zf.
|
|
121 |
Genel |
sınırlı bir şekilde |
confinedly zf.
|
|
122 |
Genel |
sınırlı bir şekilde |
constrictedly zf.
|
|
123 |
Genel |
sınırlı bir şekilde |
determinately zf.
|
|
124 |
Genel |
sınırlı olmaksızın |
unlimitedly zf.
|
|
125 |
Genel |
sınırlı olmaksızın |
without restriction zf.
|
|
126 |
Genel |
sınırlı olmaksızın |
without restraint zf.
|
|
127 |
Genel |
sınırlı olmaksızın |
unrestrictedly zf.
|
|
128 |
Genel |
sınırlı olmadan |
in an unrestricted manner zf.
|
|
129 |
Genel |
sınırlı olmadan |
without restriction zf.
|
|
130 |
Genel |
sınırlı olmadan |
without restraint zf.
|
|
131 |
Genel |
sınırlı olmadan |
unlimitedly zf.
|
|
132 |
Genel |
ile sınırlı olmaksızın |
without being limited zf.
|
|
133 |
Genel |
ile sınırlı olmaksızın |
without being restricted to zf.
|
|
134 |
Genel |
ile sınırlı olmaksızın |
(including) but not limited to zf.
|
|
135 |
Genel |
sınırlı olarak |
finitely zf.
|
|
136 |
Genel |
sınırlı miktarda |
on a limited scale zf.
|
|
137 |
Genel |
sınırlı ölçüde |
on a limited scale zf.
|
|
138 |
Genel |
bazı sınırlı şartlar altında |
in some limited circumstances zf.
|
|
139 |
Genel |
sınırlı sayıda hastada |
in a limited number of patients zf.
|
|
140 |
Genel |
sınırlı bir süre içerisinde |
temporally zf.
|
|
141 |
Genel |
sınırlı bir şekilde |
noncomprehensively zf.
|
|
142 |
Genel |
sınırlı bir biçimde |
limitedly zf.
|
|
143 |
Genel |
sınırlı bir biçimde |
restrainedly zf.
|
|
144 |
Genel |
sınırlı bir şekilde |
circumscriptively zf.
|
|
145 |
Genel |
sınırlı bir şekilde |
circumscriptly zf.
|
|
146 |
Genel |
sınırlı bir şekilde |
stintedly zf.
|
|
147 |
Genel |
sınırlı bir şekilde |
strictly zf.
|
|
148 |
Genel |
ile sınırlı kalmamak üzere |
not limited to ed.
|
|
149 |
Genel |
sınırlı olmaksızın |
but not limited to ed.
|
|
150 |
Genel |
sınırlı olmadan |
not limited to ed.
|
|
151 |
Genel |
sınırlı olmaksızın |
not limited to ed.
|
|
152 |
Genel |
sadece bir tane ile sınırlı anlamı veren ön ek |
mon- ök.
|
|
Phrasals |
|
153 |
Öbek Fiiller |
ile sınırlı tutmak |
confine to f.
|
|
154 |
Öbek Fiiller |
(birine) sınırlı cevap vermek |
fence with (someone) f.
|
|
155 |
Öbek Fiiller |
sınırlı cevap vermek |
fence with f.
|
|
156 |
Öbek Fiiller |
sınırlı bir alanın içini doldurmak |
fill in f.
|
|
157 |
Öbek Fiiller |
sınırlı bir alanın yüzeyini tamamen kaplamak |
fill in f.
|
|
158 |
Öbek Fiiller |
dar/sınırlı bir zamana sıkıştırmak |
pack in f.
|
|
159 |
Öbek Fiiller |
dar/sınırlı bir zamana sığdırmayı başarmak |
pack in f.
|
|
160 |
Öbek Fiiller |
(bir şeyleri) dar/sınırlı bir zamana sıkıştırmak |
pack (something) into (something or some place) f.
|
|
161 |
Öbek Fiiller |
(bir şeyleri) dar/sınırlı bir zamana sığdırmayı başarmak |
pack (something) into (something or some place) f.
|
|
162 |
Öbek Fiiller |
bir şeyi biriyle/bir şeyle sınırlı tutmak |
confine something to someone or something f.
|
|
163 |
Öbek Fiiller |
bir şeyin kapsamını biriyle/bir şeyle sınırlı tutmak |
confine something to someone or something f.
|
|
164 |
Öbek Fiiller |
(bir şeyi biriyle/bir şeyle) sınırlı tutmak |
confine (something) to (someone or something) f.
|
|
165 |
Öbek Fiiller |
(bir şeyin kapsamını biriyle/bir şeyle) sınırlı tutmak |
confine (something) to (someone or something) f.
|
|
166 |
Öbek Fiiller |
sınırlı sayıda/miktarda vermek/dağıtmak |
ration out f.
|
|
Phrases |
|
167 |
İfadeler |
sınırlı alanda |
in confined area zf.
|
|
168 |
İfadeler |
bununla sınırlı kalmayacak şekilde |
but not limited to this expr.
|
|
169 |
İfadeler |
ile sınırlı kalmamak üzere |
not to be bounded by expr.
|
|
170 |
İfadeler |
ile sınırlı olmamak üzere |
but not limited to expr.
|
|
171 |
İfadeler |
ile sınırlı kalmamak üzere |
not to be restricted with expr.
|
|
172 |
İfadeler |
sınırlı olmak üzere |
limited to expr.
|
|
173 |
İfadeler |
sınırlı olmamak kaydıyla |
including but not limited to expr.
|
|
174 |
İfadeler |
sınırlı olmadan |
but not limited to expr.
|
|
175 |
İfadeler |
... dâhil, ancak bununla/bunlarla sınırlı olmamak kaydıyla |
including, without limitation ... expr.
|
|
176 |
İfadeler |
(ancak) bununla sınırlı kalmamak üzere |
including but not limited to expr.
|
|
177 |
İfadeler |
(ancak) bununla sınırlı olmamak üzere |
including but not limited to expr.
|
|
Colloquial |
|
178 |
Konuşma Dili |
hafta sonu veya birkaç günle sınırlı kısa tatil |
mini-break i.
|
|
179 |
Konuşma Dili |
sınırlı ölçüde |
as far as it goes expr.
|
|
180 |
Konuşma Dili |
sınırlı ölçüde |
as/so far as it goes expr.
|
|
Idioms |
|
181 |
Deyim |
normlarla ya da yerleşik inançlarla sınırlı kalmadan düşünme |
blue-sky thinking i.
|
|
182 |
Deyim |
sınırlı bakış açısı |
tunnel vision i.
|
|
183 |
Deyim |
belli kişilerle sınırlı iş/yarışma |
a closed shop i.
|
|
184 |
Deyim |
erişimi sınırlı bir alan |
a no-go area i.
|
|
185 |
Deyim |
yetenekleri sınırlı olan kimse, grup, şey |
a one-trick pony [us] i.
|
|
186 |
Deyim |
yetenekleri sınırlı olan kimse, grup, şey |
one-trick horse [us] i.
|
|
187 |
Deyim |
önemsiz kişiler arasında/sınırlı bir alanda önem/nüfuz sahibi |
big fish in a small pond i.
|
|
188 |
Deyim |
önemsiz kişiler arasında/sınırlı bir alanda önem/nüfuz sahibi |
big frog in a small pond i.
|
|
189 |
Deyim |
sınırlı destek |
slender reed i.
|
|
190 |
Deyim |
dünyada olup bitenlere karşı sınırlı bilgiye sahip olarak izole bir yaşam sürmek |
live under a rock f.
|
|
191 |
Deyim |
aynı anda sınırlı sayıda iş yapabilmek |
(one) only has one pair of hands f.
|
|
192 |
Deyim |
sınırlı bir alanda dönmek/manevra yapmak |
turn on a sixpence [uk] f.
|
|
193 |
Deyim |
sınırlı sayıda parçayı birbiriyle farklı şekillerde eşleştirmek |
mix and match f.
|
|
194 |
Deyim |
sınırlı sayıda kıyafeti farklı kombinasyonlarla giymek/farklı şekillerde eşleştirmek |
mix and match f.
|
|
195 |
Deyim |
çok sınırlı düzeyde olmak |
fit on the back of a postage stamp f.
|
|
196 |
Deyim |
seçenekler sınırlı/bulma şansı düşük |
pickings are slim expr.
|
|
197 |
Deyim |
sınırlı seçenek |
not much to choose from expr.
|
|
198 |
Deyim |
sınırlı bir alanda |
on a sixpence [uk] expr.
|
|
199 |
Deyim |
çok sınırlı düzeyde |
could fit on the back of a postage stamp expr.
|
|
200 |
Deyim |
çok sınırlı |
on the back of a postage stamp expr.
|
|
Speaking |
|
201 |
Konuşma |
sınırlı bir süre için |
for only so long expr.
|
|
Trade/Economic |
|
202 |
Ticaret/Ekonomi |
satıcının ticaret yaptığı sınırlı alan |
territory i.
|
|
203 |
Ticaret/Ekonomi |
alacaklılar tarafından borcunu ödeyemeyecek durumda olan borçluya işlemlerinin sınırlı bir süre zarfında devamı hakkında verilen izin |
letter of licence i.
|
|
204 |
Ticaret/Ekonomi |
alacaklılar tarafından borcunu ödeyemeyecek durumda olan borçluya işlemlerinin sınırlı bir süre zarfında devamı hakkında verilen izin |
letter of license i.
|
|
205 |
Ticaret/Ekonomi |
alınan kredinin sadece kapsadığı konut ile sınırlı olduğu ipotek |
nonrecourse mortgage i.
|
|
206 |
Ticaret/Ekonomi |
alınan kredinin sadece kapsadığı konut ile sınırlı olduğu ipotek |
dry mortgage i.
|
|
207 |
Ticaret/Ekonomi |
amaçları sınırlı şirket |
limited purpose company i.
|
|
208 |
Ticaret/Ekonomi |
belirli bir süre içinde fiyatı sınırlı tutulan sipariş |
time order i.
|
|
209 |
Ticaret/Ekonomi |
belirli bir amaç için kurulmuş yalnız o amaçla sınırlı geçici nitelikteki komite |
ad hoc committee i.
|
|
210 |
Ticaret/Ekonomi |
borsada kullanılan sınırlı emir |
limit order i.
|
|
211 |
Ticaret/Ekonomi |
bir vade ile sınırlı olmayan borç senedi |
perpetual bond i.
|
|
212 |
Ticaret/Ekonomi |
doğada arzı sınırlı olan herhangi bir kaynak |
exhaustible resource i.
|
|
213 |
Ticaret/Ekonomi |
fiyat sınırlı emir |
limited order i.
|
|
214 |
Ticaret/Ekonomi |
garanti ile sınırlı şirket |
company limited by guarantee i.
|
|
215 |
Ticaret/Ekonomi |
hisse senetleri halka arz edilebilen sınırlı sorumlu limited şirketi |
public company limited by shares i.
|
|
216 |
Ticaret/Ekonomi |
japonca'da sınırlı sorumlu şirket |
y.k. i.
|
|
217 |
Ticaret/Ekonomi |
kullanımı sınırlı para |
restricted cash i.
|
|
218 |
Ticaret/Ekonomi |
kullanımı sınırlı makbuzlar |
restricted receipts i.
|
|
219 |
Ticaret/Ekonomi |
müşterinin aldığı kredinin kapsadığı konut ile sınırlı olduğu kredi |
non-recourse mortgage i.
|
|
220 |
Ticaret/Ekonomi |
sınırlı tüketici kararı |
limited consumer decision making i.
|
|
221 |
Ticaret/Ekonomi |
sınırlı sorumluluklu şirket |
limited liability company i.
|
|
222 |
Ticaret/Ekonomi |
sınırlı ciro |
restricted indorsement i.
|
|
223 |
Ticaret/Ekonomi |
sınırlı denetim |
limited audit i.
|
|
224 |
Ticaret/Ekonomi |
sınırlı akılcılık |
bounded rationality i.
|
|
225 |
Ticaret/Ekonomi |
sınırlı rasyonellik |
bounded rationality i.
|
|
226 |
Ticaret/Ekonomi |
sınırlı sorumlu şirket |
limited company i.
|
|
227 |
Ticaret/Ekonomi |
sınırlı sipariş |
limited order i.
|
|
228 |
Ticaret/Ekonomi |
sınırlı sorumluluklu şirket |
limited company i.
|
|
229 |
Ticaret/Ekonomi |
sınırlı kapsamlı yetki belgesi |
limited-coverage warranty i.
|
|
230 |
Ticaret/Ekonomi |
sınırlı emir |
limit order i.
|
|
231 |
Ticaret/Ekonomi |
sınırlı ömür |
limited life i.
|
|
232 |
Ticaret/Ekonomi |
sınırlı fonksiyonlu toptancı |
limited function wholesaler i.
|
|
233 |
Ticaret/Ekonomi |
sınırlı tip onayı |
type approval with limited effect i.
|
|
234 |
Ticaret/Ekonomi |
sınırlı çek |
limited check i.
|
|
235 |
Ticaret/Ekonomi |
sınırlı talep |
limited demand i.
|
|
236 |
Ticaret/Ekonomi |
sınırlı kredi |
limited credit i.
|
|
237 |
Ticaret/Ekonomi |
sınırlı amaçlı şirket |
limited purpose company i.
|
|
238 |
Ticaret/Ekonomi |
sınırlı faaliyetli toptancı tacir |
limited-function merchant wholesaler i.
|
|
239 |
Ticaret/Ekonomi |
sınırlı konvertibilitiye sahip para |
soft currency i.
|
|
240 |
Ticaret/Ekonomi |
sınırlı sayıda |
truck jobbers i.
|
|
241 |
Ticaret/Ekonomi |
sınırlı ayni haklar |
limited real rights i.
|
|
242 |
Ticaret/Ekonomi |
sınırlı çalışma ruhsatı |
limited practice certificate i.
|
|
243 |
Ticaret/Ekonomi |
sınırlı kaynakların en iyi kullanılması |
optimization i.
|
|
244 |
Ticaret/Ekonomi |
sınırlı teklif |
restricted tender i.
|
|
245 |
Ticaret/Ekonomi |
sınırlı ölçek ekonomisi |
limited economies of scale i.
|
|
246 |
Ticaret/Ekonomi |
sınırlı ihale |
restricted tendering i.
|
|
247 |
Ticaret/Ekonomi |
sınırlı garanti |
limited warranty i.
|
|
248 |
Ticaret/Ekonomi |
sınırlı nakit |
restricted cash i.
|
|
249 |
Ticaret/Ekonomi |
sınırlı vergi sorumluluğu |
limited tax liability i.
|
|
250 |
Ticaret/Ekonomi |
sınırlı denetim |
partial audit i.
|
|
251 |
Ticaret/Ekonomi |
sınırlı kaynakların en iyi kullanılması |
optimisation i.
|
|
252 |
Ticaret/Ekonomi |
sınırlı üretim |
limited production i.
|
|
253 |
Ticaret/Ekonomi |
sınırlı hükümet |
limited government i.
|
|
254 |
Ticaret/Ekonomi |
sınırlı ciro |
restricted endorsement i.
|
|
255 |
Ticaret/Ekonomi |
sınırlı sorumlu sendika payları |
divided accounts i.
|
|
256 |
Ticaret/Ekonomi |
sınırlı hizmet sunan perakendeci |
limited-service retailer i.
|
|
257 |
Ticaret/Ekonomi |
sınırlı ihale |
restricted tender procedure i.
|
|
258 |
Ticaret/Ekonomi |
sınırlı sorumlu ortaklık |
limited liability partnership i.
|
|
259 |
Ticaret/Ekonomi |
sınırlı sorumluluk |
limited responsibility i.
|
|
260 |
Ticaret/Ekonomi |
sınırlı üretim |
restricted production i.
|
|
261 |
Ticaret/Ekonomi |
sınırlı yetkili bağlı şirket |
restricted subsidiary i.
|
|
262 |
Ticaret/Ekonomi |
sınırlı faaliyetli toptancı |
limited-function wholesaler i.
|
|
263 |
Ticaret/Ekonomi |
sınırlı hisse senedi opsiyonu |
restricted stock option i.
|
|
264 |
Ticaret/Ekonomi |
sınırlı grev |
pin strike i.
|
|
265 |
Ticaret/Ekonomi |
sınırlı sorumlu ortaklık |
limited company i.
|
|
266 |
Ticaret/Ekonomi |
sınırlı denetleme |
limited auditing i.
|
|
267 |
Ticaret/Ekonomi |
sermayenin sınırlı dağıtımı |
capital rationing i.
|
|
268 |
Ticaret/Ekonomi |
sınırlı sorumlu özel işletme |
pty. ltd. i.
|
|
269 |
Ticaret/Ekonomi |
sınırlı teklif |
restricted tendering i.
|
|
270 |
Ticaret/Ekonomi |
sınırlı sorumlu ortak |
limited partner i.
|
|
271 |
Ticaret/Ekonomi |
sınırlı sorumlu ortaklık |
limited partnership i.
|
|
272 |
Ticaret/Ekonomi |
sınırlı sorumluluk |
restricted responsibility i.
|
|
273 |
Ticaret/Ekonomi |
sınırlı konvertibilite |
limited convertibility i.
|
|
274 |
Ticaret/Ekonomi |
sınırlı ciro |
restrictive endorsement i.
|
|
275 |
Ticaret/Ekonomi |
sınırlı prim ödemeli hayat sigortası |
limited-payment life insurance i.
|
|
276 |
Ticaret/Ekonomi |
sınırlı sorumluluk |
limited liability i.
|
|
277 |
Ticaret/Ekonomi |
sınırlı fon |
restricted fund i.
|
|
278 |
Ticaret/Ekonomi |
sınırlı rasyonalite |
bounded rationality i.
|
|
279 |
Ticaret/Ekonomi |
sınırlı hisseli şirket |
closed corporation i.
|
|
280 |
Ticaret/Ekonomi |
sınırlı süreli indirim |
flash sale i.
|
|
281 |
Ticaret/Ekonomi |
sınırlı piyasa |
limited market i.
|
|
282 |
Ticaret/Ekonomi |
sınırlı kredi mektubu |
restricted letter of credit i.
|
|
283 |
Ticaret/Ekonomi |
sınırlı inceleme |
limited investigation i.
|
|
284 |
Ticaret/Ekonomi |
sınırlı optimumlaştırma |
constrained optimization i.
|
|
285 |
Ticaret/Ekonomi |
sınırlı usul |
restricted procedures i.
|
|
286 |
Ticaret/Ekonomi |
sınırlı ömürlü sabit değer |
limited life asset i.
|
|
287 |
Ticaret/Ekonomi |
sınırlı süreli teminat akredifi |
standby letters of credit i.
|
|
288 |
Ticaret/Ekonomi |
sınırlı ölçüde |
on a limited scale i.
|
|
289 |
Ticaret/Ekonomi |
sınırlı sorumlu şirket |
gmbh (gesellschaft mit beschränkter haftung) i.
|
|
290 |
Ticaret/Ekonomi |
sınırlı sorumlu şirket |
limited liability company i.
|
|
291 |
Ticaret/Ekonomi |
stoklarla sınırlı |
subject to availability i.
|
|
292 |
Ticaret/Ekonomi |
vadesi sınırlı olmayan tahvil |
perpetuity i.
|
|
293 |
Ticaret/Ekonomi |
zamanla sınırlı gemi kiralama sözleşmesi |
time charter i.
|
|
294 |
Ticaret/Ekonomi |
zaman sınırlı kampanya |
time-limited campaign i.
|
|
295 |
Ticaret/Ekonomi |
zaman sınırlı kampanyalar |
time-limited campaigns i.
|
|
296 |
Ticaret/Ekonomi |
sınırlı sorumlu ortaklık |
limited liability partnership (llp) i.
|
|
297 |
Ticaret/Ekonomi |
sınırlı miktarda para çekmek |
underdraw f.
|
|
298 |
Ticaret/Ekonomi |
arzı sınırlı |
rare s.
|
|
299 |
Ticaret/Ekonomi |
sınırlı sorumlu |
limited s.
|
|
300 |
Ticaret/Ekonomi |
sınırlı ve yüksek faiz oranlı (kredi) |
hard s.
|
|
301 |
Ticaret/Ekonomi |
dahil olmak ve bunlarla sınırlı olmamak kaydıyla |
including, without limitation expr.
|
|
302 |
Ticaret/Ekonomi |
sınırlı miktarda |
on a limited scale expr.
|
|
303 |
Ticaret/Ekonomi |
sınırlı sorumluluk |
ltd (limited liability) kısalt.
|
|
Law |
|
304 |
Hukuk |
sınırlı ehliyetsizlik |
partial disability i.
|
|
305 |
Hukuk |
sınırlı sorumluluğa istisnalar |
exceptions to limited liability i.
|
|
306 |
Hukuk |
sınırlı ayni haklar |
restricted real rights i.
|
|
307 |
Hukuk |
sınırlı mülkiyet |
majority property i.
|
|
308 |
Hukuk |
sınırlı yetkiye sahip vekil |
special agent i.
|
|
309 |
Hukuk |
sınırlı ehliyetsizlik |
partial disablement i.
|
|
310 |
Hukuk |
sınırlı mülkiyet |
limited ownership possession i.
|
|
311 |
Hukuk |
sınırlı veya nisbi hak |
majority right i.
|
|
312 |
Hukuk |
sınırlı mesuliyet |
limitation i.
|
|
313 |
Hukuk |
sınırlı sorumluluk |
limitation i.
|
|
314 |
Hukuk |
sınırlı mülkiyet |
special property i.
|
|
315 |
Hukuk |
sınırlı yararlanma hakkı |
determinable estate i.
|
|
316 |
Hukuk |
sınırlı ayni haklar |
limited real rights i.
|
|
317 |
Hukuk |
sınırlı kaza hakkı |
limited jurisdiction i.
|
|
318 |
Hukuk |
sınırlı imkanlar |
limited means i.
|
|
319 |
Hukuk |
sınırlı mirasçı |
limited heir i.
|
|
320 |
Hukuk |
sınırlı sorumluluk |
limited liability i.
|
|
321 |
Hukuk |
sınırlı sorumluluğun genişlemesi |
extent of limited liability i.
|
|
322 |
Hukuk |
sınırlı vekalet |
limited power of attorney i.
|
|
323 |
Hukuk |
sınırlı kaza yetkisi |
limited jurisdiction i.
|
|
324 |
Hukuk |
sınırlı dokunulmazlık |
qualified privilege i.
|
|
325 |
Hukuk |
sınırlı sorumluluklar |
limited means i.
|
|
326 |
Hukuk |
sınırlı malik |
limited owner i.
|
|
327 |
Hukuk |
sınırlı süreli irtifak hakkı |
equitable easement i.
|
|
328 |
Hukuk |
sınırlı sorumlu ortak |
limited partner i.
|
|
329 |
Hukuk |
sınırlı ehliyetsizlik |
special disability i.
|
|
330 |
Hukuk |
sınırlı borç |
determinate obligation i.
|
|
331 |
Hukuk |
(maden çıkarılan bir mülk üzerinde) sahip olunan sınırlı hak |
overriding royalty interest i.
|
|
332 |
Hukuk |
mülk üzerinde bir çeşit sınırlı kullanım hakkı |
contingent use i.
|
|
333 |
Hukuk |
yetki alanı belirli yerel bir bölge ile sınırlı olan ve önem derecesi düşük davalara bakan (mahkeme kolu) |
minor s.
|
|
Politics |
|
334 |
Siyasal |
sınırlı oy |
limited vote i.
|
|
335 |
Siyasal |
sınırlı sorumlu şirketler |
limited liability companies i.
|
|
336 |
Siyasal |
sınırlı kişiler |
interdicted persons i.
|
|
337 |
Siyasal |
sınırlı rasyonalite |
buffered rationality i.
|
|
338 |
Siyasal |
sınırlı yetki |
limited power i.
|
|
339 |
Siyasal |
sınırlı koşullar |
streamlined conditionality i.
|
|
340 |
Siyasal |
sınırlı savaş |
limited war i.
|
|
341 |
Siyasal |
sınırlı oturma izni |
limited leave to remain i.
|
|
342 |
Siyasal |
sınırlı hükümet |
limited government i.
|
|
343 |
Siyasal |
sınırlı veto yetkisi |
qualified negative i.
|
|
344 |
Siyasal |
sınırlı ve anayasal güce sahip olan |
temperate s.
|
|
345 |
Siyasal |
tek bölge ile sınırlı |
municipal s.
|
|
Insurance |
|
346 |
Sigortacılık |
sınırlı teminat veren sigorta şartları |
limited terms i.
|
|
Tourism |
|
347 |
Turizm |
lokantalarda sabit bir ücret karşılığı sınırlı seçenekleri olan menü |
table d'hôte i.
|
|
Media |
|
348 |
Medya |
sınırlı sayıda uluslararası gazetecinin katıldığı basın toplantısı |
press junket i.
|
|
349 |
Medya |
belirli bir faaliyet sırasında haber toplama ve içerik paylaşma amacı güden ve çok sayıdaki haber medyası kuruluşunu temsil eden sınırlı sayıdaki haber medyası |
media pool i.
|
|
350 |
Medya |
dağıtımı sınırlı |
limdis (limited distribution) s.
|
|
351 |
Medya |
sınırlı dağıtıma tabi |
limdis (limited distribution) s.
|
|
Advertising |
|
352 |
Reklam |
sınırlı bir şekilde reklam etmek |
undersell f.
|
|
Technical |
|
353 |
Teknik |
donanım sınırlı çalıştırma stratejisi |
hardware limited operating strategy i.
|
|
354 |
Teknik |
hız sınırlı regülatör |
speed limiting governor i.
|
|
355 |
Teknik |
sınırlı ihale |
limited submission of tenders i.
|
|
356 |
Teknik |
sınırlı kompresif güç |
confined compressive strength i.
|
|
357 |
Teknik |
sınırlı alev yayılması |
limited flame spread i.
|
|
358 |
Teknik |
sınırlı girdili sınırlı çıktılı sistem |
bounded input bounded output system i.
|
|
359 |
Teknik |
sınırlı büyüme |
bounded growth i.
|
|
360 |
Teknik |
sınırlı şerit |
limited tape i.
|
|
361 |
Teknik |
sınırlı süneklik |
limited ductility i.
|
|
362 |
Teknik |
sınırlı kompüter |
computer limited i.
|
|
363 |
Teknik |
sınırlı erişimli yol |
limited access road i.
|
|
364 |
Teknik |
sınırlı hava teması |
limited air contact i.
|
|
365 |
Teknik |
sınırlı denge |
conditional stability i.
|
|
366 |
Teknik |
sınırlı yağlama |
boundary lubrication i.
|
|
367 |
Teknik |
sınırlı çalışma |
limited run i.
|
|
368 |
Teknik |
sınırlı alev yayma özelliğine sahip malzeme |
limited flame spread material i.
|
|
369 |
Teknik |
sınırlı süreksizlik |
finite discontinuity i.
|
|
370 |
Teknik |
sınırlı girdi-çıktı |
limited input/output i.
|
|
371 |
Teknik |
sınırlı öngerme |
partial prestressing i.
|
|
372 |
Teknik |
sınırlı kapasite |
limited capacity i.
|
|
373 |
Teknik |
sınırlı değer |
limited value i.
|
|
374 |
Teknik |
sünekliği sınırlı olan enjeksiyon mamulleri |
injection products with limited ductility i.
|
|
375 |
Teknik |
ürünlerin içindeki sınırlı iklim şartları |
microclimates inside products i.
|
|
376 |
Teknik |
yük sınırlı regülatör |
load limited governor i.
|
|
377 |
Teknik |
uçağın kendi konumunu belirlemek için kullandığı, menzili sınırlı küçük verici |
marker i.
|
|
378 |
Teknik |
yatayda tamamen hareketli olup düşeyde sınırlı hareket kabiliyeti olan nozül |
monitor nozzle i.
|
|
379 |
Teknik |
sınırlı bir hacme sıkıştırmak |
jam f.
|
|
380 |
Teknik |
sınırlı bir hacime sıkıştırmak |
jam f.
|
|
381 |
Teknik |
birbiçimli sınırlı |
uniformly bounded s.
|
|
382 |
Teknik |
düzgün sınırlı |
uniformly bounded s.
|
|
383 |
Teknik |
görünümde sınırlı |
configured-out s.
|
|
384 |
Teknik |
erişimi sınırlı yerlerde kullanılan |
used in restricted access locations s.
|
|
385 |
Teknik |
ile sınırlı |
contained s.
|
|
386 |
Teknik |
kurulumda sınırlı |
configured-out s.
|
|
387 |
Teknik |
sıcaklık sınırlı |
temperature limited s.
|
|
388 |
Teknik |
sekmeyle sınırlı |
tab delimited s.
|
|
389 |
Teknik |
sonsuz düzlem ile sınırlı |
semi-infinite s.
|
|
Computer |
|
390 |
Bilgisayar |
altindis sınırlı alan integrali |
area integral with subscript limit i.
|
|
391 |
Bilgisayar |
altindis sınırlı hacim integrali |
volume integral with subscript limit i.
|
|
392 |
Bilgisayar |
altyazı sınırlı hacim integrali |
volume integral with underscript limit i.
|
|
393 |
Bilgisayar |
altyazı sınırlı alan integrali |
area integral with underscript limit i.
|
|
394 |
Bilgisayar |
altindis sınırlı birleşim |
union with subscript limit i.
|
|
395 |
Bilgisayar |
altindis sınırlı büyük işleç |
large operator with subscript limit i.
|
|
396 |
Bilgisayar |
altindis sınırlı çarpım |
product with subscript limit i.
|
|
397 |
Bilgisayar |
altindis sınırlı iki katlı integral |
double integral with subscript limit i.
|
|
398 |
Bilgisayar |
altindis sınırlı integral |
integral with subscript limit i.
|
|
399 |
Bilgisayar |
altindis sınırlı kesişim |
intersection with subscript limit i.
|
|
400 |
Bilgisayar |
altindis sınırlı toplam |
summation with subscript limit i.
|
|
401 |
Bilgisayar |
altindis sınırlı üç katlı integral |
triple integral with subscript limit i.
|
|
402 |
Bilgisayar |
altindis ve üstindis sınırlı birleşim |
union with subscript and superscript limits i.
|
|
403 |
Bilgisayar |
altindis ve üstindis sınırlı çarpım |
product with subscript and superscript limits i.
|
|
404 |
Bilgisayar |
altindis ve üstindis sınırlı kesişim |
intersection with subscript and superscript limits i.
|
|
405 |
Bilgisayar |
altindis ve üstindis sınırlı toplam |
summation with subscript and superscript limits i.
|
|
406 |
Bilgisayar |
altyazı sınırlı birleşim |
union with underscript limit i.
|
|
407 |
Bilgisayar |
alt-yazı sınırlı büyük işleç |
large operator with under-script limit i.
|
|
408 |
Bilgisayar |
altyazı sınırlı çarpım |
product with underscript limit i.
|
|
409 |
Bilgisayar |
altyazı sınırlı iki katlı integral |
double integral with underscript limit i.
|
|
410 |
Bilgisayar |
altyazı sınırlı integral |
integral with underscript limit i.
|
|
411 |
Bilgisayar |
altyazı sınırlı kesişim |
intersection with underscript limit i.
|
|
412 |
Bilgisayar |
altyazı sınırlı toplam |
summation with underscript limit i.
|
|
413 |
Bilgisayar |
altyazı sınırlı üç katlı integral |
triple integral with underscript limit i.
|
|
414 |
Bilgisayar |
altyazı ve üstyazı sınırlı birleşim |
union with underscript and overscript limits i.
|
|
415 |
Bilgisayar |
altyazı ve üstyazı sınırlı çarpım |
product with underscript and overscript limits i.
|
|
416 |
Bilgisayar |
altyazı ve üstyazı sınırlı kesişim |
intersection with underscript and overscript limits i.
|
|
417 |
Bilgisayar |
altyazı ve üstyazı sınırlı toplam |
summation with underscript and overscript limits i.
|
|
418 |
Bilgisayar |
sınırlı çıktılı dizge |
bounded input bounded output system i.
|
|
419 |
Bilgisayar |
sınırlı uzun bölme |
long division with quotient i.
|
|
420 |
Bilgisayar |
sınırlı büyüme |
bounded growth i.
|
|
421 |
Bilgisayar |
sınırlı şerit |
limited tape i.
|
|
422 |
Bilgisayar |
sınırlı sekme |
tab delimited i.
|
|
423 |
Bilgisayar |
sınırlı girdili sınırlı çıktılı sistem |
bounded input bounded output system i.
|
|
424 |
Bilgisayar |
sınırlı girdi/çıktı |
limited input/output i.
|
|
425 |
Bilgisayar |
sınırlı kullanıcı |
restricted user i.
|
|
426 |
Bilgisayar |
sınırlı kullanıcı |
limited access user i.
|
|
427 |
Bilgisayar |
sınırlı erişim |
limited access i.
|
|
428 |
Bilgisayar |
sınırlı metin |
restricted text i.
|
|
429 |
Bilgisayar |
üstindis ve altindis sınırlı büyük işleç |
large operator with superscript and subscript limits i.
|
|
430 |
Bilgisayar |
üst-yazı sınırlı büyük işleç |
large operator with over-script limit i.
|
|
431 |
Bilgisayar |
üst-yazı ve alt-yazı sınırlı büyük işleç |
large operator with over-script and under-script limits i.
|
|
432 |
Bilgisayar |
üstindis sınırlı büyük işleç |
large operator with superscript limit i.
|
|
433 |
Bilgisayar |
(çevrimiçi oyunlarda) erişimin bir oyuncu veya grupla sınırlı olduğu bölge |
instanced dungeon i.
|
|
434 |
Bilgisayar |
sistemin parçalarının veya kullanıcılarının sınırlı bir kaynak için rekabet etmesi |
contention i.
|
|
435 |
Bilgisayar |
sınırlı sayıdaki karakterle bilgi vermek |
microblog f.
|
|
436 |
Bilgisayar |
bellek sınırlı |
memory limited s.
|
|
437 |
Bilgisayar |
sınırlı bantlı |
band-limited s.
|
|
438 |
Bilgisayar |
sınırlı büyümeli |
bounded growth s.
|
|
439 |
Bilgisayar |
öbek sınırlı |
blockquote expr.
|
|
Informatics |
|
440 |
Bilişim |
sınırlı işletim |
limiting operation i.
|
|
441 |
Bilişim |
sınırlı makine |
finite machine i.
|
|
Telecom |
|
442 |
Telekom |
çok küçük gürültü sınırlı çalışma |
quantum-noise-limited operation i.
|
|
443 |
Telekom |
dağılımı sınırlı çalışma |
dispersion-limited operation i.
|
|
444 |
Telekom |
erişimi sınırlı alan |
restricted area i.
|
|
445 |
Telekom |
en az gürültüde sınırlı çalışma |
quantum-noise-limited operation i.
|
|
446 |
Telekom |
konutla sınırlı hizmet planı |
residential limited service scheme i.
|
|
447 |
Telekom |
sınırlı bant genişliğinde çalışma |
bandwidth-limited operation i.
|
|
448 |
Telekom |
sınırlı kaynak bağlantısı |
limited resource link i.
|
|
449 |
Telekom |
sınırlı erişim |
restricted access i.
|
|
450 |
Telekom |
sınırlı zayıflatma çalışması |
attenuation-limited operation i.
|
|
451 |
Telekom |
şebekeyle sınırlı yetenek |
the network limited capacity i.
|
|
452 |
Telekom |
yankılama sınırlı ortam |
reverberation limited condition i.
|
|
453 |
Telekom |
zayıflatması sınırlı çalışma |
attenuation-limited operation i.
|
|
Electric |
|
454 |
Elektrik |
sınırlı toprak arıza |
restricted earth fault i.
|
|
Radio |
|
455 |
Radyo |
bir radyo kanalının plaktan müzik yayınına ayırdığı sınırlı süre |
needle time i.
|
|
Lighting |
|
456 |
Aydınlatma |
yüzey sıcaklığı sınırlı armatürler |
luminaries with limited surface temperatures i.
|
|
Automotive |
|
457 |
Otomotiv |
elektronik kontrollü sınırlı kaydırmalı difernsiyel |
electronically controlled limited-slip differential i.
|
|
458 |
Otomotiv |
helis sınırlı kaydırmalı diferansiyel |
helical limited slip differential i.
|
|
459 |
Otomotiv |
sınırlı erişimli yol |
limited access road i.
|
|
460 |
Otomotiv |
sınırlı garanti |
limited warranty i.
|
|
461 |
Otomotiv |
sınırlı görüş mesafesi |
limited sight distance i.
|
|
462 |
Otomotiv |
sınırlı kaydırmalı diferansiyel |
limited-slip differential i.
|
|
463 |
Otomotiv |
sınırlı kaydırmalı diferansiyel yağı |
limited-slip gear oil i.
|
|
464 |
Otomotiv |
sınırlı üretim |
limited edition i.
|
|
465 |
Otomotiv |
sınırlı kaymalı diferansiyel |
limited-slip differential i.
|
|
466 |
Otomotiv |
torka duyarlı sınırlı kaydırmalı diferansiyel |
torque sensitive limited-slip differential i.
|
|
Traffic |
|
467 |
Trafik |
sınırlı hız alanı |
lsz (limited speed zone) [new zealand] kısalt.
|
|
Aeronautic |
|
468 |
Havacılık |
helikoptere sınırlı alan |
helicopter restricted zone i.
|
|
469 |
Havacılık |
resmi olarak 'sınırlı iade' anlamında havayolları kodu |
nonref i.
|
|
470 |
Havacılık |
sınırlı eleman analizi |
finite element analysis i.
|
|
471 |
Havacılık |
sınırlı kitle |
finite mass i.
|
|
472 |
Havacılık |
sınırlı delta menteşe |
delta-three hinge i.
|
|
473 |
Havacılık |
sınırlı yüzey rüzgarı |
fresh wind i.
|
|
Marine |
|
474 |
Denizcilik |
keyfi sınırlı mac yöntemi |
arbitrary boundary mac method i.
|
|
475 |
Denizcilik |
sınırlı vardiya zabiti |
restricted watchkeeping officer i.
|
|
476 |
Denizcilik |
sınırlı kaptan |
restricted master i.
|
|
477 |
Denizcilik |
sınırlı besin |
limiting nutrition i.
|
|
478 |
Denizcilik |
sınırlı makine zabiti |
restricted engineer officer i.
|
|
479 |
Denizcilik |
sınırlı besleyici |
limiting nutrient i.
|
|
480 |
Denizcilik |
(gemi mürettebatı) tek kişi ile sınırlı |
single-handed s.
|
|
Medical |
|
481 |
Medikal |
düzgün sınırlı lezyon |
well-circumscribed lesion i.
|
|
482 |
Medikal |
keskin sınırlı lezyon |
sharply-circumscribed lesion i.
|
|
483 |
Medikal |
organa sınırlı tümörler |
organ-confined tumors i.
|
|
484 |
Medikal |
organa sınırlı tümörlerin preoperatif saptanabilmesi |
pre-operative prediction of organ confined tumors i.
|
|
485 |
Medikal |
organa sınırlı prostat kanseri |
organ-confined prostate cancer i.
|
|
486 |
Medikal |
organa sınırlı amiloidoz |
organ-limited amyloidosis i.
|
|
487 |
Medikal |
sınırlı kardiyak ve pulmoner fonksiyonlar |
limited cardiac and pulmonary functions i.
|
|
488 |
Medikal |
sınırlı tutulum gösteren hastalar |
patients with limited involvement i.
|
|
489 |
Medikal |
sınırlı rezeksiyon |
limited resection i.
|
|
490 |
Medikal |
semptom sınırlı egzersiz |
symptom-limited exercise i.
|
|
491 |
Medikal |
sınırlı metastaz kapasitesi |
limited metastatic capacity i.
|
|
492 |
Medikal |
sınırlı epidemiyolojik veriler |
limited epidemiologic data i.
|
|
493 |
Medikal |
sınırlı/kısıtlı fetal gelişim |
restricted fetal growth i.
|
|
494 |
Medikal |
sınırlı radyolojik tutulum |
limited radiologic involvement i.
|
|
495 |
Medikal |
sınırlı besin etkileri çalışması |
limited food effects study i.
|
|
496 |
Medikal |
sınırlı insizyon tekniği |
limited incision technique i.
|
|
497 |
Medikal |
semptom sınırlı egzersiz testi |
symptom-limited exercise test i.
|
|
498 |
Medikal |
sınırlı evrede tanı konan hastalar |
limited stage patients i.
|
|
499 |
Medikal |
sınırlı abdominal ultrasonografi |
limited abdominal ultrasonography i.
|
|
500 |
Medikal |
sınırlı evre küçük hücreli akciğer kanseri |
limited-stage small cell lung cancer i.
|
|