ayarlamak - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

ayarlamak



"ayarlamak" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 100 sonuç

Türkçe İngilizce
Common Usage
ayarlamak arrange f.
ayarlamak adjust f.
ayarlamak regulate f.
ayarlamak set f.
General
ayarlamak collimate f.
ayarlamak standardize f.
ayarlamak measure f.
ayarlamak trim f.
ayarlamak lay on f.
ayarlamak draw up f.
ayarlamak assay f.
ayarlamak square f.
ayarlamak supply f.
ayarlamak fix up f.
ayarlamak modulate f.
ayarlamak shape f.
ayarlamak time f.
ayarlamak chat someone up f.
ayarlamak scale f.
ayarlamak proportion f.
ayarlamak correct f.
ayarlamak range f.
ayarlamak arrange for f.
ayarlamak calculate f.
ayarlamak gear f.
ayarlamak reset f.
ayarlamak fix somebody up f.
ayarlamak syntonize f.
ayarlamak justify f.
ayarlamak tone f.
ayarlamak tune up f.
ayarlamak chat up f.
ayarlamak tune in f.
ayarlamak configure f.
ayarlamak get f.
ayarlamak fit f.
ayarlamak frame f.
ayarlamak calibrate f.
ayarlamak adjust f.
ayarlamak tune f.
ayarlamak regulate f.
ayarlamak coordinate f.
ayarlamak line up f.
ayarlamak wangle f.
ayarlamak rectify f.
ayarlamak standardise f.
ayarlamak assay f.
ayarlamak reigle [obsolete] f.
ayarlamak check f.
ayarlamak tift [dialect] f.
ayarlamak enrange [obsolete] f.
ayarlamak zap f.
ayarlamak key f.
ayarlamak behave [obsolete] f.
ayarlamak work [obsolete] f.
ayarlamak rig f.
ayarlamak run f.
ayarlamak cue f.
ayarlamak compone f.
ayarlamak custom-tailor f.
ayarlamak draft f.
ayarlamak plat [obsolete] f.
ayarlamak finagle f.
ayarlamak ordain f.
ayarlamak skall f.
ayarlamak stall [obsolete] f.
ayarlamak pitch f.
ayarlamak swing f.
Phrasals
ayarlamak go about f.
ayarlamak sort out f.
ayarlamak sort something out f.
ayarlamak even off f.
ayarlamak dial in f.
ayarlamak dial into f.
ayarlamak fix up f.
Colloquial
ayarlamak see about/to f.
ayarlamak lay on f.
ayarlamak work f.
Trade/Economic
ayarlamak chancer i.
ayarlamak chancery [obsolete] f.
ayarlamak set f.
ayarlamak adjust f.
ayarlamak regulate f.
ayarlamak gauge f.
Law
ayarlamak adjust f.
Technical
ayarlamak caliber f.
ayarlamak calibrate f.
ayarlamak adjustment f.
ayarlamak calibre f.
ayarlamak syntonise f.
Computer
ayarlamak set f.
Mechanic
ayarlamak tune-up f.
Construction
ayarlamak modulation f.
Automotive
ayarlamak adjust f.
ayarlamak align f.
ayarlamak calibrate f.
ayarlamak align f.
Aeronautic
ayarlamak set for f.
Music
ayarlamak choreograph f.
Slang
ayarlamak dope out f.

"ayarlamak" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 320 sonuç

Türkçe İngilizce
General
tüfek veya topçu atışlarında atış aralığını ayarlamak için yapılan deneme atışı sighter i.
yeni ayın tarihini ayarlamak için her 134 yılda bir artık yıla ait günü ortadan kaldırma uygulaması metemptosis i.
yakınlarına sorunlarıyla yüzleştirme toplantısı ayarlamak isteyenlere yardımcı olan uzman interventionist i.
hızını ayarlamak (yarışçının) pace f.
sesi ayarlamak modulate f.
ayarlamak (bir ölçeğe göre) scale f.
belirli bir zamana göre ayarlamak time f.
işleyişini ayarlamak regulate f.
dozunu ayarlamak mix in the correct proportions f.
kendi çıkarına göre ayarlamak (bir şeyi yasalara aykırı olarak) rig f.
birbirine göre ayarlamak coordinate f.
uçak basıncını ayarlamak pressurize f.
oturacağı yeri ayarlamak reseat f.
tekrar ayarlamak readjust f.
önceden ayarlamak prearrange f.
çalışmasını ayarlamak regulate f.
hızını ayarlamak pace f.
ayarlamak (saati) set f.
dozunu ayarlamak proportion correctly f.
dozunu ayarlamak dose f.
(radyo) dalgayı ayarlamak tune in f.
tonunu ayarlamak tone f.
boyutlarını ayarlamak dimension f.
istasyona ayarlamak tune f.
saati ayarlamak set a watch f.
bir siyasi partinin çıkarlarına uygun düşecek şekilde ayarlamak (seçim bölgesini) gerrymander f.
bir grup sporcunun temposunu ayarlamak set the pace for f.
kurmak (ayarlamak vb) set up f.
yarışçının hızını ayarlamak pace f.
önceden ayarlamak put up f.
zamanı ayarlamak arrange the time f.
zamanını ayarlamak arrange the time of something f.
tonu ayarlamak set tone f.
toplantı ayarlamak schedule a meeting f.
saatini ayarlamak set one's watch f.
saat ayarlamak set watch f.
tekrar ayarlamak redispose f.
saati ayarlamak set watch f.
önceden ayarlamak preadjust f.
fiyatı ayarlamak adjust the price f.
otelde yer ayarlamak book a place at the hotel f.
otelde yer ayarlamak reserve a place at the hotel f.
otelde yer ayarlamak book a room at the hotel f.
otelde yer ayarlamak reserve a room at the hotel f.
otelde yer ayarlamak make a reservation at the hotel f.
yeniden ayarlamak reset f.
-e göre ayarlamak key to f.
-e göre ayarlamak temper to f.
önceden ayarlamak pre-engage f.
yanlış ayarlamak misalign f.
yeniden ayarlamak readjust f.
aynı zamana ayarlamak synchronize f.
yanlış ayarlamak misregulate f.
görüşme ayarlamak arrange a meeting f.
toplantı ayarlamak arrange a meeting f.
ödeme ayarlamak arrange payment f.
bütçeyi ayarlamak adjust the budget f.
ısı ayarlamak adjust the heat f.
ısıyı ayarlamak adjust the heat f.
ince ayarlamak fine-tune f.
zaman ayarlamak arrange a time f.
programı tekrar ayarlamak reschedule f.
birine bir fahişe ayarlamak get someone a hooker f.
konaklama ayarlamak arrange an accommodation f.
termostatı daha düşük bir ısıya ayarlamak/sabitlemek set the thermostat at a lower temperature f.
biriyle birlikte bir şeyler ayarlamak/planlamak set something up with someone f.
müzik ayarlamak arrange some music for f.
bir randevu ayarlamak arrange an appointment for f.
aynı zamana ayarlamak synchronise f.
uçak basıncını ayarlamak pressurise f.
birine kız ayarlamak fix someone up with a girl f.
kız ayarlamak get oneself a girl(friend) f.
kız ayarlamak get a girl(friend) f.
(ses tonu) ayarlamak set the tone f.
ihtiyaca göre düzenlemek/ayarlamak customize f.
saatli bombayı ayarlamak set a ticking bomb f.
otel ayarlamak arrange a hotel f.
hata payına göre ayarlamak reduce f.
yeniden ayarlamak readapt f.
tekrar ayarlamak recalibrate f.
ayarlamak, düzenlemek (ilan, bildiri gibi) redact f.
yeniden ayarlamak regear f.
tekrar ayarlamak rejigger f.
zamanını ayarlamak time f.
saati ayarlamak regulate a watch f.
bir makineyi yükü manivela ile kaldıracak şekilde ayarlamak rig a purchase f.
tonunu ayarlamak entune f.
müzik aletinin sesini ayarlamak lip f.
en kısa aralıklara ayarlamak hair space f.
kadın ayarlamak woman [rare] f.
(bir şey için) zaman ayarlamak book f.
(bir şey için) ulaşım aracı ayarlamak book f.
yanlış ayarlamak misadjust f.
yanlış ayarlamak misarrange f.
yanlış ayarlamak misframe f.
basıncı yeniden ayarlamak repressurize f.
basıncı yeniden ayarlamak repressurise f.
dudaklarını üflemeli çalgının ağızlığına göre ayarlamak lip f.
daha aşağıya ayarlamak lour f.
(bujideki) elektrotlar arasındaki boşluğu ayarlamak gap f.
istenen sonucu güvenceye almak için önceden ayarlamak rig f.
uygun boyuta ayarlamak rightsize f.
apar topar ayarlamak clap f.
uygunsuz derecede ayarlamak overarrange [rare] f.
çok geniş ayarlamak overset f.
kılavuz ayarlamak route f.
gemi rotasını ayarlamak route f.
teslimatı önceden ayarlamak route f.
uygulanacak işlemleri ayarlamak route f.
birçok konfigürasyon seçeneği olan karmaşık makineyi konfigüre edip ayarlamak dial in f.
kullanıma ayarlamak instal [uk] f.
metres ayarlamak concubine f.
özel olarak ayarlamak custom-tailor f.
hızını ayarlamak pace f.
iğnelerle tutturarak giysinin uzunluğunu veya genişliğini ayarlamak pin f.
uçak pervanesini ayarlamak feather f.
küreği ayarlamak feather f.
kesin olarak ayarlamak ink in f.
panel şeklinde ayarlamak panel f.
çerçeve şeklinde ayarlamak panel f.
tam olarak ayarlamak fine-tune f.
(merceğin, gözün) odağını ayarlamak focalize f.
(merceğin, gözün) odağını ayarlamak focalise f.
(ciltçilikte) ilave sayfayı doğru pozisyonda ayarlamak gauge f.
koşullara göre ayarlamak orient f.
olgulara göre ayarlamak orient f.
(uygun zamana) ayarlamak phase f.
önceden ayarlamak preattune f.
önceden ayarlamak precalculate f.
önceden ayarlamak preconcert f.
önceden ayarlamak preengage f.
önceden ayarlamak premeasure f.
önceden ayarlamak preorder f.
(seyahati, spiritüel turu) önceden ayarlamak prepave f.
önceden ayarlamak preprogram f.
önceden ayarlamak preschedule f.
görüşünü ayarlamak sight f.
hedefini ayarlamak sight f.
(buhar makinesinde) slayt valf çubuğu uzunluğunu ayarlamak square a valve f.
(sürgülü vana milinin) boyunu ayarlamak square a valve f.
(sürgülü vana milinin) çalışma uzunluğunu ayarlamak square a valve f.
(serenleri) sağa bakacak şekilde ayarlamak square by the lifts and braces f.
(sereni) sağa doğru ayarlamak square by the lifts and braces f.
(sereni/ omurga ve direk ile) sağ açıya ayarlamak square by the lifts and braces f.
sahne arkası üzerinden ayarlamak stage-manage f.
yer ayarlamak stall [obsolete] f.
konaklayacak yer ayarlamak book accommodation f.
Phrasals
hızlıca ayarlamak knock up f.
(etkinlik) ayarlamak lay on f.
bir şeyi bir seviyede ayarlamak/sabitlemek set something at something f.
birisine birini ayarlamak match up f.
tam ayarlamak tune out f.
tam ayarlamak tune out f.
(derce/sıcaklık)...olarak ayarlamak set something for something f.
(birine/bir şeye) göre ayarlamak gear to (someone or something) f.
(birine/bir şeye) göre ayarlamak gear toward (someone or something) f.
(belli bir konuma) ayarlamak set at f.
(belli bir değere) ayarlamak set at f.
(bir şeyi belli bir değere) ayarlamak set something at something f.
ile toplantı, etkinlik, görüşme ayarlamak line up with f.
biri/bir grup ile toplantı, etkinlik, görüşme ayarlamak line someone or something up with someone or something f.
(birine/bir şeye/kendine birini veya bir şeyi) rakip olarak ayarlamak set (someone, something, or oneself) up against (someone or something) f.
kanalı (birine/bir şeye) ayarlamak tune into (someone or something) f.
bir şeyin sesini diğer seslere göre ayarlamak/yükseltmek mix up f.
(bir şeyi birine/bir şeye) göre ayarlamak tailor (something) to (someone or something) f.
birini/bir şeyi birine/bir şeye göre ayarlamak tailor someone or something to someone or something f.
bir şey için bir şey uydurmak/ayarlamak appropriate something for something f.
(bir şey yapması için birini) ayarlamak arrange for (someone to do something) f.
bir şeyi ayarlamak arrange for something f.
biri/bir şey için bir şey ayarlamak arrange something for someone or something f.
birinin/bir şeyin dahil olduğu bir şey ayarlamak arrange something with someone or something f.
biriyle/bir şeyle bir şey ayarlamak/düzenlemek arrange something with someone or something f.
içerisinde birinin/bir şeyin olduğu bir şey ayarlamak/düzenlemek arrange something with someone or something f.
ile (bir şey) ayarlamak arrange (something) with f.
içinde (bir şeyle) bir şey ayarlamak/planlamak arrange (something) with f.
(birini/bir şeyi birine/bir şeye) göre ayarlamak attune (someone or something) to (someone or something else) f.
bir şeyi bir şeye göre ayarlamak coordinate something with something f.
bir şeyi bir şeyle eş zamanlı olarak ayarlamak coordinate something with something f.
(biriyle) ayarlamak coordinate with (someone) f.
birine (bir şey) ayarlamak fix someone up (with something) f.
uçakla gelmesini sağlamak/ayarlamak fly in f.
(bir şeye/yere) uçakla gelmesini sağlamak/ayarlamak fly into (something or some place) f.
uçuşunu ayarlamak fly out f.
'-e göre ayarlamak/uyarlamak gear toward f.
'-e göre ayarlamak/uyarlamak gear to f.
(belirli bir zamanda) bir şey ayarlamak/organize etmek get something together (for a particular time) f.
kovanın çapını (daha küçük kalibreli bir mermiye göre) ayarlamak neck down f.
kovanın çapını (daha büyük kalibreli bir mermiye göre) ayarlamak neck up f.
(birini/bir şeyi birinin/bir şeyin) öncesinde olacak şekilde ayarlamak put (someone or something) ahead of (someone or something) f.
(birini/bir şeyi birinin/bir şeyin) öncesinde olacak şekilde ayarlamak put (someone or something) in front of (someone or something) f.
(bir şeye) göre yeniden ayarlamak readjust to (something) f.
(bir şeyi bir şeyin) ölçeğine göre ayarlamak scale (something) to (something else) f.
rakip olarak ayarlamak set up against f.
bir silahın görüşünü ayarlamak sight in f.
-e göre ayarlamak tailor to f.
sinyali daha iyi alması veya yayması için elektrik cihazının pozisyonunu ayarlamak fiddle with f.
Colloquial
(zaman kazanmak için) temposunu ayarlamak/yavaşlatmak temporize f.
(zaman kazanmak için) temposunu ayarlamak/yavaşlatmak temporise f.
iki kişi için bir buluşma ayarlamak hook up f.
birini birine ayarlamak hook up f.
belirli bir zaman için bir şey ayarlamak/düzenlemek arrange something for some time f.
belirli bir zaman için ayarlamak/düzenlemek arrange for some time f.
Idioms
kendini mevcut koşullara göre ayarlamak trim one's sails f.
hayatını ekonomik durumuna göre ayarlamak cut (one's) cloth [uk] f.
birini birine ayarlamak hook someone up with someone f.
kredi ayarlamak float a loan f.
(rezervasyonu) ayarlamak send ahead for something f.
yemek için bir şeyler yapmak/ayarlamak fix something for a meal f.
durumu (başka birinden/bir şeyden) yana ayarlamak stack the cards in the favor of (someone or something) f.
durumu sadece (birine/bir şeye) göre olacak şekilde ayarlamak stack the cards in the favor of (someone or something) f.
durumu (başka birinden/bir şeyden) yana ayarlamak stack the deck in the favor of (someone or something) f.
durumu sadece (birine/bir şeye) göre olacak şekilde ayarlamak stack the deck in the favor of (someone or something) f.
durumu (başka birinden/bir şeyden) yana ayarlamak stack the odds in (someone's or something's) favor f.
durumu sadece (birine/bir şeye) göre olacak şekilde ayarlamak stack the odds in (someone's or something's) favor f.
(başka birinin/bir şeyin) kazanması için/kazanacağı şekilde ayarlamak stack the odds in (someone's or something's) favor f.
durumu (başka birinden/bir şeyden) yana ayarlamak stack the odds in the favor of (someone or something) f.
durumu sadece (birine/bir şeye) göre olacak şekilde ayarlamak stack the odds in the favor of (someone or something) f.
(başka birinin/bir şeyin) kazanması için/kazanacağı şekilde ayarlamak stack the odds in the favor of (someone or something) f.
kahvaltı, öğlen yemeği, akşam yemeği için (bir şeyler) yapmak/ayarlamak fix (something) for breakfast, lunch, dinner f.
vaktini iyi ayarlamak keep good time f.
temposunu birine göre ayarlamak mend your pace f.
(kendini) birine/bir şeye göre ayarlamak adjust (oneself) to someone or something f.
bir şeyi ince ayarlamak fine-tune something f.
durumu (birinin) başarısız olacağı şekilde ayarlamak load the dice (against one) f.
durumu birinin başarısız olacağı şekilde ayarlamak load the dice against someone f.
durumu birinin başarılı olacağı şekilde ayarlamak load the dice in favour of someone f.
(kendini) mevcut koşullara göre ayarlamak trim (one's) sails f.
Trade/Economic
üç aylık gelir kayıtlarını ayarlamak için kullanılabilen örtülü sermaye cookie jar reserve i.
bütçe ayarlamak budget f.
birbirine göre ayarlamak co-ordinate f.
faiz oranında veya faiz oranının altında olacak şekilde kredi geri ödemesi ayarlamak evergreen f.
kredi için (faiz oranını) ayarlamak lock f.
(maaş, vergi) enflasyonu bertaraf etmek için otomatik olarak geçim endeksine ayarlamak index-link f.
Technical
kablo gerilimini ayarlamak için kullanılan alet turnbuckle i.
kanaldaki akışı kesip açmak veya akışın seviyesini ayarlamak için kullanılan el kontrollü kapak stop-log i.
kanaldaki akışı kesip açmak veya akışın seviyesini ayarlamak için kullanılan el kontrollü kapak stoplog i.
seviye ayarlamak için blok destek incidence block i.
bir arabanın kaputunun kaldırılmasını ayarlamak için kullanılan bir elastik şerit web [dated] i.
bobinin endüktansını ayarlamak için kullanılan manyetik parça slug i.
boyunu ayarlamak adjust the height of f.
bir ölçeğe göre ayarlamak scale f.
buji boşluğu gibi aksamları ayarlamak tune f.
düzgünce ayarlamak tram f.
frekans ayarlamak frequency modulate f.
görüş hattını ayarlamak (teleskop/dürbün) collimate f.
e’ duruma ayarlamak set to f.
ince ayarlamak tweak f.
ince ayarlamak adjust finely f.
önceden ayarlamak preset f.
sesi birbirine ayarlamak synchronise f.
satırları ayarlamak justify f.
sağdan ayarlamak right adjust f.
sağa ayarlamak right adjust f.
radyo verici-alıcısını ayarlamak syntonize f.
sesi birbirine ayarlamak synchronize f.
yükseliğini ayarlamak adjust the height of f.
yanlış ayarlamak misalign f.
yeniden ayarlamak readjust f.
yeniden ayarlamak reset f.
yeniden ayarlamak recalibrate f.
(borulu orgda) depolanan havayı ayarlamak wind f.
(iki veya daha fazla yazı satırını) sola ve sağa yaslı ayarlamak block f.
(kaydedilmiş parçaları) çok kanallı kayıt cihazında ayarlamak mix f.
cevher ve akı oranını yakıta göre ayarlamak burden f.
(mıknatıs) ayarlamak overwind f.
(manyetik doyum daha az akım gerektirecek şekilde) ayarlamak overwind f.
(devreyi) bir şeyin içinden geçmeyip üzerinden atlayacak şekilde ayarlamak bypass f.
(dokuma tezgahını) dokuma işi için ayarlamak gate f.
Computer
bu pencereyi ayarlamak için komutlar commands for adjusting this window i.
yeniden ayarlamak reconfigure f.
soldan ayarlamak left adjust f.
Informatics
sağa ayarlamak right adjust f.
(cihaz, bilgisayar) hatalı ayarlamak bork f.
Electric
alıcı devreyi rezonans frekansına ayarlamak için kullanılan devre elemanı tuner i.
Mechanic
dişliler veya hareketli yüzeyle arasındaki açıklığı ayarlamak için kullanılan madeni levha shim i.
sıvının akışını ayarlamak baffle f.
(parçanın doğru konuma gelmeden önce yüksekliğini ayarlamak için) istifleme yapmak pack up f.
Television
(radyo, televizyon) farklı frekansa ayarlamak retune f.
Textile
eteğin ucunu giyildiğinde düzgün ve uygun bir yükseklikte duracak şekilde ayarlamak hang f.
(ilmek) dokumaya göre ayarlamak gait f.
Aeronautic
yeterli uçuş kontrol özelliklerini sağlamak için (uçağın) bileşen parçalarını ayarlamak rig f.
(çift kanatlı uçak kanatlarını) tek kanat ucu diğer kanat ucunu geçecek şekilde ayarlamak stagger f.
Marine
geminin yelkenlerini rüzgar önden ve arkadan esecek şekilde ayarlamak back and fill f.
yelkenleri gemiyi kıç yönünde hareket ettirecek şekilde ayarlamak back the sails f.
yelkenin yönünü ayarlamak point a sail f.
rüzgarın önünden gitmek için yelken konumunu gemi omurgasına dik ayarlamak square away f.
(yelkeni) kıça en yakın tarafa çekerek yelkenliyi döndürmek üzere ayarlamak flatten f.
Printing
(kaplanmış sayfaları) dizgi levhası üzerinde ayarlamak impose f.
(tipobaskısız baskı yüzey bölümleri) ayarlamak impose f.
fotodizgiyle ayarlamak photoset f.
fotodizgi ile ayarlamak phototypeset f.
(baskı için) yazı tipi ayarlamak set f.
Linguistics
(ses organlarını ve enstrümanı) duru ve akıcı tonlar üretecek şekilde ayarlamak place f.
Environment
(binayı) güneş enerjisinden faydalanacak şekilde ayarlamak solarize [us] f.
(binayı) güneş enerjisinden faydalanacak şekilde ayarlamak solarise [uk] f.
Military
bir tapayı ayarlamak cut f.
(top ateşini) hedefi vurana kadar ayarlamak bracket f.
Hunting
tüfek namlusu ile el kundağı arasındaki teması ayarlamak için kullanılan bir cihaz bedder i.
ufak kalibreli bir tüfeğin arka kısmında bulunup görüşü ayarlamak için kullanılan dereceli ölçek wind gauge i.
ufak kalibreli bir tüfeğin arka kısmında bulunup görüşü ayarlamak için kullanılan dereceli bir ölçek windgauge i.
Sport
(atın) yular ile hızını ayarlamak longe f.
(müsabakacıların) yarışma sıralamasını ayarlamak seed f.
(yarış başlangıcını) kulvar dışı başlayacak şekilde ayarlamak stagger f.
Music
bakır nefesli çalgılarda sesi hafifletmek ve ayarlamak için kullanılan susturucu echo i.
borulu orgda düğmeleri ayarlamak registrate f.
perdesini ayarlamak (ses) pitch f.
akordunu ayarlamak screw f.
Painting
renkleri ayarlamak key f.
Photography
kontrastını ve rengini ayarlamak için filmi yeniden yıkama redevelopment i.
kontrast ve rengini ayarlamak için filmi yeniden yıkamak redevelop f.
fotoğraf makinesinin örtücü mekanizmasını deklanşöre basınca çalışacak şekilde ayarlamak cock f.
portrede (ana ışığı) nesneyi ışık huzmesinin dış tarafıyla aydınlatılacak şekilde ayarlamak feather f.
Printery
kalın yazı tipine ayarlamak boldface f.
Archaic
önceden ayarlamak predestinate f.
Engineering
ön koşulları ayarlamak için kullanılan ve ana kumandalar kadar kolay ulaşılabilir olmayan elektronik kumanda preset i.
(cihaz çıktısını) seçilen frekans aralığına ayarlamak tune f.
bir aleti iki işarete göre ayarlamak buck in f.
(elektronik iletişim devresi) sinyali maksimum değere ayarlamak peak f.
(ölçüm aletinin yatay çemberini) okumaların doğru azimutu vermesi için ayarlamak orient f.
Slang
için ayarlamak fix for f.