oldukça - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

oldukça



"oldukça" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 80 sonuç

Türkçe İngilizce
Common Usage
oldukça pretty zf.
oldukça rather zf.
oldukça quite zf.
General
oldukça a good bit i.
oldukça good s.
oldukça considerable s.
oldukça cleverly [dialect] s.
oldukça rather a lot zf.
oldukça well zf.
oldukça in a manner zf.
oldukça a good many zf.
oldukça tolerably zf.
oldukça sort of zf.
oldukça considerably zf.
oldukça notably zf.
oldukça substantially zf.
oldukça relatively zf.
oldukça fairly zf.
oldukça comparatively zf.
oldukça widely zf.
oldukça highly zf.
oldukça sizably zf.
oldukça abundantly zf.
oldukça incredibly zf.
oldukça greatly zf.
oldukça nearly zf.
oldukça tolerable [dialect] zf.
oldukça enough zf.
oldukça enough zf.
oldukça enuf [dialect] zf.
oldukça kinda zf.
oldukça like zf.
oldukça quitly [obsolete] zf.
oldukça middling zf.
oldukça hella zf.
oldukça right [southern us] zf.
oldukça goddamn zf.
oldukça goddamned zf.
oldukça goldarn zf.
oldukça goldurn zf.
oldukça damned zf.
oldukça darn zf.
oldukça durn zf.
oldukça darnation zf.
oldukça darned zf.
oldukça durned zf.
oldukça gey [scotland] zf.
oldukça geyan [scotland] zf.
oldukça overwell zf.
oldukça rotten zf.
oldukça deuced zf.
oldukça famously zf.
oldukça considerable [dialect] zf.
oldukça fele [dialect] zf.
oldukça corking zf.
oldukça gay [scotland] zf.
oldukça perfectly zf.
oldukça smartly zf.
oldukça snapping zf.
oldukça snappingly zf.
oldukça so so zf.
oldukça sopping zf.
oldukça so-so zf.
oldukça streets zf.
oldukça super zf.
Phrases
oldukça more than a little expr.
oldukça a bit of a/an expr.
Colloquial
oldukça hellish [uk] zf.
oldukça goddam zf.
oldukça sorta zf.
oldukça by a long chalk expr.
oldukça a good many expr.
oldukça a great many expr.
oldukça middlin expr.
Trade/Economic
oldukça fairly zf.
Technical
oldukça quite zf.
oldukça fairly zf.
Music
oldukça mezzo zf.
Archaic
oldukça ratherish zf.
Slang
oldukça massively zf.

"oldukça" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 475 sonuç

Türkçe İngilizce
Common Usage
oldukça büyük sizeable s.
General
oldukça nadir quite rare i.
oldukça sarhoş the worse for liquor i.
oldukça kısa bir süre içinde yapılan birden fazla dalış multiple dives i.
kuzey atlantik'te çıkan oldukça değerli bir deniz balığı saithe i.
oldukça farklı quite a change i.
oldukça rastlantısal quasi-random i.
oldukça güzel kadın venus i.
oldukça titiz kimse violet i.
oldukça gösterişsiz kimse violet i.
oldukça utangaç kimse violet i.
oldukça zeki veya başarılı kimse bird i.
oldukça fazla miktar might [dialect] i.
oldukça zorlu deneyim hell i.
oldukça güçlü erkek hercules i.
eskimiş porselende oldukça şeffaf olan benek moon i.
oldukça zayıf hayvan rickle [scotland] i.
oldukça küçük porsiyon dot i.
oldukça yapışkan şey gombo i.
paraşüt biçimli oldukça büyük bir yarış yelkeni parachute i.
kendi türünde oldukça gösterişli olan şey schmaltz i.
kendi türünde oldukça gösterişli olan şey schmalz i.
bir şehir veya yoğun nüfuslu mahallede yer alan oldukça küçük park pocket park i.
oldukça pahalı olmak be on the high side f.
oldukça ucuz olmak be on the low side f.
oldukça çok miktarda satın almak stock up on f.
bir konudan oldukça anlamak be well-versed in f.
oldukça haz duymak luxuriate f.
oldukça büyük awful s.
oldukça zengin substantial s.
oldukça büyük tidy s.
oldukça çok considerable s.
oldukça büyük liberal s.
oldukça büyük goodish s.
oldukça büyük quite big s.
oldukça çok appreciable s.
oldukça iyi well enough s.
oldukça karanlık dusky s.
sağlığı oldukça iyi tolerable s.
oldukça eksik sketchy s.
oldukça zayıf faintish s.
oldukça çok some s.
çok hoş gelen veya umut veren (canı sıkkın veya oldukça umutsuz birine) refreshing s.
oldukça çok a huge amount of s.
oldukça yaşlı elderly s.
oldukça büyük pretty big s.
oldukça yaşlı oldish s.
oldukça benzer fairly similar s.
oldukça çiğ rawish s.
oldukça iyi pretty good s.
oldukça iyi goodish s.
oldukça iyi quite good s.
oldukça büyük quite large s.
oldukça büyük rather large s.
oldukça yavaş quite slow s.
oldukça yavaş rather slow s.
oldukça tesirli highly effective s.
oldukça etkili highly effective s.
olması gerekenden oldukça fazla pişmiş grossly overcooked s.
oldukça benzer quite similar s.
oldukça kötü baddish s.
oldukça çirkin pretty ugly s.
oldukça dik quite steep s.
oldukça sıra dışı highly unusual s.
oldukça emin quite sure s.
oldukça sıkıcı pretty boring s.
oldukça koyu quite dark s.
oldukça karanlık quite dark s.
oldukça iyi excellent s.
oldukça yakın pretty close s.
oldukça kısa pretty short s.
oldukça geniş yer sağlayan rangy s.
oldukça zararlı pretty harmful s.
oldukça pahalı extremely costly s.
oldukça sıkı tightish s.
oldukça sıkı bir şekilde tightishly s.
oldukça zor toughish s.
muhakeme yetenekleri oldukça iyi olan twenty-twenty s.
idrak yetenekleri oldukça iyi olan twenty-twenty s.
sezgileri oldukça iyi olan twenty-twenty s.
oldukça gelişen amendful [obsolete] s.
oldukça genç youngish s.
oldukça fazla sayıda umpty s.
oldukça etkili epidemic s.
oldukça ağır hasta olan very seriously ill s.
oldukça ağır hasta veya yaralı olan very seriously ill or injured s.
oldukça iğneleyici vitriolous s.
oldukça az wafer-thin s.
oldukça kızgın white s.
oldukça öfkeli white s.
en büyük olmayıp oldukça büyük olan medium-large s.
oldukça olumlu mighty s.
oldukça lehte mighty s.
oldukça edebi writerly s.
oldukça büyük healthy s.
oldukça zor hellacious s.
oldukça zor hellacious s.
oldukça güçlü hellacious s.
oldukça kuvvetli herculean s.
oldukça kudretli herculean s.
oldukça zor herculean s.
oldukça hareketli briskish s.
oldukça geniş broadish s.
oldukça yüksek highish s.
oldukça enerjik high-voltage s.
oldukça kuvvetli high-voltage s.
oldukça güçlü high-voltage s.
oldukça şiddetli high-voltage s.
oldukça büyük himalayan s.
oldukça geniş himalayan s.
oldukça gelişmiş honed s.
oldukça asidik hyperacid s.
oldukça düzeyli hypercivilized s.
oldukça münasip hypercorrect s.
oldukça küçük littlish s.
oldukça yüksek sesli loudish s.
oldukça düşük low s.
oldukça hoşa giden luscious s.
oldukça hoşa giden lush s.
oldukça karmaşık byzantian s.
oldukça karmaşık byzantine s.
oldukça güvenli quite safe s.
oldukça güvenilir quite safe s.
oldukça güvende quite safe s.
oldukça çekici decent s.
oldukça iyi decent s.
oldukça loş (ışık) dimmish s.
oldukça makul icebox s.
oldukça uzun longsome s.
oldukça güvenli odds-on s.
oldukça emin odds-on s.
oldukça sağlıklı ok s.
oldukça sağlıklı okay s.
oldukça başarılı runaway s.
oldukça kusurlu ill s.
oldukça yetersiz ill s.
oldukça hatalı ill s.
oldukça büyük good-sized s.
oldukça kaba coarsish s.
oldukça kuru dryish s.
(etnik veya kültürel köken) oldukça geniş polyglot s.
oldukça hızlı fastish s.
(bir konuya) oldukça ilgili potty s.
oldukça güvenli cocksure [obsolete] s.
oldukça kibar precieuse s.
oldukça kibar précieux s.
oldukça dindar semipious s.
oldukça sevilen semipopular s.
oldukça güzel prettyish s.
oldukça argo slangish s.
oldukça küçük smally s.
oldukça büyük smart s.
oldukça gürültülü quite noisy s.
oldukça müreffeh snug s.
oldukça sağlam solidish s.
oldukça izole superinsulated s.
oldukça bilgili well-informed s.
oldukça nadir fairly seldom zf.
oldukça zıt quite contrary zf.
oldukça fazla pretty much zf.
oldukça iyi fair zf.
ihtiyaç oldukça as needed zf.
nın oldukça altında well below zf.
oldukça basit olarak quite simply zf.
oldukça ciddi bir biçimde in all seriousness zf.
oldukça fazla quite a few zf.
oldukça detaylı olarak up-close zf.
oldukça ağır quite heavy zf.
fırsat oldukça on occasion zf.
oldukça fazla quite a little zf.
oldukça çok canny [dialect] zf.
oldukça parlak vividly zf.
oldukça yoğun vividly zf.
oldukça kötü bir etki ile horribly zf.
oldukça çok gaily zf.
oldukça güzel lovely zf.
görkemli oldukça iyi bir şekilde lovely zf.
oldukça küçük bir değerde infinitesimally zf.
oldukça düşük fiyatta dirt cheap zf.
oldukça ucuz fiyata dirt-cheap zf.
oldukça kısıtlı bir sürede fine zf.
oldukça fazla gayly [scotland] zf.
ile oldukça uyumlu in good agreement with ed.
ev oldukça büyük the house is quite big expr.
oldukça fazla a fair bit of expr.
oldukça iyi durumda olma vgc (very good condition) kısalt.
ihtiyaç oldukça p.r.n. (pro re nata) kısalt.
Phrasals
oldukça basit tarzda yazmak write down f.
Phrases
fırsat oldukça when possible expr.
ihtiyaç oldukça as the need arises expr.
oldukça açıktır ki it is quite apparent expr.
oldukça iyi pretty cool expr.
oldukça açıktır ki it is quite clear expr.
oldukça açıktır ki it is quite obvious expr.
oldukça fazla sheer amount expr.
mümkün oldukça where possible expr.
mümkün oldukça whenever possible expr.
oldukça heyecanlı more than a little excited expr.
bu oldukça önemsiz it's hardly saying much expr.
bu oldukça önemsiz that's hardly saying much expr.
oldukça (olumsuz, kötü, sıkıntılı bir durum) a bit of a... expr.
Colloquial
bazı teknik alanlarda oldukça yetkin ve meraklı teknisyen tekki i.
bazı teknik alanlarda oldukça yetkin ve meraklı teknisyen tekkie i.
oldukça meşgul bir adam a very busy man i.
yaşına göre oldukça başarılı kimse wiz kid i.
yaşına göre oldukça başarılı kimse whizz kid i.
yaşına göre oldukça başarılı kimse whiz kid i.
oldukça baharatlı bir sosis türü sav [australia/new zealand] i.
oldukça azalmış olmak/az kalmak be light on f.
bir şey oldukça azalmış olmak/az kalmak be light on something f.
oldukça pahalı olmak be rather steep f.
gayet muhtemel/oldukça olası bir şey olmak be to be expected f.
oldukça hevesli rah-rah s.
oldukça coşkulu rah-rah s.
oldukça şaşırtıcı pretty amazing s.
oldukça kolay too easy s.
oldukça yakın pretty close s.
oldukça kolay quite easy s.
oldukça zor quite difficult s.
oldukça popüler big–deal s.
oldukça sert hardish s.
oldukça hoş hot s.
(araç) oldukça hızlanabilir hot s.
oldukça sağlam fairly sturdy s.
oldukça kötü bysen [uk/scotland] s.
oldukça uygunsuz off-the-wall s.
oldukça yakışıksız off-the-wall s.
oldukça iyi tolable s.
oldukça taze freshish s.
oldukça elverişli superconvenient s.
oldukça çok quite a lot zf.
oldukça çok quite a bit zf.
oldukça fazla quite a lot zf.
oldukça çok quite a number zf.
oldukça çok quite a few zf.
oldukça fazla quite a bit zf.
oldukça fazla good many zf.
oldukça yüksek ihtimalle/olasılıkla the betting (line) is (that) expr.
oldukça yüksek ihtimalle/olasılıkla the betting is that expr.
oldukça yüksek ihtimalle/olasılıkla the betting is (that) expr.
oldukça fazla quite a few expr.
oldukça fazla quite a number expr.
oldukça iyi some kind of expr.
oldukça etkileyici some kind of expr.
oldukça fazla a good many expr.
oldukça fazla a great many expr.
oldukça kötü/berbat/fena not up to much [uk/australia] expr.
oldukça etkileyici quite the set-up expr.
Idioms
ekonomik durumu oldukça bozuk/kötü ülke a basket case i.
belli politik sorunlarını oldukça içselleştiren genellikle liberal/solcu kimse bleeding heart i.
gayet muhtemel/oldukça olası bir şey olmak be (only) to be expected f.
birini, onun için oldukça kötü sonuçlar doğuracak bir karar vermekten vazgeçirmek talk someone off the ledge f.
oldukça heyecanlı olmak be climbing the walls f.
oldukça kötü/berbat/fena olmak not be up to much f.
oldukça heyecanlı olmak climb the walls f.
oldukça (çok) gergin/stresli olmak be under a lot of strain f.
oldukça üzgün/kızgın olmak be rather upset/angry f.
çok geride/oldukça arkada bırakmak leave (someone or something) in the dust f.
oldukça eksik kalmak leave lots to be desired f.
biraz/oldukça pahalı olmak be a bit steep f.
fiyatı biraz/oldukça yüksek olmak be a bit steep f.
fiyatı biraz/oldukça fahiş olmak be a bit steep f.
fiyatı beklenenden biraz/oldukça pahalı olmak be a bit steep f.
biraz/oldukça yanlış olmak be a bit steep f.
biraz/oldukça mantıksız olmak be a bit steep f.
biraz/oldukça pahalı olmak be rather steep f.
fiyatı biraz/oldukça yüksek olmak be rather steep f.
fiyatı biraz/oldukça fahiş olmak be rather steep f.
fiyatı beklenenden biraz/oldukça pahalı olmak be rather steep f.
biraz/oldukça yanlış olmak be rather steep f.
biraz/oldukça mantıksız olmak be rather steep f.
oldukça sıradan olmak be no screaming hell f.
biraz/oldukça pahalı olmak be a bit/rather steep f.
fiyatı biraz/oldukça yüksek olmak be a bit/rather steep f.
fiyatı biraz/oldukça fahiş olmak be a bit/rather steep f.
biraz/oldukça yanlış olmak be a bit/rather steep f.
oldukça önemli (bir şey) olmak be no mean (something) f.
bir konudan oldukça anlamak be well in f.
(bir konudan) oldukça anlamak be well versed in (something) f.
şartlar oldukça ideal olmak the stars align f.
şartlar oldukça ideal olmak the stars are aligned f.
şartlar oldukça ideal olmak the stars have aligned f.
oldukça sıradan no screaming hell [canada] s.
oldukça uygunsuz off the wall s.
oldukça yakışıksız off the wall s.
(bir konuya) oldukça aşina well up with (something) s.
(belli özellikte, konumda biri) için oldukça hali vakti yerinde well-heeled for (a particular type of person) s.
oldukça iyi cut above expr.
oldukça kullanışsız it's as good as a chocolate teapot expr.
oldukça uzakta quite a ways expr.
merkezden oldukça uzak yerleşim merkezi back of beyond expr.
(ölenin arkasından) oldukça uzun yaşadı have had a good innings expr.
üzerine olmamak (bir alanda oldukça başarılı olanlar için kullanılır) be no slouch expr.
oldukça arkada kalmış in the dust expr.
(oldukça/çok) farklı (quite) another story expr.
(oldukça/çok) farklı a (quite) different story expr.
oldukça zeki as clever as they come expr.
oldukça aptal as stupid as they come expr.
Speaking
oldukça hassas ve tartışmalı radioactive s.
oldukça ağır hefty s.
adamın sabıkası oldukça kabarık the guy had a long track record expr.
oldukça açık it is quite obvious expr.
oldukça savunmasız bir durumdayım I'm in a very vulnerable position expr.
oldukça açık gibi görünüyor it seems to be quite obvious expr.
oldukça kötü yaralanmak get hurt pretty bad expr.
oldukça sık aslında quite often actually expr.
ömrüm oldukça as long as I live expr.
oldukça eminim I'm pretty sure expr.
oldukça açık it is quite apparent expr.
oldukça şanslı olduğumun farkındayım I realize i'm very lucky expr.
oldukça açık it is quite clear expr.
oldukça tatmin edici olmalı that must be very satisfying expr.
oldukça dışadönük kişi pretty extroverted person expr.
bu oldukça korkunç this is pretty horrible expr.
Trade/Economic
belirli derecede tekelci güce sahip firmaların fiyatları keyfi biçimde belirleyip oldukça uzun süreler bu düzeylerde sabit tuttuklarını öne süren görüş administrated pricing hypothesis i.
Law
gerçeklere ve hukuki meselelere bağlı ve oldukça benzer on all fours zf.
Politics
oldukça koruyucu bir vergi sistemi kabul edilerek abd'de hayata geçirilen bir endüstriyel teşvik politikası american system i.
Media
program veya filmin genel olay örgüsünü anlatan oldukça yalın özet logline i.
Technical
oldukça kesin yakınsaklık convergence almost certainly i.
oldukça büyük sizable i.
yağa ve suya oldukça dayanıklı gıdaları paketlemek için kullanılan kağıt vegetable parchment i.
bir zamanlar savaşlarda kullanılan oldukça yanıcı bir madde wildfire i.
oldukça yüksek basınca sahip olan high-pressure s.
Computer
oldukça kesin yakınsaklık convergence almost certainly i.
bellek oldukça dolu memory is nearly full expr.
Telecom
oldukça düşük güçlü ultra low power i.
Textile
oldukça güzel bir fars ipeği ardassine i.
bal mumu dokulu oldukça parlak ipek saten panne satin i.
Dyeing
alkali mavi boyadan yapılmış oldukça kalıcı pigmentler alkali blue i.
oldukça açık bir mavi tonu diamond i.
Aeronautic
bir veya iki koltuğa sahip, ufak motorlu oldukça hafif hava araçlarına verilen ad ultralight i.
Marine
paraşüt biçimli oldukça büyük bir yarış yelkeni parachute spinnaker i.
Medical
oldukça hafif adet kanaması hypomenorrhoea i.
vücutları ayrı ayrı oldukça gelişmiş olup bir veya daha fazla iç organı ortak olarak kullanan yapışık ikizler diplopagus i.
ihtiyaç oldukça pro re nata zf.
Anatomy
beyin zarının memelilerde oldukça gelişkin olan ve evrimde daha yeni olan en dış kısmı neocortex i.
oldukça damarlı bir fetal membran chorioallantoic membrane i.
Pathology
domuzlara özgü oldukça bulaşıcı ölümcül viral bir hastalık classical swine fever i.
domuzlara özgü oldukça bulaşıcı ölümcül viral bir hastalık classic swine fever i.
oldukça enfektif (mikroorganizma) highly infective s.
oldukça hastalık bulaştırıcı (mikroorganizma) highly infective s.
oldukça damarlı zar dokuda olan chorioidal s.
Pharmaceutics
aktinomisetten elde edilen oldukça doymamış bir antibiyotik asit mycomycin i.
Food Engineering
güney afrika'ya yasadışı olarak üretilen oldukça güçlü bir içki witblits [south africa] i.
Gastronomy
yayıkaltı sütü ve soda ile mayalanmış oldukça yumuşak bir bisküvi buttermilk biscuit i.
yayıkaltı sütü ve soda ile mayalanmış oldukça yumuşak bir bisküvi soda biscuit i.
ispanya'ya özgü oldukça sert bir şeri çeşidi fino i.
oldukça tatlı (şarap) medium-sweet s.
Logic
oldukça varsayımsal (önerme) hypothetic s.
oldukça varsayımsal (önerme) hypothetical s.
Statistics
oldukça tutarlı tahmin edici strongly consistent estimator i.
normal çokluk dağılımına oldukça yakın olan mesokurtic s.
Physics
oldukça düşük sıcaklıklarda meydana gelen olguları inceleyen fizik dalı cryogeny i.
Chemistry
tütün dumanında, bazı yiyeceklerde, bazen içme suyunda atık olarak bulunan oldukça toksik, kanserojen bir nitrozamin ndma i.
elektronik araçların temizlenmesi ve kuru temizlemede solvent olarak kullanılan ağır, renksiz ve oldukça toksik bir sıvı trichloroethane i.
elektronik araçların temizlenmesi ve kuru temizlemede solvent olarak kullanılan ağır, renksiz ve oldukça toksik bir sıvı trichloroethylene i.
elektronik araçların temizlenmesi ve kuru temizlemede solvent olarak kullanılan ağır, renksiz ve oldukça toksik bir sıvı tce i.
oldukça patlayıcı sarı renkli kristalli bir bileşik trinitrocresol i.
oldukça patlayıcı amonyum nitrat ve trinitrotoluen karışımı amatol i.
1 atmosfer basınç ve 2.2 k derecede tam akışkan halde bulunup oldukça düşük viskoziteye ve son derece yüksek termal iletkenliğe sahip sıvı helyum helium ii i.
renksiz ve oldukça patlayıcı bir sıvı hydrazoic acid i.
acı bademe benzer tadı olan uçucu bir sıvı veya oldukça zehirli bir gaz hydrogen cyanide i.
oldukça aşındırıcı bir asit dichloracetic acid i.
molekülünde oldukça reaktif iki bölgesi bulunan bileşik difunctional i.
oldukça zehirli kristal yapıda sarı bir bileşik türü phenarsazine chloride i.
italyan alünitinden büyük miktarlarda elde edilip demir içermemesi nedeniyle boyacıların oldukça değer verdiği bir kübik potasyum şapı roman alum i.
molekülünde oldukça reaktif iki bölgesi bulunan (bileşik) difunctional s.
böcek ilacı üretiminde kullanılan oldukça zehirli bir kimyasal mic (methyl isocyanate) kısalt.
Biology
(mikroskopta) oldukça düşük kırılma endeksi ve boyalarla nispeten az reaksiyona girme eğilimine sahip kompleks reçineli bir madde diaphane i.
Biochemistry
afrika'ya özgü bir meyveden elde edilen oldukça tatlı bir protein monellin i.
oldukça az sayıda monosakkaritten oluşan karbonhidrat oligosaccharide i.
Marine Biology
denizlerde bulunan oldukça uzun bir avcı balığı alligatorfish (aspidophoroides monopterygius) i.
denizlerde bulunan oldukça uzun bir avcı balığı aleutian alligatorfish i.
denizlerde bulunan oldukça uzun bir avcı balığı atlantic alligatorfish i.
gövdesi oldukça düz olan simli bir deniz balığı atlantic moonfish (selene setapinnis) i.
gövdesi oldukça düz olan simli bir deniz balığı dollarfish i.
gövdesi oldukça düz olan simli bir deniz balığı moonfish i.
gövdesi oldukça düz olan simli bir deniz balığı horse-head i.
gövdesi oldukça düz olan simli bir deniz balığı horsehead i.
gövdesi oldukça düz olan simli bir deniz balığı horsefish i.
gövdesi oldukça düz olan simli bir deniz balığı harvest fish (poronotus triacanthus) i.
kısa, güçlü kolları ve büyük, rombik yüzgeçleri olan oldukça hareketli bir kalamar ommastrephes i.
güney avrupa'ya özgü oldukça büyük bir tetra balığı ox ray i.
güney avrupa'ya özgü oldukça büyük bir tetra balığı dicerobatis giornae i.
güney avrupa'ya özgü oldukça büyük bir tetra balığı sea devil i.
gövdesi oldukça düz olan simli bir deniz balığı shiner i.
Zoology
zehri insanlar için oldukça toksik olan bir akrep cinsi tityus i.
oldukça büyük gövdeli bir yunus cinsi tursiops i.
toprakta yaşayan, küçük ve oldukça ince ve uzun kırkayaklar familyası geophilidae i.
toprakta yaşayan, küçük ve oldukça ince ve uzun kırkayaklar familyası family geophilidae i.
oldukça kısa kuyruklu bir manks kedisi riser i.
oldukça küçük beyaz tavşanlardan oluşan bir tavşan ırkı polish i.
oldukça kısa ve küçük bir köpek ırkı pomeranian i.
macaristan'a özgü oldukça zeki bir çoban köpeği ırkı puli i.
Botanic
oldukça uzun, kılıç şeklinde, iki sıralı yaprakları olan ince bir bitki new zealand flax (phormium tenax) i.
oldukça toksik olup sinek zehri olarak kullanılan bir bitki fly poison (amianthum muscaetoxicum) i.
oldukça toksik olup sinek zehri olarak kullanılan bir bitki amianthum muscitoxicum i.
güney amerika'da yetişen baklaları oldukça uzun etli bir fasulye asparagus bean (vigna unguiculata sesquipedalis) i.
güney amerika'da yetişen baklaları oldukça uzun etli bir fasulye yard-long bean i.
güney amerika'da yetişen baklaları oldukça uzun etli bir fasulye vigna sesquipedalis i.
güney amerika'da yetişen baklaları oldukça uzun etli bir fasulye long-podded cowpea i.
güney amerika'da yetişen baklaları oldukça uzun etli bir fasulye chinese long bean i.
güney amerika'da yetişen baklaları oldukça uzun etli bir fasulye bodi i.
güney amerika'da yetişen baklaları oldukça uzun etli bir fasulye bora i.
güney amerika'da yetişen baklaları oldukça uzun etli bir fasulye snake bean i.
güney amerika'da yetişen baklaları oldukça uzun etli bir fasulye pea bean i.
oldukça uzun, kılıç şeklinde, iki sıralı yaprakları olan ince bir bitki korari (phormium tenax) i.
oldukça uzun, kılıç şeklinde, iki sıralı yaprakları olan ince bir bitki formium i.
oldukça uzun, kılıç şeklinde, iki sıralı yaprakları olan ince bir bitki flax i.
oldukça uzun, kılıç şeklinde, iki sıralı yaprakları olan ince bir bitki new zealand hemp i.
pembe ve oldukça kokulu bir çay gülü bon silene i.
amerika'nın tropikal bölgelerine özgü oldukça küçük bir karasal eğrelti otu cinsi danaea i.
amerika'nın tropikal bölgelerine özgü oldukça küçük bir karasal eğrelti otu cinsi danaea i.
hızlı büyüyen oldukça iri bir ağaç london plane i.
hızlı büyüyen oldukça iri bir ağaç platanus acerifolia i.
odunu oldukça sert olan küçük bir avustralya ağacı rosewood i.
oldukça parlak yüzeyi olan (yaprak) vernicose s.
Agriculture
yumuşak, oldukça büyük tatlı bir kiraz türü oxheart cherry i.
elma, armut ve ilgili meyvelerde görülen oldukça enfeksiyöz bir bitki hastalığı fire blight i.
Linguistics
oldukça serbest sözdizimi olan bir dille ilişkili nonconfigurational s.
oldukça serbest sözdizimi olan (dil) nonconfigurational s.
Philosophy
karmaşık, zor ve ezotorik konularda oldukça yetenekli kabala uzmanı cabalist i.
Geography
güney afrika'da altın, mercan ve manganez bakımından oldukça zengin olan kayalık bir bölge reef i.
Geology
ince ve esnek tabakalar halinde meydana gelip yakıldığında oldukça kötü koku yayan bir hidrokarbon minerali dysodile i.
mantara benzer oldukça hafif bir amyant türü cork fossil i.
oldukça ince alüvyon tabakası slickens i.
kaynaktan oldukça uzakta bulanan çökelme alanı ile ilgili distal s.
Military
oldukça patlayıcı bir karışım torpex i.
oldukça ölümcül bir kimyasal savaş ajanı vx gas i.
oldukça fanatik kimse supermilitant i.
oldukça fanatik supermilitant s.
Sport
takım oyuncuları oldukça geniş aralıklarla konumlanmış olan loose s.
Music
oldukça hızlı çalınan bir parça allegretto i.
13. yüzyıl müziğine göre oldukça çeşitli ritim ve melodilerden oluşan 14. yüzyıl müzik stili ars nova i.
oldukça duygusal bir caz müzik tarzı gutbucket i.
1970'lerin sonlarında birleşik krallık'ta ortaya çıkıp oldukça basit melodi ve sözlerden oluşan bir punk müzik türü oi! i.
(caz) oldukça iyi çalmak ride f.
oldukça hızlı allegretto s.
oldukça hızlı bir şekilde allegretto zf.
Painting
oldukça erotik cariyeyi tasvir eden resim odalisk i.
oldukça erotik cariyeyi tasvir eden resim odalisque i.
Mythology
oldukça sert efsanevi bir taş athamaunt i.
Archaic
oldukça kutsal şey holy i.
Ornithology
çeşitli kuşların tüylerindeki oldukça uzun, ince ve tel benzeri filamentler wire i.
amerika'ya özgü ucun bacakları, yarım avuçlu ayakları ve ucuna doğru genişleyen bir gagası olan oldukça nadir bir çulluk mongrel [dialect] i.
amerika'ya özgü ucun bacakları, yarım avuçlu ayakları ve ucuna doğru genişleyen bir gagası olan oldukça nadir bir çulluk stilt sandpiper i.
amerika'ya özgü ucun bacakları, yarım avuçlu ayakları ve ucuna doğru genişleyen bir gagası olan oldukça nadir bir çulluk micropalama himantopus i.
asya ve avustralasya bölgelerine özgü oldukça büyük bir güvercin imperial pigeon i.
oldukça uzun orta kuyruğa sahip bir kuş paradise flycatcher i.
hierax cinsine özgü oldukça küçük bir kuş finch falcon i.
Reptiles
çoğu tarımsal ağaç için oldukça tahrip edici olan küçük kahverengimsi bir kırmız böceği terrapin scale (lecanium nigrofasciatum) i.
güney afrika'ya özgü oldukça zehirli bir yılan hemachatus haemachatus i.
güney afrika'ya özgü oldukça zehirli bir yılan ringhals i.
güney afrika'ya özgü oldukça zehirli bir yılan rinkhals i.
güney afrika'ya özgü oldukça zehirli bir yılan spitting snake i.
mojave çölü, batı teksas ve meksika'ya özgü çalılık alanlarda bulunan oldukça tehlikeli bir çıngıraklı yılan mojave rattlesnake (crotalus scutulatus) i.
jura ve kretase dönemlerinde yaşayan oldukça büyük otçul bir dinozor sauropod dinosaur i.
Entomology
büyük, oldukça güzel, kırmızı-siyah renkli bir kelebek asclepias butterfly (danais archippus) i.
büyük, oldukça güzel, kırmızı-siyah renkli bir kelebek monarch butterfly i.
oldukça büyük bir güve türü owl moth i.
oldukça büyük bir güve türü erebus strix i.
amerika'nın tropikal bölgelerine özgü herkül böceğini de içeren oldukça büyük ve boynuzlu bir böcek grubu dynastidan i.
Slang
oldukça iyimser bir tahmin rosy scenario i.
ereksiyon halinde değilken küçük fakat ereksiyon haline geçtiğinde oldukça büyük olan penis grower i.
sertleştiğinde/kalktığında oldukça büyük olan penis grower i.
normalde küçük ama ereksiyon halinde oldukça büyüyebilen penis grower i.
oldukça çekici kimse the berries i.
oldukça tatmin edici durum hog heaven i.
oldukça çok mouthful i.
oldukça iyi tolerable (well) s.
oldukça iyi tolable (well) s.
oldukça soğuk/serin nipply s.
oldukça modaya uygun hepper s.
oldukça etkileyici hot s.
Modern Slang
partnerlerden birinin diğerinden oldukça yaşlı olduğu aşk ilişkisi age gap love i.