hamle - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

hamle



"hamle" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 44 sonuç

Türkçe İngilizce
Common Usage
hamle move i.
General
hamle pound i.
hamle burst i.
hamle spurt i.
hamle assault i.
hamle brunt i.
hamle onset i.
hamle go i.
hamle dart i.
hamle blow i.
hamle lunge i.
hamle drive i.
hamle spring i.
hamle boom i.
hamle pounce i.
hamle thrust i.
hamle rush i.
hamle charge i.
hamle onslaught i.
hamle riposte i.
hamle scoop i.
hamle put i.
hamle dash i.
hamle attack i.
hamle elan i.
hamle push i.
hamle run-up i.
hamle thrust i.
hamle turn i.
hamle leap i.
hamle veney [obsolete] i.
hamle vese i.
hamle oncome [scotland] i.
hamle onfall i.
hamle saliaunce [obsolete] i.
hamle finagling i.
hamle poke i.
hamle bound i.
Colloquial
hamle crack i.
Meteorology
hamle gust i.
Military
hamle lunge i.
Sport
hamle (fencing) venew [obsolete] i.
Archaic
hamle lounge i.
British Slang
hamle bash i.

"hamle" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 185 sonuç

Türkçe İngilizce
General
ani hareket/hamle sally i.
son bir hamle last throw of the dice i.
sonuçsuz kalan hamle flash in the pan i.
başarıyı getiren hamle means to an end i.
(satranç vb) oyunu bitiren son hamle the final move i.
(satranç vb) oyunu bitiren son hamle checkmate i.
sonraki hamle next move i.
(satrançta) ara hamle zwischenzug i.
(satrançta) ara hamle intermediate move i.
geçersiz hamle invalid move i.
sağlam bir hamle a sound stroke i.
başkasının hamlesine karşı yapılan hamle counter manoeuvre i.
karşı hamle counter manoeuvre i.
güreşte rakibi yere düşmeye zorlayan hamle takedown i.
hamle sırası turn i.
bir soruna yönelik sert hamle meat–ax i.
tehlike veya zor durumdan kurtulmak için yapılan zekice hamle end-run i.
(dama, iskambil gibi oyunlarda) yapılacak hamle kalmaması block i.
(oyunda) hamle movement i.
(eskrimde olduğu gibi) ileri doğru ani hamle lunger i.
oyunda taşın oynanabileceği belirlenmiş hamle move i.
(eskrimde) hızlı hamle riposte i.
aynı pulla art arda iki hamle yaparak rakibin iki pulunu yeme double jump i.
(reversi oyununda) tahtanın belirli bir kısmında yapılmış son hamle parity i.
(domino oyununda) ilk hamle set i.
hamle yapılan ilk domino taşı set i.
son hamle socdolager i.
bitirici hamle socdolager i.
son hamle sockdologer i.
bitirici hamle sockdologer i.
son hamle sogdologer i.
bitirici hamle sogdologer i.
son hamle sogdolager i.
bitirici hamle sogdolager i.
son hamle sogdoliger i.
bitirici hamle sogdoliger i.
hamle yapmak attack f.
hamle yapmak spurt f.
geri hamle yapmak retreat f.
hamle yapmak lunge f.
topa doğru koşmak/hamle yapmak check back to the ball f.
hamle yapmak charge f.
karşı hamle yapmak tilt f.
hamle yapmak hunch f.
yanlış hamle yapmak mismove f.
kötü hamle yapmak mismove f.
(eskrimde) hızlı hamle yapmak ripost f.
(eskrimde) hızlı hamle yapmak riposte f.
birden hamle yapmak chop [obsolete] f.
hamle yapmak impress f.
geri hamle yapmak inshell f.
(oyunu başlatmak için) domino taşı ile hamle yapmak set f.
hamle yapmak smite f.
hamle uygulamak smite f.
(hamle) makul sonuç veren playable s.
(hamle) kaybetmeden oynanabilen playable s.
hamle yaparken on the fly zf.
Phrasals
(birine veya bir şeye) doğru hamle/atak yapmak charge at (someone or something) f.
(birine veya bir şeye) doğru hamle/atak yapmak charge down on (someone or something) f.
birine veya bir şeye doğru hamle/atak yapmak charge down on someone or something f.
(birine veya bir şeye) hamle/atak yapmak tilt at f.
'-e doğru hamle yapmak go for f.
-e doğru hamle/atak yapmak charge at f.
-e doğru hamle/atak yapmak charge at f.
-e doğru hamle/atak yapmak charge down on f.
-e doğru hamle/atak yapmak charge down on f.
(bir şeyin) önceden planlayarak veya hamle yaparak gerçekleşmesini önlemek rule out f.
(birini/bir şeyi) tutmak/yakalamak için hamle yapmak grab at (someone or something) f.
(birini/bir şeyi) tutmak/yakalamak için hamle yapmak grab for (someone or something) f.
öne hamle yapmak thrust forward f.
Phrases
beş hamle sonrası five moves ahead i.
Colloquial
ragbi oyununda hatalı pas veya hamle nipple i.
tehlikeli hamle a leap in the dark i.
bir tehlikeden veya zor durumdan kurtulmak için yapılan zekice hamle end run i.
son hamle finisher i.
bitirici hamle finisher i.
geri çekilip ileri doğru bir hamle yapmak haul off and (do something) f.
(hamle yapmak için) geri çekilmek haul off [us/canada] f.
geri çekilip ileri doğru bir hamle yapmak haul off and do f.
güzel hamle well played expr.
akıllıca bir hareket/hamle/espri well played expr.
zekice bir hareket/hamle/espri well played expr.
yerinde bir hareket/hamle/espri well played expr.
Idioms
yanlış hamle a false move i.
hatalı hamle a false move i.
kritik hamle demolition job [brit] i.
son noktayı koyan hamle a demolition job [brit] i.
önemli hamle demolition job [brit] i.
kritik hamle a demolition job [brit] i.
işi bitiren hamle a demolition job [brit] i.
ilk hamle opening gambit i.
son bir hamle last-ditch effort i.
son bir hamle last-ditch defense i.
son bir hamle a last-ditch stand/attempt/effort i.
son bir hamle last burst of fire i.
son bir hamle last-ditch defense/effort i.
son bir hamle last-ditch attempt i.
(birine) karşı bir hamle yapma girişimi/denemesi a whack at (someone) i.
başarılı olması çok zor ama denemeye değer bir hamle a long shot i.
son bir hamle last-gasp effort i.
bir hamle one fell swoop i.
yanlış hamle yapmak (make) one false move f.
yanlış hamle yapmak (make) a false move f.
herkesten önce hamle yapmak jump the gun f.
hamle yapmak make a move f.
tutmak/yakalamak için hamle yapmak make a grab at someone f.
(birine doğru) ani bir hamle yapmak make a dash for someone f.
akılsızca/mantıksız bir hamle yapmak make a false step f.
akıllıca/zekice/dikkatlice hamle yapmak be boxing clever [uk] f.
hamle yapmak make (one's) move f.
-e doğru ani bir hamle yapmak make a dash for f.
(birini/bir şeyi) tutmak/yakalamak için hamle yapmak make a grab at (someone or something) f.
(bir şeyi) elde etmek/yakalamak için hamle yapmak make a grab at (something) f.
(birini/bir şeyi) tutmak/yakalamak için hamle yapmak make a grab for (someone or something) f.
(biri) yanlış/ters yönde bir hamle yapmış (one) zigged when (one) should have zagged expr.
Trade/Economic
ekonomik hamle economic move i.
ilk hamle avantajı first-mover advantage i.
ilk hamle avantajı first-mover advantage i.
Politics
başkasının hamlesine karşı yapılan ön hamle preemptive maneuver i.
siyasi hamle a political move i.
Computer
iyi hamle nice move i.
Chemistry
hamle zamanı breakthrough time i.
Meteorology
fırtınamsı hamle gustnado i.
hamle cephesi gust front i.
ilk hamle first gust i.
tepe hamle peak gust i.
Military
kısa hamle short thrust i.
kısa hamle short lunge i.
uzun hamle long lunge i.
(kara harekatında) genellikle düşman ateşi altındaki ordunun yaptığı tek hamle bound i.
(hamle, saldırı) önleyici preemptive s.
önleyici hamle ile ilgili preemptive s.
(hamle, saldırı) önleyici pre-emptive s.
Sport
(eskrimde) hamle allonge i.
(yarışta) öne geçmek için yapılan agresif hamle attack i.
(eskrim) boyuna hamle estramazone i.
boğa güreşinde bir hamle veronica i.
güreşte rakibin omuzlarına atlayarak öne doğru yuvarlanılan bir hamle victory roll i.
güreşçinin rakibinin kolunu tutup onu yere devirdiği bir hamle whip i.
(eskrimde) hızlı hamle ripost i.
(eskrimde) hızlı hamle riposte i.
hamle zorluğu degree of difficulty i.
hamle sırası (fencing) venew [obsolete] i.
(eskrimde) müsabaka veya hamle sırası venew i.
aynı pulla art arda iki hamle yaparak rakibin iki pulunu yeme double jump i.
(eskrimde) rakibi itmek için yapılan bir hamle contretemps i.
(hokey) topun ters yönlü el hareketi ile ilerletildiği bir hamle flick-pass i.
(futbolda) oyun kurucunun topla yanlamasına hareket ettiği bir hamle rollout i.
golfte bir hamle türü short game i.
(ingiliz bilardosu) topun masa ortasındaki cebe oynandığı bir hamle türü short jenny i.
(eskrimde) hamle point i.
(buz hokeyinde) topun çubuk ile ittirilerek rakipten uzaklaştırıldığı bir hamle poke check i.
(kürek sporu) hamle öncesi ve sonrasında kürek ucunun su yüzeyinde aldığı kare pozisyon square i.
cepli bilardoda iki farklı vuruşnün birleştirildiği bir hamle stirabout i.
(çim topu oyununda) jack topunu vurup geriye taşımak için hamle yapmak trail f.
(lakros) yakın temaslı hamle yapmak ride f.
(rakip darbesinden kaçmak için) yana doğru hamle yapmak slip f.
(krikette vuruş) yatay hamle ile gerçekleştirilen cut s.
sağdan hamle yapan square s.
Football
topun olabilecek en hızlı hamle ile forvete gönderildiği bir oyun stili route one i.
ilk hamle first down i.
oyun kurucunun top ile hızlıca hücum çizgisine döndüğü bir hamle sneak i.
Baseball
(beyzbol topuna) kısa alttan hamle ile vurmak chop f.
Boxing
öz koruma amaçlı hamle self-defence [uk] i.
öz koruma amaçlı hamle self-defense [us] i.
Chess
rakibin hamlesinin işlevselliğine bağlı olarak kazanılan ya da kaybedilen hamle üstünlüğü tempo i.
hamle zorlaması zugzwang i.
(oyun sonunda) şahların hamle sırası gelen oyuncuya dezavantaj getirecek şekilde konumlanması opposition i.
bir dizi hamle ve birkaç parçadan oluşan savaş hilesi combination i.
karşı hamle counter-gambit i.
karşı hamle countergambit i.
(özellikle turnuva maçlarında) rakibi şaşırtmak için tasarlanmış hamle dizisi cook i.
gizli hamle sealed move i.
ertelemeli partilerde notasyonu rakibe gösterilmeksizin zarfa yerleştirilip hakeme teslim edilen ve oyuna devam edilirken oynanan hamle sealed move i.
(rakibi) hamle yaptığında dezavantajlı olacak duruma düşürmek zugzwang f.
(rakibe) zorunlu hamle yaptırarak avantajını kaybettirmek zugzwang f.
Card
karta aykırı hamle revoke i.
(kart oyunlarında) sıranın hamle için bir oyuncudan diğerine geçtiği yön rotation i.
karta aykırı hamle yapmak revoke f.
blackjack oyununda as, resimli kart veya onlu ilk iki kart ile hamle yapmak blackjack f.
briçte rakibe eli anlatmak amacıyla yapılan (hamle) negative s.
Wagering
kumarda bahisler açıldıktan sonraki hamle turn i.
Archaic
hamle yapmak allonge f.
(kart oyununda) hamle yapmak lu f.
Slang
(buz hokeyi, lakros) defans oyuncusu veya kaleciyi geçmek için pakla hamle yapma dangle i.