away - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

away

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


"away" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 62 sonuç

İngilizce Türkçe
Common Usage
away s. uzak
away zf. uzağa
away zf. uzakta
General
away s. yok
away s. yola çıkmış
away s. deplasmanda
away s. deplasmanda oynanan
away s. uzak
away s. mevcut olmayan
away s. burada olmayan
away zf. başka yerde
away zf. bir tarafa
away zf. hemen
away zf. belirli bir uzaklıkta
away zf. bir yere
away zf. oradan
away zf. devamlı
away zf. durmadan
away zf. buradan
away zf. şuradan
away zf. şimdi
away zf. uzağa
away zf. uzakta
away zf. -dan
away zf. -den
away zf. rakip sahada
away zf. birden
away zf. bir anda
away zf. ansızın
away zf. uzaklaştırmak için
away zf. ayırmak için
away zf. yok etmek için
away zf. ortadan kaldırmak için
away zf. bir kimseye aidiyetlikten çıkarak
away zf. boşa harcayarak
away zf. uzaklaştırarak
away zf. bir kenara bırakarak
away zf. kurtularak
away zf. uygun bir yere
away zf. uygun bir yerde
away zf. kenara atarak
away zf. biriktirerek
away zf. karşı tarafta
away zf. sonuna kadar
away zf. (her şey) bitip tükeninceye kadar
away ünl. dışarı!
away ünl. defol!
Colloquial
away zf. uzağa
away expr. hapiste
away expr. kodeste
Technical
away zf. bir yana
away zf. uzağa
away zf. uzakta
Computer
away zf. uzak
away expr. dışarıda
Sport
away i. deplasman maçı
away s. deplasman
away s. (golf) oynanan çukurda topu bayrak direğine en uzak olan
away s. (beyzbol) dışarıda
away s. yarışın süre dışındaki kısmıyla ilgili
away s. yarışın ilk yarısıyla ilgili
away zf. deplasmanda

"away" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 500 sonuç

İngilizce Türkçe
Common Usage
being taken away i. götürülme
move away f. uzaklaşmak
break away f. kopmak
take away f. götürmek
run away f. kaçmak
throw away f. atmak
General
passing away i. irtihal
away game i. deplasman
passing away i. ölüm
blaze away i. ateşin tutuşması
fading away i. yavaş yavaş yok olma
running away i. firar
giving away i. ele verme
playing away i. deplasman
going away i. uzaklaşma
keeping away i. uzak durma
staying away i. uzak durma
away match i. deplasman maçı
one living away from home i. gurbetçi
away game i. deplasman maçı
studying from far away i. uzaktan okuma
time is ticking away i. zaman acımasızca geçiyor
doing away with i. tasfiye
falling-away i. azalma
far-away land i. yad eller
falling-away i. eksilme
falling-away i. düşme
fly-away hair i. kontrolü zor saç
fly-away hair i. karmakarışık saç
fly-away hair i. uçuşan saç
take-away i. paket servis
a put away i. bir şey için ayrılmış para
take-away cup i. termos
going-away party i. veda partisi
take-away i. paket servisi
take-away i. başka yerde yenilmek üzere sıcak yemekleri paketlenmiş olarak satan dükkan
take-away i. ana fikir
take-away i. bir hikayeden çıkarılan ders
take-away i. sözleşme görüşmeleri sırasında sendika verdiği taviz
take-away i. sendika ödünü
throwing away i. atma
throwing away i. ıskartaya çıkarma
throwing away i. kurtulma
die–away i. yavaş yavaş ortadan kaybolma
die–away i. zayıflayarak kaybolma
where away [dialect] i. nerelerde
where away [dialect] i. nerelerden
break-away i. sahadan çıkmak
breaking away i. kopma
breaking away i. uzaklaşma
breaking away i. (bir yerden) aceleyle çıkma
home away from home i. kişinin kendini evinde gibi hissettiği yer
running away i. kaçış
running away i. topuklama
running away i. kaçma
dwindling away i. giderek azalma
dwindling away i. gittikçe küçülme
being taken away i. götürülme
bear away f. götürmek
wear away f. yıpratmak
put away f. silip süpürmek
give away one's daughter in marriage f. kız vermek
run away from somebody f. elinden kurtulmak
lounge away f. zamanı tembelce geçirmek
chuck away f. tepmek
erode away f. aşınmak
order away f. kovmak
travel away f. uzaklara gitmek
break away f. kurtulmak
take away f. çıkarmak (matematik)
flake away f. tabaka halinde dökülmek
pine away f. yas tutmak
run away with f. kaçmak (aşığı ile)
fritter away f. israf etmek
creep away f. süzülmek
tuck away f. tıka basa doldurmak
turn away f. başka tarafa yöneltmek
clear away f. kaldırmak
get carried away f. heyecanlanmak
trifle away f. boşuna harcamak (para/zaman vb'ni)
stow away f. çok yemek (yemek)
call away f. saptırmak
draw away f. uzaklaşmak
tuck away f. saklamak
wear away f. solmak
rub away f. yemek
wash away f. alıp götürmek (su/dalga)
smooth away f. gidermek
pass away f. gözünü kapamak
dry away f. uzakta kurutmak (bir giysiyi güneş vb'den)
whirl someone away f. birini hızla götürmek
get away f. sıvışmak
pass away f. boşa harcamak
put something away f. bir kenara para koymak
shy away from f. kaçınmak
whittle away f. azaltmak
drain away f. boşalmak
flake away f. kavlamak
plug away f. harıl harıl çalışmak
be carried away by one's feelings f. hislerine kapılmak
fool away f. boşa geçirmek
fly away f. kaçmak
rattle away f. cır cır konuşmak
do away with somebody f. canına kıymak
tear away f. kurtarmak
hammer away f. durmadan çalışmak
send away f. başka bir yere göndermek
do away with f. öldürmek
run away f. firar etmek
chase away f. kovmak
be led away in handcuffs f. kelepçeli olarak götürülmek
skulk away f. gizlice uzaklaşmak
fade away f. yavaş yavaş yok olmak
carry away f. aparmak
do away with f. ortadan kaldırmak
run away in different directions f. kaçışmak
pass away f. gözünü yummak
take away f. elinden almak (bir hakkı)
sheer away f. sapmak
consume away f. yıpranmak
scrape away f. raspa etmek
send away f. savmak
fade away f. gözden kaybolmak
fling away f. boşa harcamak
give away f. bağış yapmak
wear away f. yıpranmak
take somebody's breath away f. nefesini kesmek
move away f. açılmak
go away f. yaylanmak
carry away f. götürmek
hide away f. saklanmak
make away with f. kurtulmak
fritter something away f. ziyan etmek
wear away f. eskitmek
peg away at f. bir işte sebatla çalışmak
salt away f. tuza yatırmak
sweep away f. süpürüp atmak
bang away f. çok çalışmak
take away from f. gölge düşürmek
give away f. bağışlamak
be worn away f. aşırı ısınmak
laugh away f. gülüp geçmek
take away f. çekmek (desteği)
bargain away f. feda etmek
frivol away f. ziyan etmek
smooth away f. düzeltmek
die away f. gürültünün azalması
idle away time f. zaman öldürmek
get carried away f. kendini kaptırmak
wipe away f. silip süpürmek
wash away f. sürüklenmek
fine away f. incelmek
slip away f. sıvışıp gitmek
break away with someone f. ipleri koparmak
entice away f. baştan çıkarmak
have something thrown away f. döktürmek
pine away f. eriyip solmak
work away f. uğraşmak
while away f. zaman geçirmek
pull away f. geri çekilmek
wear away f. tükenmek
get carried away f. aşka gelmek
drive away f. savmak
die away f. kaybolmak
whittle away f. tüketmek
pine away f. erimek
slog away f. zorlanmak
turn away f. savmak
drink away f. içkiye harcamak
hide away f. saklamak
wither away f. kalmamak
wipe away f. yok etmek
carry away the bell f. yenmek
grow away from f. ile ilişkileri azalmak
fine away f. inceltmek
walk away with f. yürütmek
have thrown away f. döktürmek
take away f. kaldırmak
fling away f. atmak
push away f. itip defetmek
gamble something away f. kumarda kaybetmek
sign away f. imza ile kontrata bağlamak
die away f. ses azalmak
loaf away f. boşa geçirmek
go far away f. uzağa gitmek
scare away f. korkutmak
rub away f. aşınmak
take away weapons f. silah bırakmak
shoo away f. kışt diyerek kovmak
send away for f. ısmarlamak
clear away f. toparlamak
fall away f. gerilemek
wipe away f. temizlemek
sweep away f. süpürüp temizlemek
be carried away f. kapılmak
fiddle away f. vakit öldürmek
hammer away f. kafa yormak
die away f. sönmek
blaze away at f. hararetle yapmak
walk away from f. kolayca geçmek
put away f. artırmak
salt away f. para biriktirmek
sweep away f. süpürmek
blow away f. uçurmak
get carried away f. kendinden geçmek
waste away f. tükenmek
wrench something away from someone f. bir şeyi birinden zorla çekip almak
waste away f. har vurup harman savurmak
sidle away f. sıvışmak
send away f. göndermek
run away f. gazlamak
give away f. ele vermek
charm away f. yok etmek
flake away f. kabarıp dökülmek (boya tabakaları vb)
squander away f. israf etmek
while away f. vakti geçirmek
root away f. kökünden sökmek
eat away f. sürüklemek
put something away f. bir şeyi ortadan kaldırmak
blow away the cobwebs f. zindeleşmek
wear away f. zayıflatmak
laugh away f. gülerek konuyu kapatmak
whittle away f. yontmak
scrape away f. kazıyarak silmek
spirit away f. gizlice götürmek
wear away f. eskimek
throw one's money away f. parasını sokağa atmak
run away with f. en çok başarı kazanan biri olmak (bir konuda)
drop away f. azalmak
pass away f. hayata gözlerini yummak
turn away f. kovmak
go away by oneself f. başını alıp gitmek
fiddle away f. zamanı boş geçirmek
keep someone away f. birini uzak tutmak
tow away f. çekmek
fritter away f. parça parça harcamak
wear away f. aşındırmak
chuck away f. kaybetmek
do away with f. durdurmak
come away f. sökülmek
chat away f. gevezelik etmek
drain away f. boşaltmak
wipe away f. silerek yok etmek
go away f. uzaklaşmak
tuck away f. gizlemek
salt away f. tuzlamak
order away f. yollamak
frighten away f. kaçırmak
cause to go away f. savuşturmak
put away f. denize açılmak
put away f. kaldırmak
wrench something away from somebody f. zorla almak
waste away f. iğne ipliğe dönmek
tear away f. koparmak
run away f. bucak bucak kaçmak
frivol away f. boşa harcamak
run away with f. kaçmak
carry away f. heyecanlandırmak
sweep away f. alıp götürmek
pass away f. irtihal etmek
wave someone away f. el sallayarak birine git demek
fine away f. aşınmak
fine away f. yontmak
waste away f. aşınmak
salt away f. saklamak
run away f. kolay kazanmak
order away f. göndermek
turn one's eyes away f. gözlerini kaçırmak
dissolve something away f. yok etmek
walk away with f. çalmak
stow away f. saklamak
give away f. hediye etmek
take away f. uzaklaştırmak
drop away f. seviyenin düşmesi
stay away f. uzak durmak
plug away at f. üzerinde sebatla çalışmak
go away f. basıp gitmek
pull away f. çekmek
wash away f. aşındırmak
flow away f. kaymak
sweep away f. silip süpürmek
walk away f. uzaklaşmak
turn away from f. yüz çevirmek
cast away f. çarçur etmek
sign away f. kendi imzasıyla bir şeyi başkasına devretmek
plod away at f. bir işi hevessizce sürdürmek
break away f. kaçmak
clear away f. açmak
go away f. defolmak
snip away f. kırpıp çıkarmak
put something away f. yerine koymak
drive away f. arabayla gitmek
whip someone away f. birini götürüvermek
throw away f. elden çıkarmak
stow away f. bir şeyi düzenli bir şekilde (bir yere) koymak
walk away from f. ucuz kurtulmak (kazadan)
carry away f. ayartmak
walk away f. basıp gitmek
burn away f. yanıp kül olmak
pull away f. kaçan arabanın arayı açması
fall away f. çekilmek
get carried away f. coşmak
frighten away f. korkutup kaçırmak
cast away f. boşa harcamak
draw away f. kendini çekmek
clear away f. yok olmak
pass away f. ölmek
try to explain away a matter f. ağız yapmak
lead away from f. ayrılmak
slog away f. çok çalışmak
slip away f. sıvışmak
fall away f. eksilmek
prune away f. budamak
wear away f. tüketmek
pull away f. ayrılmak
sweep away f. yok etmek
steal away from f. sessizçe sıvışmak
pass away f. rahmetli olmak
talk a period of time away f. belirli bir süreyi konuşarak geçirmek
clear away f. kaybolmak
carry away f. taşımak
be worn away f. aşınmak
fall away f. azalmak
clear away f. ortadan kaldırmak
laugh away f. eğlenmek
squander away f. saçıp savurmak
squander away f. boşa harcamak
make away with f. öldürmek
salt away f. istif etmek
pass away f. ahrete gitmek
dream something away f. boşa geçirmek
take away f. götürmek (birini/bir şeyi başka bir yere)
fritter away f. azar azar çarçur etmek
waste away f. ağır ağır azalmak
eat away f. aşındırmak
be consumed away f. tükenmek
carry away f. coşturmak
bear away to leeward f. boca etmek
lead away f. başlatmak
fritter away f. boşa harcamak
melt away f. yok etmek
clear away f. temizlemek
fine away f. sivriltmek
legislate away f. yürürlükten kaldırmak
dally away f. vakit öldürmek
die away f. azalmak
lock something away f. bir şeyi kilit altında tutmak
move away f. kaldırmak
dally away f. harcamak
cast away f. çöpe atmak
while away the time f. vakit geçirmek
put away f. biriktirmek
put something away f. kaldırmak
wear away f. kalmamak
come away f. kayıp gitmek
throw away f. boşa harcamak
drive away f. kovmak
slog away at a work f. çok sıkıcı bir işte çalışmak
put away f. hakkından gelmek
call away f. çağırmak
slip away f. dikkati çekmeden sessizce gitmek
fly away f. uçup gitmek
pass away f. vefat etmek
die away f. gürültü yavaş yavaş kesilmek
draw away f. çekmek
barter away f. feda etmek
give away f. hediye olarak vermek
pull away f. sıyrılmak
wash away f. aşınmak
chuck away f. israf etmek
waste away f. yıpranmak
get away f. çekilmek
get away f. kaçmak
send away f. postalamak
wire away f. sıkı tutmak
grow away from f. uzaklaşmak
idle away f. boşa geçirmek
chuck away f. fırlatmak
flake away f. kabarıp dökülmek
make away with f. yok etmek
take away f. almak
drive away f. arabayla uzaklaşmak
shoo away f. kovmak
pine away f. erim erim erimek
divert one's attention away f. dikkatini dağıtmak
chuck away f. boşa harcamak
get away f. atlatmak
run away f. paniklemek
sweep away f. coşturmak
run away f. toz olmak
wash away f. yıkayıp temizlemek
sweep away f. heyecanlandırmak
scamper away f. kaçmak
cast away f. atmak
beaver away f. harıl harıl çalışmak
wipe away f. silmek
drain away f. akmak
plod away at f. bir işte şevksiz bir şekilde çalışmak
wear away f. geçmek bilmemek
pull away f. kalkmak
boil away f. kaynamak
back away f. geriye çekilmek
break away from f. -den kaçmak
chuck away f. savurmak
put away f. tıkınmak
wash away f. suyla çıkarmak
gamble away f. kumarda para kaybetmek
lead away from f. sapmak
blaze away at f. ateş etmek
carry away f. sürüklemek
drain away f. akıtmak
wash away f. temizlemek
do away with f. işini bitirmek
run away f. kaçılmak
stow away f. kaçak yolculuk yapmak
tear oneself away f. ayrılmak
fall away f. inmek
break away f. kaçıp kurtulmak
thrown away f. kaçırmak
scour away f. ovmak
take away f. ortadan kaldırmak
whisk away f. götürüvermek
wash away f. su ile sürüklemek
laugh away f. gülerek geçiştirmek
spirit away f. kaçırmak
break away f. ayrılmak
lay away f. ayırmak
keep away from f. kaçınmak
go away f. gitmek
lead away f. saptırmak
carry away f. alıp götürmek
keep away from f. uzak durmak
give away f. sırrı dışarı vermek
sneak away f. gizlice kaçmak
send away f. uzaklaştırmak
spirit away f. yok etmek
edge away f. yan yan gitmek
run away f. kaçmak
wander away f. uzaklaşmak
dissolve something away f. gidermek
get away with f. yapılan iş yanına kar kalmak
pare away f. yontmak
take breath away f. soluğunu kesmek
go away f. çekip gitmek
go away f. defolup gitmek
chat away f. laflamak
chip away f. bir şeyden yavaş yavaş bir parçacığı koparmak
cast away f. ıssız adada bırakmak
waste away f. eriyip bitmek (hastalıktan/açlıktan)
entice away f. aklını çelmek
do away with f. kaldırmak
eat away f. yemek
pass away f. sona ermek
loiter away f. boşa geçirmek
do away with f. yok etmek
shut oneself away in f. bir yere kapanmak
drain away f. tükenmek
clear away f. etrafı toparlamak
run away f. fıymak
smooth away f. kurtulmak
consume away f. aşınmak
pass away f. merhum olmak
sweep away f. sürüklemek
talk away f. durmadan konuşmak
pull away f. hareket etmek
cast away f. fırlatmak
throw away f. atmak (istenilmeyen bir şeyi)
shrink away f. uzak durmak
turn away f. defetmek
throw away f. kaçırmak
ooze away f. yok olmak
make away with f. yürütmek
conjure away f. göndermek
pass away f. göçmek
clear away f. dağılmak
fade away f. unutulup gitmek
clear away f. toplamak
whittle away f. bozmak
give away f. hibe etmek
stay away from f. uzak durmak
take (someone's) livelihood away f. ekmeğini elinden almak
send away f. kovmak
divert one's attention away f. dikkati dağıtmak
walk away from f. rahatlıkla yenmek
chuck away f. atmak
explain away f. örtbas etmek
wear away f. aşınmak
turn away f. sapmak
work away f. çalışmaya dalmak
ooze away f. eksilmek
die away f. solmak
put something away f. mideye indirmek
turn away f. geri çevirmek
draw away f. çekilmek
snatch away from f. ayırmak
slip away f. süzülmek
fritter away f. ziyan etmek
fall away f. eğimli olmak
lay away f. bir yana koymak
whirl someone away f. birini kapıp hızla götürmek