|
Kategori |
Türkçe |
İngilizce |
|
Common Usage |
|
1 |
Yaygın Kullanım |
kafasını karıştırmak |
confuse f.
|
|
General |
|
2 |
Genel |
vernik yapımında zamkı eritip diğer malzemelerle karıştırmak için kullanılan alet |
gum pot i.
|
|
3 |
Genel |
kelimelerin bir şeyi açıklamak yerine kafa karıştırmak için kullanılması |
incantation i.
|
|
4 |
Genel |
iki şeyi birbirine karıştırmak |
mix together f.
|
|
5 |
Genel |
elle karıştırmak |
touch f.
|
|
6 |
Genel |
kafasını karıştırmak |
perplex f.
|
|
7 |
Genel |
ateşi karıştırmak |
stoke f.
|
|
8 |
Genel |
kafasını karıştırmak |
bedevil f.
|
|
9 |
Genel |
aklını karıştırmak |
befuddle f.
|
|
10 |
Genel |
fesat karıştırmak |
stir up trouble f.
|
|
11 |
Genel |
karıştırmak (olumsuz bir şeye) |
entangle in f.
|
|
12 |
Genel |
makine ile karıştırmak |
whisk f.
|
|
13 |
Genel |
zihinsel karıştırmak |
confuse f.
|
|
14 |
Genel |
kafasını karıştırmak |
befog f.
|
|
15 |
Genel |
makine ile karıştırmak |
blend f.
|
|
16 |
Genel |
zihnini karıştırmak |
perturb f.
|
|
17 |
Genel |
zihnini karıştırmak |
disorient f.
|
|
18 |
Genel |
toprağı çiğneyip karıştırmak |
poach f.
|
|
19 |
Genel |
eski defterleri karıştırmak |
rake up the past f.
|
|
20 |
Genel |
kafasını karıştırmak |
disorient f.
|
|
21 |
Genel |
aklını karıştırmak |
perplex f.
|
|
22 |
Genel |
hecelerini karıştırmak |
slur f.
|
|
23 |
Genel |
zihnini karıştırmak |
confuse f.
|
|
24 |
Genel |
düzensiz bir şekilde karıştırmak |
jumble f.
|
|
25 |
Genel |
burun karıştırmak |
pick f.
|
|
26 |
Genel |
aklını karıştırmak |
perturb f.
|
|
27 |
Genel |
fesat karıştırmak |
scheme f.
|
|
28 |
Genel |
bir yerde bir şeyi aramak veya merakını gidermek için etrafı karıştırmak |
poke around in f.
|
|
29 |
Genel |
kafasını karıştırmak |
confound f.
|
|
30 |
Genel |
dişini karıştırmak |
pick one's teeth f.
|
|
31 |
Genel |
zihinsel karıştırmak |
mix up f.
|
|
32 |
Genel |
halt karıştırmak |
be up to no good f.
|
|
33 |
Genel |
zihnini karıştırmak |
perplex f.
|
|
34 |
Genel |
içine karıştırmak |
interlard f.
|
|
35 |
Genel |
ortalık karıştırmak |
stir f.
|
|
36 |
Genel |
hile karıştırmak |
fix f.
|
|
37 |
Genel |
ortalığı karıştırmak |
stir up trouble f.
|
|
38 |
Genel |
karıştırmak (saç) |
tousle f.
|
|
39 |
Genel |
karıştırmak (iskambil kağıtlarını) |
shuffle f.
|
|
40 |
Genel |
kafasını karıştırmak |
confuse f.
|
|
41 |
Genel |
kafasını karıştırmak |
obfuscate f.
|
|
42 |
Genel |
aklını karıştırmak |
distract f.
|
|
43 |
Genel |
zihinsel karıştırmak |
perplex f.
|
|
44 |
Genel |
bir şeyi karıştırmak |
give something a stir f.
|
|
45 |
Genel |
fesat karıştırmak |
plot f.
|
|
46 |
Genel |
önceden karıştırmak |
premix f.
|
|
47 |
Genel |
kafasını karıştırmak |
baffle f.
|
|
48 |
Genel |
hızla karıştırmak |
jactitate f.
|
|
49 |
Genel |
kafasını karıştırmak |
derange f.
|
|
50 |
Genel |
kafasını karıştırmak |
puzzle f.
|
|
51 |
Genel |
birbirine karıştırmak |
confuse f.
|
|
52 |
Genel |
burnunu karıştırmak |
pick one's nose f.
|
|
53 |
Genel |
bir yeri karıştırmak |
rummage f.
|
|
54 |
Genel |
salatanın malzemelerini hafifçe karıştırmak |
toss a salad f.
|
|
55 |
Genel |
kafa karıştırmak |
perplex f.
|
|
56 |
Genel |
kafa karıştırmak |
addle f.
|
|
57 |
Genel |
katıp karıştırmak |
mingle f.
|
|
58 |
Genel |
hile karıştırmak (seçime) |
rig f.
|
|
59 |
Genel |
ile karıştırmak |
mistake for f.
|
|
60 |
Genel |
şaşırmak (karıştırmak veya yanlış yapmak anlamında) |
make a mistake f.
|
|
61 |
Genel |
çorba karıştırmak |
stir f.
|
|
62 |
Genel |
sayfalarını karıştırmak (kitap/dergi vb'nin) |
thumb through f.
|
|
63 |
Genel |
oyun kağıtlarını karıştırmak |
reshuffle f.
|
|
64 |
Genel |
karıştırmak (kafasını) |
confound f.
|
|
65 |
Genel |
kağıtları yeniden karıştırmak |
reshuffle f.
|
|
66 |
Genel |
hecelerini karıştırmak (tane tane söyleyeceğine) |
slur f.
|
|
67 |
Genel |
birbirine karıştırmak |
mingle f.
|
|
68 |
Genel |
karıştırmak (iplik/saç vb) |
tangle f.
|
|
69 |
Genel |
kafasını karıştırmak |
bemuse f.
|
|
70 |
Genel |
bir yerde bir şeyi aramak veya merakını gidermek için etrafı karıştırmak |
poke about f.
|
|
71 |
Genel |
zihnini karıştırmak |
fuddle f.
|
|
72 |
Genel |
zihinsel karıştırmak |
bewilder f.
|
|
73 |
Genel |
kafasını karıştırmak |
muddle f.
|
|
74 |
Genel |
kafa karıştırmak |
confuse f.
|
|
75 |
Genel |
aklını karıştırmak |
mystify f.
|
|
76 |
Genel |
hafifçe karıştırmak (bir yiyeceği bir sıvıyla) |
toss in f.
|
|
77 |
Genel |
karıştırmak (birini olumsuz bir şeye) |
implicate f.
|
|
78 |
Genel |
karıştırmak (ateş) |
trim f.
|
|
79 |
Genel |
birbirine karıştırmak |
interweave f.
|
|
80 |
Genel |
kafasını karıştırmak |
mix up f.
|
|
81 |
Genel |
şöyle bir karıştırmak |
browse through f.
|
|
82 |
Genel |
tekrar karıştırmak |
reshuffle f.
|
|
83 |
Genel |
karıştırmak (saçı) |
tousle f.
|
|
84 |
Genel |
karıştırmak (saçı) |
rumple f.
|
|
85 |
Genel |
çay karıştırmak |
stir f.
|
|
86 |
Genel |
aklını karıştırmak |
disorientate f.
|
|
87 |
Genel |
gelberi ile karıştırmak |
rabble f.
|
|
88 |
Genel |
kafasını karıştırmak |
perturb f.
|
|
89 |
Genel |
hile karıştırmak |
rig f.
|
|
90 |
Genel |
katıp karıştırmak |
minele f.
|
|
91 |
Genel |
kafa karıştırmak |
inwrap f.
|
|
92 |
Genel |
salya ile karıştırmak |
insalivate f.
|
|
93 |
Genel |
ortalığı karıştırmak |
kick up f.
|
|
94 |
Genel |
birbirine karıştırmak |
alloy f.
|
|
95 |
Genel |
dergi karıştırmak |
leaf through the magazines f.
|
|
96 |
Genel |
kafasını karıştırmak |
flummox f.
|
|
97 |
Genel |
safsata karıştırmak |
sophisticate f.
|
|
98 |
Genel |
kitap sayfası karıştırmak |
leaf through f.
|
|
99 |
Genel |
-i iyice karıştırmak |
make a hash of f.
|
|
100 |
Genel |
burnunu karıştırmak |
nose-pick f.
|
|
101 |
Genel |
burun karıştırmak |
nose-pick f.
|
|
102 |
Genel |
karıştırmak (başka şeyle/biriyle) |
confuse with f.
|
|
103 |
Genel |
içine karıştırmak |
merge f.
|
|
104 |
Genel |
(saç vb) karıştırmak |
tousle f.
|
|
105 |
Genel |
işe karıştırmak |
bring in f.
|
|
106 |
Genel |
birisini başkasıyla karıştırmak |
confuse someone with someone else f.
|
|
107 |
Genel |
birisini başkasıyla karıştırmak |
mistake someone for someone else f.
|
|
108 |
Genel |
birisini başkasıyla karıştırmak |
mix someone up with someone else f.
|
|
109 |
Genel |
ortalığı karıştırmak |
create trouble f.
|
|
110 |
Genel |
kafasını karıştırmak |
discombobulate f.
|
|
111 |
Genel |
çanta karıştırmak |
scrabble in a bag f.
|
|
112 |
Genel |
çanta karıştırmak |
delve in one's bag f.
|
|
113 |
Genel |
çanta karıştırmak |
ferret (around) in a bag f.
|
|
114 |
Genel |
çantasını karıştırmak |
delve in one's bag f.
|
|
115 |
Genel |
çanta karıştırmak |
delve into a bag f.
|
|
116 |
Genel |
çantasını karıştırmak |
delve into a bag f.
|
|
117 |
Genel |
çantasını karıştırmak |
dive into a bag f.
|
|
118 |
Genel |
çantasını karıştırmak |
fumble in a bag f.
|
|
119 |
Genel |
çantasını karıştırmak |
scrabble in a bag f.
|
|
120 |
Genel |
çanta karıştırmak |
dive into a bag f.
|
|
121 |
Genel |
çantasını karıştırmak |
ferret (around) in a bag f.
|
|
122 |
Genel |
çanta karıştırmak |
fumble in a bag f.
|
|
123 |
Genel |
kart karıştırmak |
shuffle the cards f.
|
|
124 |
Genel |
kartları karıştırmak |
shuffle the cards f.
|
|
125 |
Genel |
oyun kağıdı karıştırmak |
shuffle a deck of cards f.
|
|
126 |
Genel |
oyun kağıdı karıştırmak |
shuffle the cards f.
|
|
127 |
Genel |
kartları karıştırmak |
shuffle a deck of cards f.
|
|
128 |
Genel |
oyun kartı karıştırmak |
shuffle a deck of cards f.
|
|
129 |
Genel |
kart karıştırmak |
shuffle a deck of cards f.
|
|
130 |
Genel |
oyun kartı karıştırmak |
shuffle the cards f.
|
|
131 |
Genel |
bir şeyler karıştırmak/kaynatmak |
concoct f.
|
|
132 |
Genel |
su ile karıştırmak |
stir with water f.
|
|
133 |
Genel |
su ile karıştırmak |
blend with water f.
|
|
134 |
Genel |
su ile karıştırmak |
mix with water f.
|
|
135 |
Genel |
birisini başka birisiyle karıştırmak |
mix someone up with someone else f.
|
|
136 |
Genel |
bir şeyi başka bir şeyle karıştırmak |
mistake something for something else f.
|
|
137 |
Genel |
bir şeyi başka bir şeyle karıştırmak |
mix something up with something else f.
|
|
138 |
Genel |
bir şeyi başka bir şeyle karıştırmak |
confuse one thing with another f.
|
|
139 |
Genel |
birisini başka birisiyle karıştırmak |
mistake someone for someone else f.
|
|
140 |
Genel |
birisini başka birisiyle karıştırmak |
confuse someone with another f.
|
|
141 |
Genel |
birisini bir şeye (konuya/tartışmaya) karıştırmak |
embroil someone in something f.
|
|
142 |
Genel |
isimleri unutmak ve bazı şeyleri karıştırmak |
forget names and confuse things f.
|
|
143 |
Genel |
burun karıştırmak |
pick one's nose f.
|
|
144 |
Genel |
çantasını karıştırmak |
rummage one's bag f.
|
|
145 |
Genel |
çanta karıştırmak |
rummage one's bag f.
|
|
146 |
Genel |
birinin kafasını karıştırmak |
confuse someone f.
|
|
147 |
Genel |
birinin cüzdanını karıştırmak |
go through one’s wallet f.
|
|
148 |
Genel |
kafasını karıştırmak |
bumfuzzle f.
|
|
149 |
Genel |
oyun kartlarını/desteyi karıştırmak |
reshuffle the deck f.
|
|
150 |
Genel |
kafasını karıştırmak |
taigle f.
|
|
151 |
Genel |
iş karıştırmak |
be up to f.
|
|
152 |
Genel |
(ceplerini/çantasını) karıştırmak |
burrow f.
|
|
153 |
Genel |
ateşi karıştırmak |
rake f.
|
|
154 |
Genel |
alt üst ederek karıştırmak |
rancel f.
|
|
155 |
Genel |
yeniden karıştırmak |
reblend f.
|
|
156 |
Genel |
kürekle toprağı karıştırmak (bir şeyi) |
dig in f.
|
|
157 |
Genel |
hafifçe karıştırmak |
tickle f.
|
|
158 |
Genel |
döndürerek karıştırmak |
turn f.
|
|
159 |
Genel |
kafasını karıştırmak |
cabobble f.
|
|
160 |
Genel |
kafasını karıştırmak |
awhape [obsolete] f.
|
|
161 |
Genel |
birbirine karıştırmak |
embraid [obsolete] f.
|
|
162 |
Genel |
kafasını karıştırmak |
unhinge f.
|
|
163 |
Genel |
birbirine karıştırmak |
enterlace [obsolete] f.
|
|
164 |
Genel |
birbirine karıştırmak |
enterlace [obsolete] f.
|
|
165 |
Genel |
aklını karıştırmak |
entrick f.
|
|
166 |
Genel |
aklını karıştırmak |
unreason f.
|
|
167 |
Genel |
kafasını karıştırmak |
unshape f.
|
|
168 |
Genel |
parti halinde karıştırmak |
batch f.
|
|
169 |
Genel |
iyice karıştırmak |
bemix f.
|
|
170 |
Genel |
kafa karıştırmak |
bemud f.
|
|
171 |
Genel |
kafa karıştırmak |
bemuddle f.
|
|
172 |
Genel |
kafasını karıştırmak |
blench [obsolete] f.
|
|
173 |
Genel |
kafasını karıştırmak |
mate [obsolete] f.
|
|
174 |
Genel |
kurşunla karıştırmak |
lead f.
|
|
175 |
Genel |
(malzemeleri) karıştırmak veya döndürmek |
whiz f.
|
|
176 |
Genel |
(malzemeleri) karıştırmak veya döndürmek |
whizz f.
|
|
177 |
Genel |
aklını karıştırmak |
mar [obsolete] f.
|
|
178 |
Genel |
aklını karıştırmak |
masker [uk] f.
|
|
179 |
Genel |
(birinin) saçını karıştırmak |
wool f.
|
|
180 |
Genel |
kafasını karıştırmak |
boggle [dialect] [uk] f.
|
|
181 |
Genel |
kafasını karıştırmak |
maudle [obsolete] f.
|
|
182 |
Genel |
aklını karıştırmak |
metagrabolize f.
|
|
183 |
Genel |
kafasını karıştırmak |
metagrabolize f.
|
|
184 |
Genel |
aklını karıştırmak |
metagrabolise f.
|
|
185 |
Genel |
kafasını karıştırmak |
metagrabolise f.
|
|
186 |
Genel |
aklını karıştırmak |
metagrobolize f.
|
|
187 |
Genel |
kafasını karıştırmak |
metagrobolize f.
|
|
188 |
Genel |
aklını karıştırmak |
metagrobolise f.
|
|
189 |
Genel |
kafasını karıştırmak |
metagrobolise f.
|
|
190 |
Genel |
aklını karıştırmak |
metagrabolise f.
|
|
191 |
Genel |
kafasını karıştırmak |
metagrabolise f.
|
|
192 |
Genel |
(kart) aynı anda üstten ve alttan bir kart çekerek karıştırmak |
milk f.
|
|
193 |
Genel |
birbirine karıştırmak |
wreathe f.
|
|
194 |
Genel |
saçma sapan karıştırmak |
mingle-mangle [obsolete] f.
|
|
195 |
Genel |
kafasını karıştırmak |
bother f.
|
|
196 |
Genel |
ayrı tutulması gereken koyun gruplarını karıştırmak |
box [australia] f.
|
|
197 |
Genel |
birbirine karıştırmak |
box [australia] f.
|
|
198 |
Genel |
konyak ile karıştırmak |
brandy f.
|
|
199 |
Genel |
(içkileri) karıştırmak |
brew [obsolete] f.
|
|
200 |
Genel |
kafa karıştırmak |
broil [obsolete] f.
|
|
201 |
Genel |
ortalığı karıştırmak |
broil f.
|
|
202 |
Genel |
bir şeyi başka bir şeyle karıştırmak |
misdeem f.
|
|
203 |
Genel |
bir kimseyi başka biriyle karıştırmak |
misdeem f.
|
|
204 |
Genel |
özellikle düzensiz şekilde birbirine karıştırmak |
mishmash f.
|
|
205 |
Genel |
başkası ile karıştırmak |
misidentify f.
|
|
206 |
Genel |
başkası ile karıştırmak |
misken [uk dialectal] f.
|
|
207 |
Genel |
birini veya bir şeyi diğeri ile karıştırmak |
mistake f.
|
|
208 |
Genel |
birbirine karıştırmak |
mix f.
|
|
209 |
Genel |
kafasını karıştırmak |
mizzle [dialect] f.
|
|
210 |
Genel |
aklını karıştırmak |
moider [dialect] f.
|
|
211 |
Genel |
kafa karıştırmak |
moider [dialect] f.
|
|
212 |
Genel |
aramak veya merakını gidermek için etrafı karıştırmak |
mouse f.
|
|
213 |
Genel |
birbirine karıştırmak |
replait f.
|
|
214 |
Genel |
(bir şeyi) suyla karıştırmak |
yote f.
|
|
215 |
Genel |
fesat karıştırmak |
hype f.
|
|
216 |
Genel |
aklını karıştırmak |
muddy f.
|
|
217 |
Genel |
iyice karıştırmak |
mull f.
|
|
218 |
Genel |
kafasını karıştırmak |
mull f.
|
|
219 |
Genel |
(farklı cinsten ürünleri) homojen ürün elde etmek için karıştırmak |
bulk f.
|
|
220 |
Genel |
kafasını karıştırmak |
bumbaze [scotland] f.
|
|
221 |
Genel |
yanlışlıkla karıştırmak |
garble f.
|
|
222 |
Genel |
başka şeylerle karıştırmak için ezmek |
mush f.
|
|
223 |
Genel |
aklını karıştırmak |
riddle f.
|
|
224 |
Genel |
(suyu) küçük dalgalar oluşturacak şekilde karıştırmak |
riffle f.
|
|
225 |
Genel |
kil ile karıştırmak |
clay f.
|
|
226 |
Genel |
(renkleri) karıştırmak |
gradate f.
|
|
227 |
Genel |
renk tonunu başka renk tonuyla karıştırmak |
grade f.
|
|
228 |
Genel |
(birinin) kafasını karıştırmak |
offuscate f.
|
|
229 |
Genel |
fazla karıştırmak |
overmix f.
|
|
230 |
Genel |
aşırı karıştırmak |
overmix f.
|
|
231 |
Genel |
fazla karıştırmak |
overstir f.
|
|
232 |
Genel |
aşırı karıştırmak |
overstir f.
|
|
233 |
Genel |
kafasını karıştırmak |
ruffle [obsolete] f.
|
|
234 |
Genel |
(bir kadının) saçlarını kabalıkla karıştırmak |
ruffle [obsolete] f.
|
|
235 |
Genel |
iki şeyi birbirine karıştırmak |
rummage [obsolete] f.
|
|
236 |
Genel |
birbirine karıştırmak |
rummage [obsolete] f.
|
|
237 |
Genel |
kafasını karıştırmak |
imbrangle f.
|
|
238 |
Genel |
birbirine karıştırmak |
complect [obsolete] f.
|
|
239 |
Genel |
aklını karıştırmak |
dismay f.
|
|
240 |
Genel |
aklını karıştırmak |
clog f.
|
|
241 |
Genel |
(birkaç şeyi) birbiriyle karıştırmak |
comeddle [obsolete] f.
|
|
242 |
Genel |
birbiriyle karıştırmak |
comingle f.
|
|
243 |
Genel |
başka bir şeyle karıştırmak |
compound f.
|
|
244 |
Genel |
aklını karıştırmak |
difficult [scotland] f.
|
|
245 |
Genel |
aklını karıştırmak |
doit [scotland] f.
|
|
246 |
Genel |
zihnini karıştırmak |
doit [scotland] f.
|
|
247 |
Genel |
kafasını karıştırmak |
doit [scotland] f.
|
|
248 |
Genel |
küçük bir parça ile karıştırmak |
dollop [uk] f.
|
|
249 |
Genel |
küçük bir parça ile karıştırmak |
dallop [uk] f.
|
|
250 |
Genel |
ortalığı karıştırmak |
fan f.
|
|
251 |
Genel |
(bir şeyi) uzun sapla karıştırmak |
paddle f.
|
|
252 |
Genel |
sopayla karıştırmak |
paddle f.
|
|
253 |
Genel |
kürekle karıştırmak |
paddle f.
|
|
254 |
Genel |
çubuk ile karıştırmak |
pole f.
|
|
255 |
Genel |
(farklı şeyleri) birbirine karıştırmak |
contemper f.
|
|
256 |
Genel |
(boyayı) başka maddeyle karıştırmak için köşelere doğru yaymak |
feather f.
|
|
257 |
Genel |
birbirine karıştırmak |
felter [obsolete] f.
|
|
258 |
Genel |
kafasını karıştırmak |
inturbidate f.
|
|
259 |
Genel |
ortalığı karıştırmak |
powter f.
|
|
260 |
Genel |
kafasını karıştırmak |
dash f.
|
|
261 |
Genel |
kafasını karıştırmak |
disaffect [obsolete] f.
|
|
262 |
Genel |
kafasını karıştırmak |
discomboberate f.
|
|
263 |
Genel |
(kauçuk) lifle işlemek veya karıştırmak |
fiberize f.
|
|
264 |
Genel |
(kauçuk) lifle işlemek veya karıştırmak |
fiberise f.
|
|
265 |
Genel |
aklını karıştırmak |
fickle [scotland] f.
|
|
266 |
Genel |
aklını karıştırmak |
flurry f.
|
|
267 |
Genel |
çabuk sertleşmesi için alçıyı harç ile karıştırmak |
gauge f.
|
|
268 |
Genel |
bir yeri karıştırmak |
romage [scotland] f.
|
|
269 |
Genel |
kafasını karıştırmak |
set [dialect] f.
|
|
270 |
Genel |
(oyun kart veya taşlarını) karıştırmak |
shuffle f.
|
|
271 |
Genel |
spatula ile karıştırmak |
slice f.
|
|
272 |
Genel |
işleri karıştırmak |
sophisticate f.
|
|
273 |
Genel |
aklını karıştırmak |
sphinx f.
|
|
274 |
Genel |
kafasını karıştırmak |
stick f.
|
|
275 |
Genel |
iyice karıştırmak |
emulsify f.
|
|
276 |
Genel |
(sıvıyı) karıştırmak |
stir f.
|
|
277 |
Genel |
(fon, para vb.) usulsüz şekilde karıştırmak |
commingle f.
|
|
278 |
Genel |
kafa karıştırmak için kaçamaklı ifade edilen |
weasel-worded s.
|
|
Phrasals |
|
279 |
Öbek Fiiller |
kafasını karıştırmak |
throw out of kilter f.
|
|
280 |
Öbek Fiiller |
kafasını karıştırmak |
throw out f.
|
|
281 |
Öbek Fiiller |
(hamuru, yağı) kesme hareketleriyle karıştırmak |
cut in f.
|
|
282 |
Öbek Fiiller |
belirli kart kombinasyonlarına ulaşmak için (desteyi) karıştırmak |
run up f.
|
|
283 |
Öbek Fiiller |
tarihe karıştırmak |
blot out f.
|
|
284 |
Öbek Fiiller |
oluncaya kadar çırpmak/karıştırmak |
beat (someone or something) into (something) f.
|
|
285 |
Öbek Fiiller |
karışıma (bir şey) ekleyip/katıp karıştırmak |
beat (someone or something) into (something) f.
|
|
286 |
Öbek Fiiller |
oluncaya kadar çırpmak/karıştırmak |
beat something into something f.
|
|
287 |
Öbek Fiiller |
karışıma (bir şey) ekleyip/katıp karıştırmak |
beat into f.
|
|
288 |
Öbek Fiiller |
(dergi, kitap, broşür gibi bir şeyi) karıştırmak |
browse over f.
|
|
289 |
Öbek Fiiller |
(dergileri, kitapları) karıştırmak |
browse among (something) f.
|
|
290 |
Öbek Fiiller |
(dergileri, kitapları) karıştırmak |
browse among something f.
|
|
291 |
Öbek Fiiller |
(dergi, kitap, broşür gibi bir şeyi) karıştırmak |
browse over something f.
|
|
292 |
Öbek Fiiller |
(dergi, kitap, broşür gibi bir şeyi) karıştırmak |
browse through something f.
|
|
293 |
Öbek Fiiller |
birbirine karıştırmak |
compound something with something f.
|
|
294 |
Öbek Fiiller |
(birine bir şeye) karıştırmak |
concern (someone) in (something) f.
|
|
295 |
Öbek Fiiller |
(belirli bir yeri bulmak için) sayfaları karıştırmak |
turn over to f.
|
|
296 |
Öbek Fiiller |
(bir şeyi başka bir maddeyle) karıştırmak/bozmak |
adulterate (something) with (something) f.
|
|
297 |
Öbek Fiiller |
birbirine karıştırmak |
muddle up with f.
|
|
298 |
Öbek Fiiller |
birini birşeye karıştırmak |
involve someone in something f.
|
|
299 |
Öbek Fiiller |
bir suça karıştırmak |
incite in f.
|
|
300 |
Öbek Fiiller |
bir yerde bir şeyi aramak veya merakını gidermek için etrafı karıştırmak |
poke about in f.
|
|
301 |
Öbek Fiiller |
birbirine karıştırmak |
intermingle with f.
|
|
302 |
Öbek Fiiller |
ezerek karıştırmak |
mash something with something f.
|
|
303 |
Öbek Fiiller |
işlerini karıştırmak |
put out f.
|
|
304 |
Öbek Fiiller |
içine karıştırmak |
stir into f.
|
|
305 |
Öbek Fiiller |
içine karıştırmak |
stir in f.
|
|
306 |
Öbek Fiiller |
sayfaları karıştırmak |
leaf through f.
|
|
307 |
Öbek Fiiller |
(çanta/çekmece vb) karıştırmak |
rummage through something f.
|
|
308 |
Öbek Fiiller |
(bir şeyi başka bir şeyle) karıştırmak |
compound (something) with (something else) f.
|
|
309 |
Öbek Fiiller |
bir şeyi başka bir şeyle karıştırmak |
compound something with something f.
|
|
310 |
Öbek Fiiller |
(birini bir şeye) karıştırmak |
drag (someone) into (something) f.
|
|
311 |
Öbek Fiiller |
(birini istemediği bir görüşmeye/konuşmaya) karıştırmak |
drag (someone) into (something) f.
|
|
312 |
Öbek Fiiller |
(bir şey) olana kadar karıştırmak |
stir to (something) f.
|
|
313 |
Öbek Fiiller |
(bir şey) haline gelene kadar karıştırmak |
stir to (something) f.
|
|
314 |
Öbek Fiiller |
(birini bir şeye) karıştırmak |
suck (someone) into (something) f.
|
|
315 |
Öbek Fiiller |
(bir şeyi) içine karıştırmak |
whip into (something) f.
|
|
316 |
Öbek Fiiller |
(bir şeyi) bir hale gelene kadar çırpmak/karıştırmak |
whip into (something) f.
|
|
317 |
Öbek Fiiller |
çırparak bir şeyi bir şeye karıştırmak |
whip something into something f.
|
|
318 |
Öbek Fiiller |
(ile) karıştırmak |
mix in (with) f.
|
|
319 |
Öbek Fiiller |
içine karıştırmak/yedirmek |
mix into f.
|
|
320 |
Öbek Fiiller |
arasına katmak/karıştırmak |
mix into f.
|
|
321 |
Öbek Fiiller |
yoğurarak karıştırmak |
work in f.
|
|
322 |
Öbek Fiiller |
bir şeyi bir şeyle karıştırmak |
intersperse something with something f.
|
|
323 |
Öbek Fiiller |
bir şeyi bir şeye karıştırmak |
fold something into something f.
|
|
324 |
Öbek Fiiller |
(bir şeyin) içine (bir şey) katmak/karıştırmak |
lace (something) with (something) f.
|
|
325 |
Öbek Fiiller |
birini başka biriyle karıştırmak |
mix up f.
|
|
326 |
Öbek Fiiller |
tamamen/düzgünce karıştırmak |
whip through f.
|
|
327 |
Öbek Fiiller |
içine tamamen karıştırmak/yedirmek |
whip through f.
|
|
328 |
Öbek Fiiller |
iyice karıştırmak |
whip through f.
|
|
329 |
Öbek Fiiller |
kafasını karıştırmak |
twist up f.
|
|
330 |
Öbek Fiiller |
içine karıştırmak |
add in f.
|
|
331 |
Öbek Fiiller |
ile karıştırmak |
adulterate with f.
|
|
332 |
Öbek Fiiller |
ile karıştırmak |
alloy with f.
|
|
333 |
Öbek Fiiller |
ile karıştırmak |
adulterate with f.
|
|
334 |
Öbek Fiiller |
ile karıştırmak |
alloy with f.
|
|
335 |
Öbek Fiiller |
(bir şeyi başka bir şeyle) karıştırmak |
blend in f.
|
|
336 |
Öbek Fiiller |
ceplerini karıştırmak |
work over f.
|
|
337 |
Öbek Fiiller |
(kendini/birini/bir şeyi) '-in içine karıştırmak |
assimilate (oneself/someone/something) into f.
|
|
338 |
Öbek Fiiller |
bir şeyi bir şeyin içerisine karıştırmak |
beat something into something f.
|
|
339 |
Öbek Fiiller |
(bir şeyi bir şeyin) içerisine karıştırmak |
blend (something) into (something else) f.
|
|
340 |
Öbek Fiiller |
(bir şeyi bir şeyle) karıştırmak |
blend (something) into (something else) f.
|
|
341 |
Öbek Fiiller |
(bir şeyi bir şeyin) içerisine karıştırmak |
blend (something) in f.
|
|
342 |
Öbek Fiiller |
(bir şeyi bir şeyle) karıştırmak |
blend (something) in f.
|
|
343 |
Öbek Fiiller |
(bir şeyi) iyice karıştırmak |
blend (something) in f.
|
|
344 |
Öbek Fiiller |
(bir şeye) karıştırmak |
catch up in (something) f.
|
|
345 |
Öbek Fiiller |
kafasını karıştırmak |
box (up) [new zealand] f.
|
|
346 |
Öbek Fiiller |
bir şeyi karıştırmak |
churn something up f.
|
|
347 |
Öbek Fiiller |
(bir şeyi bir şeyle) karıştırmak |
combine (something) with (something) f.
|
|
348 |
Öbek Fiiller |
ile karıştırmak |
compound with f.
|
|
349 |
Öbek Fiiller |
'-e karıştırmak |
concern in f.
|
|
350 |
Öbek Fiiller |
birinin bir şey hakkında kafasını karıştırmak |
confuse someone about something f.
|
|
351 |
Öbek Fiiller |
birinin bir konuda kafasını karıştırmak |
confuse someone about something f.
|
|
352 |
Öbek Fiiller |
bir şeyle birinin/bir hayvanın kafasını karıştırmak |
confuse someone or an animal with something f.
|
|
353 |
Öbek Fiiller |
(birini/bir şeyi biriyle/bir şeyle) karıştırmak |
confuse (someone or something) with (someone or something) f.
|
|
354 |
Öbek Fiiller |
(bir şeyle birinin/bir şeyin) kafasını karıştırmak |
confuse (someone or something) with (something) f.
|
|
355 |
Öbek Fiiller |
(bir şey) hakkında kafasını karıştırmak |
confuse about f.
|
|
356 |
Öbek Fiiller |
(bir şey) hakkında kafasını karıştırmak |
confuse about (something) f.
|
|
357 |
Öbek Fiiller |
(biriyle) bir işler karıştırmak |
connive at something (with someone) f.
|
|
358 |
Öbek Fiiller |
(biriyle) bir işler karıştırmak |
connive (at something) with someone f.
|
|
359 |
Öbek Fiiller |
(bir işler) karıştırmak |
connive at (something) f.
|
|
360 |
Öbek Fiiller |
(biriyle bir işler) karıştırmak |
connive at (something) with (one) f.
|
|
361 |
Öbek Fiiller |
birbirine karıştırmak |
cross up f.
|
|
362 |
Öbek Fiiller |
içine karıştırmak |
cut into f.
|
|
363 |
Öbek Fiiller |
içine karıştırmak |
cut to f.
|
|
364 |
Öbek Fiiller |
bir şeyi bir şeyin içine karıştırmak |
cut something into something f.
|
|
365 |
Öbek Fiiller |
(birini) bir şeye (konuya/tartışmaya) karıştırmak |
embroil (one) in (something) f.
|
|
366 |
Öbek Fiiller |
-e karıştırmak |
embroil in f.
|
|
367 |
Öbek Fiiller |
birini/bir şeyi bir şeye karıştırmak |
enmesh someone or something in something f.
|
|
368 |
Öbek Fiiller |
bir şeye karıştırmak |
enmesh in (something) f.
|
|
369 |
Öbek Fiiller |
(birini/bir şeyi bir şeye) karıştırmak/sokmak |
entangle (someone or something) in (something) f.
|
|
370 |
Öbek Fiiller |
içkiyi meyve suyuyla, gazlı içecekle karıştırmak |
fruit up f.
|
|
371 |
Öbek Fiiller |
içini karıştırmak |
hunt through f.
|
|
372 |
Öbek Fiiller |
(bir şey bulmak için bir şeyin) içini karıştırmak |
hunt through (something) (for something) f.
|
|
373 |
Öbek Fiiller |
(birini bir şeye) karıştırmak/bulaştırmak |
implicate (someone) in (something) f.
|
|
374 |
Öbek Fiiller |
(bir şeye bir şey) karıştırmak |
infuse (something) with (something) f.
|
|
375 |
Öbek Fiiller |
(birini/bir şeyi bir işin içine) karıştırmak |
interject (someone or something) into (something) f.
|
|
376 |
Öbek Fiiller |
(birilerinin/bir şeyin) arasına/içine karıştırmak |
intermingle with (someone or something) f.
|
|
377 |
Öbek Fiiller |
(biriyle/bir şeyle) karıştırmak |
intermingle with (someone or something) f.
|
|
378 |
Öbek Fiiller |
bir şeyi bir şeyle karıştırmak |
intermingle something with something f.
|
|
379 |
Öbek Fiiller |
bir şeyi bir şeyin arasına/içine katmak/karıştırmak |
intermingle something with something f.
|
|
380 |
Öbek Fiiller |
(bir şeyi bir şeyin) arasına karıştırmak |
intersperse (something) among (something) f.
|
|
381 |
Öbek Fiiller |
(bir şeyi bir şeyin) içine karıştırmak |
intersperse (something) throughout (something) f.
|
|
382 |
Öbek Fiiller |
ile karıştırmak |
intersperse with f.
|
|
383 |
Öbek Fiiller |
(bir şeye) bulaştırmak/karıştırmak |
involve in (something) f.
|
|
384 |
Öbek Fiiller |
(birini/bir şeyi) karıştırmak |
involve with (someone or something) f.
|
|
385 |
Öbek Fiiller |
(bir şey) karıştırmak |
lace with f.
|
|
386 |
Öbek Fiiller |
(kitap, dergi) sayfası karıştırmak |
leaf through (something) f.
|
|
387 |
Öbek Fiiller |
(bir şeyi bir şeyle) zorlama bir şekilde birbirine katmak/karıştırmak |
mash (something) with (something) f.
|
|
388 |
Öbek Fiiller |
ezerek karıştırmak |
mash with f.
|
|
389 |
Öbek Fiiller |
(bir şeyin) içine katmak/karıştırmak |
merge into (something) f.
|
|
390 |
Öbek Fiiller |
(bir şeyle) karıştırmak |
mingle with (something) f.
|
|
391 |
Öbek Fiiller |
(birini/bir şeyi biriyle/bir şeyle) karıştırmak |
mistake (someone or something) for (someone or something) f.
|
|
392 |
Öbek Fiiller |
(birini biriyle) karıştırmak |
mix (one) up with (someone) f.
|
|
393 |
Öbek Fiiller |
(bir şeyle) karıştırmak |
mix with (something) f.
|
|
394 |
Öbek Fiiller |
birbirine karıştırmak |
muddle up f.
|
|
395 |
Öbek Fiiller |
zehirli bir şey karıştırmak |
poison with (something) f.
|
|
396 |
Öbek Fiiller |
(bir yeri) karıştırmak |
poke about in (something) f.
|
|
397 |
Öbek Fiiller |
(bir yeri) karıştırmak |
poke around in (something) f.
|
|
398 |
Öbek Fiiller |
(bir yeri/bir şeyleri) karıştırmak |
rat through (something) f.
|
|
399 |
Öbek Fiiller |
(bir şeyi) karıştırmak |
rummage around in (something) f.
|
|
400 |
Öbek Fiiller |
(çanta/çekmece) karıştırmak |
rummage through f.
|
|
401 |
Öbek Fiiller |
-in içini karıştırmak |
rummage through f.
|
|
402 |
Öbek Fiiller |
(birinin) ödünü bokuna karıştırmak |
scare out of (someone) f.
|
|
403 |
Öbek Fiiller |
(bir şeye) karıştırmak |
stir into (something) f.
|
|
404 |
Öbek Fiiller |
(bir şeyin) içine karıştırmak |
stir into (something) f.
|
|
405 |
Öbek Fiiller |
-e karıştırmak |
suck into f.
|
|
406 |
Öbek Fiiller |
(birini/bir şeyi başkasıyla/başka bir şeyle) karıştırmak |
take (someone or something) for (something) f.
|
|
407 |
Öbek Fiiller |
(bir şeyi) karıştırmak |
tamper with (something) f.
|
|
408 |
Öbek Fiiller |
birinin kafasını karıştırmak |
turn someone upside down f.
|
|
409 |
Öbek Fiiller |
bir hale gelene kadar çırpmak/karıştırmak |
whip into a state f.
|
|
Colloquial |
|
410 |
Konuşma Dili |
ortalığı karıştırmak |
raise cain f.
|
|
411 |
Konuşma Dili |
(bir şeyleri) karıştırmak |
crap around f.
|
|
412 |
Konuşma Dili |
fesat karıştırmak |
fanigle f.
|
|
413 |
Konuşma Dili |
(birinin) aklını karıştırmak |
mess with (one's) head f.
|
|
414 |
Konuşma Dili |
(birinin) kafasını karıştırmak |
mess with (one's) head f.
|
|
415 |
Konuşma Dili |
birinin aklını karıştırmak |
mess with someone's head f.
|
|
416 |
Konuşma Dili |
birinin kafasını karıştırmak |
mess with someone's head f.
|
|
417 |
Konuşma Dili |
(bir şeye) ilaç karıştırmak |
hocus (something) f.
|
|
418 |
Konuşma Dili |
içkisine ilaç katmak/karıştırmak |
hocus (something) f.
|
|
419 |
Konuşma Dili |
kafasını karıştırmak |
ball up f.
|
|
420 |
Konuşma Dili |
(bir şeyi) karıştırmak |
mess around with (something) f.
|
|
421 |
Konuşma Dili |
(bir şeyi) karıştırmak |
monkey around with (something) f.
|
|
422 |
Konuşma Dili |
bir şeyi başka bir şeyle karıştırmak |
mix it (up) f.
|
|
423 |
Konuşma Dili |
bir şeyi karıştırmak |
mix it (up) f.
|
|
424 |
Konuşma Dili |
birbirine karıştırmak |
mix it (up) f.
|
|
425 |
Konuşma Dili |
bir şeyi karıştırmak |
jack something up f.
|
|
426 |
Konuşma Dili |
uyuşturucu karıştırmak |
lace f.
|
|
427 |
Konuşma Dili |
fesat karıştırmak |
fix someone f.
|
|
428 |
Konuşma Dili |
çok teknik konuşarak (birinin) kafasını karıştırmak |
blind f.
|
|
429 |
Konuşma Dili |
ortalığı karıştırmak |
horlicks [uk] f.
|
|
430 |
Konuşma Dili |
içkisine/içeceğine (bir şey) katmak/karıştırmak |
hocus (something) f.
|
|
431 |
Konuşma Dili |
içkisine/içeceğine (ilaç, uyuşturucu) katmak/karıştırmak |
hocus (something) f.
|
|
432 |
Konuşma Dili |
(bir şeyi) karıştırmak |
mess with (something) f.
|
|
433 |
Konuşma Dili |
(birinin) aklını karıştırmak |
mess with (someone) f.
|
|
434 |
Konuşma Dili |
aklını karıştırmak |
confuse f.
|
|
435 |
Konuşma Dili |
(birinin) ödünü bokuna karıştırmak |
scare (one) silly f.
|
|
436 |
Konuşma Dili |
(birinin) kafasını karıştırmak |
throw (one) f.
|
|
Idioms |
|
437 |
Deyim |
ortalığı karıştırmak |
raise the devil f.
|
|
438 |
Deyim |
(bir yeri) aramak/karıştırmak |
have a poke around f.
|
|
439 |
Deyim |
aklını karıştırmak |
ring (one's) chimes f.
|
|
440 |
Deyim |
birinin kafasını karıştırmak |
do somebody's head in f.
|
|
441 |
Deyim |
birinin kafasını karıştırmak |
make someone's head spin f.
|
|
442 |
Deyim |
birinin kafasını karıştırmak |
make someone's head swim f.
|
|
443 |
Deyim |
çok teknik konuşarak karşısındakinin kafasını karıştırmak |
blind someone with science f.
|
|
444 |
Deyim |
eski defterleri karıştırmak |
rake up the past f.
|
|
445 |
Deyim |
işle eğlenceyi karıştırmak |
mix business with pleasure f.
|
|
446 |
Deyim |
iş ile eğlenceyi karıştırmak |
mix business with pleasure f.
|
|
447 |
Deyim |
ödünü bokuna karıştırmak |
frighten someone to death f.
|
|
448 |
Deyim |
ödünü bokuna karıştırmak |
scare someone to death f.
|
|
449 |
Deyim |
ortalığı karıştırmak |
set the cat among the pigeons f.
|
|
450 |
Deyim |
ödünü bokuna karıştırmak |
scare the daylights out of someone f.
|
|
451 |
Deyim |
ödünü bokuna karıştırmak |
scare someone stiff f.
|
|
452 |
Deyim |
kafasını karıştırmak |
throw someone into confusion f.
|
|
453 |
Deyim |
kafasını karıştırmak |
knock all of a heap f.
|
|
454 |
Deyim |
kafasını karıştırmak |
strike all of a heap f.
|
|
455 |
Deyim |
ödünü bokuna karıştırmak |
scare the shit out of somebody f.
|
|
456 |
Deyim |
ortalığı karıştırmak |
put the cat among the pigeons f.
|
|
457 |
Deyim |
ortalığı karıştırmak |
stir the pot f.
|
|
458 |
Deyim |
kafasını karıştırmak |
throw someone for a loss f.
|
|
459 |
Deyim |
kafa karıştırmak |
lead somebody a merry dance f.
|
|
460 |
Deyim |
seçimde sandığa hile karıştırmak |
stuff the ballot box f.
|
|
461 |
Deyim |
yanlış haber yayarak ortalığı karıştırmak |
cry wolf f.
|
|
462 |
Deyim |
ortalığı karıştırmak |
make the feathers/fur fly f.
|
|
463 |
Deyim |
(birinin) kafasını (çok) karıştırmak |
lay a (heavy) trip on (one) f.
|
|
464 |
Deyim |
birinin kafasını (çok) karıştırmak |
lay a (heavy) trip on someone f.
|
|
465 |
Deyim |
(birinin/kendi) aklını karıştırmak |
tie (someone or oneself) (up) in(to) a knot f.
|
|
466 |
Deyim |
ortalığı karıştırmak |
play (up) old gooseberry [obsolete] f.
|
|
467 |
Deyim |
ortalığı karıştırmak |
stir the possum [australia] f.
|
|
468 |
Deyim |
elmayla armudu karıştırmak |
mix apples and oranges f.
|
|
469 |
Deyim |
iki zıt/alakasız şeyi karıştırmak |
mix apples and oranges f.
|
|
470 |
Deyim |
çok teknik konuşarak birinin kafasını karıştırmak |
blind somebody with science f.
|
|
471 |
Deyim |
kafasını karıştırmak |
boggle the mind f.
|
|
472 |
Deyim |
birinin kafasını karıştırmak |
boggle one's mind f.
|
|
473 |
Deyim |
ortalığı karıştırmak |
cause a stir f.
|
|
474 |
Deyim |
ortalığı karıştırmak |
create a stir f.
|
|
475 |
Deyim |
birinin/bir şeyin kafasını karıştırmak |
throw someone or something into confusion f.
|
|
476 |
Deyim |
birinin kafasını karıştırmak |
do someone's head in f.
|
|
477 |
Deyim |
ödünü bokuna karıştırmak |
make hair stand on end f.
|
|
478 |
Deyim |
kafasını karıştırmak |
make head swim f.
|
|
479 |
Deyim |
(birinin) kafasını karıştırmak |
make (one's) head spin f.
|
|
480 |
Deyim |
arasına karıştırmak |
mix and mingle f.
|
|
481 |
Deyim |
seçip karıştırmak |
pick and mix f.
|
|
482 |
Deyim |
elmayla armudu karıştırmak |
compare apples with oranges f.
|
|
483 |
Deyim |
oyun kartlarını/desteyi karıştırmak |
shuffle the deck f.
|
|
484 |
Deyim |
gerçek olanla sahte olanı birbirine karıştırmak |
take the shadow for the substance [dated] f.
|
|
485 |
Deyim |
kafasını karıştırmak |
throw for a loss f.
|
|
486 |
Deyim |
kafasını karıştırmak |
throw into confusion f.
|
|
487 |
Deyim |
(birinin) aklını karıştırmak |
tie (one) (up) in knots f.
|
|
488 |
Deyim |
(kendi) aklını karıştırmak |
tie (oneself) in knots [uk] f.
|
|
489 |
Deyim |
(kendi) aklını karıştırmak |
tie (oneself) into knots [uk] f.
|
|
490 |
Deyim |
(birinin) aklını karıştırmak |
tie (someone) in) knots f.
|
|
491 |
Deyim |
(birinin) aklını karıştırmak |
tie (someone) into knots f.
|
|
492 |
Deyim |
aklını karıştırmak |
tie into knots f.
|
|
493 |
Deyim |
kendi aklını karıştırmak |
tie yourself in knots f.
|
|
494 |
Deyim |
kendi aklını karıştırmak |
tie yourself up in knots f.
|
|
495 |
Deyim |
birini başka biriyle karıştırmak |
muddle someone up f.
|
|
496 |
Deyim |
kafasını karıştırmak |
throw dust in the eyes of f.
|
|
497 |
Deyim |
elmayla armudu karıştırmak gibi |
like comparing apples and oranges expr.
|
|
Speaking |
|
498 |
Konuşma |
birinin eşyalarını karıştırmak |
go through one's things f.
|
|
Trade/Economic |
|
499 |
Ticaret/Ekonomi |
hile karıştırmak |
manipulation f.
|
|
500 |
Ticaret/Ekonomi |
ihaleye fesat karıştırmak |
scheme to rig bids on tender f.
|
|