|
Kategori |
Türkçe |
İngilizce |
|
Common Usage |
|
1 |
Yaygın Kullanım |
bağlı kurum |
affiliate i.
|
|
2 |
Yaygın Kullanım |
bağlı olan şirket (başka bir şirkete) |
affiliate i.
|
|
3 |
Yaygın Kullanım |
bağlı olmak |
depend f.
|
|
4 |
Yaygın Kullanım |
(fikir) sıkı sıkıya bağlı olmak |
hug f.
|
|
5 |
Yaygın Kullanım |
isteğe bağlı |
optional s.
|
|
General |
|
6 |
Genel |
bağlı olma |
dependence i.
|
|
7 |
Genel |
tonoz çapasına bağlı yoma ile istikamet değiştirme |
kedging i.
|
|
8 |
Genel |
bağlı unutma |
dependent forgetting i.
|
|
9 |
Genel |
arka arkaya bağlı iki kızak |
bobsled i.
|
|
10 |
Genel |
konfederasyona bağlı kimse |
confederate i.
|
|
11 |
Genel |
kendi görüşlerine sıkı sıkıya bağlı olan |
hardliner i.
|
|
12 |
Genel |
derebeyine bağlı kimse |
vassal i.
|
|
13 |
Genel |
bağlı kimse |
subsidiary i.
|
|
14 |
Genel |
bağlı olma |
adhesion i.
|
|
15 |
Genel |
bağlı olma durumu |
consequentialness i.
|
|
16 |
Genel |
arka arkaya bağlı çifte kızak |
bobsled i.
|
|
17 |
Genel |
birbirine çok bağlı topluluk |
phalanx i.
|
|
18 |
Genel |
protestanlığa tutuculukla bağlı olma |
evangelicalism i.
|
|
19 |
Genel |
aynı mağazalar zincirine bağlı mağaza |
chain store i.
|
|
20 |
Genel |
bağlı olma |
dependance i.
|
|
21 |
Genel |
sendikaya bağlı olmayan |
nonunion i.
|
|
22 |
Genel |
isteğe bağlı olmama |
nonarbitrariness i.
|
|
23 |
Genel |
dinine çok bağlı olan kimse |
devotee i.
|
|
24 |
Genel |
manastıra bağlı rahibe |
conventual i.
|
|
25 |
Genel |
bağlı bulunma |
consisting in i.
|
|
26 |
Genel |
topuğundan bağlı |
slingback i.
|
|
27 |
Genel |
vatandaşlarının ortak dil, tarih vb faktörlerce birbirlerine bağlı olduğu egemen devlet |
nation state i.
|
|
28 |
Genel |
bir katedrale bağlı olan papaz |
canon i.
|
|
29 |
Genel |
kurallara aşırı derecede bağlı olan amir |
martinet i.
|
|
30 |
Genel |
çekülün ucuna bağlı olan kurşun |
plummet i.
|
|
31 |
Genel |
kadere bağlı olma |
fatefulness i.
|
|
32 |
Genel |
etkileşime bağlı tutum |
interactive attitude i.
|
|
33 |
Genel |
bağlı olma |
interconnection i.
|
|
34 |
Genel |
hayatın bağlı olduğu şey |
lifeline i.
|
|
35 |
Genel |
derebeyine bağlı kimse |
liege i.
|
|
36 |
Genel |
haraca bağlı olma |
tributariness i.
|
|
37 |
Genel |
bağlı adaları hariç olmak üzere kesintisiz büyük kara parçası |
mainland i.
|
|
38 |
Genel |
isteğe bağlı sigortalılık |
voluntary insurance i.
|
|
39 |
Genel |
şarta bağlı satış |
conditional sale i.
|
|
40 |
Genel |
karaya bağlı buz |
landfast ice i.
|
|
41 |
Genel |
çekülün ucuna bağlı olan kurşun |
plumb i.
|
|
42 |
Genel |
anglikan kilisesine bağlı olmayan kimse |
nonconformist i.
|
|
43 |
Genel |
bağlı yüksekokulları olan üniversite |
collegiate i.
|
|
44 |
Genel |
kendine bağlı bireylere karşı babanın çocuğuna davrandığ (devletin/hükümetin/bir kuruluşun/patronun) |
paternalism i.
|
|
45 |
Genel |
arka arkaya bağlı iki kızak |
bobsleigh i.
|
|
46 |
Genel |
bağlı şirket |
affiliate i.
|
|
47 |
Genel |
isteğe bağlı olma |
permissiveness i.
|
|
48 |
Genel |
çekülün ucuna bağlı olan kurşun |
plumb bob i.
|
|
49 |
Genel |
kol ve bacak gibi vücuda eklemle bağlı organ |
limb i.
|
|
50 |
Genel |
bir direğin ucuna uzun bir iple bağlı olan bir top ile oynanan çift kişilik bir oyun |
tetherball i.
|
|
51 |
Genel |
bağlı liste |
linked list i.
|
|
52 |
Genel |
birbirine bağlı olma |
interconnection i.
|
|
53 |
Genel |
mahatma gandhi'nin geliştirdiği 'satyagraha' diye anılan sivil itaatsizlik stratejisine bağlı kişi |
satyagrahi i.
|
|
54 |
Genel |
bağlı kalma (eve/yatağa) |
confinement i.
|
|
55 |
Genel |
birbirine bağlı yaşlı evli çift |
darby and joan i.
|
|
56 |
Genel |
duygusal olarak bağlı olmama |
noninvolvement i.
|
|
57 |
Genel |
bağlı olmama |
nondependence i.
|
|
58 |
Genel |
bağlı olmama |
noncohesiveness i.
|
|
59 |
Genel |
(devletin/hükümetin/bir kuruluşun/patronun) kendine bağlı bireylere karşı babanın çocuğuna davrandığı gibi davranması |
paternalism i.
|
|
60 |
Genel |
kendi fikirlerine sıkı sıkıya bağlı olan kimse |
opinionist i.
|
|
61 |
Genel |
hokan dil familyasına bağlı bir dil |
yanan i.
|
|
62 |
Genel |
bağlı kaya katmanları |
terrane i.
|
|
63 |
Genel |
bağlı ortak |
associated partner i.
|
|
64 |
Genel |
bağlı ortaklar |
associated partners i.
|
|
65 |
Genel |
karaya bağlı buz |
fast ice i.
|
|
66 |
Genel |
-e bağlı kalma |
adhesion to i.
|
|
67 |
Genel |
cinsiyete bağlı kalkınma indeksi |
gender-related development index i.
|
|
68 |
Genel |
yoğunluğa bağlı olmayan etken |
density-independent factor i.
|
|
69 |
Genel |
yasaya bağlı vatandaş |
law-abiding citizen i.
|
|
70 |
Genel |
ürüne bağlı koşullar |
product-related conditions i.
|
|
71 |
Genel |
araca bağlı ekipman |
vehicle-mounted equipment i.
|
|
72 |
Genel |
birbirine bağlı olma |
interdependence i.
|
|
73 |
Genel |
ipe bağlı şekilde süvarinin kemerinden sarkan küçük kese |
sabretache i.
|
|
74 |
Genel |
görevine çok bağlı kimse |
sharpy i.
|
|
75 |
Genel |
ilgili veya bağlı bakanlık |
the relevant department i.
|
|
76 |
Genel |
abhazlara bağlı bir alt etnik grup |
jigets i.
|
|
77 |
Genel |
abhazlara bağlı bir alt etnik grup |
sadz i.
|
|
78 |
Genel |
abhazlara bağlı bir alt etnik grup |
asadzwa i.
|
|
79 |
Genel |
tamamen bağlı olma |
total dependency i.
|
|
80 |
Genel |
bağlı olmayan kişi |
disaffected person i.
|
|
81 |
Genel |
kıdeme bağlı haklar |
seniority rights i.
|
|
82 |
Genel |
sıkı sıkıya bağlı kalınan/olunan ilkeler |
cherished principles i.
|
|
83 |
Genel |
bağlı haldeki ayıya köpek saldırtma gösterisi |
bear baiting i.
|
|
84 |
Genel |
birbirine bağlı olma |
interconnectedness i.
|
|
85 |
Genel |
bağlı ve ilgili kuruluşlar |
related and affiliated institutions i.
|
|
86 |
Genel |
birbirlerine zincirler ile bağlı biçimde satılmaya götürülen köle grubu |
slave coffle i.
|
|
87 |
Genel |
birbirlerine zincirler ile bağlı biçimde satılmaya götürülen köle grubu |
coffle i.
|
|
88 |
Genel |
atalarına/geleneklerine aşırı derecede bağlı kişi |
filiopietist i.
|
|
89 |
Genel |
atalara/geleneklere aşırı bağlı olma/hayranlık duyma durumu |
filiopietistic i.
|
|
90 |
Genel |
ingiliz kilisesine bağlı kimse |
anglican i.
|
|
91 |
Genel |
yere bağlı balon |
captive balloon i.
|
|
92 |
Genel |
yere bağlı balon |
moored balloon i.
|
|
93 |
Genel |
kiliseye çok bağlı olan |
churchy i.
|
|
94 |
Genel |
manastıra bağlı rahip |
conventual i.
|
|
95 |
Genel |
havalanlarında, tren istasyonlarında, bavulları taşımak için kullanılan, birbirlerine bağlı açık treyler/palet dizisi |
baggage train i.
|
|
96 |
Genel |
sendikaya bağlı olmayan |
non-union i.
|
|
97 |
Genel |
duygusal olarak bağlı olmama |
non-involvement i.
|
|
98 |
Genel |
bağlı kuruluş |
subsidiary i.
|
|
99 |
Genel |
körü körüne modaya bağlı kimse |
fashion victim i.
|
|
100 |
Genel |
sıkı sıkıya bağlı olma |
orthodoxy i.
|
|
101 |
Genel |
boyundan bağlı elbise |
tie neck dress i.
|
|
102 |
Genel |
bütün dünyanın birbirine bağlı ve bağımlı olması ve insanların buna uygun davranması |
one-world i.
|
|
103 |
Genel |
(bir dine bağlı olmayan) tanrıcı |
deist i.
|
|
104 |
Genel |
katolik okullarında görev yapan, inançlı fakat rahibeler gibi dini kurumlara ve evlenmeme kuralı gibi kurallara bağlı olmayan kiliseye mensup öğretmen |
lay teacher i.
|
|
105 |
Genel |
bilekten bağlı çocuk ya da kadın ayakkabısı |
anklet i.
|
|
106 |
Genel |
dışa bağlı artış |
accrescence i.
|
|
107 |
Genel |
bağlı büyüme |
accrescence i.
|
|
108 |
Genel |
dar görüşlü, orta sınıf değerlerine ve materyalizme bilinçsizce bağlı olan kendini beğenmiş kimse |
babbitt i.
|
|
109 |
Genel |
orta sınıf değerlerine ve materyalizme bilinçsizce bağlı olarak oluşan dar görüşlülük |
babbitry i.
|
|
110 |
Genel |
orta sınıf değerlerine ve materyalizme bilinçsizce bağlı olarak oluşan dar görüşlülük |
babbittry i.
|
|
111 |
Genel |
herhangi bir kiliseye veya binaya bağlı olmayan çan kulesi |
campanile i.
|
|
112 |
Genel |
bağlı kalma |
adhesion i.
|
|
113 |
Genel |
bağlı toplumlar |
affiliated societies i.
|
|
114 |
Genel |
başka halklara bağlı halklar |
affiliated societies i.
|
|
115 |
Genel |
bağlı topluluklar |
affiliated societies i.
|
|
116 |
Genel |
büyümeye bağlı olarak mülke yapılan ekleme |
accession i.
|
|
117 |
Genel |
üzerinde rütbe ve bağlı olunan makam sembolleri bulunan tören şapkası |
cap of maintenance i.
|
|
118 |
Genel |
yeniden bağlı hale gelme |
reattachment i.
|
|
119 |
Genel |
(eskiden avustralya ve yeni zelanda'da) sahil kurtarma ekibinde cankurtaranın yüzerken bağlı olduğu kemerin makarasını çalıştıran görevli |
reel man i.
|
|
120 |
Genel |
(eskiden avustralya ve yeni zelanda'da) sahil kurtarma ekibinde cankurtaranın yüzerken bağlı olduğu kemerin makarasını çalıştıran görevli |
reelman i.
|
|
121 |
Genel |
bağlı kimse |
regular i.
|
|
122 |
Genel |
kraliyete ya da aristokrat bir aileye bağlı din adamı |
chaplain i.
|
|
123 |
Genel |
bir yere bağlı olunmayan heyecan verici hayat tarzı |
nomadism i.
|
|
124 |
Genel |
bağlı olmama |
nonattachment i.
|
|
125 |
Genel |
dini metinlere sıkı sıkıya bağlı kimse |
textman i.
|
|
126 |
Genel |
arka kısmı kurdele ile bağlı peruk |
tie i.
|
|
127 |
Genel |
arka kısmı kurdele ile bağlı peruk |
tiewig i.
|
|
128 |
Genel |
unvana bağlı olarak |
titularly i.
|
|
129 |
Genel |
ortak bir yan duvar ile başka eve bağlı olan çok katlı aile evi |
town house i.
|
|
130 |
Genel |
hiçbir kimseye bağlı olmaksızın malik olunan arazinin sahibi |
allodiary i.
|
|
131 |
Genel |
belirli bir inanç, mezhep veya siyasi görüşe bağlı olmayan kimse |
anythingarian i.
|
|
132 |
Genel |
belirli bir inanç, mezhep veya siyasi görüşe bağlı olmama |
anythingarianism i.
|
|
133 |
Genel |
rusya'ya bağlı bir özerk cumhuriyet |
udmurt autonomous republic i.
|
|
134 |
Genel |
tek görüşe veya tarza bağlı kalmaksızın en iyi olanı seçerek karar verme |
eclectic method i.
|
|
135 |
Genel |
bağlı kısım veya grup |
underfaction i.
|
|
136 |
Genel |
bağlı memur |
underofficer i.
|
|
137 |
Genel |
bağlı yetkili |
underofficer i.
|
|
138 |
Genel |
başkasına bağlı olan mal sahibi |
underpossessor i.
|
|
139 |
Genel |
(bir şeye) kendisinden üstün birine bağlı olarak sahip olan kimse |
underpossessor i.
|
|
140 |
Genel |
bağlı olmama |
undevotion i.
|
|
141 |
Genel |
işine bağlı olmama |
undutifulness i.
|
|
142 |
Genel |
bir ucu birine/bir şeye, diğer ucu da yükselebilen ve alçak uçan bir hava aracının yakalayıp havalandırdığı büyük bir balona bağlı kablo (askeri veya gizli servislerin kişileri tehlikeli durumlardan kurtarmak için kullandığı bir yöntem) |
skyhook i.
|
|
143 |
Genel |
bağlı köpek |
bandog i.
|
|
144 |
Genel |
birbirlerine zincirler ile bağlı biçimde satılmaya götürülen köle grubu |
kaffle i.
|
|
145 |
Genel |
birbirine bağlı olmama |
unsolidity i.
|
|
146 |
Genel |
havada asılı iplere bağlı koltuklardan oluşan yüksek atlı karınca |
yo-yo (ride) i.
|
|
147 |
Genel |
rızaya bağlı olarak fiziksel şiddet ve baskının kullanıldığı cinsel ilişki şekli |
bdsm i.
|
|
148 |
Genel |
(bir yere) gönülden bağlı kimse |
child i.
|
|
149 |
Genel |
bir pagan tanrısına bağlı kimse |
votary i.
|
|
150 |
Genel |
ekmek fırınını temizlemek için kullanılan bir ucuna çaput bağlı sopa |
malkin [dialect] [uk] i.
|
|
151 |
Genel |
dinine çok bağlı kimse |
man i.
|
|
152 |
Genel |
bağlı toprak |
biland [obsolete] i.
|
|
153 |
Genel |
eski askerlerin bağlı olduğu ulusal askeri kurum |
legion i.
|
|
154 |
Genel |
rusya federasyonu'na bağlı özerk bir cumhuriyet |
mari autonomous republic i.
|
|
155 |
Genel |
batı-orta rusya'da, volga havzasının orta kısmında yer alan, rusya federasyonu'na bağlı bir cumhuriyet |
mari el republic i.
|
|
156 |
Genel |
hamutun koşum kayışına bağlı eğri çubuklara takılan deri kayış |
hame strap i.
|
|
157 |
Genel |
kurallara körü körüne bağlı kimse |
hard-ass i.
|
|
158 |
Genel |
yerel kiliseden kongre sistemine bağlı bir unvanla dini toplantıya yollanan kimse |
messenger i.
|
|
159 |
Genel |
topografik yapıya bağlı olarak iklimde meydana gelen çok küçük geçişleri inceleyen bilim dalı |
microclimatology i.
|
|
160 |
Genel |
su yolunda birbirine bağlı kütük bariyeriyle kapatılmış alan |
boom i.
|
|
161 |
Genel |
koşum kayışına bağlı iki eğri çubuktan her biri |
haulm i.
|
|
162 |
Genel |
şansa bağlı olma |
hazardousness i.
|
|
163 |
Genel |
koşum kayışına bağlı iki eğri çubuktan her biri |
hem [dialect] [uk] i.
|
|
164 |
Genel |
standartlara körü körüne bağlı toplum |
herd i.
|
|
165 |
Genel |
duygusal olarak bağlı olunan aile ortamı |
home i.
|
|
166 |
Genel |
evlerine bağlı insanlar |
homebound i.
|
|
167 |
Genel |
(körebe oyununda) gözü bağlı oyuncu |
hoodman i.
|
|
168 |
Genel |
paspasta bezin bağlı olduğu baş kısmı |
mophead i.
|
|
169 |
Genel |
pencere makara tellerini makaraya çekmek için kullanılan ipe bağlı küçük kurşun ağırlık |
mouse i.
|
|
170 |
Genel |
borudaki tıkanıklığı açmak için su tesisatçıları tarafından kullanılan ipe bağlı kurşun ağırlık |
mouse i.
|
|
171 |
Genel |
bağlı kalma |
adherence i.
|
|
172 |
Genel |
derebeyine bağlı olma |
liegedom i.
|
|
173 |
Genel |
kamıştan yapılan ve kargı ile balık avlamak için yem dizilmiş halat bağlı sal |
ligger [dialect] [uk] i.
|
|
174 |
Genel |
bir litürjiye bağlı kimse |
liturgist i.
|
|
175 |
Genel |
(eskiden) bağlı bulunduğu şirketin üniformasını giyme ve diğer imtiyazlardan yararlanma hakkına sahip olan özgür erkek |
liveryman i.
|
|
176 |
Genel |
doğaüstü kişi veya olayların insanın hayal gücünden kaynaklandığını ileri süren görüşe bağlı kimse |
mythicist i.
|
|
177 |
Genel |
birbirine prangayla bağlı mahkumlar |
gang [us] i.
|
|
178 |
Genel |
ahlaken bağlı olunan kimse veya şey |
obligation i.
|
|
179 |
Genel |
hukuken bağlı olunan kimse veya şey |
obligation i.
|
|
180 |
Genel |
yasal olarak bağlı olma |
obligation i.
|
|
181 |
Genel |
etik olarak bağlı olma |
obligation i.
|
|
182 |
Genel |
teamüle bağlı olan kimse |
observer i.
|
|
183 |
Genel |
(keşif, gözlem için) bağlı balona binen görevli |
observer i.
|
|
184 |
Genel |
standartlara sıkı sıkıya bağlı kalma |
rigor i.
|
|
185 |
Genel |
bir yönteme sıkı sıkıya bağlı kalma |
rigor i.
|
|
186 |
Genel |
ilkelere sıkı sıkıya bağlı kimse |
rigorist i.
|
|
187 |
Genel |
standartlara sıkı sıkıya bağlı kalma |
rigour i.
|
|
188 |
Genel |
bir yönteme sıkı sıkıya bağlı kalma |
rigour i.
|
|
189 |
Genel |
edebi, sanatsal branşlarda kendisinden önceki bir ustanın ilke ve yöntemlerine sık sıkıya bağlı kimse |
descendant i.
|
|
190 |
Genel |
edebi, sanatsal branşlarda kendisinden önceki bir ustanın ilke ve yöntemlerine sık sıkıya bağlı kimse |
descendent i.
|
|
191 |
Genel |
zamanı geçmiş bir ilkeye sıkı sıkıya bağlı grup |
guard i.
|
|
192 |
Genel |
hükümdara bağlı birlikler |
guards i.
|
|
193 |
Genel |
yöneticiye bağlı birlikler |
guards i.
|
|
194 |
Genel |
tek tutacağa bağlı çeşitli araçları içeren cihaz |
multitool i.
|
|
195 |
Genel |
düzenlemelere sıkı sıkıya bağlı kalanların bakış açısı |
officialdom i.
|
|
196 |
Genel |
düzenlemelere sıkı sıkıya bağlı kalanların davranışları |
officialdom i.
|
|
197 |
Genel |
görevine bağlı |
officious [obsolete] i.
|
|
198 |
Genel |
kendi fikirlerine sıkı sıkıya bağlı olan kimse |
opinionatist i.
|
|
199 |
Genel |
isteğe bağlı şey |
optional i.
|
|
200 |
Genel |
(bağlı kuruluşun gerçekleştirdiği satışa ilişkin yönetim personeline ödenen) komisyon |
override i.
|
|
201 |
Genel |
alışkanlıklarına bağlı kimse |
routineer i.
|
|
202 |
Genel |
alışkanlıklarına bağlı kimse |
routinist i.
|
|
203 |
Genel |
bir sanatın veya bilimin icrasında bağlı kalınan prensip |
rule i.
|
|
204 |
Genel |
kurallara aşırı bağlı kimse |
rule-monger i.
|
|
205 |
Genel |
törelere bağlı insanlar |
old school i.
|
|
206 |
Genel |
amaca sıkı sıkıya bağlı kalma özelliği |
commitedness i.
|
|
207 |
Genel |
herhangi bir toprak mülkiyetine bağlı bulunmayıp bağımsız olan ve devredilmesi için tapu gereken arazi parçası |
common at large i.
|
|
208 |
Genel |
herhangi bir toprak mülkiyetine bağlı bulunmayıp bağımsız olan ve devredilmesi için tapu gereken arazi parçası |
common in gross i.
|
|
209 |
Genel |
bağlı olma |
connection i.
|
|
210 |
Genel |
bağlı mülk |
connex [obsolete] i.
|
|
211 |
Genel |
birbiriyle bağlı tekrar eden birimlerden oluşan desen |
diaper i.
|
|
212 |
Genel |
daha büyük veya önemli bir şeye bağlı olan şey |
incident i.
|
|
213 |
Genel |
aslına bağlı kalmama |
infidelity i.
|
|
214 |
Genel |
yaşlılığa bağlı unutkanlık |
dotary i.
|
|
215 |
Genel |
uzaylıları, ufolojiye bağlı konuları, tarihi ve kozmolojide ve gezegenler arası seyahat konusundaki bilgiyle ilgili ilerlemeleri inceleyen bir çalışma sahası |
alientology i.
|
|
216 |
Genel |
bölgeye bağlı hakimiyet |
command i.
|
|
217 |
Genel |
şövalyelik tarikatı komutanlığına bağlı maaş ya da sosyal yardım |
commandery i.
|
|
218 |
Genel |
şövalyelik tarikatı komutanlığına bağlı maaş ya da sosyal yardım |
commandry i.
|
|
219 |
Genel |
birbirine bağlı parçalardan oluşan bütün |
complex i.
|
|
220 |
Genel |
birbirine bağlı bir dizinin birleşmesi |
concatenation i.
|
|
221 |
Genel |
birbirine bağlı olan unsurlardan oluşan dizi |
concatenation i.
|
|
222 |
Genel |
birbirine bağlı şeylerin sırası |
concatenation i.
|
|
223 |
Genel |
papalık'a bağlı tören sembolleri ve ayinler |
dignities i.
|
|
224 |
Genel |
bağlı bölge |
dominion i.
|
|
225 |
Genel |
bağlı koşul |
donnée i.
|
|
226 |
Genel |
düşünsel olarak birbirine bağlı kişilerden oluşan grup |
family i.
|
|
227 |
Genel |
aşırı bağlı kimse |
fanatic i.
|
|
228 |
Genel |
körü körüne bağlı kimse |
fanatic i.
|
|
229 |
Genel |
araç arkasına bağlı paraşüt ile gerçekleştirilen bir spor |
parakiting i.
|
|
230 |
Genel |
paralel hareket yaratan bağlı mekanizma |
parallel motion i.
|
|
231 |
Genel |
ırkına bağlı olma |
piety i.
|
|
232 |
Genel |
(ingiltere'de) eskiden maliye bakanlığı'na bağlı bir daire |
pipe office i.
|
|
233 |
Genel |
ok ağacına bağlı at |
pole horse i.
|
|
234 |
Genel |
ok ağacına bağlı at |
poler i.
|
|
235 |
Genel |
bağlı ve ilişkili parça |
by-dependence i.
|
|
236 |
Genel |
köklü olana bağlı kimse |
conservative i.
|
|
237 |
Genel |
kararlılıkla bağlı olma |
consistency i.
|
|
238 |
Genel |
özellikle borçlulara yönelik, şehir mahkemesine bağlı hapishane |
counter [obsolete] i.
|
|
239 |
Genel |
kadercilik öğretisine bağlı kimse |
fatalist i.
|
|
240 |
Genel |
federal soruşturma bürosuna bağlı özel kolluk kuvveti ajanı |
fbi agent i.
|
|
241 |
Genel |
federal soruşturma bürosuna bağlı özel kolluk kuvveti ajanı |
government man i.
|
|
242 |
Genel |
optik olarak aktif organik molekülün asimetrik atomuna bağlı gruplardan birinin değiştirilmesi |
inversion i.
|
|
243 |
Genel |
bağlı olma |
involvedness i.
|
|
244 |
Genel |
izomorfizmle birbirine bağlı maddeler |
isomorph i.
|
|
245 |
Genel |
pedalın bağlı olduğu tuş |
pedal i.
|
|
246 |
Genel |
bağlı mülkiyet |
pendicle i.
|
|
247 |
Genel |
bağlı arazi |
pendicle i.
|
|
248 |
Genel |
bir diğerine bağlı şey |
pendicle i.
|
|
249 |
Genel |
bağlı kuruluş |
pendicle i.
|
|
250 |
Genel |
bağlı kuruluş sahibi |
pendicler [scotland] i.
|
|
251 |
Genel |
bağlı mülkiyet işletmecisi |
pendicler [scotland] i.
|
|
252 |
Genel |
bir şeyin kaderinin bağlı olduğu kimse |
pivot i.
|
|
253 |
Genel |
dik duran bağlı ekin demetleri |
shock i.
|
|
254 |
Genel |
bağlı parçaları birbirinden ayıran kimse |
decoupler i.
|
|
255 |
Genel |
bağlı parçaları ayıran alet |
decoupler i.
|
|
256 |
Genel |
manastıra bağlı kuruluş |
cenoby i.
|
|
257 |
Genel |
manastıra bağlı kuruluş |
cenobium i.
|
|
258 |
Genel |
askeri birliklerin derebeye bağlı mülkiyetlere yerleşme hakkı |
corody i.
|
|
259 |
Genel |
doktrine bağlı olma |
doctrinism i.
|
|
260 |
Genel |
birbirine kan bağı ile bağlı müşterek kiracılar |
gavel i.
|
|
261 |
Genel |
dizide boyut veya miktara bağlı derece |
order i.
|
|
262 |
Genel |
bir davaya bağlı olanların etrafında toplandığı simge |
oriflamme i.
|
|
263 |
Genel |
bağlı bireylere karşı babanın çocuğuna davrandığı gibi davranma |
parentalism i.
|
|
264 |
Genel |
(abd'de) yerel kiliseye bağlı olup ona ait binaları elinde bulunduran ve papazın maaşını veren kongregasyonalist kurum |
parish i.
|
|
265 |
Genel |
bölge kilisesine bağlı olma |
parochiality i.
|
|
266 |
Genel |
ingiltere'ye bağlı lincoln yerleşiminin üç ana bölümünden herhangi birini oluşturan bölge |
parts i.
|
|
267 |
Genel |
diğer kuşları kandırmak için kullanılan ayağından bağlı kuş |
perchant i.
|
|
268 |
Genel |
dini görevlerine bağlı kimse |
practicer i.
|
|
269 |
Genel |
dini görevlerine bağlı kimse |
practiser i.
|
|
270 |
Genel |
genellikle bir köşke bağlı olan keyifli dinlenme odası |
plesance i.
|
|
271 |
Genel |
kurallara bağlı kimse |
precisian i.
|
|
272 |
Genel |
kurallara bağlı kimse |
precisianist i.
|
|
273 |
Genel |
makam veya rütbeye bağlı hak |
prerogative i.
|
|
274 |
Genel |
devlete veya devlet başkanına bağlı egemenlik hakkı |
prerogative i.
|
|
275 |
Genel |
(abd'de) başkanın ofisi ile başkana bağlı çeşitli daireleri içeren hükümet kurumu |
presidency i.
|
|
276 |
Genel |
taksonomik adın bağlı olduğu canlıya ilişkin bilgi materyali ile birlikte teknik dergilerde basımı |
publication i.
|
|
277 |
Genel |
birbirine bağlı palplanş dizisi |
pug piling i.
|
|
278 |
Genel |
birbirine bağlı şeyler dizisi |
rope i.
|
|
279 |
Genel |
kurallara sıkı sıkıya bağlı kimse |
scholastic i.
|
|
280 |
Genel |
körü körüne bağlı mürit |
sectary i.
|
|
281 |
Genel |
toprağa bağlı kazanılan feodal üstünlük hakkı |
seigniory i.
|
|
282 |
Genel |
toprağa bağlı kazanılan feodal üstünlük hakkı |
seigniory in gross i.
|
|
283 |
Genel |
toprağa bağlı kazanılan feodal üstünlük hakkı |
seignory i.
|
|
284 |
Genel |
oksijen atomunun bir hidrojen ve bir döteryuma bağlı olduğu ağır su türü |
semiheavy water i.
|
|
285 |
Genel |
(deriye bağlı ahşap ile sarılı) paket |
seron i.
|
|
286 |
Genel |
(deriye bağlı ahşap ile sarılı) paket |
seroon i.
|
|
287 |
Genel |
(deriye bağlı ahşap ile sarılı) paket |
ceroon i.
|
|
288 |
Genel |
birbirine bağlı olmayan benzer eşyalar öbeği |
sheaf i.
|
|
289 |
Genel |
bir kuruma bağlı olarak çalışan sığınma evi |
shelter i.
|
|
290 |
Genel |
bir sınırın bağlı olduğu ülke |
shore i.
|
|
291 |
Genel |
bir sınırın bağlı olduğu bölge |
shore i.
|
|
292 |
Genel |
bağlı kuruluş |
sister organization i.
|
|
293 |
Genel |
piramit şeklinde birbirine bağlı holding zinciri |
pyramid i.
|
|
294 |
Genel |
sovyet sosyalist cumhuriyeti birliği'ne bağlı bir ülke |
soviet i.
|
|
295 |
Genel |
sscb'ye bağlı ülke |
soviet socialist republic i.
|
|
296 |
Genel |
derin sulama için toprağa doğru itilen, bahçe hortumuna bağlı sivri uçlu ve delikli boru |
spiker i.
|
|
297 |
Genel |
büyük bir endüstriye bağlı küçük endüstri |
subindustry i.
|
|
298 |
Genel |
vasala bağlı kiracı |
subinfeudatory i.
|
|
299 |
Genel |
bağlı kuruluş |
suborganisation [us] i.
|
|
300 |
Genel |
bağlı kuruluş |
suborganization [uk] i.
|
|
301 |
Genel |
büyük bir panele bağlı küçük panel |
subpanel i.
|
|
302 |
Genel |
bağlı proje |
subproject i.
|
|
303 |
Genel |
bağlı kuruluş |
succursal i.
|
|
304 |
Genel |
bağlı kuruluş |
succursale i.
|
|
305 |
Genel |
(abd sahil güvenlik teşkilatına bağlı) cankurtaran |
surfman [us] i.
|
|
306 |
Genel |
sisteme bağlı kimse |
systematist i.
|
|
307 |
Genel |
bağlı olma |
lockstep i.
|
|
308 |
Genel |
birine bağlı çalışan |
report i.
|
|
309 |
Genel |
bağlı olmak |
connect f.
|
|
310 |
Genel |
bağlı olmak |
sit under f.
|
|
311 |
Genel |
bağlı olmak |
hang f.
|
|
312 |
Genel |
bağlı olmak |
be interdepend f.
|
|
313 |
Genel |
bağlı olmak |
depend upon f.
|
|
314 |
Genel |
bağlı olmak |
subjected to f.
|
|
315 |
Genel |
bağlı olmak |
consist f.
|
|
316 |
Genel |
bağlı olmak |
be linked f.
|
|
317 |
Genel |
bağlı kalmak |
abide by f.
|
|
318 |
Genel |
bağlı olmak |
rest on f.
|
|
319 |
Genel |
bağlı olmak |
gear to f.
|
|
320 |
Genel |
geçmişine bağlı olmak |
cling f.
|
|
321 |
Genel |
bağlı olmak |
adhere to f.
|
|
322 |
Genel |
bağlı bulunmak |
inhere in f.
|
|
323 |
Genel |
bağlı olmak |
reside in f.
|
|
324 |
Genel |
bağlı olmak |
pay homage to f.
|
|
325 |
Genel |
birine fazla bağlı olmak |
be tied to someone's apron strings f.
|
|
326 |
Genel |
bağlı olmak (birine) |
be up to f.
|
|
327 |
Genel |
eli kolu bağlı oturmak |
stand idle by f.
|
|
328 |
Genel |
bağlı olmak |
hinge on f.
|
|
329 |
Genel |
bağlı olmak |
subject to f.
|
|
330 |
Genel |
bağlı olmak |
be tied to f.
|
|
331 |
Genel |
bağlı olmak |
be contingent upon f.
|
|
332 |
Genel |
bağlı olmak |
interconnect f.
|
|
333 |
Genel |
bağlı kalmak |
adhere to f.
|
|
334 |
Genel |
bağlı olmak |
adhere f.
|
|
335 |
Genel |
bağlı olmak |
be subject to f.
|
|
336 |
Genel |
bağlı kalmak |
hold to f.
|
|
337 |
Genel |
bağlı olmak |
belong to f.
|
|
338 |
Genel |
tarikata bağlı olmak |
be a dedicated follower of a cult f.
|
|
339 |
Genel |
bağlı olmak |
pivot f.
|
|
340 |
Genel |
yürekten bağlı olmak |
be bond with somebody at heart f.
|
|
341 |
Genel |
yürekten bağlı olmak |
be bonded at the heart f.
|
|
342 |
Genel |
tarikata bağlı olmak |
be a member of a religious order f.
|
|
343 |
Genel |
bağlı olmak |
consist in f.
|
|
344 |
Genel |
bir şey başka bir şeye bağlı olmak |
be conditioned by f.
|
|
345 |
Genel |
bağlı olmak |
relate f.
|
|
346 |
Genel |
bağlı olmak |
appertain f.
|
|
347 |
Genel |
bağlı olmak |
cleave f.
|
|
348 |
Genel |
bağlı olmak |
be attached to f.
|
|
349 |
Genel |
bağlı bulunmak |
consisting in f.
|
|
350 |
Genel |
bağlı kalmak |
held to f.
|
|
351 |
Genel |
bağlı olmak |
be affiliated with f.
|
|
352 |
Genel |
bağlı olmak (hatıra vb'ne) |
cling f.
|
|
353 |
Genel |
bağlı olmak |
contingent upon f.
|
|
354 |
Genel |
bağlı olmak |
turn on f.
|
|
355 |
Genel |
bağlı olmak |
be bound up with f.
|
|
356 |
Genel |
bağlı kalmak |
keep to f.
|
|
357 |
Genel |
bağlı olmak |
hang on f.
|
|
358 |
Genel |
birine yürekten bağlı olmak |
be bond with somebody at heart f.
|
|
359 |
Genel |
bağlı kalmak |
adhere f.
|
|
360 |
Genel |
bağlı olmak |
reside f.
|
|
361 |
Genel |
başı bağlı olmak |
be tied down f.
|
|
362 |
Genel |
başı bağlı olmak |
be dependent f.
|
|
363 |
Genel |
bağlı olmak |
be based on f.
|
|
364 |
Genel |
yakından bağlı olmak |
be closely linked with f.
|
|
365 |
Genel |
kendi fikirlerine sıkı sıkıya bağlı olmak |
be unduly attached to one's own opinions f.
|
|
366 |
Genel |
anlaşmaya bağlı kalmak |
keep to the agreement f.
|
|
367 |
Genel |
anlaşmaya bağlı kalmak |
adhere to the agreement f.
|
|
368 |
Genel |
anlaşmaya bağlı kalmak |
honour the agreement f.
|
|
369 |
Genel |
anlaşmaya bağlı kalmak |
stick to the agreement f.
|
|
370 |
Genel |
gönülden bağlı olmak |
carry a torch f.
|
|
371 |
Genel |
kurallara bağlı kalmak |
play by the rules f.
|
|
372 |
Genel |
kurallara bağlı kalmak |
stick by the rules f.
|
|
373 |
Genel |
kurallara bağlı kalmak |
stick to the rules f.
|
|
374 |
Genel |
kurallara bağlı kalmak |
conform to the rules f.
|
|
375 |
Genel |
kurallara bağlı kalmak |
go by the rules f.
|
|
376 |
Genel |
kurallara bağlı kalmak |
be in line with the rules f.
|
|
377 |
Genel |
kurallara bağlı kalmak |
adhere to the rules f.
|
|
378 |
Genel |
kurallara bağlı kalmak |
follow the rules f.
|
|
379 |
Genel |
kurallara bağlı kalmak |
comply with the rules f.
|
|
380 |
Genel |
kurallara bağlı kalmak |
abide by the rules f.
|
|
381 |
Genel |
kurallara bağlı kalmak |
obey the rules f.
|
|
382 |
Genel |
derinden bağlı olmak |
be deeply attached f.
|
|
383 |
Genel |
derinden bağlı olmak |
be deeply committed to f.
|
|
384 |
Genel |
derinden bağlı olmak |
be deeply bound up with f.
|
|
385 |
Genel |
derinden bağlı olmak |
be deeply loyal to f.
|
|
386 |
Genel |
şansa bağlı olmak |
be dependent on luck f.
|
|
387 |
Genel |
şansa bağlı olmak |
depend on luck f.
|
|
388 |
Genel |
şansa bağlı olmak |
be depending on luck f.
|
|
389 |
Genel |
şansa bağlı olmak |
be occasional f.
|
|
390 |
Genel |
şansa bağlı olmak |
be contingent upon a future event f.
|
|
391 |
Genel |
şansa bağlı olmak |
depend on chance f.
|
|
392 |
Genel |
şansa bağlı olmak |
be aleatory f.
|
|
393 |
Genel |
şansa bağlı olmak |
be dependent on chance f.
|
|
394 |
Genel |
şarta bağlı olmak |
be conditioned f.
|
|
395 |
Genel |
şarta bağlı olmak |
be dependent on a condition f.
|
|
396 |
Genel |
-e bağlı olmak |
hinge on f.
|
|
397 |
Genel |
-e bağlı olmak |
hinge upon f.
|
|
398 |
Genel |
sıkı sıkıya bağlı olmak |
be tight-knit f.
|
|
399 |
Genel |
bağlı kalmak |
abide f.
|
|
400 |
Genel |
bağlı kalmak |
stick to f.
|
|
401 |
Genel |
kararına bağlı kalmak |
adhere to one's decision f.
|
|
402 |
Genel |
kararına bağlı kalmak |
abide by one's decision f.
|
|
403 |
Genel |
kararına bağlı kalmak |
stick to one's decision f.
|
|
404 |
Genel |
bağlı olmak |
hinge f.
|
|
405 |
Genel |
limite bağlı olmak |
be bound at the limit f.
|
|
406 |
Genel |
bütçeye bağlı kalmak |
stick to a budget f.
|
|
407 |
Genel |
bir şeye bağlı bulunmak |
depend on a thing f.
|
|
408 |
Genel |
seruma bağlı olmak |
be on a drip f.
|
|
409 |
Genel |
ülkeye bağlı olmak |
be loyal to the country f.
|
|
410 |
Genel |
vatana bağlı olmak |
be loyal to the country f.
|
|
411 |
Genel |
sıkı sıkıya bağlı kalmak |
adhere strictly f.
|
|
412 |
Genel |
sıkı sıkıya bağlı kalmak |
hew f.
|
|
413 |
Genel |
bağlı olmak |
be bound up f.
|
|
414 |
Genel |
-e bağlı kalmak |
remain loyal to f.
|
|
415 |
Genel |
-e bağlı kalmak |
stay loyal to f.
|
|
416 |
Genel |
karısına bağlı kalmak |
remain faithful to his wife f.
|
|
417 |
Genel |
kocasına bağlı kalmak |
remain faithful to her husband f.
|
|
418 |
Genel |
kocasına bağlı kalmak |
stay faithful to her husband f.
|
|
419 |
Genel |
karısına bağlı kalmak |
stay faithful to his wife f.
|
|
420 |
Genel |
plana bağlı kalmak |
stick to the plan f.
|
|
421 |
Genel |
sonuna kadar plana bağlı kalmak |
stick to the plan till the end f.
|
|
422 |
Genel |
ön şartına dayanmak/bağlı olmak |
presuppose f.
|
|
423 |
Genel |
eli kolu bağlı oturmak |
stand idle with hands tied f.
|
|
424 |
Genel |
birine bağlı olarak çalışmak |
work/serve under someone f.
|
|
425 |
Genel |
bağlı kalmak |
stay connected f.
|
|
426 |
Genel |
birine bağlı olmak |
depend on someone f.
|
|
427 |
Genel |
son derece bağlı/sadık olmak |
be fiercely loyal f.
|
|
428 |
Genel |
yeniden bağlı hale gelmek |
reattach f.
|
|
429 |
Genel |
bağlı olmak |
rely to [obsolete] f.
|
|
430 |
Genel |
bağlı olmak |
turn f.
|
|
431 |
Genel |
bağlı olan gözlerini açmak |
unblindfold f.
|
|
432 |
Genel |
zincirlerle bağlı biçimde satılmaya götürülen köle grubundan çıkarmak |
uncoffle f.
|
|
433 |
Genel |
bağlı kalmak |
keep f.
|
|
434 |
Genel |
(eli kolu bağlı kimseyi) çözmek |
unshackle f.
|
|
435 |
Genel |
bir kişiye veya gruba bağlı olmak |
belong f.
|
|
436 |
Genel |
tek bir ana yöne bağlı kalmak |
hinge f.
|
|
437 |
Genel |
tek belirleyiciye bağlı kalmak |
hinge f.
|
|
438 |
Genel |
sıkıca bağlı kalmak |
hold f.
|
|
439 |
Genel |
bağlı kalmak |
hold f.
|
|
440 |
Genel |
bağlı tutmak |
hold f.
|
|
441 |
Genel |
fikrine bağlı kalmak |
hold firm f.
|
|
442 |
Genel |
bağlı kalmak |
hold down f.
|
|
443 |
Genel |
kötü şekilde bağlı olmak |
misrelate f.
|
|
444 |
Genel |
yanlış şekilde bağlı olmak |
misrelate f.
|
|
445 |
Genel |
bağlı olmak |
ride f.
|
|
446 |
Genel |
bir bölgenin sınırlarına bağlı olmamak |
delocalize [us] f.
|
|
447 |
Genel |
bir bölgenin sınırlarına bağlı olmamak |
delocalise [uk] f.
|
|
448 |
Genel |
körü körüne bağlı hale getirmek |
fanaticize f.
|
|
449 |
Genel |
körü körüne bağlı olmak |
fanaticize f.
|
|
450 |
Genel |
körü körüne bağlı kılmak |
fanaticise f.
|
|
451 |
Genel |
körü körüne bağlı olmak |
fanaticise f.
|
|
452 |
Genel |
bağlı olmak |
pend [dialect] f.
|
|
453 |
Genel |
güce bağlı hareketlenmek |
power f.
|
|
454 |
Genel |
(hayvan) bağlı olduğu şeyden kurtulmak |
slip f.
|
|
455 |
Genel |
bağlı olmak |
follow f.
|
|
456 |
Genel |
bağlı kalmak |
follow f.
|
|
457 |
Genel |
bağlı kalmayı bırakmak |
forego f.
|
|
458 |
Genel |
önceden bağlı kılmak |
preengage f.
|
|
459 |
Genel |
kendini önceden bağlı kılmak |
preengage f.
|
|
460 |
Genel |
önden bağlı kılmak |
pregage [obsolete] f.
|
|
461 |
Genel |
bağlı kılmak |
servant [obsolete] f.
|
|
462 |
Genel |
(hayvanın) hareketini bağlı olduğu sabit nokta etrafına dolayarak frenlemek |
snub f.
|
|
463 |
Genel |
bağlı olmak |
subscribe f.
|
|
464 |
Genel |
bağlı kalmak |
subscribe f.
|
|
465 |
Genel |
bir dizi olguya bağlı olmak |
supervene f.
|
|
466 |
Genel |
bir önceki olaya bağlı olmak |
supervene f.
|
|
467 |
Genel |
-e bağlı |
affiliated to s.
|
|
468 |
Genel |
tarikata bağlı |
denominational s.
|
|
469 |
Genel |
isteğe bağlı |
unprompted s.
|
|
470 |
Genel |
işine bağlı |
conscientious s.
|
|
471 |
Genel |
isteğe bağlı |
discretional s.
|
|
472 |
Genel |
sevgiyle bağlı |
attached s.
|
|
473 |
Genel |
şansa bağlı |
aleatory s.
|
|
474 |
Genel |
bölge kilisesine bağlı |
parochial s.
|
|
475 |
Genel |
başı bağlı |
married s.
|
|
476 |
Genel |
birbirine bağlı |
allied s.
|
|
477 |
Genel |
bağlı olan |
associate s.
|
|
478 |
Genel |
kadere bağlı |
fateful s.
|
|
479 |
Genel |
bir mezhebe bağlı olmayan |
nonsectarian s.
|
|
480 |
Genel |
yanlış bir fikre inatla bağlı olan |
wrongheaded s.
|
|
481 |
Genel |
birbirine bağlı |
interdependent s.
|
|
482 |
Genel |
gözü bağlı |
blindfolded s.
|
|
483 |
Genel |
arzunuza bağlı |
at your discretion s.
|
|
484 |
Genel |
bağlı olan |
consequential s.
|
|
485 |
Genel |
güneş merkezine bağlı olan |
heliocentric s.
|
|
486 |
Genel |
-e bağlı |
attached to s.
|
|
487 |
Genel |
yöne bağlı |
anisotropic s.
|
|
488 |
Genel |
şarta bağlı |
conditional s.
|
|
489 |
Genel |
kurallara çok bağlı |
strict s.
|
|
490 |
Genel |
bağlı olmayan |
unjoined s.
|
|
491 |
Genel |
evine bağlı |
domesticated s.
|
|
492 |
Genel |
birbirine bağlı |
solid s.
|
|
493 |
Genel |
duruma bağlı |
situational s.
|
|
494 |
Genel |
bağlı olmayan |
unattached s.
|
|
495 |
Genel |
koşullara bağlı |
circumstantial s.
|
|
496 |
Genel |
isteğe bağlı |
permissive s.
|
|
497 |
Genel |
bağlı olunan |
affiliated s.
|
|
498 |
Genel |
tayine bağlı |
appointive s.
|
|
499 |
Genel |
bağlı olmayan |
loose s.
|
|
500 |
Genel |
isteğe bağlı |
elective s.
|
|